Demirtaş: Siyasi kumpas operasyonları AKP-MHP iktidarını tasfiye edecek

img

ANKARA - HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 4 Kasım siyasi darbesinin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir planı olduğunu belirterek, “Siyasi kumpas operasyonları HDP’yi değil, AKP-MHP iktidarını tasfiye edip tarihin çöplüğüne gönderecektir” dedi.

AKP’nin tek başına iktidarı kaybettiği 7 Haziran 2015 Genel Seçimlerinin ardından başlayan çatışma ortamında 20 Mayıs 2016’da Meclis Genel Kurulu’nda milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırıldı. Savaş politikalarının derinleştiği bir ortamda 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından 4 Kasım 2016’da Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) seçilmişlerine dönük operasyonun düğmesine basıldı. Aralarında dönemin HDP Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da olduğu partinin milletvekilleri tutuklandı. Bu süreç, 2 Mart 1994 DEP’li vekillerin tutuklanması ve 14 Nisan 2009’da “KCK Ana Davası” adı altında operasyonların ardından yeni bir “siyasi darbe” olarak nitelendirildi.
 
HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 4 Kasım darbesinin 4’üncü yılında tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Cezaevi’nden Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularını yanıtladı. 
 
Partinize yönelik “Kobanê soruşturması” kapsamında yapılan son operasyonla başlamak istiyorum. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) başvurunuza dair verdiği karar sonrası yeniden hakkınızda tutuklama kararı verilmesine gerekçe gösterilen bu operasyonu nasıl değerlendiriyorsunuz? 
 
Bizlere, HDP’lilere yönelik operasyonların tek birinin bile hukuki dayanağı yoktur. Altı yıl sonra gerçekleşen ve HDP’nin eski MYK’si ile birlikte başka siyasetçi arkadaşlarımızı da kapsayan siyasi tutuklamalar tamamen kumpastır, yasa dışıdır ve siyasi amaçlıdır. Hedef, HDP’yi tasfiye ederek AKP-MHP iktidarını kalıcı hale getirmektir. HDP’yi kriminalize edip, meşruiyetini tartışma haline getirerek, olası ittifakların dışında tutmaya çalışıyorlar. Ancak Sayın Pervin Buldan ve Sayın Mithat Sancar eşbaşkanlarımızın öncülüğünde, tüm parti yönetimimiz kararlılık göstererek ve dik durarak, daha en baştan bu siyasi operasyonu önemli ölçüde boşa çıkarmıştır. Hapishanelerde rehin tutulan arkadaşlarımız da aynı kararlılık ve dik duruşla bu direnişe katkı sunacaklardır.
 
Herkes bilmeli ki içeride ve dışarıda öyle büyük direneceğiz ki, bu siyasi kumpas operasyonları HDP’yi değil, AKP-MHP iktidarını tasfiye edip tarihin çöplüğüne gönderecektir. Burada HDP kadar diğer muhalefet partilerine de büyük sorumluluk düşüyor. Tüm muhalefet partilileri, HDP ile daha fazla yan yana durmalı ve dayanışmayı büyütmelidir.
 
İktidar tarafından fazlaca suçlama konusu yapılmasına rağmen “Kobanê” deyince hafızalarımızda DAİŞ’e karşı verilen mücadele geliyor. Bugün bu operasyonun temelinde ne yatıyor? Türkiye’nin Ortadoğu politikaları açısından nasıl okuyorsunuz?
 
DAİŞ’in gerileme ve çöküş sürecini başlatan olgu Kobanê direnişi ve zaferidir. AKP’yi en çok üzen şey de DAİŞ’in Ortadoğu’da yenilmiş olmasıdır. Suriye ve Irak başta olmak üzere, vekalet savaşlarının önemli ölçüde gerilemesiyle birlikte radikal unsurlara yatırım yapan AKP ve benzeri güçler, Ortadoğu’da stratejik bir yenilgiye uğramışlardır. Yani DAİŞ yenilince AKP de yenilmiştir. Bu tespiti sadece ben yapmıyorum, bütün ciddi siyasi analistler bu konuda hem fikir. AKP’nin Kobanê konusundaki bir türlü dinmeyen öfkesinin asıl nedeni budur ve o günden beri de Kobanê bahanesiyle HDP’den ve Kürtlerden intikam almaya çalışıyorlar. Dolayısıyla Kobanê tutuklamalarının hiçbir hukuki ya da yasal dayanağı yoktur.
 
