Mücadele kazandı, komplonun 'gardiyanları' yok oldu

img

İSTANBUL - 9 Ekim komplosunun ilk adımlarının atıldığı Suriye'de PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın fikirlerini benimseyen halklar, kendi öz güçlerine dayalı bir yaşam kurdu. Komplonun "gardiyanlığını" yapan iktidarlar ise bir bir yok oldu.

 
Ortadoğu coğrafyası, tarihin her döneminde politik, kültürel ve ekonomik dengelerde dünyanın en önemli bölgelerinin başında geldi. İnsanlığın doğuş yeri olarak kabul edilen ve uluslararası gelişmelerin odağında yer alan Ortadoğu, bugün kapitalist-sömürgeci güçlerin hegemonik rekabeti nedeniyle savaş ve çatışmalarla boğuşuyor. Sümer rahip devletleriyle kapitalist uygarlık siteminin ilk nüvelerinin atılması sonrası Ortadoğu'da ne savaşlar ne de çatışmalar bitmedi. Ulus-devlet inşası ve finans kapital çağıyla birlikte daha da belirginleşen bu durumdan en çok toplumun özgürlüğü için mücadele veren örgütlü yapılar ve buna önderlik edenler nasibini aldı. 
 
KOMPLO GÜCÜ DEVREDE
 
Kuşkusuz toplumun örgütlü yapılarını ve liderlerini hedef alan yapıların başında, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) öncülüğünde 1949'da kurulan Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) geldi. Sovyetler Birliği’ne karşı “savunma” amacıyla kurulan ve soğuk savaş sonrası adeta bir “saldırı” örgütüne dönüşen NATO, bugüne kadar her türlü devrimci ve özgürlükçü gücü tehlike olarak gördü. NATO, bu "tehlikeyi" ortadan kaldırmak için de genelde "başı gövdeden ayırma" stratejisiyle hareket etti. NATO'nun bugüne kadar geliştirdiği bu komploların en kapsamlı ve derin olanı ise Kürtlerin "Önder" olarak kabul ettiği PKK Lideri Abdullah Öcalan'a karşı geliştirildi. 
 
KOMPLO SÜRECİ  
 
ABD ve İsrail'in öncülüğünde 40'ı aşkın devlet ve istihbarat örgütünün yer aldığı komplo süreci, dönemin Suriye Devlet başkanı Hafız Esad üzerinde kurulan baskıyla fiili olarak devreye konuldu. Türkiye'nin "PKK'yi tasfiye etmek" dayatması üzerine kurulan bu baskı sonuç verdi ve kapitalist güçlerin kendilerine tehlike olarak gördüğü Öcalan'ın 9 Ekim 1998 yılında Suriye'den çıkması sağlandı. 
 
Dönemin ABD Başkanı Bill Clinton'ın imzaladığı ve uygulamaya koyduğu komployla Öcalan’ın imhası ve PKK’nin tasfiye edilmesi hedefleniyordu. Plana göre, Öcalan gitmek istediği Yunanistan’a sokulmayacak ve geri dönüşte de havada yok edilecekti. Bunun için dönemin Mısır ve Yunanistan yönetimleri de aktif olarak kullandı. Ancak Öcalan'ın geri dönmeyip Yunanistan'dan Rusya'ya gitmesiyle bu plan boşa çıktı. Öcalan, Suriye'den çıktıktan sonra Yunanistan, Rusya, İtalya, Rusya, Kırgızistan, Rusya, Yunanistan ve Beyaz Rusya arasında mekik dokudu. Öcalan, en son Kenya’da sıkıştırılarak, 15 Şubat 1999 tarihinde Türkiye'ye teslim edildi. 
 
