Önlü: 'Çöktürme Planı’na karşı Demokrasi İttifakı zamanıdır

img

ANKARA - "Çöktürme Planı”nın 7 yıldır şekil değiştirilerek uygulanmaya çalışıldığını belirten HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Alican Önlü, Türkiye’nin tümüne yansıyan plana karşı “Demokrasi İttifakı” çağrısı yaptı. 

Kobanê eylemleri ardından 30 Ekim 2014’te gerçekleşen Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında karara bağlanan “Çöktürme Planı” üzerinden 7 yıl geçti. Mısır’da yayın yapan TeN TV programcısı Dr. Neşet Dihile’nin, 1 Şubat 2019 tarihinde “gizli” ibareli belgelerle yayımladığı 43 sayfalık planı, Türkiye’nin gündemine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Örgütlemeden Sorumlu Eş Genel Başkanı Alican Önlü getirdi. ““15 bin insan ölebileceği, 8 bin insanın yaralanabileceği, 5-7 bin kişinin tutuklanacağı, 300 bin insanın tehcir edileceği” gibi detayların yer aldığı plana dair 24 Aralık 2015’te Meclis’e verilen önerge oy çokluğuyla reddedildi.
 
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Alican Önlü, “Çöktürme Planı”nın bugüne yansımalarını ve Türkiye halkı için sonuçlarını değerlendirdi. Bugünkü Türkiye’nin durumu ile saray iktidarının “Çöktürme Planı”nda tam tersi duruma uğradığını söyleyen Önlü, “Yani çöktüreyim derken kendi çöktü” dedi. Planın sadece bir döneme ve bir bölgeye dair olmadığını vurgulayan Önlü, “Bugüne kadar başta Kürt halkı olmak üzere bütün muhaliflere karşı, tasfiye etme, yok etme planlarının teki de değildir. Bu planın karakterini aldığı bir geçmişi var ve şimdi pratik olarak da uygulaması devrede. Sadece 2014’ten ve o dönemdeki iktidarla alakalı bir durum da değil” ifadelerini kullandı.
 
Cumhuriyet’in kuruluşundan beri başta Kürt halkı olmak üzere, tüm farklılıklara ilişkin sık sık kimi planlar, harekatlar yürütüldüğünü hatırlatan Önlü, “Bunun en barizi Koçgiri hareketi, Şeyh Said katliamı, Ağrı İsyanı, Dersim Soykırımı’na ilişkin hazırlanan planlamalar ve raporlardır. Bu katliamların tümü gayri resmi kurumlarla yürütülmüştür. Ama bunlara bir kılıf uydurmak için seçilmiş, meclis veya iktidarlar eliyle resmileşmiştir. Mesela bir Tunceli Kanunu tümüyle hiçbir yasal dayanağı olmayan yerlerle hazırlanmıştır. Ama 1935’te Meclis’te bir kanuna çevrilmiştir. Yine Dersim Soykırımı birçok şeyle planlanmıştır ama buna yasal kılıf olarak 1937’de Bakanlar Kurulu kararıyla yapılmıştır” dedi.
 
AMAÇ YOK ETMEK
 
Katliamlardan sonra devletin planlarını darbeler ile hayata geçirdiğine işaret eden Önlü, “Darbe dönemleri daha ağır bedellerin ödendiği, tahribatın daha zor kaldırılacağı dönemler oldu. Her 10 yılda bir bu darbeler yapılsa da 1990’lardan sonra darbe dışında planlama başka bir şeyle seyir kazanmıştır. 1990’lardan sonra köy yakmalar, faili meçhul cinayetler, siyasi partilerin kapatılması, demokratik siyasi alanın tümüyle ortadan kaldırılması, Kürt halkı başta olmak üzere yerel seçilmiş iradelerin gasp edilmesi, sadece Türkiye’de değil Kürdistan’ın dört parçasında bütün kazanımların mücadelesine yönelik dönem dönem planlamalar yapılmıştır” diye belirtti. Önlü, Federe Kürdistan’a ilişkin defalarca operasyonlar ve işgal harekatları başlatıldığını hatırlatarak, “Tüm bunların hepsi aslında 2014’te gerçekleşecek planın parçasıydı. Hepsinin amacı Kürt halkının iradesini ortadan kaldırmak, asimile ve yok etmek, yok edemiyorsa da biat ettirmektir” ifadelerini kullandı.
 
