ANKARA - İçerik üretiminden tasarımına kadar tüm süreçlerde çocukların söz sahibi olduğu Solfasol Çocuk Gazetesi’nin ilk sayısı okurlarıyla buluştu.

 

Tamamı çocuklar tarafından hazırlanan Solfasol Çocuk Gazetesi’nin ilk sayısı okuyucuyla buluştu. Uzun yıllar yayın yapan Ankara’nın Gayriresmi Gazetesi Solfasol’un eki olarak çıkan Solfasol Çocuk Gazetesi’nin üç ayda bir çıkması planlanıyor. İçerik üretiminden tasarımına kadar tüm süreçlerde çocukların söz sahibi olduğu gazetenin Yayın Kurulu 14 kişiden oluşuyor. Çocukların her konuda yaratıcılıklarını ortaya koyduğu gazetenin tüm çizimleri de yine çocuklara ait. Çocuklara yardım eden Zişan Kürüm ve Aslı Baysuğ dışında toplantılara ve üretim sürecine hiçbir yetişkin katılmıyor. Gazetenin tasarımına da Linda Nihan Lafcı yardım ediyor.  

 

7-18 YAŞ ARASI TÜM ÇOCUKLAR

 

Çocuklar tarafından hazırlanan gazeteye, 7-18 yaş arasında tüm çocuklar yazı yazabilir ve çizim yapabilir. Gazetenin bölüm başlıkları ise çocuklardan oluşan yayın kurulunun aldığı toplantıda ortak bir kararla belirleniyor. Gazetenin kış sayısı; Haberler, Çevre ve Bilim, Yılbaşı, Mitoloji, Kültür Sanat ve Gezi bölüm başlıklarından oluşuyor. Bölüm başlıklarının haricinde her sayı için bir de dosya konusu yer alıyor. 

 

İnternet sitesi Solfasol.tv üzerinden abone olarak ya da Ankara’daki kitap evlerinden gazeteye ulaşılabilir. 

 

FİKİR ÇOCUKLARDAN

 

Yayın kurulunda yer alan çocuklar ve kendilerine yardım eden Zişan Kürüm ile Aslı Baysuğ, gazetenin çıkış fikrini, ortaya çıkan yaratıcılıkları Mezopotamya Ajansı’na (MA) anlattı. Çocuk gazetesi çıkarma fikrinin Solfasol Gazetesi için yaptıkları bir toplantıda ortaya çıktığını belirten Kürüm, şunları anlattı: “Toplantıya katılan bir arkadaşımızın çocuğu Deniz, arkadaşları ile oyun oynamayı bırakıp söz almak istedi. Bir çocuk gazetesi fikri olduğunu ve bunu toplantı başlığı yapmak istediğini söyledi. Sonrasında gazeteleri paketlediğimiz bir gün bu fikrini tekrar dile getirdi. O sırada başka bir arkadaşımız çocuğu Tan da vardı ve destek olabileceğini söyledi. Bunun üzerine bize de bu fikri hayata geçirecek ekip çalışmasını kurmak kaldı.”

 

KOLEKTİF BİR ÜRÜN

 

Gazetenin okullarda yapılan çalışmaların dışında bir çalışma olduğuna dikkat çeken Kürüm, “Çocuklar kendilerini okuyacak kesimin sadece çocuklar olmadığını ve geniş bir yaş aralığı içinde çocukların okuyacağını bilerek hazırlık yapıyorlar. Tabii bu da çalışmalarına yansıyor. Her yazıyı araştırarak hazırlıyorlar. Birbirleri ile paslaşarak hareket ediyorlar. Kolektif bir ürün haline geliyor" diye belirtti.

 

Yetişkinlere de gazeteyi okumayı önerdiğini kaydeden Kürüm, “Çocukların dünyasının kendilerinden çok farklı olmadığını görecekler. Çocukların da boyutları değişken benzer dertleri var” dedi.

 

TÜM ÇOCUKLARA AÇIK

 

Yayın kurulunda olmayan çocuklardan da yazılar beklediklerini belirten Baysuğ ise “Yazı yazmak isteyen tüm çocuklara gazetemiz açık. Yayın kurulumuzda yalnızca Ankara’da yaşayan çocuklar yok. Başka kentlerde yaşayan arkadaşlarımız da var. Yazı yazmak isteyen çocukların nerede yaşadıkları önemli değil” ifadelerini kullandı. 

 

BAKIŞ AÇILARI GENİŞLİYOR

 

Çocukların harika işler çıkardıklarını kaydeden Baysuğ, “Hayal güçleri çok geniş. Belirgin tek bir konu üzerinde durmadılar. Bir sürü fikir uçuştu konuşmalarda. Sayıları takip eden aboneler görecektir bu çeşitliliği ve rengi. Çocukların yaratıcılıklarını ve kendilerini ifade etme becerilerini arttırdığını gözlemleyebiliyoruz. Belki daha fazla konuyla ilgilenmeye başlıyorlar, daha fazla haber takip ediyorlar, bilemiyorum. Bildiğim şey hayatlarına algılarını geliştirici bir durum kattığı. Bakış açıları genişliyor” şeklinde konuştu. 