'GÜNEŞİMİZİ KARARTAMAZSINIZ'
 
Öcalan'ın teslim edilmesiyle birlikte, Lozan Antlaşması sonrası yaşadıkları coğrafya 4'e bölünmüş Kürtler, bir kez daha soykırım, asimilasyon ve imha kıskacına alınmak istendi. Ancak komplo sürecinde Öcalan'ın duruşu ve sonrasında ortaya çıkan tepkiler bu süreci boşa çıkardı. Kürt sorununa çözüm zemini sağlamak amacıyla önündeki “dağ” seçeneğini bir kenara bırakarak, Avrupa'ya gitmeyi tercih eden Öcalan üzerinde geliştirilen komplo, dünyanın her yerinde çeşitli eylemlerle protesto edildi. Kürtler ve dostları, daha komplonun ilk gününden sokaklara çıkarak, "Güneşimizi karartamazsınız" adı altında her yeri eylem alanına çevirdi. Öcalan'a gösterilen bağlılık ve destek, aynı zamanda komploya da bir yanıt oldu.
 
ÖCALAN'IN DİRENİŞİ
 
Birçok kesim tarafından "Kürt soykırımını tamamlamak" olarak nitelendirilen komploya karşı Öcalan'ın ortaya koyduğu çaba, bu süreçten en az hasarla çıkılmasını sağladı. Öcalan, 9 Ekim komplosunun ardından konulduğu ve 22 yılı aşkın bir süredir tecrit altında tutulduğu İmralı Cezaevi’nde geliştirdiği fikirlerle tarihsel rolünü oynamaya devam etti. Öcalan'ın Ortadoğu'daki sorunlara dair geliştirdiği fikirler ve ortaya koyduğu alternatifler hem komploya karşı verilen en büyük cevap oldu hem de yeni bir dünyanın mümkün olabileceğini gösterdi. 
 
KİM KAZANDI?
 
İmralı'daki tek kişilik hücresinde komployu boşa çıkaran Öcalan'ın fikirleri yıllar içinde birçok yerde yeni bir yaşamın filizlenmesini sağladı. Öcalan'ın kapitalist düzene karşı ortaya koyduğu demokratik modernite ve demokratik ulus fikirlerini benimseyen Irak Federe Kürdistan Bölgesi'ndeki Mahmur Kampı ve Şengal sakinleri, kendi kendilerini yönetebileceği bir sistem kurdu. Kadın ve gençlerin öncülüğünde kurulan yapıda şu an komünal bir yaşam esas alınıyor. Şengal ve Mahmur sakinleri, Öcalan'ın fikirleri doğrultusunda kurdukları öz güçleriyle, Ortadoğu'da birçok kenti ele geçirmeyi başaran DAİŞ'in saldırılarını bile püskürtmeyi başardı ve kendilerini savundu. 
 
KOMPLONUN İLK MEKANINDA DEVRİM
 
Komplonun ilk adımlarının atıldığı Suriye'de de Öcalan'ın öncülüğü ve fikirleri gün geçtikçe daha da güçlendi. Suriye'de 2011'de başlayan iç savaş sonrası ayakta kalmayı başarabilen güçlerin başında, Öcalan'ın fikirlerini benimseyen halklar geldi. Kürtlerin yoğunlukta yaşadığı Kuzey ve Doğu Suriye'de özerk bir yapı kuruldu ve iç savaştan bu yana burada yaşayan halklar yaşamlarını kendi öz güçleriyle sürdürüyor. Özellikle DAİŞ'e karşı Kobanê'de ortaya koyulan direniş, Kürt coğrafyasının yanı sıra tüm dünyada büyük bir yankı uyandırdı. Dünyanın dört bir yanından buraya gelen devrimciler, savaş cephelerinde yerini aldı ve bu direniş dünya halklarının Kobanê'ye yüzünü dönmesini sağladı. Kobanê'deki direniş, aynı zamanda insanlığa karşı büyük suçlar işleyen DAİŞ için de sonun başlangıcı oldu. Öyle ki komplo sürecinde yer alan emperyalist güçler de buradaki devrimcilerle işbirliği yapmak ve destek vermek durumunda kaldı. 
 