Kobanê sürecinde bizim işlediğimiz tek bir suç bile yoktur. Aksine, bize karşı işlenmiş binlerce ciddi suç var. Tabii ki asıl suçlular ve tüm gerçekler AKP sonrası dönemde ortaya çıkacaktır. Biz bunun için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz. İster siyasetçi ister yargı ve medya mensupları olsunlar, bizleri kumpaslarla, sahte delillerle hapse yollayanları, sanık sandalyesine oturtmak için siyasi ve hukuki mücadelemiz sürecektir.
 
6-8 Ekim 2014’te saldırıya uğrayan biziz, katledilen biziz, mağdur olan biziz. Bunu herkes, her yerde, bıkmadan ve usanmadan, binlerce defa tekrar etmelidir. Milletvekillerimiz, istisnasız her gün bu konuyu Meclis’te dile getirmelidir. Çünkü AKP, elindeki medya gücüyle altı yıldır yürüttüğü algı operasyonlarıyla kendi işlediği suçları bize yıkmaya çalışıyor. Bizim de buna karşı gerçekleri her gün yüzlerce defa haykırmamız gerekiyor.
 
Biz ABD’nin veya Rusya’nın değil, Türkiye’nin Suriye Kürtlerine yardım etmesini anlamlı buluyorduk. Tarihi bir fırsat kaçırıldı. Bugün görüyoruz ki, ABD ve Rusya çok daha güçlü bir şekilde gelip bölgeye yerleştiler.
 
6-9 Ekim eylemlerinin yaşandığı günlerde dönemin Başbakanı Ahmet Davutoğlu ile temas halindeydiniz. “Davutoğlu ile yaptığım 12 dakikalık telefon görüşmesinde, gelişmeleri ve bizim tavrımızı kendisine aktardım. Ne dediğini, arzu ederse ve hatırlıyorsa kendisi açıklar” dediniz. 12 dakikalık görüşmeniz merak konusu ve Davutoğlu sessizliğini koruyor. Siz bu konuya daha fazla açıklık getirir misiniz?
 
Ben Sayın Davutoğlu ile telefonda neler konuştuğumu defalarca açıkladım zaten. Sayın Davutoğlu, 1 Ekim’de (2014) Başbakanlıkta yaptığımız görüşmede, Kobanê’ye insani yardım için koridor açılacağını, Türkiye’nin DAİŞ’e karşı tüm gücüyle Kürtlerin yanında olacağını, ancak Türkiye’nin de Suriye Kürtlerinden beklentileri olduğunu ifade etmişti. Biz bu yaklaşımı genel olarak olumlu görmüştük. İşte 6 Ekim akşamı, Sayın Davutoğlu’na telefonda, beş gün önce verdiği sözleri hatırlatıp, Kobanê’de durumun kritik bir noktaya geldiğini, ertesi güne kadar Kobanê düşerse artık Türkiye’nin yardımının da bir anlam ifade etmeyebileceğini, ne yapılacaksa o akşam yapılmasının elzem olduğunu belirttim. Kendisi de özetle, durumu ciddiyetle ele alıp değerlendireceğini belirtti.
 
Biz ABD’nin veya Rusya’nın değil, Türkiye’nin Suriye Kürtlerine yardım etmesini çok önemsiyor, anlamlı buluyorduk. Eğer bu başarılmış olsaydı bugün çok farklı bir Ortadoğu ve çok daha güçlü bir Türkiye gerçeği olacaktı. Maalesef bu konuda hükümet 100 yıllık anti Kürt politikasının değiştiremedi. Tarihi bir fırsat kaçırıldı ve bugün görüyoruz ki, ABD ve Rusya çok daha güçlü bir şekilde gelip bölgeye yerleştiler. Kobanê sürecini okuyamamanın hükümet açısından doğurduğu sonuçları görüyor ve yaşıyoruz şu anda.
 