KÜRTLER KİMLİĞİNE SARILDI
 
Önlü, devlet zihniyetinin geçmişte yapılan darbeler ve katliamlardan sonuç alamadığını, 2014’de ise bu planların hepsinin aynı anda bir bütün olarak hayata geçirildiğini kaydetti. Önlü, “Bu vahşetler sürerken Kürt halkının kendi mücadelesi devam etti. Kürt halkı kendi kimliğine ve benliğine daha fazla sarıldı. Tasfiye edeyim, yok edeyim derken her alandaki örgütsel gücü daha giderek büyüdü. Sadece Kürt halkının bir alandaki mücadelesiyle sınırlı tutmak istendi ama Kürt halkının kendi mücadelesi, bir tarz ile değil birçok mücadele aracına dönüştü. Kültür, basın, kadın mücadelesi, demokratik siyasette, kendini yerelde yönetmesinde, her anlamıyla daha fazla mevzilerini açığa çıkarttı. Mücadele alanlarını toplumsallaştırdı ve genişletti” şeklinde konuştu.
 
SÜREÇ TESADÜF DEĞİLDİ 
 
“Çöktürme Planı” çözüm sürecinin devam ettiği döneme denk gelmesinin tesadüf olmadığına işaret eden Önlü, “Toplumda bir umut uyanırken, Kürt halkı da kendi yönünü buraya çevirirken, doğaldır ki hazırlıksız yakalanma durumuna düştü. Yani Kürt sorunu çözülüyormuş gibi algıyı oluşturdular ama onun arkasından daha büyük bir yok etme, ‘Çöktürme Planı’ hazırladılar. Toplum, bütün dikkatini buraya yoğunlaştırırken, arka taraftan AKP, devletin diğer akıllarıyla beraber böyle sinsi bir ‘Çöktürme Planı’ hazırladı. Ve sonra bütün alanlarda uygulama pratiği hayata geçirildi. ‘Çöktürme Planı’ nedir dendiğinde, bugüne kadar yaşananlardır aslında” diye konuştu.
 
TEKRAR GÖREVE GETİRİLDİLER
 
“Çöktürme Planı”nın hayata geçirilmesi için birtakım güçlere de ihtiyaç duyulduğunu kaydeden Önlü, “1990’larda birçok vahşete sebep olmuş insanlar, affedildi, tekrar göreve getirildi ve dokunulmazlık kanunu çıkartıldı.  Ondan sonra kent yıkımları başladı. Bu kadar aşağılık, ahlak dışı, hiçbir insanlığa sığmayacak yöntemlerle yapıldı bunlar” diye konuştu. 
 
UMUDU YARATANA TECRİT
 
Özyönetim direnişlerinde taleplerin başında, Kürt halkının yerelde kendini yönetmesinin geldiğini hatırlatan Önlü, “Çöktürme Planı”nda bu talebin önüne geçilmesinin planlanarak hayata geçirildiğini söyledi. Önlü, “Çözüm sürecinin oluşmasında, Türkiye toplumunun önünde bir umut haline gelmesinde ve buna artık bir çözüm sürecinin denmesinin baş mimarıydı Sayın Öcalan. O zaman öncelikle burayı tecrit etmek gerekiyordu. Zaten tecrit ilk olarak oradan başladı. Çünkü bu sürecin önündeki en büyük engel toplumda oluşmuş umuttu. Bu umudu terse çevirmek gerekiyordu ve umudu yaratanın tecrit edilmesi gerekiyordu” dedi.
 
ALANLAR ORTADAN KALDIRILDI
 
"Çöktürme Planı"nda Doğubeyazıt hariç bütün ilçelerin ortadan kaldırılmasının da planlandığını belirten Önlü, şunları söyledi: “Cizre, Diyarbakır… Buralar Kürt halkının toplumsal mücadele ve dinamikleriydi. Bu dinamikleri ortadan kaldıracaklardı. Katliamdan geçirdiği, yıkıma uğrattığı yerler, Kürt halkının ulusal, demokratik alanı, kültürel ve sosyal olarak da mücadele yürüttüğü yerlerdi. Kürt halkının yarattığı diğer alanları, kültür, basın, kadın, toplumsal alan ortadan kaldırıldı.”
 