ÇÖZEMEYEN ÇÖZÜLÜYOR
 
Öcalan şahsında komployla tasfiye edilmek istenen diğer parçalardaki Kürtler de gelinen aşamada daha da güçlendi. Kürt hareketi bu 23 yıllık süreçte daha da büyürken, Kürt meselesi de artık uluslararası arenaya taşındı. 23 yıllık süreçte Kürt meselesini çözemeyen ve komplonun "gardiyanlığını" yapan birçok hükümet çözüldü. 19 yıldır iktidarda olan AKP iktidarı da önceki iktidarlar gibi Kürt sorununun çözümsüzlüğünde ısrar ediyor. AKP iktidarı ve ortağı MHP, bir yandan operasyonlarla Kürtleri tasfiye etmeyi planlarken, diğer yandan tecritle Öcalan'ın dış dünyayla bağlantısını kesmeye çalışıyor. Ancak bu durum ülkedeki krizleri daha da derinleştiriyor ve geri dönülmez bir duruma sürüklüyor. Kürt güçleri ve dostları ise, ülkenin içerisinde bulunduğu karanlıktan çıkışın, komplo kararnamesinin yürürlükten kaldırılması ve Kürt sorununun demokratik çözümüyle mümkün olabileceğine işaret ediyor. 
 
ÖCALAN’IN KALEMİNDEN KOMPLO
 
Komplo 23'üncü yılını geride bırakırken, Öcalan'ın daha önce komploya dair değerlendirmeleri halen geçerliliğini koruyor. Öcalan'ın, "Komplo benim şahsımda sadece Kürtlere değil, Türklere de yapılmıştı.Teslim ediliş biçimi ve bunda rol oynayanların niyeti terörün sona erdirilmesi ve çözüm olmayıp, bir yüzyıl daha sürecek anlaşmazlığın temelini derinleştirmekti" değerlendirmesi, ülkenin bugün içinden geçtiği süreci özetler nitelikte.  
 
Öcalan, 2003’te kendisinin de yargılandığı Atina Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunduğu yazılı savunmasında, komplo sürecine değinerek, ülkenin düzlüğe çıkmasının yolunu şöyle anlattı: "Ortadoğu’nun yeraltı-yerüstü zenginliklerine, petrollerine, toplumlarına ve yönetimlerine tam hakim olma politikasını yürüten kapitalist dünya-sisteminin hegemon gücü İngiltere ve ABD, geçmişten günümüze bu politikalarıyla işbirliğine girmeyen devlet, toplum, örgüt ve hatta bireyleri imha veya tasfiye etmeyi bir yöntem olarak uyguladı, uyguluyor. Biz başından beri Ortadoğu’da, halklar lehine bağımsızlıkçı ve özgürlükçü çizgimizde ısrar ettiğimiz için bu tasfiye politikalarının, komplonun hedefi haline getirildik. Daha Şam’dayken İngiltere ve ABD, elçiler göndererek kendilerinin Ortadoğu politikalarına uyum sağlamamızı, aksi halde tasfiye edileceğimizi söylemişlerdi. Onların işbirliği tekliflerini reddettim. Halklar lehine özgürlükçü ve bağımsızlıkçı çizgiden vazgeçmeyeceğimizi söyledim. Ardından Talabani gelerek bana, 'Öcalan ne yaptın, başını belaya soktun!' diyerek kararımı gözden geçirmemi istedi ve bu güçlerle işbirliğine girmeye ikna etmeye çalıştı. Ama bu teklifi de reddettim. 'Ben ilke adamıyım, halklar lehine çizgi sahibiyim, halkların binlerce yıllık özgürlük eşitlik ütopyasını temsil eden bir özgürlük savaşçısıyım, başkalarının savaşçısı olmam' dediğim için komployla tasfiyeme karar verdiler. Tasfiyemle birlikte PKK’nin de başsız kalıp dağılacağı hesaplanıyordu.
 
