Yangından tazminata mahkum edilen DEDAŞ önlem almamakta ısrarcı! 2025-06-18 10:09:48   AMED - Pîran'da 3 yıl önce elektrik hattından çıktığı tespit edilen yangın nedeniyle DEDAŞ tazminata mahkûm edildi. Ancak, önlem alınmadığı için aynı yerde, 2 gün önce tekrar yangın çıktı.    Amed'in Pîran (Dicle) ilçesine bağlı kırsal Heridan Mahallesi’nin Cilbenî mezrasında 16 Haziran'da yangın çıktı. Rüzgarın etkisiyle elektrik direğinden çıkan yangın Heridan, Cilbenî ve Layayro mezralarına da yayıldı. Maddi hasara neden olan yangın, yurttaşların çabalarıyla söndürüldü. Yangın yaşanan bölgede 28 Ağustos 2022'de yine elektrik direğinden kaynaklanan bir yangın çıktığı, yangına dair en az 10 ayrı soruşturma açıldığı öğrenildi.  Yangın nedeniyle maddi kayba uğrayan köylülerin açtığı dava, ilk derece mahkeme Dicle Elektrik Perakende Satış Anonim Şirketi'ni (DEDAŞ) tazminata mahkum etti. DEDAŞ'ın itirazı üzerine tazminat kararı Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşındı.    Yangının elektrik hattındaki kıvılcım nedeniyle çıktığını dile getiren köylülerden Vahaddin Tosun, yangından büyük zarar gördüklerini söyledi. Yangını kendi imkanlarıyla söndürdüklerini dile getiren Tosun, "İtfaiye gelene kadar ne yazık ki yüzlerce dönümü kapsayan alanda ağaçlarımız ve tarlalarımız tamamen yandı. Zararımız çok büyüktür. Bu büyük yangından 15 gün önce yine aynı direkten kıvılcım çıktı, ama bölge daha yeşil olduğundan kaynaklı büyük bir yangın çıkmadı. Ama bu sefer yüzlerce dönüm arazi tamamen kül olmuş durumda. Bu bir değil, iki değil; evvelki yıllarda da aynı durumu yaşadık, aynı yangın çıkmıştı. Ama sorunu DEDAŞ'a söylememize rağmen hiçbir önlem alınmadı. Devlet buna bir el atmalı, DEDAŞ'ın artık bir önlem almasını istiyoruz. Ve bu zararları artık kim temin edecek, nereye kadar gidecek bilmiyoruz" diye konuştu.    'DEDAŞ BİLİNÇLİ BİR ŞEKİLDE YANGINI ÖNLEMİYOR'   Yangının yaklaşık 4 saat sürdüğünü ifade eden Muhammed Birkan ise, 100 dönümden fazla bir alanın zarar gördüğünü belirterek, "Daha önce DEDAŞ'ı mahkemeye vermemize rağmen, bu konuda hiçbir şekilde bir önlem alınmadı. Sorun belli, çözüm belli, ama bir türlü sorun giderilmiyor. Bilinçli ve sistematik bir şekilde defalarca kez bu yangın bölgede gerçekleşiyor. Çıkan bu yangınlara karşı açtığımı davalar ve yürütülen soruşturmalar devam ediyor. Ama DEDAŞ, hiçbir şekilde sorunu çözmeye yönelik hiçbir adım atmıyor" ifadelerini kullandı.  Çatışmalı sürecin yoğunlaştığı 90'lardan bu yana güvenlik iddiasıyla ormanlık alanların yakılması ve şimdi de DEDAŞ'ın yangınlarının buna eklendiğini dile getiren Birkan, 90'lı yıllardan beri rahat edemediklerini söyledi. Birkan, "Benim 15 dönümlük bir arazim var. 15 dönümlük bir alanı ben 20 yıla yakındır ekemiyorum, çünkü her defasında, 2 senede bir bu çaplı yangınlar çıkıyor. Burada yaşamamızı istemiyorlar, engellemeye çalışıyorlar. Bu önlemlerin bunun için alınmadığını düşünüyorum" diye belirtti.    'JANDARMA OLAYA SEYİRCİ KALDI'   Daha önce 28 Ağustos 2022'de aynı bölgede tekrar aynı sebepten çıkan yangın nedeniyle 10 dava açtıklarını söyleyen Avukat Berrin Birkan, olaya dair açtıkları tazminat davasında DEDAŞ'ın tazminat ödemeye mahkum edildiğini söyleyen Berrin Birkan, ancak DEDAŞ'ın itirazıyla dosyanın istinafa taşındığını dile getirdi. Berrin Birkan, "Dicle Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından hüküm kuruldu. Dosya hala Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi'nde, karar kesinleşmediği müddetçe tazminatta alınamıyor. Daha ilk davanın durumu sonuçlanmadan 2 defa daha aynı bölgede yangın çıktı. Ve bu çıkan 3'üncü yangın ise bölgeye ciddi anlamda zarar verdi. Bölgede DEDAŞ tarafından ciddi bir çalışmanın yapılarak sorunların giderilmesi gerekir. Çünkü bu yangın bir ihmal sonucu ortaya çıktı. Bu son yangına dair ise tekrardan dava açacağız. Dün bölgeye Jandarma gittiği halde bir işlem yapmamış ve ifade almamış. Sadece olaya seyirci kalınmış. Bu güne kadar yangın dosyalarında caydırıcı cezalar verilmedi. Bu olayların bir daha yaşanmaması taraftarıyız. DEDAŞ kendisine düşen görev ve sorumluklarını yerine getirmediği için bu durumu yaşıyoruz. Bölgede tellere dair herhangi bir onarım yapılmadığı müddetçe bölge halkı ciddi hayati tehlikelerle karşı karşıya bırakılmış olur. Bu anlamda hem idari hem de hukuki başvuruları yapıp mücadelemizi sürdüreceğiz" şeklinde konuştu.    MA / Heval Önkol