Aldar Xelîl: ENKS ile görüşmeler durdu, geri adım atılmayacak konular var

img

QAMIŞLO - PYD Eş Başkanlık Konseyi Üyesi Aldar Xelîl, “ENKS ile görüşmelerimiz resmiyette halen devam ediyor. Ancak pratik olarak şu anda durmuş” bilgisini paylaşarak, özsavunma, kadın özgürlüğü, anadil ve eğitim konularında geri adım atılmayacağını söyledi. 

Türkiye ve desteklediği Suriye Milli Ordusu (SMO) adı altında topladığı paramiliter grupların, Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik saldırıları son dönemde Eyn Îsa ile Til Temîr hattında yoğunlaştı. Sivil yerleşimlerin hedef alındığı saldırılara karşılık veren Demokratik Suriye Güçleri (QSD), bu gruplara ağır kayıplar verdirtiyor. Suriye’de çatışmaların bir diğer merkezleri olan İdlib ve Halep çevresinde de sular durulmuyor. Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Başkanlık Konseyi Üyesi Aldar Xelîl, Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları ve planları, Özerk Yönetim’in Suriye’de bulunan uluslararası güçlerle ilişkileri, Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile Kürt Ulusal Birliği Partileri (PYNK) arasındaki birlik görüşmeleri ve olası gelişmelere ilişkin Mezopotamya Ajansı’nın (MA) sorularını yanıtladı.  
 
Ortadoğu’da Suriye başta olmak üzere yeniden çatışmalı bir süreç yaşanıyor. Bu kapsamda sizin kontrolünüzde olan Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırılar son dönemde neden arttı? 
 
Bölgemize dönük saldırıların adresi sadece Türkiye değil. Bölgedeki güçler Türkiye’nin saldırılarına göz yumarken, yine kimi güçler saldırıları destekliyor. Oluşturmaya çalıştığımız demokratik projenin gelişmesini istemiyorlar, sürekli sorun çıkarmaya çalışıyorlar. Türkiye; Efrîn, Bab, Ezaz, Serêkaniyê ve Girê Spî'yi işgal etmiş durumda. Özellikle ekonomik, siyasi ve idari büyük bir kargaşa yaşanıyor. Bu işgalciliği de genişletmek istiyor. Kuzey Kürdistan'da Kürtlere yönelik ağır bir saldırı var. Siyasi soykırım yaşanıyor. Şengal'e yönelik planlar devrede. Rojava'da da aynı politikaları hayata geçirmeye çalışıyorlar. Bu durum basit bir şekilde ele alamayız. Her yer baskı ve saldırı altındadır. Bakın Girê Spî ve Serêkaniyê saldırıları sonrası savaş nasıl durdu? Putin-Erdoğan ve Trump-Erdoğan arasında yapılan anlaşmalar sonucu savaş durdu. Ve bu anlaşmalar sonucu bazı sınırlar belirlediler. Onlar anlaştı ve ateşkes ilan ettiler. Şimdi hiçbiri bu ateşkes ve anlaşmaya uymuyor. Anlaşmanın garantör güçleri sözlerinde durmuyor. Türkiye hiçbir zaman durmaz. Erdoğan ve Bahçeli'nin oluşturduğu koalisyon, Kürtlerin oluşturduğu sistem ve varlığı yok olmayana kadar razı olmayacaklar. Bir boşluk gördüklerinde doldurmak istiyorlar. Onlar şöyle bir hesap yapıyorlar: İşte ABD'de seçimler gerçekleştirildi. ABD'nin yeni başkanı daha resmi olarak göreve başlamadı. Eski başkan da öyle çok şeyi değiştirecek durumda değil. Bu arada bir boşluk oluyor; Erdoğan bu durumu değerlendirmek istiyor. Rusya ise bu geçiş sürecinde öyle stratejik kararlar vermek niyetinde değil. Sürecin biraz daha netleşmesini bekliyor. Erdoğan'ın elinden gelse diğer bölgelerimize de saldıracak. Eyn Îsa'ya yöneldiler ancak büyük bir hüsranla karşılaştılar. Saldırıları kırıldı. Bu süreçte bir yerlere tekrar girmenin peşindeler.
 