BAĞIMLI KILMA OPERASYONU
 
Tasfiye edilme kararı, 1998 öncesi alınmış ABD-İngiltere-İsrail eksenli bir karardı. Karar, yasadışı olduğundan NATO Gladiosu eliyle adım adım uygulamaya konulacaktı. Benzer Gladio operasyonları, aynı zamanda Türkiye’yi kendilerine daha fazla bağımlı kılma operasyonlarıydı. Yine 9 Nisan 1996’da Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis ile ABD Başkanı Bill Clinton arasında Beyaz Saray’da gerçekleştirilen gizli görüşmede (Bu görüşmenin tutanağı sonradan basına yansımıştır) benimle ilgili pazarlıklar yapılıyordu. Ortadoğu ve Suriye sahasında, 20 yıla yakın bir zaman geçirmiştim. Sayısız ilişki ve çalışmalarda bulunmuştum. Tarihi önemde gelişmeler ortaya çıktı. Ancak ABD-NATO-İsrail ve Türkiye’nin Suriye üzerindeki askeri, siyasi, diplomatik kuşatması, 9 Ekim 1998 tarihinde zirveye ulaşmıştı.
 
KÜRT-TÜRKLERE KAYBETTİRME PLANI
 
Uçakta gözlerimin ilk çözülmesiyle söylemek istediğim şuydu: 'Bu başarı sizin değildir. Size dostluk yaptıklarını söyleyenler, dürüst davranmıyorlar. Bu oyunu her iki tarafa da oynamak istiyorlar. Ben hiçbir zaman Türklük düşmanlığı yapmadım. Ana tarafından kan bağı bile vardır. Barış ve kardeşlik tek doğru yoldur. Bundan sonra mücadelemi bu temelde yürüteceğim kesindir.' Aslında ilk tavrım sonuna kadar konuşmamaktı.
 
Hemen anlaşılıyordu ki, konuşmama tutumu komplonun olduğu gibi gizli kalmasına yol açardı. Ölümüm üzerine kurulan komployu detayları ile açıklamak ve boşa çıkarmak için yaşamak, daha doğru olanıydı. Her şey ölümüme göre ayarlanmıştı. Komployla, histeri düzeyine varan Türk şovenizmine beni havadan bir paket gibi sunarak, tam bir 20. yüzyıl ‘Roma arenasında aslana yedirme’ oyunu hazırlanmıştı. Ölümüm üzerinden elde edilmek istenen sonuç, ‘kaybetmiş bir Türkiye, kaybetmiş Kürtler’ olacaktı. Komployla onlarca yıl sürecek bir çatışma sürecini yaratmak istemişlerdi. Asrın en büyük ihanetlerinden birisi, kendini halen dost, özgürlük yanlısı gibi gösterirken; en mazlum ve kahramanlığa layık tavrın sahipleri, acımasızca yok edilecek ve unutturulacaklardı.
 
İMRALI SİSTEMİ
 
İmralı sistemi, kapitalist dünya/sistemin bana özel olarak inşa ettiği, hukuk ve yasaların nüfuz etmediği bir iradeyi zayıflatma, zamana yayarak çürütüp teslim alma alanı olarak tasarlanmıştır. Bunun için idam tehdidi dâhil, sağlığımı zaman içerisinde bozan ağır nemli ortamda, tecrit; bazen fiziki ve genelde psikolojik işkence yöntemleri uygulandı. Örneklerle anlatmak istediğim, bu hapishanede uluslararası hukuk ve Türkiye yasalarının geçerli olmamasıdır. Hem hapishane koşulları hem de ilk olarak bana uygulanan hukuk dışı kaçırma boyutuyla İmralı hapishanesinin ilk Guantanamo olarak devreye konulduğunu söyleyebilirim. Bu sürecin başından beri inisiyatifin ABD’de olduğu, İngiltere ve İsrail’in de önemli rol oynadığı; NATO Gladiosu, CIA, MOSSAD, MI6, Türkiye MİT’i ve Yunan istihbaratının işbirliğiyle kaçırıldığım bir gerçek.
 
KOMPLUNUN MAHKUMUYUM
 
İlk çivi Moskova’da çakıldı; ihanetin yılan soğukluğunu yaşadım. İkinci çivi Roma’da çakıldı; kapitalizmin ince oyunlarına karşı onurdan vazgeçmedim. Üçüncü çivi Atina’da çakıldı; eşi görülmemiş dostluğa bir ihanet karşısında adeta dilim tutuldu, felç oldum! Dördüncü çivi Nairobi’de çakıldı; idam cezasıyla arandığım Türkiye’ye teslim edildim. ‘Çar mih (dört çivi) komplosu’ sonucu, Marmara Denizi’ndeki İmralı tek kişilik ada hapishanesine -Hades mezarlığına- konulup, çarmıhta ölme (idam edilme) beklentisi içine alındım. Dolayısıyla Türkiye’nin değil, uluslararası komplonun mahkumuyum.
 