Yürütülen “Kobanê soruşturmasının” mükerrer olduğu Yüksekdağ’ın yargılandığı Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından da teyit edildi. Suçlamaların sadece değiştiğine dair bir rapor hazırlandı. Siz de her çıktığınız duruşmada bu yargılamaların hukukilikten ziyade siyasi olduğunu dile getirdiniz. Türkiye’de hukukun geldiği noktaya dair neler söylersiniz?
 
Türkiye’de yargı hiçbir zaman bağımsız, tarafsız ve adil olmadı. Ancak hiçbir dönemde bu kadar pespaye bir duruma da gelmemiştir. Bir kurum olarak yargı tümden çökmüş durumda. Böyle bir ortamda şu veya bu mahkemeden adalet beklemek boş bir hayaldir. Seçimlerle birlikte oluşacak ve umarım HDP’nin de içinde olacağı yeni iktidar, demokratik reformlarla kapsamlı bir yeniden yapılanma süreci başlatırsa ancak o zaman yargı toparlanabilir.
 
Mevzu sadece biz değiliz. Milyonlarca insan yargının mağduru haline getirilmiş durumdadır. O nedenle iktidar ve yasalar değişmeden, hiç kimse adalete kavuşamayacaktır. Benim ve Figen hanımın aynı suçlamalarla yeniden tutuklanmamız, sadece bir hukuk ihlali değildir, aynı zamanda Türkiye siyasetini dizayn etmek için işlenmiş en ağır suçtur ve biz bu suçu işleyenleri kesinlikle sanık sandalyesine oturtacağız.
 
 Biz tutuklandığımızda AKP’nin oyu yüzde 49, HDP’nin oyu yüzde 11’di. Şimdi AKP üçe bölündü, oyu yüzde 28’e indi. HDP daha da güçlendi, oyu da yüzde 13’e çıktı. Kim kazandı, kim kaybetti?
 
4 Kasım 2016’dan bu yana tutuklanmanız üzerinden tam dört yıl geçti. Size yönelik operasyonun ardından Türkiye’nin bugün geldiği koşulları nasıl değerlendiriyorsunuz? İktidar ne hedefledi, amacına ulaşabildi mi?
 
Dört yıl önce, tutuklandığımız ilk aylardaki bir demecimde, ‘Bizim tutuklanmamızı keyifle destekleyen kitleler, bizim hapiste kalmamız için her gün ceplerinden para ödeyecekler ve gün gelecek, ödeyecek paraları kalmayacak, yoksulluk canlarına tak edecek. İşte o zaman ‘vah, biz ne yaptık’ diyecekler’ demiştim. İşte şimdi o günleri yaşıyoruz. Çünkü bizi içeri atıp kurmak istedikleri faşizan düzen, kırıntı halindeki demokrasi ve hukuku da yok ederek, bununla doğrudan bağlantılı olan ekonomiyi de çökertecekti ve maalesef öyle oldu.
 
Öngörülerimizde haklı çıktık. Tutuklandığımız gün dolar kuru 3,14 TL iken bugünkü dolar kuru 8,40. Aradaki farkın nedeni, bizim hapiste olmamızdır. Ayrıca bizim hapiste olmamız, Erdoğan’ın otoriter tek adam rejimini kurumsal hale getirmesini de kolaylaştırdı. Kronolojik açıdan bakıldığında, bu nokta daha iyi anlaşılacaktır. 4 Kasım 2016’da yapılan operasyon, Erdoğan’ın planının bir aşamasıydı. Nitekim bizler tutuklandıktan birkaç ay sonra bir referandum yapıldı ve Erdoğan o referandumu şaibeli bir şekilde kazanarak tek adam rejimini anayasal güvenceye kavuşturdu.
 
Şimdi, hukuku katledip bizi hapse atanlara ve onları destekleyenlere sormak istiyorum, bütün bunlara değdi mi? Biz tutuklandığımızda AKP’nin oyu yüzde 49, HDP’nin oyu yüzde 11’di. Şimdi AKP üçe bölündü, oyu yüzde 28’e indi. HDP daha da güçlendi, oyu da yüzde 13’e çıktı. Kim kazandı, kim kaybetti? Herkesin bu hesabı iyi yapması lazım. Bizi içerde tutarak iktidarını sürdürmek isteyen AKP’nin çıkardığı faturayı kendi cebinden ödeyen milyonların, yoksulların, emekçilerin bu soruyu kendilerine sorması ve en akıllıca şeyi yaparak, bir an önce AKP’yi terk etmesi gerekir.
 