Türkiye hiçbir zaman durmaz. Erdoğan ve Bahçeli'nin oluşturduğu koalisyon, Kürtlerin oluşturduğu sistem ve varlığı yok olmayana kadar razı olmayacaklar. Bir boşluk gördüklerinde doldurmak istiyorlar. Onlar şöyle bir hesap yapıyorlar: İşte ABD'de seçimler gerçekleştirildi.
 
Aynı durum Şengal'de de yaşanıyor. Bakın Irak Ordusu Bağdat'ta bazı yerleri kontrol bile edemiyor. Fakat KDP ile anlaşma yapıp, Şengal'e girmek istiyor. Şengal'i DAİŞ'ten kurtaran halk ve fedailerini oradan çıkarmanın peşindeler. DAİŞ'in elinde bulunan bazı yerler var. Fakat oraya gitmiyorlar. Bu yok etme konseptinin en büyük aşamada sürdürüldüğünün göstergesidir.
 
Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıların İdlib’deki gelişmelerle bir bağlantısı var mı? 
 
Oranın coğrafik durumuna baktığımızda tablo biraz daha net. Coğrafik anlamda Türkiye'nin askeri gözlem noktası oluşturduğu yerlerin çoğu kuşatma altında ve çemberdeler. Rejim ile Rusya'ya muhtaç oluyorlar. Ne zamanki rejim ve Rusya'dan bir şey talep etseler, onlarda bir şeyler talep ediyor. Bu anlamda büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Sorun orada olup olmaması değil, sorun çember altında kalan noktalara lojistik, cephane ya da güç değişiminin nasıl olacağıydı. Bağlantıları olmadığı için yine getirisi olmadığından bıraktılar. Siyasi olarak ise Akdeniz'e, Libya'ya ve Karabağ'a gittiler. Oraya adım atıp karıştırdıktan sonra hemen pazarlığa girişiyor. Yaptıkları bütün pazarlıklar da demokratik projeye karşıdır. Nasıl bir darbe vuracaklarının planlarını yapıyorlar. Her pazarlıklarında Kuzey ve Doğu Suriye için bir taviz koparmaya çalışıyorlar. Özellikle Rusya ile böyle bir ilişki geliştirmiş durumdalar. ABD ve Avrupa’yla da böylesi bir durum var. Bütün pazarlıkları demokratik projeyi yıkmaya yönelik. Bunu Güney Kürdistan Bölge Yönetimi’yle de yapıyorlar. Ekonomik olarak Güney yönetimine yardım ettiklerinde karşılığında ise Rojava'ya karşı istedikleri politikaları hayata geçirmeyi talep ediyorlar. Rusya, ABD, Avrupa, Arap dünyası ve diğer Kürt partileriyle bu temelde ilişkileniyorlar. Siyasetleri budur. Bu kapsamda İdlib'de çekilen güçler pazarlık sonucu çekiliyorlar. Bu pazarlığa, Rusya ve diğer güçler göz yumduklarında bizim bölgelere saldırılar gerçekleşiyor. Bakın Eyn Îsa’ya yönelik saldırılar Türkiye’nin tek başına aldığı karar doğrultusunda gerçekleşmiyor. Saldırılar karşılıklı tavizler sonucu gerçekleştiriliyor.
 
Rusya bu konuda nasıl bir politika izliyor?
 
Rusya eskiden beri Suriye'de bulunan bir güçtür. Suriye hükümetinin kararları üzerinde büyük bir etkileri var. Hatta Suriye'nin kuruluşunda rol almışlar. Suriye rejimi Rusya’sız adım atamaz. Onun dışında dünyada önemli ve büyük bir güce sahip. Bu bakımdan şöyle ele alıyoruz: Rusya ile olan ilişkilerimizi korumak istiyoruz. Politikalarımız uyuşmasa da ancak hem onlar hem biz bölgede varız. Esas olan ise var olan ilişkilerimizi nasıl geliştireceğimizdir. Suriye krizinin çözümü konusunda nasıl bir rol alacakları konusunda da yardım etmek istiyoruz. Suriye krizi Rusya'sız kolay kolay çözülmez. Hatta rejimle olan sorunlarımızda da isterlerse çok iyi bir rol oynayabilirler. Onlar da buradaki varlığımızı ve etkisini biliyorlar. Burada atılacak veya yapılacak en ufak şeyde bizim görüşümüz ve katılımımız olmadan sonuca gitmeyeceğinin onlar da farkında.
 
 Söz konusu gelişmelerle bağlantılı olarak ABD ile ilişkileriniz nasıl? 
 