DEMOKRATİK MODERNİTE  
 
İmralı’da geliştirdiğim demokratik çözüm ve barış süreciyle onların imha planlarını boşa çıkarttım. İdam cezası kaldırıldı ama ölünceye kadar, ağır tecrit koşullarında, zamana yayılmış ve azar azar ölüme götürecek, idamdan da beter ‘ölüm koridorunda’ tutulmaya devam edecektim. Halen içinde tutulduğum bu statü, mutlak tecrit uygulamalarıyla sürdürülmektedir. Bu koşullarda bile, iğne ucu kadar olanakları değerlendirerek geliştirdiğim savunmalarımla, komplocu kapitalist modernite dünya/sistemine alternatif olarak geliştirdiğim demokratik modernite dünya sistemiyle yanıt olmayı başaracaktım. Böylece uluslararası komployu, teorik düzeyde aydınlatma, teşhir ve boşa çıkarma sağlanmıştı, ama pratikte demokratik çözüm ve barış için çabalarımı sürdürecektim.
 
KOMPLOYA KARŞI MÜCADELE 
 
Türkiye ve bizim üzerimizde oynanan oyunlara karşılık olarak biz, demokratik hukuk çizgisini, meşru savunma anlayışını oturtmaya çalıştık. Kürtleri bu temelde birliğe çağırıyorum; söze, güce davet ediyorum. Kürtler beni düşünerek değil, kendilerini düşünerek komployu iyi çözmeli ve bunun hesabını sormalıdırlar. Oyun içindesiniz, bunun bilincinde olmanız gerekiyor. Komplo, sadece PKK için değil, bütün Kürtler için önemlidir. Acınacak durumda olan ben değil, halkımızdır; savunulması gereken bireyin (Öcalan’ın) hakkı değil, halkımızın kolektif haklarıdır. Herkesin somut konumu ve görevi vardır; Ben böyle istiyorum diye değil, yurtseverlik ve özgürlük görevleri için çalışılmalıdır.
 
Fiziki yaşamın bir önemi yok; Gün gün, saat saat zaten ölüyoruz. Ama ülke için; Türkiye, Mezopotamya ve Kürdistan’da özgür yaşama aşkım var. Özgür yaşama aşkıdır ki, buradaki kıt imkanlarla iğne ucuyla kazar misali, tarihi uluslararası komplo karanlığını aydınlatmaya; Demokratik çözüm, onurlu barış çizgisiyle de komployu boşa çıkarmaya çalışıyorum. Tarihi bir komployla karşı karşıyayız; Komployu boşa çıkarmanın yegane yolu, tüm düşmanlaştırma girişimlerine rağmen halkların demokratik birliğini geliştirmektir.
 
Bu vesileyle ülke aydınlarına da sesleniyorum: Kapitalist hegemonyanın kendisine maske rolü vererek tekelinde tuttuğu demokrasiyi, bir oyun olmaktan çıkaralım; Onurlu yaşam ve onurlu birliktelik esasları üzerinden biz kuralım. Demokratik çözüm temelli barış için üzerime düşeni yaptım, sizleri de tarihi sorumluluğunuzu yerine getirmeye davet ediyorum. Uluslararası oyunlara ancak bu temelde araç olmaktan kurtarabiliriz kendimizi."
 