Muhalefetin AKP’nin oyunlarını bozarak, cesur davranması gerekiyor. HDP ile dayanışma içinde olmalıdır. Mesele sadece seçim iş birliği değildir. Asıl önemli olan medenice diyalog kurabilmek, sorunları konuşabilmek ve demokrasi için yan yana durabilmektir.
 
Muhalefetin HDP’ye yönelik son operasyondaki tepkisi bir öncekilere göre daha üst seviyede oldu. Sizce bu yeterli mi? Muhalefet artık nasıl bir sorumluluk almalı?
 
Az önce de altını çizdiğim gibi, muhalefetin AKP’nin oyunlarını bozarak, cesur davranması gerekiyor. Tüm muhalefet daha açık ve yakın bir temasla HDP ile dayanışma içinde olmalıdır. HDP’ye yönelik eleştirileri varsa, bunları HDP Genel Merkezini ziyaret ederek, Eş Genel Başkanlarımıza bizzat söyleyebilir ve kendilerini yüz yüze dinleyebilirler. Bu hem dayanışma bakımından hem de birbirlerini daha iyi anlayabilme açısından çok daha medeni bir yoldur. Zaten Sayın Mithat Sancar, herkesle ön koşulsuz olarak görüşmeye açık olduklarını defalarca ifade etti. Diğer muhalefetin de bu açıklıkla davranması beklemek en doğal haktır.
 
Mesele sadece seçim iş birliği değildir. Asıl önemli olan medenice diyalog kurabilmek, sorunları konuşabilmek ve demokrasi için yan yana durabilmektir. Zaten bunlar bugünden hayata geçirilebilirse seçim iş birlikleri, meselenin en kolay kısmı haline gelir.
 
Partinizin yaptığı “antifaşist blok” çağrısı var. Siz bu çağrıyı nasıl değerlendiriyorsunuz? Nasıl bir birliktelik örülebilir?
 
HDP’nin bu çağrısını anlamlı ve değerli buluyorum. Yurtsever, demokrat, sol güçlerin anti faşist bir blokta bir araya gelerek, mücadeleyi büyütmeleri hem demokrasi ittifakının gerçekleşmesine zemin sağlar hem de AKP-MHP faşist bloğunu kesinlikle geriletir. Zaten HDP bu doğrultuda bazı görüşmeler ve çalışmalar yapmaya başladı. Hepimiz bu çalışmaları desteklemeliyiz.
 
Cezaevleri de salgında en riskli alanlardan biri. Bulunduğunuz cezaevinde önlemler ne durumda? Salgına karşı neler yapıyorsunuz?
 
Cezaevlerinde aile ve avukat görüşleri ile sosyal faaliyetlere ciddi ölçüde sınırlama getirilerek ve mahkumların hakları gasp edilerek, sözde tedbirler alınmış durumda. Ciddi bir tedbir söz konusu değil. Vücut direncinin artması için yemek kalitesi artırılıp, ücretsiz taze sebze ve meyve dağıtılmalıyken, bırakın bunu, tıpkı dışarıdaki gibi cezaevi kantininde sürekli fahiş fiyat artışları oluyor. Bu durumdan da en çok yoksul mahkumlar olumsuz etkileniyor, ki bu da mahkumların neredeyse tamamıdır. Ve tutsaklar hastalık riskiyle karşı karşıya kalmaya devam ediyor. Yani özetle tutsaklar içeride, halk dışarıda Allah’a emanet yaşıyor.
 
Tecavüzcüler ve katiller AKP-MHP oylarıyla serbest bırakıldığı için, şu anda cezaevlerinde önemli ölçüde, siyasi tutsaklar ve haksızlığa uğramış adli tutsaklar bulunuyor. Tecavüzcüler ve katiller AKP-MHP yönetiminin kendilerine en yakın hissettikleri ve empati yaptıkları kesimlerdir. Zaten bazıları çıkar çıkmaz parti genel başkanlarıyla poz vererek bu zihniyet birliğini tüm kamuoyunun gözleri önünde sergilemişlerdir. Geri kalan tutsaklar ise içeride onurlarıyla hem zulme hem de koronaya karşı direnmeye devam ediyorlar.
 
