HABER MERKEZİ - DBP Kadın Meclisi ve TJA'nın DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz'in dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin yaptığı açıklamada, “Kürt Kadınları faşizmin karanlığını yıkacak, Saliha Aydeniz irademizdir” dedi.

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Meclisi, Özgür Kadın Hareketi (TJA), DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz hakkında dokunulmazlığının kaldırılması yönünde  Meclis Hazırlık Komisyonu tarafından hazırlanan raporu protesto etmek için Beyoğlu ilçesinde bulunan DBP İstanbul Danışma Bürosu binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. “Saliha Aydeniz vina jinan u parlementera gelan e de jin faşizme hılweşinın” pankartının açıldığı açıklamada kadınlar ellerinde “Berxwedan jiyane”, “Biji tekoşina jinan”, “Ez jın ım Kurd ım lı vır ım” dövizlerini ellerinde taşıdı. Açıklamada sık sık, “Jın Jiyan azadi”, “Biji tekoşina jinan” sloganları atıldı.

Açıklamayı DBP Genel merkez İstanbul Danışma bürosu yöneticisi Dilara Kılıçkıran okudu.

'KÜRT KADINLARINI YILDIRAMAYACAKSINIZ'

Açıklamada ilk olarak konuşan TJA aktivisti Güldem Doğan, Saliha Aydeniz'in yönelik bir aydır dokunulmazlığının kaldırılması için bir linç kampanyasının yürütüldüğünü altını çizdi. Doğan, AKP-MHP iktidarının her sıkıştığında kadın mücadelesini hedef aldığını dikkat çekti. Doğan, “Burada bir kez daha erkek devlet sistemine sesleniyoruz. Yaşamın ve siyasetin her alanında yürüttüğünüz cezasızlık ve kirli politikalarınıza karşı kadınları, kadın mücadelesi yürüten yol arkadaşlarımızı ve Kürt kadınlarını yıldıramayacaksınız. Biz kadınlar bu sistemi yıkıp yerine özgür ve eş yaşamı kuracağız. Mücadele asla vazgeçmeyeceğimizi ve geri adım atmayacağımızı tekrar belirtiyoruz. Saliha Aydeniz kadınların iradesidir. Bizler alınan bu hukuksuz kararı tanımadığınızı en yüksek en yüksek sesimizle Saliha Aydeniz'in yanında duyacağımızı haykırıyoruz“ dedi.

İKTİDARIN ACİZLİĞİ

Ardından açıklamayı okuyan DBP Genel merkez İstanbul Danışma Bürosu yöneticisi Dilara Kılıçkıran, AKP-MHP iktidarının ülkenin umudu olan demokratik muhalefet güçlerine karşı baskı politikalarını devreye koyduğunu belirtti. Kılıçkıran, “Demokratik muhalefetin en dinamik aktörü olan Kürt halkı ve özellikle Kürt kadınlarına karşı iktidarın takındığı tutumu inkar etme, baskılama ve mümkünse yok etme politikası temelinde nasıl uyguladığını yakıcı biçimde görmekteyiz. Bunu karşısında yılmayan geri adım atmayan Kadın gücü karşısında iktidarın girdiği aciz tutum ise gözler önündedir” diye belirtti.

MECLİSİN İRADESİNE DARBE

Halkın tecride karşı gerçekleştirdiği Gemlik Yürüyüşün’e karşı iktidarın şaşkına döndüğünü vurgulayan Kılıçkıran,   Aydeniz’in polis saldırısına tepki gösterdiği için hedef haline geldiğini belirtti. Kılıçkıran, “Erdoğan’ın talimatı üzerine hakkında fezleke hazırlandı. Eş Genel başkanımızın  dokunulmazlığının kaldırılması istemiyle hazırlanan fezleke Alt Komisyonu’nda kabul görerek dokunulmazlığı kaldırılmalı kararı alındı. Halkımızın ve milletvekillerimizin gösteri ve yürüyüş hakkı kanunlara ve anayasaya aykırı talimatlarla engellenirken, vekillerimiz darp edilirken, tehdit edilirken ses çıkarmayan Meclis başkanı, halkın iradesini temsil eden Saliha Aydeniz’in kendisine karşı uygulanan zorbalığa karşı tepki göstermesi üzerine, dokunulmazlığının kaldırılması için açıklama yaptı. Seçilmiş her vekilimize yapılan saldırı Meclis'in iradesine darbedir” diye vurguladı.