MA / İdris Sayılgan

Diğer başlıklar

07/10/2021
23:47 Hakkari Barosu'ndan tehdit edilen Duman ailesine ilişkin açıklama
22:34 Öğrencilerin ‘İnsanca yaşamak istiyoruz’ isyanı
21:41 AKP’den kooperatiflere yeni düzenleme
21:13 Gözaltına alınan 10 öğrenci serbest bırakıldı
21:02 Bakan ziyareti öncesi Mardin esnafına araç uyarısı
20:45 Aleyna Ağgül'ün ölümünden sorumlu tutulan Argın tutuklandı
20:20 Zabıtalar, meyve satan genci darp etti
20:01 Koronadan 217 vefat, 30 bin 19 yeni vaka
19:58 HDP’den CHP’ye deklarasyon ziyareti
18:50 Kobanê önergesi bir kez daha AKP ve MHP oylarıyla reddedildi
18:01 Maden işçilerinin cenazeleri memleketlerine gönderildi
17:48 Ajanlık dayatılan HDP’li genç işten çıkarıldı
17:44 Şırnak’ta 26 kişinin gözaltı süresi 4 gün uzatıldı
17:41 MHP’li vekilin inkar ettiği hakaret tutanaklara yansıdı
17:37 Aliağa'da mahalleli ÇED toplantısına izin vermedi
17:31 Osmaniye İl Eşbaşkanlarının duruşması ertelendi
17:27 Şırnak Barosu’ndan ağaç katliamına ilişkin suç duyurusu
17:24 ‘Hiçbir olayın karanlıkta bırakılmasına izin vermeyeceğiz’
17:18 Kadınlar mitinge katılım için Sur’da bildiri dağıttı
17:09 Kaçak silahla yakalanan AKP’li Balica: Her şey başkanın bilgisi dahilinde
17:09 İzmir’de gözaltılar protesto edildi
17:05 Gazeteci Polatsoy serbest bırakıldı
17:01 HDP: Hewlêr’de gerçekleştirilen keyfi uygulamaları tasvip etmiyoruz
16:57 Katil zanlısı Orhan’ın avukatları hakkında suç duyurusu
16:49 Mazıdağı Belediye Eşbaşkanı Özaydın ihraç edildi
16:38 Nobel Edebiyat Ödülü Abdulrazak Gurnah’a verildi
16:31 İstanbul’da bir kadın ağır yaralandı
16:25 Boğaziçili öğrenciler: Alışmıyoruz, kayyımlar gidecek
16:12 Hande'yi katleden polisin duruşması ertelendi
15:44 KDP'nin gözaltına aldığı HDP'liler serbest bırakıldı
15:14 Yönetmen Altay ve Dicle Anter’e hapis cezası
14:55 ‘Nükleer silah kullanma’ davasında tutuklu kalmadı
14:51 Avukatlardan İmralı başvurusu
14:45 Diril soruşturması: Apro Diril tekrar tutuklandı
14:26 AATUHAY-DER: Adalet Bakanlığı suç işliyor
14:16 Gazeteci Kayar’ın davasında ‘eksik husus’ ertelemesi
14:15 Irak’ta seçimler öncesinde parlamento feshedildi
14:01 Kürkçüler’de gardiyan şiddeti
14:01 Siyasi tutuklu olduğu için muayene edilmedi
13:52 Kibele Kooperatifi yeni eşbaşkanlarını seçti
13:52 Aile hekimleri sözleşmesi ve ödeme yönetmenliği protesto edildi
13:16 Boğaziçi öğrencileri tutuklamalara karşı direnişte
13:00 Hapishaneler araştırması: Adalet sistemine yüzde 76 güvensizlik
12:54 HDP’li gençler bağımlılığa karşı bir araya geldi
12:28 KDP, HDP Hewlêr Temsilcilerini gözaltına aldı
12:15 15 yıldır görüşüne gidemediği oğlunu göremeden yaşamını yitirdi
12:07 Adana'da Komedi Oyunları Festivali düzenlenecek
11:59 Berkin Elvan haberlerine beraat
11:59 Şenyaşar ailesinin 213 gündür adalet arıyor