Tüm halkımız da dışarıda kendi sağlığına dikkat etmeli, salgına karşı kendini korumalıdır. Herkese selamlarımızı, sevgilerimizi, özlemlerimizi iletiyoruz.
 
MA / Berivan Altan

Diğer başlıklar

04/11/2020
09:05 Tarihçi Türkyılmaz: ‘İyi Kürt, kötü Kürt’ devri bitti, doğrudan kolonyalizm var
09:04 Barzani konutunda ‘savaş’ kararı
09:03 Hamzaoğlu: Tehdit kapıda ama önlem alınmıyor
09:02 Irkçı saldırıya uğrayan askere soruşturma
09:01 Gün boyu kömür soluyorlar
09:00 04 KASIM 2020 GÜNDEMİ
08:57 Osmaniye’de ev baskını: HDP’liler gözaltına alındı
00:22 Depremde yaşamını yitirenlerin sayısı 112'ye yükseldi
03/11/2020
22:44 Viyana saldırısını DAİŞ üstlendi
21:32 İskenderun'da 5 kişi 8 gündür gözaltında
21:04 Depremzede çocuklar için kitap dağıtıyorlar
20:41 Derîk’te 14 günlük sokağa çıkma yasağı
20:37 3 HDP’li tutuklandı
20:32 Koronadan 79 yeni can kaybı
20:26 Depremzedeler: Hasar gören binalar ivedilikle yıkılmalı ya da güçlendirilmeli
20:12 Erdoğan’dan salgına yönelik yeni kısıtlama açıklaması
19:54 Mardin’de çok sayıda tutuklu sevk edildi
19:45 76 yaşındaki Kalkan serbest bırakıldı
19:32 ABD’de başkanlık seçimi
18:51 Soma anmasında gözaltına alınan 14 kişinin duruşması ertelendi
18:37 ‘Batman fuhuş davası’ yine ertelendi
18:24 Diyarbakır’da bin 84 sağlıkçı koronavirüse yakalandı
18:21 İstinaf Önderoğlu, Fincancı ve Nesin’in beraat kararını bozdu
18:13 Riske rağmen eşyalarını tahliye ediyorlar
18:00 Gözaltındaki 3 HDP’liye tutuklama talebi
17:46 Euro 10 TL oldu
17:44 Kayma yaşanan Hayatibey Sitesi yıkılacak
17:36 5 partinin ortak önergesiyle 'Deprem Araştırma Komisyonu' kuruldu
17:00 HDP heyeti Suriyeli mültecilerin kaldığı çadır kampı ziyaret etti
16:53 Beyaz Tülbentli Anneler hakkında ‘zorla getirilme’ kararı
16:46 Öcalan'la görüşme başvurusu reddedildi
16:42 Cinayet şüphelisi askerler serbest bırakıldı
16:40 Bölge kentleri için şiddetli yağış uyarısı
16:29 Gönüllülerden depremzede çocuklar için etkinlik alanı
16:11 HEP İl Başkanı Sakık katledilişinin 28’inci yılında anıldı
15:53 Botanlı kadınlardan yürüyüş çağrısı
15:44 Amedspor’da 7 kişi koronavirüse yakalandı
15:42 Tarsus'ta erkek şiddeti: 3 kadın katledildi
15:40 Atlı'yı öldüren kaymakam Meclis gündemine taşındı
15:33 İzmir Tabip Odası: Kovid-19 riski arttı
15:30 Çerkezoğlu: Çocuklarımızın emaneti için direneceğiz
15:19 Kılıçdaroğlu: 17 yılda 58 kez uyardık
15:01 Van’daki yangında 100 işyeri kullanılamaz hale geldi
14:50 Bitlis’te trafik kazası
14:49 Amedspor'dan destek çağrısı
14:31 Viranşehir’de bir kişi gözaltına alındı
14:27 Depremzededen ‘hakkımı helal etmiyorum’ sitemi
14:16 Hasta tutuklu Yıldırım’ın iç organları enfeksiyon kaptı
14:06 DİSK: Torba adaletsizlikle dolu
13:56 HDP'liler saatlerdir savcının ifade almasını bekliyor