 

YETİŞKİNLERE MESAJ 

 

Gazetenin ilk sayısını eline aldığında çok mutlu olduğunu dile getiren Ilgın İklim Eren (8), “İlk defa gazeteye yazdığım için çok hoş hissettim. İlk defa yazdıklarımı her kes okuyacak, sevecek, tanıyacak diye çok sevinmiştim. Ben gazeteye çıkmanın heyecan dolu olduğunu, mutluluk verdiğini düşünüyorum. Çünkü bu yaşımda böyle güzel şeyler yaptım. Daha çok yazmak istediklerim ise bitki, meyve, kitap, takı, elbise ve kedi” dedi. 

 

Tan Bulugan (11) da yetişkinlere şu mesajı vermek istedi: “Bu gazete böyle işlerde çocuklara daha çok şans verilmesi gerektiğinin kanıtıdır. Lütfen çocukların fikirlerine biraz daha kulak verin.”

 

EĞİTİM SİSTEMİ ÜZERİNE YAZIYOR

 

Gazetenin hazırlık aşamalarını toplantılarda belirlediklerini kaydeden Yağmur Arslan (11) toplantılarının çok keyifli geçtiğini söyledi. Daha çok resim yapmaktan hoşlandığını dile getiren Arslan, “Gerçekten ilk defa gazete çıkardım ve çok hoş bir duygu oldu yani insana daha da gururlu hissettiriyor. Gazete insanlarla bilgilendirici yazı yazdığın eğlendirici bir yer” diye belirtti. İlkbahar sayısı için Galata Kulesi ve Eğitim Sistemi üzerine yazı yazacağını söyleyen Arslan, “Gazete gerçekten çok eğlenceli bir yer. Eğer sizin de böyle bir fırsat karşınıza çıkıyorsa kesinlikle kaçırmayın. Çünkü gerçekten bilgilerinizi paylaşmak çok güzel ve eğlenceli hatta ortamlara bile daha fazla aktif olmanızı sağlıyor” ifadelerini kullandı. 

 

ARAŞTIRMA YAPARKEN ÖĞRENİYOR

 

Resim yapmaktan daha çok hoşlandığını aktaran Aren Hamarat (9) da “Gazetedeki yazıları uzun yazmaktan zorlanıyorum. Resimleri daha keyif alarak yapıyorum. Gazeteyi ilk elime aldığımda kendimle gurur duydum, çok mutlu oldum” şeklinde konuştu. Gazetenin hazırlık aşamalarının keyifli geçtiğini dile getiren Feraye Saçılık (10), “Kendi seçtiğim konuları yazarken daha çok zevk alıyorum. İlk sayımız çıktığında gazeteyi elime alıp teker teker sayfaları açıp konulara baktım. Eğleniyoruz ve araştırma yaparken öğreniyoruz. En çok mitoloji konusu, tanrılar ve tanrıçaları yazmak istiyorum. Bir de hayvanlara iyi davranalım, hayvanlar hepimizin sorumluluğunda” diye aktardı. Deniz Çınar Bozbeyoğlu (9) ise, “Gazetenin hazırlık aşamaları çok güzeldi. Yazımı seçerken zorlanıyorum ama okurken daha çok keyif alıyorum. Gazeteyi elime aldığım an hissettiğim duygu gurur ve mutluluk oldu” ifadelerini kullandı.  

 

İFADE ETMENİN KOLAY YOLU

 

Gazeteye keyif alarak yazdığını belirten Yağmur Arcak (16) zorlandığı ve keyif aldığı kısımları anlattı. Arcak, “Bazen takılıp kaldığım yerler olsa da kendimi, sadece gazetede yazdığımı bilerek bile motive edip yazmaya devam ettirebiliyorum. Zorlandığım kısımlar genelde yazmak değil de yazdıktan sonra okuyucunun ne düşüneceğini kestirememek oluyor. Gazeteyi bütün halde okumak en keyif aldığım kısım, gazete çıktığında ve ilk elime aldığım anda kendimle ve ekiple gurur duymuştum. Gerçekten ortaya güzel bir şey koyduk. Uzun zamandır kendimi ifade etmenin en kolay yolunun yazmak olduğunu biliyordum. Bu bilinçle yazmayı hiç bırakmadım ve en sonunda bunların bir yerde yayımlanıyor oluşu beni çok heyecanlandırıyor. En çok müzik hakkında bildiklerimi kağıda dökmeyi seviyorum çünkü müziğin bilinmeyen yönlerini keşfetmeye başladım ve bunları paylaşmak beni mutlu ediyor” ifadelerini kullandı. 

 

MA / Zemo Ağgöz