 Suriye krizi siyasi bir anlaşma olmadan çözülemez. Askeri ilişki belki geçici olarak bazı şeyler meydana getirebilir ama nihai sonucu siyasi bir durumla olur. Onun için herkesin diyalog ve siyasi ilişkilere önem vermesi gerekiyor.
 
ABD de bu gerçeğin farkındadır. Dünyada etkili bir güçtür. Yıllardır DAİŞ gibi bir yapıya karşı birlikte çalıştık. Şüphesiz bu ilişkiyi sorunların çözümüne dönük de geliştirmek yanlış olmaz. DAİŞ'e karşı verdiğimiz savaşta yakaladığımız ilişkileri koruyup, siyasi aşamaya geçirebilecek bir pozisyona götürmeliyiz. Bu anlamda bazı adımlar da atılıyor. İlerlemesi için gelişmeler var. Diğer ülke ve güçlerle de aynı ilişkiyi güçlendirmek istiyoruz. Hem Avrupa hem de Arap dünyasıyla da bunu esas olarak görüyoruz. Suriye krizi siyasi bir anlaşma olmadan çözülemez. Askeri ilişki belki geçici olarak bazı şeyler meydana getirebilir ama nihai sonucu siyasi bir durumla olur. Onun için herkesin diyalog ve siyasi ilişkilere önem vermesi gerekiyor.
 
ABD'de gerçekleşen seçimlerden sonra yönetim değişikliği olacak. Trump gitti, Ocak’ta Biden ve ekibi iş başı yapıyor. Bu değişim Suriye sahasına nasıl yansır?  
 
ABD 4 yıl boyunca bir tarzla Suriye'deki sorunlara yaklaştı. Çin ve İran'ın yanı sıra Irak ve bölgemizde olanlara belli bir politikayla yaklaştılar. Yeni yönetim eski tarz ve siyaseti değiştirebilir. Ancak her şeyin bir anda değişeceğini ya da yüzde 80 farklı bir uca dönüşeceğini sanmıyorum. Böylesi olmaz da. Ancak Biden yönetiminin yaklaşımları Trump yönetiminden farklı olabilir. Ancak acele edilmemesi gerekiyor. Çünkü Biden ve yönetimi daha siyasi rota ve haritasını belirlemiş değil. Ancak her durumda biz bir devrim içindeyiz. İç dinamiklerimiz ve özerk gücümüzle devrimimizi geliştireceğiz. Bir beklenti yerine kendimizi büyük bir siyasi güç haline getirip, çevremizi etkileyerek siyaset izleyeceğiz. Çözümü aynı zamanda kendimiz bulacağız. Bu onların da bize yaklaşımını değiştirecektir.
 
Bu gelişmelerin yanı sıra bir süredir Rojava eksenli PYNK ve ENKS arasında gerçekleştirilen birlik çalışmaları var. Birlik görüşmelerinin kesildiği doğru mu?  
 
ENKS ile görüşmelerimiz resmiyette halen devam ediyor. Öyle durdurulduğu ya da kesildiğine dair bir karar yok. Ancak pratik olarak şu anda durmuş. 
 
Neden durdu?
 
Çünkü ABD'nin Suriye Temsilcisi’nin görevi değişti. Yeni temsilci bekleniyordu o da kaç gün önce geldi. Geldikten sonra halen süreç başlamış değil. Ülkelerinde hükümet ve görevlileri değiştiği için onlar da etkileniyor. Ancak bazı sorunlar hala var. O da geldiğimiz aşamada bazı şeyleri tıkadı. Görünen o ki arabulucu olan güçler de bir kanaate ulaşıp, yeniden çağrı yaparak, süreci başlatmak istiyor. Görüşmeler durduğunda şöyle bir şey vardı: ENKS, 'Hükümetin yarısını bize verin' diyordu. Bu, sorun oldu. Kabul edilecek bir düzey değildi. Diğer konu ise toplumsal sözleşmeydi. 'Sözleşmeyi değiştirip sonra anlaşalım' denildi. Sözleşme kapsamında tartıştığımız konular daha önce de basına düştü. Eğitim, kadın ve savunma konuları başta geliyor. Örneğin, ‘Özsavunma olmasın’ diyorlar. Sanki Kürdistan kurulmuş, özgürleşmiş ve düşmanları yok gibi davranıyorlar. Böyle olmaz, kaldı ki en özgür ülke ve devletler bile savunmasız olamaz. Bu konuda en iyi örnek olarak Avrupa devletleri veriliyor. Savaş ve çatışmaları da yok. Onlara baktığınızda da kendilerini savunacak güçleri ve orduları var. Özsavunma sadece askeri değil ki, varlık ve yokluk meselesidir. Bu gençler bu ülkede yaşıyorlar, yeni bir yaşamı nasıl kuracaklar, neyi nasıl savunacaklar? Düşman yoksa bile gençlerimiz gelip ülkelerine ve topraklarına hizmet etsin. Ömürlerinde bir yıl ülkelerine hizmet etseler bir şey olmaz. Bu yurdunu sevmekten geliyor. Yıllardır işgalcilere hizmet ettiler ne kazandılar peki? İşte buna karşılar, bu da kabule edilemez.
 