ŞEKİL DEĞİŞTİREREK SÜRÜYOR 
 
“Çöktürme Planı” sürerken, Kürtlerin ciddi bir güç elde ettiğinin altını çizen Önlü, “Hem uluslararasında hem Ortadoğu’da Kürtler yeni mevziler, yeni mücadele alanları oluşturdu. Sadece Kürdistan’da değil, dünyada meşru hale geldi. Rojava devrimi ile IŞID barbarlığına karşı, dünyaya ve insanlığa umut haline geldi. O yüzden mutlaka bir yeni arayış içine gireceklerdi. Şu anda da Kobane kumpas davası, kapatma davası, tecridi giderek derinleştirme, kayyımlarla devam ettiriyorlar. Parti kapatma algısında, kapanırsa çöker diye bir şey var. Tüm kazanımlarıyla, etkisiyle ortadan kalkar diye düşünülüyor. Tam tersine HDP dört duvardan bir tabeladan ibaret değil. Siyasi etkisi, fikriyatı ve paradigması olan bir partidir. Paradigma ve fikriyatta elle tutulmuyor, öldürülmüyor. Bunun için parti kapatma ile ‘Çöktürme Planı’ imkansızdır” şeklinde konuştu. 
 
‘HAYIR DESELERDİ SONUÇ FARKLI OLURDU’
 
“Çöktürme Planı” ile iktidarın Türkiye’yi nasıl yönetmek istediğine dair zemin oluşturduğunu belirten Önlü, plana bugüne kadar toplumsal muhalefetin bir kısmı tarafından kayıtsız kalındığına işaret ederek, “Sadece Kürt ve Kürdistan ile sınırlı kalacak sanıldı. O kentler yakılıp yıkılırken, sadece orayla sınırlı kalacak sanıldı. ‘Bir direniş, bir başkaldırış var, o yüzden devlet oraları yakıp yıkıyor. Devlet hiçbir zaman sivilleri katletmemiştir’ dendi. Ama ne zaman ki Suruç Katliamı, Gar Katliamı oldu, o zaman ‘Çöktürme Planı’ kendisini batıda da gösterdi. Türkiye toplumunun diğer halkları, diğer örgütleri ve demokrasi güçleri, Cizre’de yaşanan vahşetlere ‘hayır’ deseydi, sonuç farklı olurdu” dedi.
 
TÜM TOPLUMA YAYILDI
 
Geçmişten bugüne planlanan bütün katliam ve darbelerin ilk olarak Kürt halkı üzerinde denendiğine dikkati çeken Önlü, “Bugün geldiğimiz noktada en görünürde Türkiye’nin bütün doğası katledildi. Önceden sanılıyordu ki ‘operasyonlar yüzünden ağaçlar yakılıyor, yıkılıyor’. Zannettiler ki sadece yerel yönetimlere kayyımlar atılıyor ama şimdi baktığımızda Türkiye’nin bütünü kayyımlarla yönetiliyor. Yargısı, akademik alanı, bürokrasisi, basını kayyımlarla yönetiliyor. Belediyelerimize kayyım atandığında bu anlaşılmadı. Tecrit sadece sayın Öcalan üzerinde, orayla sınırlı kalacak sanıldı. Sayın Öcalan ‘Benim üzerimdeki tecridi boş verin, Türkiye halklarının hepsi tecrit altında. Bana sahip çıkmayın üzerinizdeki tecridi kırın’ dedi. Bütün toplumsal muhalefet, toplum susturuldu ve tecrit altına alındı. Sadece gayri resmi çetevari örgütlenmenin Kürt sınırlarında olacağı zannedildi. Şimdi bütün çeteleşme batıda. Güya HDP’yi itibarsızlaştırma, Kürtleri yalnızlaştırma planları vardı. Şimdi batıda herkes yalnızlaştırıldı, terörize edildi ve kutuplaştırıldı” diye konuştu.
 
‘BÜYÜK AVANTAJLARIMIZ VAR’
 
Önlü, “Çöktürme Planı”nın bir bütün olarak Türkiye’ye yansıdığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Şimdi demokrasi ittifakının tam zamanıdır. Herkes gördü bunu. Bunun herkes tarafından anlaşılması başta bizim görevimizdir. Biz avantajlıyız, saray ittifakının mağduriyetinin olduğu bütün toplumsal kesimler bizim ortak mücadele alanlarımızdır. Bizim için gelinen aşamada, saray iktidarının tanımı, tespiti, teşhiri değil, bunun artık ortadan kaldırılmasıdır. Buna karşı bugüne kadar bize yapılan bütün haksız hukuksuzlukların hesabı sorulacaktır ama bunun yanında yalnız değiliz artık. Ciddi bir güç birikimi ve umudumuz var. Bunları doğru bir şekilde devreye sokarak demokratik bir ülke yönetimi oluşturmak ve belirleyici bir güç oluşturmak gereklidir.”
 
