Irak merkezi hükümeti ile Federe Kürdistan Yönetimi arasında 9 Ekim 2020’de imzalanan “Şengal Anlaşması”na tepkiler sürüyor. Yapılan anlaşmadan sonra, Irak tarafından Şengal’e on bine yakın yabancı güç sevk edilmesine tepki gösteren Şengaliler, Êzîdxan Asayiş Merkezi’nin önünde başlattığı oturma eylemini 35 gündür sürdürüyor. Gençler öncülüğünde başlatılan nöbet eylemine, her gün farklı gruplar tarafından destek ziyaretleri yapılıyor. Bir yandan da diplomasi çalışmalarını sürdüren Şengalliler, yapılan anlaşmadan dönülmesi için eylemlerine devam ediyor. 

 

TEHLİKEYE KARŞI DİRENİŞ HATTI

 

Êzidi Kadınları Özgürlük Hareketi (TAJÊ) yöneticisi Feride Şengalî, Şengal’de yaşanan son gelişmeleri Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi. Anlaşma sonrası Şengal için büyük bir tehlikenin başladığını belirten Şengalî, 73 fermandan kurtulan Êzidîlerin yok edilmek istendiğini söyledi. Hewlêr ve Bağdat arasında yapılan anlaşmanın amacına ulaşmadığını ancak tehlikenin devam ettiğini ifade eden Şengalî, “Bu tehlikeye karşı bir mücadele ve direniş hattı örüldü. Bu direnişle Êzidî toplumu yabancı güçlerin Şengal’e girişlerini engelledi. 2014 yılında Irak hükümetinin Şengal’i nasıl terk ettiğine hepimiz şahitlik ettik. Hatta Şengal’den çıkarlarken askeri kıyafetlerini de çıkartarak öyle gittiler. Irak güçlerinden sonra pêşmergelerin gelişine sevinmiştik. Ancak onlar da 3 ay sonra bizi yalnız bıraktılar ve bizi DAİŞ barbarlarına sattılar. Binlerce pêşmerge vardı ama tek biri bile bizi korumadı. Bizler zorluğa karşı mücadele ederken, kimseler yanımızda yoktu” hatırlatmasında bulundu. 

 

‘KAZANIMLARI YOK ETME’ AMACI 

 

Anlaşmanın Êzidîlerin korunmasının amaçlanmadığını, aksine her iki hükümetin çıkarları doğrultusunda imzalandığını dile getiren Şengalî, “Şengal’de Êzidî toplumu YBŞ, YJŞ ve Êzîdxan Asayişini kurdu. Bu kazanımları yok etmek için böylesi bir anlaşma yaptılar. Êzidî iradesinin Şengal’de şekillenmesini istemiyorlar. Bundan kaynaklı Êzidî toplumu için tehlike arz edecek her şeyi yapıyorlar. Fermandan geriye kalan Êzidîleri de bu yöntemle yok etmek istiyorlar” ifadelerini kullandı. Irak hükümetinin çıkılmaz bir kaos ve krizin içinde olduğuna dikkat çeken Şengalî, hükümetin ilk olarak kendi iç meselelerini ve sorunlarını çözmeye odaklanması gerektiğini söyledi. 

 

Êzidîlerin iradelerinin hedef alındığına değinen Şengalî, “Ama bu yönelime karşı ciddi bir direniş var. Belki Êzidî halkı tarihinde ilk defa kendilerinden bu kadar emin bir şekilde direniyor” şeklinde konuştu.

 

ANLAŞMADA TÜRKİYE VE ABD VAR

 

Anlaşmanın sadece Irak ve KDP arasında imzalanmadığını vurgulayan Şengalî, şunları söyledi: “Anlaşmanın içinde Türkiye ve ABD de var. Şu anda Şengal’e büyük bir güç yerleştirdiler. Ama bunun boşa çıkacağını da biliyorlar. Bizler DAİŞ barbarlığına karşı diz çökmeyen bir halkız. Bunlara mı diz çökeceğiz. Bu anlaşma Şengal’i yeniden inşa etmek değil, tam aksine yeniden yıkmaktır. Dolayısıyla anlaşmanın imzalandığı günden beri Êzidîler 7’den 70’e ayakta. Ne olursa olsun Asayişimizin buradan çıkartılmasına izin vermeyeceğiz. Eğer Asayişi buradan çıkartırlarsa Êzidî toplumunun burada ki varlığının da hiçbir anlamı kalmayacaktır. Bu nedenle Êzîdxan Asayişi’nin varlığı kabul edilene dek, bizler geri adım atmayacağız.”

 

‘SESSİZLİK TEHLİKEYİ GETİRECEKTİR’ 

 

Şengalî, Êzîdxan Asayişi’nin abluka altına alınmak istendiğini belirterek, “Korktukları için yanaşamıyorlar. Bir taraftan da Irak hükümeti sessizliğini koruyor. Bağdat’ta hükümete karşı büyük eylemler yapıldı. Kitle örgütleri ve hükümet arasında ciddi sorunlar yaşanıyor. Bu sessizliğin beraberinde tehlikeyi getireceğini biliyoruz. Biz Êzidî toplumu olarak tanınmak istiyoruz. Elimizden geldiği kadar mücadele edeceğiz. Bütün dünyayı bu hukuksuzluğa karşı Êzidîlerin direnişine ses vermeye davet ediyoruz” çağrısında bulundu.

 

MA / Zeynep Durgut