Görüşmeler durduğunda şöyle bir şey vardı: ENKS, 'Hükümetin yarısını bize verin' diyordu. Bu, sorun oldu. Kabul edilecek bir düzey değildi. Diğer konu ise toplumsal sözleşmeydi. 'Sözleşmeyi değiştirip sonra anlaşalım' denildi. ‘Özsavunma olmasın’ diyorlar. Sanki Kürdistan kurulmuş, özgürleşmiş ve düşmanları yok gibi davranıyorlar.
 
ENKS, Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi’nin oluşturduğu eğitimi sisteminin kaldırılıp, yerine rejimin eğitim müfredatının getirilmesinden mi yana? 
 
O günden sonra görüşmelerimiz olmadı. Belki daha sonra fikir ve düşüncelerinde değişiklikler de olmuştur ancak henüz bir görüşmemiz olmadı. Toplumsal sözleşmenin değişmesiyle eğitim sisteminin de değiştirilmesini talep ediyorlar. Şu anda bölgelerimizde verilen eğitim anadilde veriliyor. Sadece Kürtçe de değil, Arapça ve Süryanice anadillerinde eğitimler veriliyor. Hepsi kendi anadillerinde eğitiliyorlar. Örneğin şöyle bir şey de var: Kürtçe eğitim gören biri Süryanice ya da Arapça istiyorsa onu da rahatlıkla alabiliyor. Ya da Süryani bir öğrenci istediğinde Kürtçe ve Arapça eğitim görebiliyor. Böyle bir sistemimiz var. Onlar da oluşturulan bu müfredatın değiştirilmesi gerektiğini söylüyorlar. Neden olmasın denildiğinde ise bunun meşru olmadığını belirtiyorlar. Uluslararası anlamda kabul görülmediği söyleniyor. ‘Meşru olan sistem olsun’ diyorlar. Peki, meşru olan sistem kimin sistemidir? Birleşmiş Milletler ve diğer alanlarda kabul görülen ise rejime ait müfredattır. Bizim oluşturduğumuz sistemi kabul etmiyorsan rejimin sistemine dönüyorsun demektir.
 
ENKS’nin bu talebi neye dayanıyor? 
 
Şimdi biz özgürlük, demokrasi, adalet ve eşitlik için bir devrim içindeyiz. Eskinden de mücadelesini yürütüyorduk ancak şimdi kurumsal olarak bunun mücadelesini veriyoruz. Mücadele ettiğimiz konular için neden vazgeçeceğiz? Biz bunları geliştirip, diplomasisini ilerleteceğiz. ENKS gelsin birlikte bir temsilcilik oluşturup, BM ile görüşmeler yapalım. Bu sistemin nasıl olduğunu anlatıp, eksiklikleri ve fazlalıkları varsa oturup birlikte giderelim. Mücadelesini verelim. Örneğin bizim şimdi oluşturduğumuz yönetim dünyada resmi olarak kabul edilmiş değil. Ancak her gittiğimiz yere ya da görüşme yaptığımızda sistemimizi ve yönetimimizi tanıtıyoruz. Ve onun kabul edilmesi için mücadele ediyoruz. Bu mücadele eğitim için de geçerlidir. Çocuklarımızı böyle eğitelim. Eskisi gibi BAAS algısıyla gerici bir şekilde yetişmesinler. Aslında bu talep ENKS'nin değil Türkiye'nin talebidir.
 
