URFA - Şenyaşar ailesinin hukuki destek talebinde bulunduğu Antep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı, "Antep Barosu olarak sizin yanınızda olmaya hazırız" dedi.
AKP Milletvekili İbrahim Halil Yıldız'ın koruma ve yakınlarının saldırısı sonucu eşi ve iki oğlunu yitiren Emine Şenyaşar ile saldırıdan yaralı kurtulan oğlu Ferit Şenyaşar’ın başlattığı "Adalet" nöbeti eylemi kapsamında hukuki destek ziyaretlerinin ilkini Antep Barosu Başkanı Bektaş Şarklı'yla yaptı. Aileye dosyanın avukatları Bülent Duran, Derya Bozkurt ile İnsan Hakları Derneği (İHD) Antep Şube Başkan Yardımcısı Bermal Kutlu eşlik etti.
Ziyarette Bülent Duran, dava dosyalarına ilişkin aktarımlarda bulundu. Saldırının üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen hastane boyutu ile ilgili tutuklama olmadığının altını çizen Duran, “Malatya'da sadece iş yeri ile ilgili bir dava görüldü. Saldırı günü 30-40 kişi milletvekilim ayrılması ile birlikte dükkana yoğun saldırı başlatıyorlar. Önce Ferit'e sıkmaya çalışıyorlar, daha sonra Fadıl'ın gelmesi ile saldırı bertaraf oluyor. Fadıl ifade veremeyecek durumda iken tutuklandı. Enver yıldız 15 ay sonra tapeler yansıdı, 'evimdeyim alınmıyorum' dedikten sonra 50 kişi ile birlikte gelip adliyede teslim oldu. Yıldız ailesinden kimseden ifade alınmıyor, Enver yıldız geldiği zaman alınıyor. Enver yıldız ile birlikte Malatya'da dosya açılıyor. Korkunç bir katliam yaşandı, hastanede bu katliam yaşandı. Fadıl’a 37 yıl Enver Yıldız’a 18 yıl verildi” şeklinde konuştu.
‘TALEPLERİMİZE SES VERİN’
Suruç Devlet Hastanesi'nde Bakan, Vali ve Kaymakam olduğu esnada katliam yapıldığını belirten Duran, “Hastanede ki linç vicdanımızı yaralıyor, ambulanslar tahrip edildi. AKP Milletvekili ve akrabaları korunuyor. Bu bir hukuk ayıbıdır. Aile adalet mücadelesi yürütüyor. Hukukçuların yapması gerek şeyler var. Her vicdanlı olan kişiler bu adalet talebinin yanında olmalı. Dosyada şuan kısıtlılık var. Soruşturma bir adım ileri gidemiyor. Şenyaşar ailesi mağdur olan herkese ses olmak için mücadele ediyor. Aile adalet için adalet yazan binanın önünde 102 gündür nöbet tuttu ve tutuyor. Ailenin örgütsel bağlantısı arandı ama bir şey bulamadılar. Ben dosyanın avukatı olarak bu dosya vicdanımı yaralıyor. Artık aile adliye binasının dışında bütün Türkiye'ye anlatacaklar. Bugün ilk olarak Antep’e geldik. Talebimize ses vermeniz yönünde çağrımız var” diye konuştu.
‘MÜCADELEMİZİ BÜYÜYECEĞİZ’
Ferit Şenyaşar, adliye binası önünde 102 gündür “Adalet” nöbeti tuttuklarını vurgulayarak, “102 gün adliye binası önündeyiz. Sadece oturmuyoruz, herkes için adalet istiyoruz. Savcı her gün önümüzden geçiyor ama bir gün 65 yaşındaki bu anne ne istiyor demiyor. Savcı ile görüşmeye gittiğimizde OHAL görüntüleri ortaya çıkıyor. Bir insanlık mücadelesi veriyoruz, tek başımıza bu mücadeleyi vermemiz mümkün değil. Olay aynı gün oldu ama iki dosya oldu. Hastane güvenlik kameraları arşivde, savcı ilk görüşmede elimizde hiç bir şey yok demesine rağmen sonraki görüşmede görüntülerin bir kısmı var dediler. Ama bütün görüntülerin olduğunu biliyoruz. Adalet istiyoruz, mücadelemizi dayanışma ile büyüteceğiz” ifadelerini kullandı.
‘ŞARKLI: SİZİN YANINIZDAYIZ’
Antep Baro Başkanı Bektaş Şarklı, 3 yıl boyunca dosya üzerinde gizlilik kararı olmasının doğru olmadığını dile getirerek şunları söyledi: “3 yıl boyunca bir dosyanın açılmaması, üstünde siyasi baskının olması üzücü. Devletin yaşam hakkını koruması, adaletli olması gerekir. 3 yıl boyunca bir dosyanın bekletilmesi düşündürücü. Antep Barosu olarak sizin yanınızda olmaya hazırız. Böyle bir şeyin mülki amirin olduğu bir hastanede olmuş olması üzücü, bunun sorumlusu mülki amirdir. Valilik işini yapmamış, savcı işini yapmıyor. Soruşturmanın biran önce sonlandırılıp davanın açılması gerek.”
‘YARDIM EDİN’
Anne Emine Şenyaşar ise, saldırı gönü tanık olduğu anları ve “Adalet” nöbetine ilişkin tanıklıklarını anlatarak, “Oğlum tutuklu onun bırakılmasını istiyorum. Eşim ve iki oğlum hastanede gözlerimin önünde katledildi. 102 gündür adliye binası önündeyiz. Artık evde duramıyorum. Bize müdahale ediyorlar ama çocuklarım ve eşimi katledenler serbest geziyor. 35 yıldır iş yerimiz var, çocuklarımın kimseye zararı yoktu. Bize yardım edin, ölmeden çocuklarımı görmek istiyorum” diye konuştu.