ANKARA - Boşandığı İbrahim Kutluer tarafından şiddete maruz bırakıldığı sırada hayatta kalmak için özsavunmada bulunan Dr. Filiz Yıldırım’ın yargılandığı davada, savcı mütalaasını taraflara tebliğ edeceğini belirtirken, duruşma 10 Kasım’a ertelendi.
Ankara’da boşandığı İbrahim Kutluer tarafından şiddete maruz bırakıldığı sırada özsavunma hakkını kullandığı için yargılanan Dr. Filiz Yıldırım hakkında açılan davanın 10’uncu duruşması Sincan Batı Adliyesi 7’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Şiddet faili Kutluer hakkında açılan davanın da Yıldırım’ın davasıyla birleştirildiği duruşmada, Yıldırım ve avukatlarının yanı sıra fail ve avukatı duruşmada hazır bulundu. Ankara Tabip Odası (ATO) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu üyesi doktorların yanı sıra çok sayıda kadın örgütü temsilcisi de duruşmayı izledi.
Kutluer’in yazılı savunma verdiği duruşmayı, bir önceki celsede Yıldırım’ın avukatının reddi hakim talebinin kabul edilmesi üzerine yeni mahkeme heyeti sürdürdü. Taraf avukatları ek süre talebinde bulunurken, savcı mütalaasını yazılı olarak mahkemeye sundu. Ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, ek süre talebini kabul ederek, mütalaanın taraflara tebliğ edilmesine karar verdi.
Duruşma, mahkeme heyetinin dosyayı incelemesi için 10 Kasım’a ertelendi.
ERKEK ADALET
Kutluer’in ceza alması için üç yıldır hukuk mücadelesini sürdüren Yıldırım, duruşma sonrası yaptığı açıklamada kendisiyle dayanışan ATO Kadın Hekimlik Komisyonu üyelerine teşekkür etti. “O gün savunmayı yapmasaydım hayatta olmazdım” diyen Yıldırım, adalet beklediğini söyledi. ATO Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu üyesi Dr. Benan Koyuncu da, “Erkek adaleti bugün bir kez daha gördük. 10 Kasım’da yapılacak duruşmada kadınlar olarak daha güçlü bulunacağız ve Dr. Filiz Yıldırım’la dayanışmamızı devam ettireceğiz” dedi.
NE OLMUŞTU?
İbrahim Kutluer hakkında Ankara Batı 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “Eşe şiddet”, “hakaret” ve “silahlı tehdit” suçlarından kamu davası açıldı. Görülen duruşmalarda, “hakaret” ve “silahlı tehdit” suçundan beraat kararı verilen Kutluer hakkında “kasten yaralama” suçundan 1 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Yıldırım’ın şiddete maruz kalırken, canını kurtarmak için meşru savunmada bulunarak saldırganın kolunu ısırması ise haksız tahrik sayıldı. 1/6 oranında indirim yapılarak cezası 1 yıl 1 ay 15 güne indirildi. “Sanığın kişilik özellikleri” de gerekçe gösterilerek, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve herhangi bir yükümlülük altına alınmaksızın 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verildi.
Yıldırım’ın avukatı beraat kararı verilen “hakaret” ve “silahlı tehdit” suçlarından Ankara Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf talep etmiş, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karara da itiraz etmişti. Yıldırım’ın olay esnasında eşinin kolunu canını kurtarmak için ısırdığı, yasal savunma (meşru müdafa) altında bu fiili işlediğinden dolayı ceza verilmesine yer olmadığı talebiyle açılan dava da Ankara Batı 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.