Sözüm ona muhalifler, Türkiye ve Suriye rejimi bu eğitim sistemimiz kabul etmiyorlar. Onlar da karışımıza geçip ‘Toplumsal sözleşmeyi değiştirelim’ diyorlar, biz evet dersek eğitim sistemini kökten değiştirecekler. Biz halkımızı ve devrimimizi esas almalıyız. Belki bazı maddelerinde eksiklik var. Bazı yorumlarında yanlışlık olabilir. Kimi yerlerde yetmeyebilir ya da fazlalıklar da olabilir. Bunu oluşturacağımız bir komisyon ya da komite eşliğinde daha yapıcı hale getirebiliriz. Ancak sistemi tamamen kaldırıp yerine rejimin sistemini getirmek mümkün değil. Üzerinde tartışmak bile suçtur.
 
Hiçbir zaman bir devrim içinde olduğunu unutmamalı ve ona göre yaşamalıdır. Zihni, felsefi, edebi ve diplomatik olarak her anlamda kendini bu şekilde örgütlendirmelidir. Halk kendi devrimini gerçekleştirmelidir. Halkımız bunu unutmamalıdır. Devrimci halk savaşı olmadan başarıya ulaşamayız.
 
Birlik görüşmelerinde “Geri adım atılmayacak” denilen konular nelerdir? 
 
Yapacağımız görüşmelerde bazı kırmızı çizgiler var. Birincisi şudur: Askeri anlamda kendimizi ihmal etmemeliyiz. Parçalamak ya da ikili askeri sistemi istemek gibi yaklaşımlar olmamalıdır. Tartışmaya açık değil. Varlığımız, yokluğumuz ve savunmamız onunladır. Büyük tehlikelerle karşı karşıyayız. İkincisi; kadın özgürlüğüne yöneliktir. Bu anlamda Rojava'da büyük bir mücadele ve kahramanlık çıktı. Dünyaca bilinen kahraman ve sembol olan kadınlar var. Kadın özgürlüğü noktasında tartışma yürütmek ve bu kapsamda geri adım atmak tartışılacak konular değildir. Bunlarla birlikte anadil ve eğitim konusu da sıralanabilir.
 
Diğer ise yönetim alanındadır. Biz bu yönetimin yıkılabileceği bir adım atmak istemiyoruz. Bu yönetim, söz ettiğimiz kahramanlıkların üründür. 'Gelin yönetimin yarısını verin, ortak olalım' demek çok doğru bir tutum değildir. Sanki kimse sahip çıkmıyor ve öylece ortada duruyor. Ancak biz şunu kabul ettik: Gelin yönetimde yer alın ve seçimlere katılın. Bunlar olur. Hatta seçimlerden önce küçük sayıda, sembolik olarak bazı üyeleri yönetimin başlıca kurumlarında yer alabilirler. Tanıyıp, öğrenmek ve yönetimin nasıl işlendiğini görmek için olabilir. Esas olarak ise seçimlerle birlikte yönetime katılabilirler. Öyle hemen yarı yarıya bölüşelim yaklaşımı doğru değil ve tartışılması da çok kabul görülemez.
 
Bölgenizin geleceğine dair ne söylemek istersiniz?
 
Elbette elde ettiğimiz kazanımlar kolay elde edilmedi. Büyük fırsatlar var önümüzde. Aynı zamanda çok ciddi tehlikelerle de karşı karşıyayız. Bu tehlikeleri atlatmak için ya da bunları fırsata çevirmek için bir gerçeklik var. O da devrimci halk savaşı temelinde örgütlenmemizdir. Bu şöyle algılanmamalı: İşte bir grup askeri güç şeklinde savaşmak değil. Bu yaklaşım, halkın kendi devrimci gerçekliğine göre yaşamasıdır. Hiçbir zaman bir devrim içinde olduğunu unutmamalı ve ona göre yaşamalıdır. Zihni, felsefi, edebi ve diplomatik olarak her anlamda kendini bu şekilde örgütlendirmelidir. Halk kendi devrimini gerçekleştirmelidir. Halkımız bunu unutmamalıdır. Devrimci halk savaşı olmadan başarıya ulaşamayız.
 
