Kamu taşınmazlarının turizm yatırımlarına tahsisine tepki 2025-06-26 13:58:30   İZMİR - Kamu taşınmazlarının turizm yatırımı amacıyla tahsisine yönelik maddenin anayasa ve kıyı kanunlarına aykırı olduğunu belirten Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı, bu değişiklik ile kıyıların özel mülk haline getirilmesinin yasallaşacağına dikkati çekti.    Resmi Gazete'de bugün yayımlanarak yürürlüğe giren Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelik'in Ek alan tahsisi başlıklı 12'nci maddesine 4'üncü fıkra eklendi. Eklenen fıkra "Bakanlığa tasarruf hakkı verilen orman alanlarından kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında kalan alanlar, kamu kullanımına açık olmak şartıyla, kullanma izni verilmek suretiyle tahsis sınırları içerisine dâhil edilebilir” şeklindeyken tasarruf hakkı Kültür ve Turizm Bakanlığı'na verildi. Ekoloji örgütleri ise bu fıkranın talanın önünü açacağına dair itirazda bulundu.    Konuya ilişkin yazılı açıklama yapan Kıyı Hareketleri Dayanışma Ağı, neoliberal politikalar ve kapitalist sermaye birikimi odaklı siyasetin, tüm doğayı yıkıma uğrattığı vurgulandı. Madenler, taş ocakları, enerji kaynakları gibi, halkların ihtiyacı olmayan, doğayı yok eden, projelerle, ekolojik yıkımın derinleştiği belirtilen açıklamada, "Çevrili ve iç denizleri, iç sulak alanları ile su zengini Türkiye'nin tüm kıyıları hızla sermayeye teslim ediliyor. Anayasa ve Kıyı Kanunu açıkça yok sayılarak, kıyı canlılığı yok ediliyor, kıyılardaki tarihi varlıklar ortadan kaldırılıyor, denize ve kıyılara ulaşım kısıtlanarak, yoksulluğun derinleştiği bir ekonomik kriz ortamında, kıyılar özel mülkleştirme uygulamalarıyla soylulaştırılıyor" denildi.    'ANAYASA VE YASALARA AYKIRIDIR'   Tüm kanunlara rağmen eklenen fıkra ile tüm kıyılardaki özel mülkleştirmenin yasal hale getirilmeye çalışıldı kaydedilen açıklamada, "Kıyılardaki işgallerin sözde hukuki bir zemine kavuşturulmaya çabalandığını görüyoruz. En son söyleyeceğimizi, baştan ifade edelim: Buna geçit vermeyeceğiz! Kıyıların özel mülkleştirilmesine karşı mücadelemizi artırarak sürdüreceğiz. İlgili yönetmelik değişikliğinin, yine sermayenin talepleriyle, adrese teslim yapıldığını görüyoruz. Her şeyden önce, hukuktaki norm hiyerarşisi ilkesine aykırı olan yönetmelik, bağlı olmak zorunda olduğu Anayasa ve Kıyı Kanunu ilgili hükümlerine de aykırılık taşıyor.   Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik ve Kamu Taşınmazlarının Turizm Yatırımlarına Tahsisi Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in bir bütün olarak iptalini talep ediyoruz. Her iki yönetmelik de, anayasa ve ilgili kanunlara ve kamu yararına aykırılık gerekçeleriyle iptal edilmeli, kıyıların korunması ve herkesin eşit erişimine açılmasının önündeki kanuni engeller kaldırılmalı ve tüm kıyıların özgürlüğü, hukuki olarak da güvence altına alınmalıdır" ifadeleri yer aldı.