MA / Berna Kişin 

Diğer başlıklar

30/10/2021
19:21 Eskencidere Vadisi’nde bilirkişi raporuna rağmen çalışma
18:46 Batman Cezaevi müdüründen tutuklulara tehdit
17:52 Temel: HDP siyasete yön verdi
17:14 Dersim’e yılın ilk karı yağdı
17:00 Gardiyanların saldırısına uğrayan tutuklular sevk edildi
16:57 'Efsun' kitabı için imza günü
16:54 İzmir depreminde yaşamını yitirenler anıldı
16:53 57 cezaevinde en temel haklar bile askıda
16:52 MKM sanatçısı Karakaş serbest bırakıldı
15:59 'Kobanê direnişi Kürt halkının özgür iradesinin sembolüdür'
15:47 Baş: AKP’nin son kullanma tarihi geçti
15:33 'F Oturumu’nda Aysel Tuğluk için çağrı
15:19 ‘Açlıkla terbiye etme politikaları karşılık bulmayacaktır’
15:08 Amedspor’da yeniden Atik dönemi
14:48 Kayıp yakınları Gümüş ve Bayram’ın akıbetini sordu
14:32 ‘Ağır hasta tutuklu Özdoğan'ın cezası ertelenmeli’
14:18 ‘Türkiye KDP’nin desteğiyle kimyasal silah kullanıyor’
14:16 Bahçeli’nin ‘kahraman’ ilan ettiği suç örgütü yöneticisi tahliye edildi
14:15 Tarsus’da fuhuş çetesi: 15 yaşındaki çocuk tecavüze uğradı
13:22 Toroman polisin ‘ihbar’ mektubuna rağmen bulunamadı
13:08 Buca Belediyesinde 4 kişi tutuklandı
13:07 Malezya’da şirketlere kadın yönetici zorunluluğu
13:02 Van’da yağış sonrası evleri yine su bastı
12:50 Engelli tutuklu Hayati Kaytan için infaz erteleme talebi
12:50 DEVA Partisi İl Başkanı: Suriye’nin içişlerine karışmamalıyız
12:48 Şenyaşar ailesinin nöbeti 236'ncı gününde
11:59 Eylül ayı hak ihlalleri raporu: 209 kişinin yaşam hakkı ihlal edildi
11:44 Mardin Barosu: ‘Burası Kürdistan’dır’ demek Kürt politikasına eleştiridir
11:09 Suruç’ta Özgürlük Zamanı: Öcalan konuşursa krizler biter
10:05 İki kentte kadına şiddet
09:52 Tutuklulara ölüm tehdidi
09:51 Bölgede yağış: Hava sıcaklığı düşecek
09:50 Av. Aktar: Her zaman her yerde 'Burası Kürdistan'dır' denilmeli
09:41 ‘Uyuşturucunun yaygınlaştırılmasına izin vermeyeceğiz’
09:35 EŞİK: Emsal kararlar için çaba sarf edeceğiz
09:34 HDK Eşsözcüsü Demir: Karanlığa karşı güçlerimizi birleştirmeliyiz
09:33 KESK Kadın Sekreteri: Katılımcı ve barış temelli bütçe istiyoruz
09:28 Zêbarî: KDP, Türkiye'yle çıkarları için işbirliği yaptı
09:27 Kayıp mülteci çocuk ölü bulundu
09:21 Önlü: 'Çöktürme Planı’na karşı Demokrasi İttifakı zamanıdır
09:09 Uzman çavuşun cinsel saldırısına uğrayan çocuklara polis baskısı
09:09 Ankara kitap fuarında 174 yayınevinden sadece 1’i Kürtçe
09:08 İHD'li Yoleri: Tezkerenin amacı Kürt mücadelesi
09:06 36 yıllık 'suç' makinesi
09:06 'İstismar vakalarında çocuk değil fail korunuyor'
09:05 Şeker pancarı yetiştiricisi kota mağduru
09:05 Arazilerine inşa edilen yeni Hasankeyf'te kiracı konumuna düştüler
09:03 Hasta tutuklu Ayık için acil tahliye çağrısı
09:02 Hekimlerden ‘Beyaz Yürüyüş’ kararı
09:00 30 EKİM 2021 GÜNDEM