Bununla birlikte 42 yıl önce kurulan PKK yeni bir tarih sayfası açtı. PKK kurulmadan önce aslında Kürtler yok olma aşamasındaydı. Büyük ve ağır süreçlerin olduğu dönemlerdi. Bu partinin çıkışı ile yeni aşamaya geçildi. Gericilik, düşmüşlük, yenilgi ve içine girilen atmosferin yanı sıra Kürt halkı bu çıkışla kendini tanımaya başladı. PKK'den önce Kürt halkının pek bir felsefesi yoktu. Kürtlüğü temsil edebilecek bir felsefesi yoktu. Öncesinden gerçekleştirilen isyanlar da var ama onlar çok bu yönlü hareket etmediler. Ancak PKK ile birlikte özel bir stratejisi oluşturuldu. Bunun yanında Kürtler başta olmak üzere halklar arasında yeni bir aydınlanma dönemi başlatıldı. PKK böylesi bir Rönesans gerçekleştirdi ve Kürt halkı arasında var olan dağılmayı toparladı. Biz de bunu ulusal bir çıkış ve diriliş olarak görüyoruz. 40 yılı aşkın yürütülen mücadele Kürt halkının yanı sıra insanlık mücadelesi için büyük bir ışık kaynağı oluyor.
 
MA / Nazım Daştan

Diğer başlıklar

04/12/2020
15:13 ESP üyelerine ajanlık dayatması
14:54 Cezaevinde 56 kilo verdi
14:46 ‘Alınmayan önlemler PTT emekçileri öldürüyor’
14:24 ‘Asgari ücretin kıstası açlık sınırı olmalı’
14:04 Diyarbakır T Tipi Cezaevi’nde coplu işkence
13:51 İstanbul Tabip Odası: Sağlık emekçilerinin vebali iktidarın boynuna
13:45 Dr. Gökalp’in tutuklanmasına tepki
13:43 İHD: Erbaş’ın ölümüne dair soruşturma başlatılsın
13:32 Günay: Darbe mekaniği Öcalan'a karşı işleniyor
13:25 Silvan’da 416 gümüş sikke yakalandı
13:21 AB Konsey Başkanı Michel: Bu kedi fare oyunu sona ermeli
13:19 Ege Denizi’nde deprem
13:12 KESK: Asgari ücret lütuf değil insan hakkıdır
13:11 Kasım 'da 2 bin 946 sosyal medya hesabı hakkında işlem yapıldı
12:26 Koronaya yakalanan HDP’li Yıldırım'ın durumu ağırlaştı
12:23 MÜSİAD ile 'reform' toplantısı
12:18 Ebdi: Kürtler arası savaşta Rojava Devrimi büyük zarar görür
12:12 Ağır hasta tutukluya 'tehlikeli' diyen Emniyet hakkında suç duyurusu
11:42 Ailelerden İmralı’ya gitmek için başvuru
11:42 İşçilerden ortak açıklama: İnsanca yaşanacak ücret istiyoruz
11:38 AYM Savunma Sanayi Başkanlığı’ndaki düzenlemeleri onadı
11:19 Muhalefetin karşı çıktığı ‘Çevre Ajansı’ kabul edildi
11:12 DFG’den Kasım ayı raporu
11:09 Bitlis'te askeri operasyon: 46 köyde sokağa çıkma yasağı
10:51 Özak Tekstil işçilerinin mücadelesi sonuç verdi
10:44 Prof. Yeğen: ‘İktidar değişmeli’ fikrinin seslendirildiği bir zamandayız
10:42 Van'da yasak bin 474'üncü gününde
10:14 Tutuklu darp edildi, eşyalarına el konuldu
09:57 Viranşehir’de iki günde iki ‘intihar’ iddiası
09:50 HDP’den şerh: Çöküşün bütçesi
09:29 Ekonomide reformun rengi: Sermayeye sonsuz destek, işçiye 39 TL
09:14 Erbaş'ın ölümüne 'taksir'den soruşturma
09:13 Barış Annesi’nden Barzani’ye: Birlik olalım
09:12 Tümüklü: İmralı tecridini kıracak olan mücadeledir
09:11 Milletvekili Gülüm: Cezaevleri katliam evlerine dönüştü
09:11 Avcı: Hakemler karşı tarafın oyuncusu gibi
09:10 İlhan: Halk bazında ulusal birlik sağlanmış durumda
09:09 Mersin'de HDP’ye büyük ilgi
