URFA - Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırıları arttırdığına dikkat çeken gazeteci Şerwan Mehmud, “Halk devrime sahip çıkıyor. Olası saldırılara karşı nasıl bir tutum alması gerektiğinin farkında. Halk Türkiye’nin amaçlarını boşa çıkaracak” dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın uzun süredir dillendirdiği Kuzey ve Doğu Suriye'ye yönelik yeni saldırı hazırlıkları gündemdeki yerini korurken, bölgeye yönelik hava ve karadan sık sık saldırılar düzenleniyor. Erdoğan, 29 Haziran’da İspanya’nın başkenti Madrid’de gerçekleşen NATO zirvesinin ardından dün de İran’a bir ziyaret gerçekleştirdi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in de katıldığı görüşmelerde, Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük saldırının pazarlık konusu yapıldığı belirtildi.
Kuzey ve Doğu Suriye’de gazetecilik yapan Şerwan Mehmud, bölgedeki gelişmeleri değerlendirdi.
ROJAVA’NIN 10’UNCU YILI
Mehmud, Rojava Devrimi'nin 10’uncu yılında bir kez daha Türkiye ve kendisine bağlı paramiliter grupların saldırı tehididi altında olduğunu ifade etti. Olası saldırının Türkiye’nin Kuzey ve Doğu Suriye’ye dönük ilk saldırısı olmayacağını kaydeden Mehmud, "Türkiye, 2016’dan bu yana işgal amacı ile bölgeye saldırılar düzenlemeye başladı. Bilindiği üzere Türkiye, Efrin, Grê Spi ve Serekaniyê’ye dönük saldırılar gerçekleştirdi ve buralar işgal edildi” bilgisi verdi.
Saldırıların asıl amacının bölgede yaşayan halkları parçalamak, Kuzey ve Doğu Suriye’de bugün ortaya çıkan projeyi yok etmek olduğunu belirten Mehmud, Türkiye’nin Minbic ve Til Rifat’ı almayı planladığı ve 30 kilometrelik bir derinlik yaratmaya çalıştığını söyledi.
ABDİ’NİN AÇIKLAMASINI HATIRLATTI
Olası saldırılara karşı bölgedeki güçlerin net bir tutum sergilediğini ifade eden Mehmud, QSD Genel Komutanı Mazlum Abdi’nin 15 Temmuz’da yaptığı açıklamayı hatırlattı. Mehmud, şunları kaydetti: “Abdi’ye, ‘Bir saldırı olduğu takdirde bölgenin geleceğinin nasıl etkileneceğini, Rusya ve ABD gibi garantörlerin kendileri ile ne konuştuklarını ve bu saldırılara karşı QSD’nin tutumunun ne olacağını’ soruldu. Abdi, Türkiye’nin bölgedeki yönetimi kabul etmediğini, saldırı yapması durumunda Kuzey ve Doğu Suriye Yönetimi'nin yapılacak olan saldırılara karşı hazırlıklı olduğunu, bu sefer Türkiye’ye güçlü bir cevap verileceğini söyledi. Abdi Türkiye’nin saldırılarının en önemli amacının, bölgede yaşayan halkları bölmek, kendi işgal alanını genişletmek ve Kürt sorununu bir kez daha yok saymak olduğunu söyledi.”
TÜRKİYE KONTROLÜNDEKİ BÖLGE
Türkiye’nin bölgede bir “çete devleti” kurmak istediğini ifade eden Mehmud, bu anlamda DAİŞ yöneticilerinin Türkiye’nin denetimindeki topraklarda öldürülmesinin bir tesadüf olmadığına işaret etti. El Bağdadi ve Mahir El Agal gibi DAİŞ’in üst düzey yöneticilerinin Türkiye’nin kontrolündeki bölgelerde öldürüldüğünü hatırlatan Mehmud, “Efrin, Grê Spi ve Serekaniyê’de de gördük ki Türkiye’nin işgali altında bulunan bölgelerde bugüne kadar 4 DAİŞ üst düzey yöneticisi öldürüldü. Bütün bu örnekler şunu netleştiriyor ki Erdoğan’ın, açık bir şekilde DAİŞ çeteleri ile ilişkisi var. Uluslararası alanda terör örgütü olarak kabul edilen DAİŞ çeteleri, hem dünyada hem de Kuzey ve Doğu Suriye’de büyük bir tehlike demek” dedi.
LOZAN’IN 100’ÜNCÜ YILI
Saldırıların bu süreçte yoğunlaşmasının temel sebeplerinden birinin Kürdistan’ı 4 parçaya bölen Lozan Antlaşması'nın imzalanmasının 100’üncü yıl dönümü olduğuna dikkat çeken Mehmud, “Erdoğan da Suriye’deki işgalini bu sebeple hızlandırmaya çalışıyor. Kürtleri bir yüzyıl daha statüsüz bırakmak istiyorlar” diye konuştu.
‘HALK DEVRİME SAHİP ÇIKIYOR’
“Türkiye’nin bu dönem yapacağı işgal saldırıları geçmiş dönemlerde olduğu gibi olmayacak" diyen Mehmud, “Geçmiş yıllarda yapılan saldırılardan ders çıkarıldı. Bu sebeple yapılacak saldırılara karşı daha güçlü bir cevap verilecektir. Kuzey ve Doğu Suriye’de yönetim ve halk bir birleri ile dayanışma içerisinde. Bu anlamda halk yaptıkları devrime sahip çıkıyor. Halk olası saldırılara karşı nasıl bir tutum alması gerektiğinin farkında. Verecekleri cevap Türkiye’nin amaçlarını boşa çıkaracak” dedi.
MA / Ceylan Şahinli