00:06 ABD'de 5-11 yaş arası çocuklara BioNTech aşısı yapılabilecek
29/10/2021
21:50 Avrupa’ya geçmek isteyen genç açlıktan ve soğuktan hayatını kaybetti
20:26 Koronadan 209 yeni vefat
19:52 AKM açılışında konuşan Erdoğan Gezi’yi hedef aldı
18:47 'Burası Kürdistan'dır' diyen esnaf serbest bırakıldı
18:04 Diyarbakır Barosu: Kürdistan demek suç değildir
17:26 ‘Kürdistan’ gözaltısına protesto: Tarihsel hakikat değiştirilemez
17:00 Aladağ'da orman yangını
16:53 ‘Asimilasyona karşı ideolojik mücadele gerekli’
16:20 Aydeniz: Siirt'teki gözaltı 'Kürdistan sömürgedir' söyleminin kanıtıdır
16:09 Belarus’ta zorla tutulan mültecilerden yardım çağrısı
15:50 Başaran: Yangınların amacı bölgeyi insansızlaştırmak
15:24 Özgün ailesine taziye ziyareti
14:18 10 büyükelçi 29 Ekim törenine davet edilmedi
14:01 Şırnak'ta 1 gözaltı
13:16 TJA'dan Gezer için açıklama: Sindirme politikasını kabul etmiyoruz
12:23 Akşener'e 'Burası Kürdistan'dır' diyen esnaf gözaltına alındı
12:11 Kürt basınının emektarı Mamoste anıldı
12:03 Gebze’de tren kazası
11:39 ‘Özgürlük Zamanı’ buluşması: AKP Saddam’dan daha kirli bir zihniyettir
11:29 Şenyaşar ailesi: Cumhuriyetin ilkeleri uygulansın
10:30 Siyasi tutuklunun tahliyesine adli tutuklunun dosyası engel oldu
10:12 Beştaş: ‘Demokratik ulus’ tanımının olduğu anayasaya ihtiyaç var
10:05 Öcalan'ın avukatı: AK Bakanlar Komitesi görevini yerine getirsin
09:52 Sêmalka’da direniş 25'inci gününde: Çocuklarımızın cenazelerini verin
09:50 Öcalan'a tecridi volta atarak protesto ettiler
09:49 Yeni yargı paketiyle kadınlar ve hakları hedefte
09:48 Silopi'de ‘Kadın Emeği Pazarı’ kuruluyor
09:43 Akşamdan sabaha unut(tur)ulan asker ölümleri
09:41 Din, siyaset ve yozlaşma: Türkiye ve dünyadan örnekler
09:30 ‘Gökkan’a verilen ceza kadın mücadelesine bir mesajdır’
09:30 İnfaz Hakimliği tecavüzü tutanağa geçirmedi
09:29 Su kaynakları kurudu, hayvanlar yaylalarda kaldı
09:27 Dersim'de katı atık tesisi projesine tepki
09:24 KNK Eşbaşkanı: KDP nereye girerse Türkiye de oraya yerleşecek
09:02 İzmir'deki depremzedeler: Unutulduk
09:02 MKM, Diyarbakır, Van ve İzmir'de konser verecek
09:01 Tarsus’ta susuzluktan kaynaklı çiftçi ekin ekemedi
09:00 Zümrüt: Cezasızlık zırhlı araç ölümlerini arttırıyor
09:00 AKP iktidarının ‘ölüm siyaseti’: Çöktürme Planı
09:00 Öcalan’dan 1920 ittifakı hatırlatması: Çözüm demokratik cumhuriyet
09:00 29 EKİM 2021 GÜNDEMİ
08:49 Katı atık işçileri tahliye edildi
08:46 OHAL Komisyonu iki akademisyenin başvurusunu daha reddetti
28/10/2021
23:40 HDP: Muz yeme bahanesiyle göçmenleri sınır dışı etmek suçtur
23:13 ABD: Türkiye artık F-35 programına dahil değil
21:33 OHAL Komisyonu’nun ilk kararı ‘ret’ oldu
21:27 Sınır ötesinde bir asker yaşamını yitirdi
21:19 ‘Şebnem yasımız değil, isyanımızdır’
20:43 Bölge kentlerinde kuvvetli yağış uyarısı