11:33 Ege’de ev baskınları: 70 yaşındaki Barış Annesi gözaltında
11:08 Uysal: Komplo amacına ulaşmadı, Öcalan kazandı
11:04 Düzkan: Kürt kadın gazeteciler ‘Kral çıplak’ dedi
11:01 HDP Sözcüsü Günay: Türkiye’nin sorunlarını çözmeye hazırız
11:01 MKGP: Gurbetelli’nin cesur kalemiyle yazmaya devam ediyoruz
10:56 Ayşe Efendi: Kobanê’de kadınlar iğneyle kuyu kazdı
10:50 TSK bombardımanı ardından Amediye kırsalında yangın
10:39 Siverek'te yol kapatma eylemi
10:32 Mersin’de bir kişi gözaltına alındı
10:25 Urfa’da işçiler kaza yaptı: 1 ölü, 16 yaralı
10:13 10 yıl önce verilen disiplin cezalarıyla tahliyesi 6 yıl ertelendi
09:44 Kayyımın gizli tanığı koruma programından çıkarıldı
09:28 Gazeteci Salaz: Türkmenleri operasyonlarda görürsek şaşmayız
09:27 Kırıkkale Cezaevi’nde 100'e yakın tutuklu sevk edildi
09:27 Besta'daki askeri operasyon sürüyor
09:26 Hasarlı diye yıkılan evlerin yenisi yapılmadı
09:14 Düğün dernek her yere keçisiyle gidiyor
09:13 İsot çiftçisine 'acı' geldi!
09:13 Depoları yıkılan kağıt toplayıcıları gözaltına alındı
09:12 Turhallı: Eşbaşkanlık halkın onayını almış meşru bir sistemdir
09:02 Su sermayeleşti: Toplumsal ve kültürel hafıza yitirildi
09:01 AİHM’e güvence verilmesine rağmen dosya kapatıldı
09:01 'Gurbetelli’nin cesur kalemini yüzlerce kadın sahiplendi'
09:00 Öcalan'ın 66 günde bıraktığı iz 23 yıldır kaybolmadı
09:00 ‘Kongreyle iktidarın baskılarına cevap olacağız’
09:00 07 EKİM 2021 GÜNDEMİ
06/10/2021
23:59 Dedeoğulları katliamında 2 tutuklama daha
23:13 359 hakim ve savcının görev yeri değiştirildi
23:00 Kızıltepe'de bir erkeğe ait ceset bulundu
22:30 Yazar Polatsoy gözaltına alındı
22:25 Paris Anlaşması kabul edildi: Muhalefet iktidarın ekolojik yıkım projelerini eleştirdi
21:33 Diyarbakır’da bir kadın katledilmek istendi
21:28 2 Boğaziçili öğrenci tutuklandı
21:27 Hakkari'de polis, bir aileyi darp ederek tehdit etti
21:12 Kürtçe’nin yer almadığı simultane çeviri kökten kaldırıldı
20:38 Vergi kanunlarına ilişkin kanun teklifi komisyonda kabul edildi
20:21 İzmir'de bir kadın katledildi
20:05 RTÜK’ten Demirtaş tahammülsüzlüğü: Fox TV’ye inceleme
20:03 Koronadan 236 kişi daha hayatını kaybetti
19:59 Hakkari’deki maden ocağında göçük: 2 işçi yaşamını yitirdi
19:57 Akşener’den Erdoğan’a 28 Şubat yanıtı: Geçelim bunları
19:50 Öğrenciler, İstiklal Caddesi’nde iktidarı protesto etti
19:34 Meclis’te Kobanê tartışması: AKP’li Eronat Demirtaş’a ‘katil’ dedi
19:27 Gözaltına alınan 3 öğrenciye tutuklama talebi
18:26 Van-Hakkari Tabip Odası’ndan güncellenen MHRS sistemine tepki
17:08 HDP'nin kampanyasında tecride dikkat çekildi
17:08 Yurttan çıkarılan kadın öğrenciler otelde tacize uğradı
16:58 Madımak davasında Çiller’in dinlenmesi talebi reddedildi
16:11 Ağırdır: Muhalefet Kürtleri ve solu görüşmelere dahil etmeli
15:58 Musa Orhan’ı protesto eden HDP’li kadın siyasetçiler beraat etti