13:50 Kürkçüler'de tutuklular baskılara karşı açlık grevine başladı
13:44 Tahliye sırasında iki binada kayma yaşandı
13:42 Bir ayda 29 kadın katledildi
13:32 Plastik fabrikası iptal edilmezse eyleme geçecekler
13:32 Yoleri: Gözaltındakiler açlık grevine başladı
13:29 AYM Kaya’nın başvurusunu ‘dayanaktan yoksun’ buldu
13:23 Buldan: 4 Kasım darbesi ikinci Şark Islahat Planı’dır
13:12 Mahkeme ne uzaklaştırma tedbiri ne de şiddeti gördü
12:41 İşçi konfederasyonlarından ortak açıklama: Yasa teklifi geri çekilsin
12:37 Süryani Rahip davasında tanıklar dinlendi
12:34 Leyla Aydemir davasında beraat kararına itiraz
12:31 Alanya'da tur teknesi battı: 1 ölü
12:20 Hava kirliliği daha çok yeşil alan ile önlenebilir
11:58 Bahçeli’den deprem yorumu: Keşke riskli binalarda oturulmasaydı
11:56 Emrah Apartmanında çalışmalar sona erdi
11:55 Alevi Kadın Buluşması'na katılım çağrısı
11:53 Gülüm: Salgının kadınlar üzerindeki etkisi araştırılsın
11:38 Tanrıkulu’ndan Soylu’ya: Dereli’nin ölümüyle ilgili inceleme başlatıldı mı?
11:09 HDP deprem bölgesinde Koordinasyon Masası kurdu
11:04 Akşener’den deprem tepkisi: Gördükçe utanıyorum
10:48 Ankara’daki günlük vaka sayısı 2 bin 500
10:41 Kırıklar'da 2 tutuklu hücreye konuldu
10:38 Avukatlardan İmralı için yeni başvuru
10:28 Enflasyonda yüzde 2,13 artış
10:05 Kanser hastası tutuklu koronavirüse yakalandı
09:35 İzmir’de yaşamını yitirenlerin sayısı 100'e yükseldi
09:12 Rus Pazarı’nda yangın
09:12 Demokratik Modernite'nin 33’üncü sayısı çıktı
09:11 Adana için deprem uyarısı: 360 binanın temeli çürük
09:10 750 metrelik köklü caddede 60 işyeri boş kaldı
09:09 Demirtaş: Siyasi kumpas operasyonları AKP-MHP iktidarını tasfiye edecek
09:04 SES: Salgın sürecinde en çok kadın sağlıkçılar zorlanıyor
09:04 61 mülteci öldü, soruşturma 5 aydır yerinde sayıyor
09:04 ‘Bir günde 4 doktor ölüyor, ciddi ihmaller var’
09:02 DEDEF: Munzur’daki projeye karşı kültür savaşı vermeliyiz
09:02 Êzidî Kadın Heyeti’nden Xelef: İhanet edip kaçanları istemiyoruz
09:01 Dr. Turan: Grip aşısı kriterleri şiddeti körükleyebilir
09:01 HDP'li Meclis üyesine ajanlık dayatması
09:00 03 KASIM 2020 GÜNDEMİ
01:00 Depremde yaşamını yitirenlerin sayısı 95’e yükseldi
02/11/2020
23:22 Viyana’da 6 ayrı noktada silahlı saldırı: 7 ölü
22:47 Depremin 3’üncü gününde de dayanışma seferberliği
21:47 Yalova’da tersanede patlama: 7 işçi yaralı
21:42 Madenciler somut adım atılmazsa Ankara’ya yürüyecek
19:48 Mezarı 3 yıl sonra açılan Tabak’ın ailesi DNA örneği verdi
19:41 Adana Kadın Platformu: Üyelerimiz serbest bırakılsın
19:27 24 saatte 76 ölüm, 2 bin 302 yeni hasta
19:02 ‘Depremzedelerin güvenilir gıdaya erişim hakları karşılanmalı’
18:56 RSF: 2020’de dünya genelinde 30 gazeteci öldürüldü
18:42 Duygu Delen’in darp edilip balkondan atıldığı ispatlandı
18:29 Soyer: Binalar deprem yönetmeliğine uygun değildi