'AYDENİZ İRADEMİZDİR'

Kadınları, susturmaya, sindirmeye çalışan iktidarın birgün kaybedeceğini vurgulayan Kılıçkıran, “Kürt Kadınları faşizmin karanlığını yıkacak esas dinamik olmaya daha büyük kararlılıkla devam edecekler. Saliha Aydenizin dokunulmazlığını kaldıran ve bu girişime ses çıkarmayan tüm güçler bilsinler ki bu karanlık herkesi yutacak. Kazananlar halkıyla birlikte yürüyen, demokrasi mücadelesi verenler olacaktır. Bizler buradan Eş Genel Başkanımıza ve tüm seçilmişlerimize dönük geliştirilen saldırı konseptini bir kez daha kınıyoruz. Tüm demokratik kamuoyuna itirazını yükseltme ve faşizmle daha kararlı mücadele etme çağrımızı bir kez daha yineliyoruz. Ve diyoruz ki Saliha Aydeniz irademizdir” diye konuştu.

ADIYAMAN

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adıyaman Kadın Meclisi de, Saliha Aydeniz'in dokunulmazlığının kaldırılmasına tepki göstermek amacıyla il binalarında basın toplantısı düzenledi. HDP'li kadınların katıldığı açıklamada konuşan HDP Adıyaman İl Eşbaşkanı Zeliha Karınca, iktidarın Türkiye halklarına tecrit, yoksulluk, açlık ve savaş gerçekliğini dayattığını belirterek “İktidar ise ülkenin kurtuluş umudu olan demokratik muhalefet güçlerine karşı baskı politikalarını akıl almaz yöntemlerle baskılamakta ve tehdit etmektedir” dedi.

“İktidar, demokratik muhalefetin en dinamik aktörü olan Kürt halkı ve özellikle Kürt kadınlarına karşı inkar, baskı altına alma ve mümkünse yok etme politikalarını devreye koymaktadır” diyen Karınca, “Tecrit siyasetinin ülkemizi zifiri bir karanlığa sürüklediği açıktır. Halkımız tüm baskı ve zulme rağmen tecride karşı çözümün adresi olarak gördüğü Gemlik’e yürüme iradesini göstermiştir.  Bunun karşısında şaşkına dönen iktidar güçleri bir yandan halkın gündemini gizlemek, bir yandan da demokrasi güçlerinden intikam alırcasına DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz’i, 12 Haziran’da İstanbul’da tecrit siyasetine karşı özgürlüğü savunmak için Gemlik yürüyüşüne katıldığı ve polisin saldırısına tepki gösterdiği için hedef göstermiştir” ifadelerini kullandı.

MERSİN
 
Tevgera Jinên Azad (TJA), Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) Mersin İl Örgütü, Meclis Hazırlık Komisyonu tarafından DBP Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz'in dokunulmazlığının kaldırılması yönünde tarafından hazırlanan raporu protesto etmek amacıyla açıklama yaptı. HDP Toroslar İlçe binası önünde yapılan açıklamaya, HDP Mersin Milletvekili Fatma Kurtulan ile parti ve dernek yöneticileri katıldı. “Baskılar ve tehditler bizi yıldıramaz” pankartın açıldığı açıklamada “Jin jiyan azadi” ve “Baskılar bizi yıldıramaz” sloganlar atıldı. 

Açıklamada konuşan HDP Mersin İl Eşbaşkanı Bedriye Kuş, kararın ilk olmadığına değinerek, “Halkımız geçmişte nasıl ki iradesine, vekiline sahip çıktıysa bugünde aynı şekilde sahip çıkarak savunacaktır. Yapılan bu saldırılar AKP-MHP faşist bloğunun 2015 yılından bu yana partimize karşı başlatmış olduğu çöktürme planının bir parçasıdır. Faşist anlayış partimize karşı yapılan bu ve benzeri saldırıları derinleştirerek ülkemizde ötekileştirme politikalarını, toplumsal kutuplaşmayı artırmaya çalışmaktadır. Çünkü mevcut hükümet küçük ortağıyla beraber Kürt sorununun demokratik çözümünü esas almaktan çok, bu sorunu güvenlik sorunuymuş gibi algı oluşturarak savaş politikalarında ısrar etmektedir. AKP – MHP iktidarı demokrasi güçleri ve Kürt mücadelesine karşı saldırılarla iktidarını devam ettirmeye çalışmaktadır. Bundan kaynaklı mevcut hükümetin belirlediği siyasetin ana teması Kürt sorunu ve demokrasi güçlerini boğmak, bastırmak ve tasfiye etmeye dönüktür. Bu saldırılar ile asıl hedef alınan partimizin paradigması, devrimci duruşu ve özgür yaşam anlayışıdır. Tüm bu gayri ahlaki ve hukuksuz tutumlara karşı sesimizi yükselterek irademize dokunanlara, kadın mücadelesinin önünü tıkamaya çalışanlara karşı bir an olsun taviz vermeden mücadelemize devam edeceğiz” dedi.