15:50 HDP’li gence ajanlık dayatması
15:34 HDP'den Indomie Adkoturk eylemcilerine destek
15:21 Kendilerini 'polis' olarak tanıtan kişiler iki kardeşi kaçırdı
15:10 Kadınlar miting hazırlıklarına başladı
15:06 Silvan'da gözaltı sayısı 13'e yükseldi
14:59 Kırıkkale’de 80 tutuklu sevk edildi
14:58 İşveren görüşmeyi kabul etti, işçiler nöbete ara verdi
14:54 Belediye Eşbaşkan Yardımcısı Çur’a 6 yıl 3 ay hapis
14:54 Erdoğan anayasa üzerinden muhalefeti hedef aldı
14:53 ‘4 ayaklı paradigmayı’ yanlış anlayan savcı 15 yıl ceza istedi
14:38 Emeklilerden Yargıtay’ın kararına tepki: Örgütlenme hakkı engellenemez
14:26 Van'da bir öğretmen 3 çocuğu taciz etti
14:03 ‘Yüz yüze eğitimin devam etmesi için acil adımlar atılsın’
13:58 'Sakarya Meydanı'nın yaya bölgeleri yeniden kente kazandırılsın'
13:11 Ekmeğini çöpten çıkartan işçiler: İktidar bize zulmediyor
13:01 Beştaş: Kürt sorununu görmeyenler tarihin çöplüğüne gitti
12:55 Cizre'de 3 kişi gözaltına alındı
12:55 Ferit Şenyaşar'a 'Saray' soruşturması
12:51 Erkek şiddeti: 14 yaşındaki kızını ağır yaraladı
12:42 MEBYA-DER davasının ilk duruşmasında beraat
12:21 Akşener: Tünellere değil hırsızlığa karşıyız
12:14 Cinsel taciz faili için beraat talebi
12:11 Eylül'de 175 işçi yaşamını yitirdi
12:09 Hurdacıların depolarının yıkılması Soylu’ya soruldu
11:46 AKP'li başkanın makam aracında kaçak sigara ve silah yakalandı
11:33 Ankara ve Diyarbakır’da çok sayıda gözaltı
11:30 Pandora kutusundaki sırlar: Rönesans, Putin, Aliyev ve II. Abdullah
11:24 Urfa’da 300 işçinin direnişi 3’üncü günde
11:04 Gazeteci Dündar'ın duruşması ertelendi
10:53 Temel: Kürt sorununu çözmek isteyen tutum belgemize baksın
10:24 Kobanê eylemleriyle HDP hedef alındı: Kapatmaya zemin hazırlanıyor
09:51 Paris İklim Anlaşması komisyondan geçti
09:51 Süleymaniye’de yangın: 5 ölü, 3 yaralı
09:33 Öcalan: İmralı duruşu komployu boşa çıkardı
09:22 Gözaltına alınanlara HDP dayatması: Binalarını taşlayın, çadır kurun
09:18 Mihraç Ural: ABD ile Rusya arasında bir konsensüs var, Suriye’de Türkiye’ye yer yok
09:09 Kobanê sınırı tedirgin!
09:08 Duygularını taşa işliyor
09:06 Kürt basınında bir mihenk taşı: Gurbetelli Ersöz
09:03 Orman Müdürlüğü’nden ağaç kıyımı savunması: Asker istedi!
09:01 Mücadele kazandı, komplonun 'gardiyanları' yok oldu
09:00 06 EKİM 2021 GÜNDEMİ
08:29 Kağıt toplama depolarına baskın: 200 gözaltı
05/10/2021
23:59 ‘Hakikat: Şeyh Bedreddin’ filminin galası yapıldı
23:38 Diyarbakır’da Dünya Öğretmenler Günü’nde dayanışma gecesi
22:36 Yeni yasama yılının ilk fezlekeleri HDP ve DBP’ye
22:30 6 yaşındaki çocuğa araç çarptı
21:23 Bahadır’ın cenazesi 6 ay sonra defnedildi
21:12 Bitlis’te gözaltı sayısı 8’e yükseldi
21:06 Gözaltıları protesto eden en az 5 öğrenci gözaltına alındı
20:41 Son 24 saatte 228 kişi vefat etti