18:06 İMO İzmir Şube Başkanı Ayatar: Deprem değil binalar konuşulmalı
17:55 Koçyiğit: AKP'nin rantçı politikaları felaket üretiyor
17:44 Yüksekova'da kar yağışı
17:36 Filmmor Kadın Festivali'nin başvuruları başladı
17:34 Evli olmayan depremzedelere çadır yok
17:30 Gönüllü palyaço depremden etkilenen çocukların yüzünü güldürüyor
17:11 Depremde hayatını kaybeden baba ve oğul defnedildi
16:59 Gökkan’ın gözaltı süresi 4 gün uzatıldı
16:49 Rosa Kadın Derneği Üyesi Barış’a 6 yıl 3 ay hapis
16:36 Barzani'den 'Kürtler arası savaş' açıklaması
16:35 Şerali Dereli’nin öldürülmesi Meclis gündeminde
16:06 AYM'nin kararını tanımayan hakimler hakkında suç duyurusu
15:38 Deprem riskine rağmen kanser hastası kızıyla evde kaldı
15:30 17 yaşındaki Gamze Açar’ın şüpheli ölümü
15:21 Eşbaşkanların partisinin kongresine katılması dahi suç sayıldı
15:08 İHD: Rafet Fahri Semizoğlu serbest bırakılsın
15:01 AKP’li Çamlı sanatçı Türkan Şoray’ı hedef aldı
14:59 İzmir’de yaşamını yitirenlerin sayısı 85’e yükseldi
14:48 Ali Kaygusuz'un cenazesi toprağa verildi
14:48 Diyarbakır’da semt pazarları için yeni tedbir kararı
14:44 CHP’den 'İzmir'deki adli işlemleri durdurun' çağrısı
14:41 Suruçlu kadınlar 25 Kasım’a hazırlanıyor
14:35 ÖÇAV Adana Barosu yönetimine aday
14:31 TMMOB İzmir Depremi’ne dair ön inceleme raporunu açıkladı
14:24 ‘İzmir’deki yıkım imar affının sonucudur’
14:18 Esnafı darp eden polise 'takipsizlik'
14:09 Valilik, Şerali Dereli’nin nasıl öldüğünü görmedi!
13:47 Siyasetçilere 35 yıl hapis cezası verildi
13:47 BİMEKS işçileri gözaltına alındı
13:41 Dargeçit JİTEM Davası: Birileri savcının konuşmasını istemiyor
13:35 Patlamada öldü sanılan Mavi’nin ölümünde erkek şiddeti çıktı
13:16 Osman Şiban: İki cenazeyle birlikte bizi helikopterden askerlerin arasına attılar
13:11 Diyarbakır’da 25 Kasım etkinliklerinin startı verildi
12:58 Las Tesis'i savunan kadınlar: Musa Orhan’dan daha mı tehlikeliydik?
12:44 İmamoğlu taburcu oldu
12:43 İzmirlilerin yardımına gönüllü yurttaşlar koşuyor
12:18 TTB’den İzmir depremiyle ilgili rapor
11:56 Depremde ağır hasarlı ve yıkık bina sayısı 58'e ulaştı
11:51 DİB: Yük yine halkın omuzlarına bindirildi
11:47 Akdemir: İzmir'deki deprem 30 yıl önceki hatanın sonucudur
11:29 Osman Şiban: Helikopterden attılar, 100-150 asker üzerimize çullandı, tekmeler, yumruklar...
11:23 Cezaevlerindeki sayı 291 bin 546 oldu
10:53 83 gözaltı, 200’den fazla soruşturma
10:14 Taraftar gruplarından İzmir için yardım çağrısı
09:55 Newaya Jin’in yeni sayısı: Özsavunmaya çağrı
09:32 İzmir’de yaşamını yitirenlerin sayısı 83'e yükseldi
09:13 Yörük kadınların özsavunması: Mor Cepken
09:11 7 soruda aşının kriterlere bağlanmasıyla yaşanan sorunlar
09:10 TJA kampanyasında Kasım ayı: Örgütlülük ve mücadele olacak