19:37 Korona tablosu: 226 vefat, 25 bin 528 yeni vaka
19:31 Akşener'e faili meçhul cinayetler sorusu
19:01 Biden'ın Avrupa turu bugün başlıyor
18:58 Erdoğan, G20 ve Dünya Liderler Zirvesi'ne katılacak
18:43 İntihar girişiminde bulunan genç hayatını kaybetti
18:24 İkranur’un katillerine iyi hal indirimi
18:21 Dicle Nehri'nde kuraklık tehlikesi
18:16 İstismar faillerinin korunması protesto edildi
18:07 Gazeteci Oruç beraat etti
16:41 Tecavüz girişiminde bulunan erkek tahliye edildi
15:49 ‘Roboski’ye adalet gelmedikçe Türkiye’ye gelmeyecek’
15:32 Şırnak Cezaevi’ndeki tutuklular: 3 gün işkenceye maruz kaldık
15:23 Metîna'da korucular eliyle ağaç kıyımı
14:58 Eşbaşkanlara 1 yıl 8 ay hapis cezası
14:57 Kemalbay: Onur Gencer SADAT’tan askeri eğitim aldı mı?
14:45 Kimyasal silah kullanımı Meclis gündeminde
14:38 ‘Engelli hakları sistematik bir şekilde yok sayılıyor’
14:31 İzmir Barosu: AYM Bahçeli hakkında suç duyurusunda bulunsun
14:21 Güven’den Filistinli tutuklulara mektup
13:43 3 aylık cezaevi raporu: İşkence vakalarında artış yaşandı
13:16 İzmir depreminde yaşamını yitirenler anılacak
13:10 Şenyaşar ailesi: Kimse hukuk devletinden bahsetmesin
13:10 Şebnem Şirin'i katleden Zıbıncı tutuklandı
12:53 Çin: Türkiye Kuzey ve Doğu Suriye topraklarını işgal ediyor
12:28 Diyarbakır’da KHK'ler protesto edildi: Hesap verecekler
12:24 Kocaeli’de bir kadın katledildi
12:13 Gazeteci Türfent: Tedbirler izolasyona dönüştü
12:06 Uluslararası İzmir Edebiyat Festivali başlıyor
11:56 AB Güvenlik Politikaları Temsilcisi'nden kimyasal silah açıklaması
11:53 Efrîn'de Kürt kadın avukat MİT tarafından kaçırıldı
11:24 Öcalan’ın avukatlarından yeni başvuru
11:04 Esad rejimi Kürtleri statüsüz bırakmak için toplandı
11:03 Günay: Cumhuriyeti demokratikleştireceğiz
10:56 Yürekli: Volta cezası şantaj ve tehdit yöntemidir
10:48 Tahmaz: Kürtler, CHP’yi Türkiye gerçekliğiyle yüzleşmeye zorladı
10:06 İzmir depremi 1'inci yılında: Aileler hala konteynırda yaşıyor
10:05 Dünyaca ünlü sanatçı Martínez: Kürt kadının mücadelesi ilham kaynağı
09:37 Ayağı olmayan tutukluya ayakta sayım işkencesi
09:32 Sevk edilen tutuklulara elbiseleri verilmedi
09:31 İlham Ehmed: Saldırılara karşı bölgemizi koruyacağız
09:30 Kürt basınının unutulmaz emekçisi: Mamoste
09:29 Askeri araç kaza yaptı: 1 ölü, 2 yaralı
09:27 'Bütçe savaşa değil eğitime aktarılsın'
09:16 Tutukluların tahliyeleri sudan sebeplerle engelleniyor
09:12 Açlık grevi davasında beraat: Mevzuatta suç değil
09:11 Kamu Başdenetçisi cezaevlerinde işkence olmadığını savundu
09:02 Diyarbakır'daki sendika ve odalar: HDP deklarasyonu çözüm reçetesidir
09:02 Tecride karşı başvuru çağrısı
09:01 Avukat Birkili: Cezaevlerindeki baskılar siyasi atmosferden bağımsız değil
09:01 Gazeteciler: Otoriter rejim basının susturulması üzerine inşa edildi