09:04 ‘Şiddet azaldı’ diyenlere: Artmasıyla ilgili sorunlarımız var
09:03 ‘Çocuklarımızın talepleri karşılanmazsa biz de açlık grevine gireriz'
09:02 Bakırcılar Çarşısı esnafı: Açığız ama aslında kapalıyız
09:01 Şırnak’ta eylem ve etkinlikler sadece AKP'ye serbest
09:00 Bu fotoğrafı hatırladınız mı?
09:00 04 ARALIK 2020 GÜNDEMİ
08:24 Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi: Kavala hemen serbest bırakılmalı
03/12/2020
23:40 Koronaya yakalanan hamile kadın hastaneye kabul edilmedi
23:11 ABD’den İran’a yaptırım
21:31 Ankara’da sanayi kuruluşlarına mesai düzenlemesi
20:40 Kızıltepe'de zehirlenme: Anne ve kızı hayatını kaybetti
20:36 Şırnak'ta 6 kişi serbest bırakıldı, 1 kişi tutuklandı
19:38 Kovid-19’dan vefat sayısı 14 bin 316’ya yükseldi
19:24 Yazar Deryaspi’ye 6 yıl 3 ay hapis cezası
19:03 ‘Mağduriyetler giderilinceye kadar mücadele edeceğiz’
18:24 SES sağlık emekçileri için tedbirlerin uygulanmasını istedi
18:12 Erdoğan’dan BM’ye sisteminde reform önerisi
17:59 Türkiye-Yunanistan arasındaki ‘gerilimi düşürme’ görüşmeleri kesildi
17:49 TTB, 5 doktorun yaşamını yitirdiğini duyurdu
17:43 Gençlik ve Spor Bakanı koronavirüse yakalandı
17:17 Bakan Pekcan: Kapıköy Sınır Kapısı Kovid-19 nedeniyle kapalı
17:15 AtlasGlobal işçileri polis ablukasında direniş çadırı kurdu
17:07 ‘İşkenceye sıfır tolerans’ diyen Gül’e, Rojbin Çetin hatırlatıldı
17:01 Hakkari Valiliği: Polis tehlike arz etmeyecek şekilde yaraladı
16:50 İstiklal'de salgın tedbiri uzun kuyruklar oluşturdu
16:39 HDP'li vekiller hakkında 50 yeni fezleke
16:29 Tek kişilik hücrede açlık grevine katılacak
15:53 Amedspor sahadan 3 gol, 3 puanla ayrıldı
15:50 Erdoğan, yine İstanbul Sözleşmesi’ni hedef aldı
15:47 Özgür Gündem davası ertelendi
15:45 Kurtalan’da deprem: Yapılar hasar gördü, devlet hastanesi boşaltıldı
15:12 Engellilerden Meclis önünde 5 acil talep
14:53 Arjen Arî Şiir Yarışması için başvurular başladı
14:51 Türk-İş, asgari ücret için umut etti
14:48 Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na 500 bin TL’lik tazminat davası
14:12 Siverek Belediyesi’nin yeni başkanı seçildi
14:03 HDP asgari ücret talebini açıkladı: En az 4 bin TL olmalı
13:10 AYM, Paylan’ın başvurusunu ‘süre aşımı’ndan reddetti
12:48 Başaran: Gün erkek egemen sisteme direnme günüdür
12:48 Bakan Elvan: Enflasyon beklentinin üzerinde
12:47 Engelli kadınların uğradığı şiddete ilişkin araştırma önergesi
12:46 ‘Dersim çok yönlü asimilasyon kıskacına alındı’
12:39 Bombalanan Özgür Ülke'nin önünden seslendiler: Buradayız
12:33 SES Antalya: Bu hukuksuz uygulamadan vazgeçin
12:32 Açlık grevi yeni katılımlarla sürüyor
12:32 Avukatlardan İmralı’ya gitmek için başvuru
12:32 AYM, sendika üyelerine baskı kurulmasında hak ihlali kararı verdi
12:31 Kronik hasta engelli sağlıkçıya idareden çalışma baskısı
12:25 Engelsiz Bileşenler Federasyonu: Yılda bir kez akıllara gelmeyelim
11:49 Ensar Vakfı’na para aktarımını protesto edenlerin davası görüldü
11:43 Êzîdxan Asayişi’ne destek sürüyor
11:31 ENAG, TÜİK’i yalanladı: Kasım ayı enflasyonu 3.43
11:07 Jinnews’ten Kasım çetelesi: 30 kadın katledildi
11:00 Emekli-Sen yöneticisi gözaltına alındı
10:57 Siirt-Bitlis yolu depremden ulaşıma kapandı
10:43 Koronavirüs vakaları 3 ilde yüzde 100 arttı
10:42 Yıllık enflasyon yüzde 14’ü geçti
10:33 Adliyelere HES şartı getirildi
10:15 Depremin şiddeti kameraya yansıdı
10:00 Açlık grevindeki tutuklunun annesi: Talepleri sahiplenelim
09:56 16 kez gözaltına alınıp, cezaevi gördü: Saldırılar mücadele gerekçemdir
09:49 'Karanlığa karşı halka gün ışığını ulaştıracağız'
09:16 Siirt’te deprem
09:09 Savcı 112’den çıkardığı ihbarı aradı bulamadı
09:09 DİSK Temsilcisi Sarı: İnsanca yaşamak ortak talep olmalı
09:08 HDP’lilere 139 bin 500 TL 'fiziki mesafe' cezası
09:08 Asgari Ücret Tespit Komisyonu yarın toplanıyor
09:07 Ağır hasta kadın tutuklular ölüme terk edildi
09:07 Gazeteci Çetin: ABD’nin Türkiye’ye verdiği süre doldu
09:01 'Gençlik tecride karşı mücadele edecek'
09:00 Güven’e hakaret eden 23 kişiye takipsizlik
09:00 Başaran: İmralı sistemi siyasidir, mücadele de siyasi olmalı
09:00 03 ARALIK 2020 GÜNDEMİ
02/12/2020
23:31 Fahrettin Koca’dan aşılama takvimine ilişkin açıklama
22:00 Hakkari'de polis 2 kişiyi silahla yaraladı
20:33 İstanbul’da 7 kişi tutuklandı
20:24 Van'da 7 tutuklama
20:04 İşçi Kadın Meclisi’nden Vestel'i boykot etme çağrısı
20:00 Şırnak’ta 7 kişi serbest bırakıldı
19:59 HDP'li gençlerden açlık grevi eylemlerine destek yürüyüşü
19:40 Kızıltepe'deki gözaltı baskınında polis şiddeti
19:36 Koronadan 193 kişi daha hayatını kaybetti
19:15 WMO: 2020 en sıcak yıl olma yolunda ilerliyor
19:13 İHD İzmir deprem raporunu açıkladı
18:17 Amedspor Başkanı'ndan ayrımcılığa tepki
18:06 Cinsel istismar failine 8 yıl 4 ay ceza
17:54 Soylu’dan İmamoğlu açıklaması
17:39 Silvan’da bir genç yaşamına son verdi
17:25 İşçiler için verilen önerge AKP-MHP tarafından reddedildi
16:54 HDP’li 3 meclis üyesi daha görevden uzaklaştırıldı
16:25 Yüksekova'da VEDAŞ gerginliği
16:14 AİHM, Türkiye hakkında verdiği ‘ihtiyati tedbir’ kararını kaldırdı
15:50 Barış Anneleri tülbentlerini yere bıraktı
15:25 Muhabirimiz Sayılğan’ın duruşması ertelendi
14:54 Ev baskınında polis şiddeti: Sesini çıkartırsan öldürürüz
14:50 BES: Gerçekleri söylemekten korkmayacağız
14:39 'Zorunlu olmayan kamu hizmetleri tatil edilsin'
14:05 Taylan Kulaçoğlu tahliye edildi
14:04 AYM gazeteci Altan’ın başvurusunu reddetti
13:57 Gazeteci Müftüoğlu'na 1 yıl 3 ay hapis cezası
13:49 ABD’de kayıp kadının cenazesine ulaşıldı
13:48 Haber-Sen: Ölüyoruz artık yeter
13:32 Dersim’de 56 köy yolu ulaşıma kapandı
13:28 ‘Kayyım siyasetine karşı mücadelemiz sürecek’
13:27 Denizli’de gözaltına alınanlar serbest bırakıldı
13:19 Oluç: Operasyonlarla HDP'nin siyasi faaliyetlerini engelleyemezsiniz
13:04 Sanatçı Tunç’un duruşması ertelendi
12:32 TTB: Koronavirüs salgınında özel hastaneler denetlenmeli
12:15 Özgür Ülke bombalanalı 26 yıl oldu: Yarın Kadırga'dayız
11:52 Mardin'de gözaltı, Urfa'da tutuklama
11:42 Emine Erdoğan’a hakaretten yargılanan İmrek beraat etti
11:40 Kasım ayı ihracat rakamları açıklandı