İSTANBUL- İBB’nin işten çıkardığı işçileri ziyaret eden STÖ temsilcileri, belediyenin iktidarın hukuk dışı politikalarına uyum sağlamaması gerektiğini söyleyerek, işçilerin yanında olacaklarını belirtti.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından işlerine son verilen işçiler ve ihraç edilen akademisyenler, Fatih ilçesine bağlı İBB Saraçhane binası önünde 28 Temmuz’da başlattıkları süresiz oturma eyleminin 13'üncü gününde eylemlerine devam ediyor. Eyleme, Halkların Demokratik Kongresi(HDK), HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul İl Emek Komisyonu, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) Türkiye İşçi Partisi(TİP) Emek Partisi, Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) İşçilerin Kendi Partisi, Kaldıraç destek ziyaretinde bulundu.
Açıklamanın yapıldığı yere "İşimizi geri istiyoruz”,"Haksız hukuksuz işten çıkarılan İBB çalışanlarının yanındayız" pankartı asılarak, "İBB işçileri işlerine geri alınsın", "İBB işçilerinin yanındayız", "Ne AKP ne CHP kurtuluş Birleşik mücadelede", "İşçilerin Ekmeğe değil iktidara ihtiyacı var", “Adalet istiyoruz" dövizleri taşındı. Eylemde sık sık " Demokrasi için tek yol devrim", "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz" İşçilerin birliği sermayeyi yenecek",” Diren direne kazanacağız” sloganları atıldı.
‘EMEKÇİLERİN YANINDAYIZ’
Eylemde konuşan KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Hatip Şengül, işçilerin işinden atılıp açlığa mahkum edilmesinin siyasi bir hesaplaşmadan dolayı olduğunu belirtti. İşçilerin hukuksuz bir biçimde işten atıldığını ifade eden Şengül, “Biz kimin kiminle iltisaklı olduğunu biliyoruz. Sizin zamanında iltisaklı olduklarınız 15 Temmuz ’da Saraçhane parkında halkın üstüne kurşun yağdırdılar. Bugün iltisaklı olan sizler, emekçileri diri diri açlığa, ölüme mahkum ediyorsunuz. İltisak sizin siyasi hesaplarınıza göre değişiyor. Bugün burada bulunan emekçiler, işlerine geri dönmek için mücadele ediyorlar. Biz KESK olarak emek sömürüsü olduğunda iktidar ve siyaset tanımayız. Biz din, dil ve ırk gözetmeksizin emekçilerin yanına oluruz” dedi.
‘İNSAN HAKLARIYLA İNSANDIR’
Ardından konuşan İnsan Hakları Derneği (İHD)İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, insan onuruna yaraşır bir eylemin dayanışmacısı olmaktan gurur duyduklarını dile getirdi. “İnsan haklarıyla insandır” diyen Yoleri, 36 yıldır insan hakları mücadelecisi yürüten bir örgüt olduklarını belirterek, “Zulmün olduğu her yerde direniş bir haktır” dedi. Herkesin insanca yaşama hakkının olduğunun altını çizen Yoleri, iktidarın yurttaşlara insanca yaşamaları için gelir sağlaması gerektiğinin altını çizdi.
‘BELEDİYELER HUKUKSUZLUĞA UYMAMALI’
Türkiye’de yaşanan en büyük sorunlardan birini işsizlik olduğunu vurgulayan Yoleri şöyle devam etti: “İşsizlere insanca yaraşır bir gelir sağlama sorumluluğu dahi hissetmeyen bir devlet ve iktidar anlayışı hakim. Son yıllarda giderek derinleşen bir hukuksuzluğu hepimiz yaşıyoruz. Özellikle OHAL döneminden sonra KHK’lerle toplumun her kesimden işten atılmalar yaşandı toplumun her kesimi bu hukuksuzluğu derinden hissetti. OHAL bittikten sora da bu hukuksuz uygulamalar devam etti. Bir kez daha bunun altını çiziyoruz, masumiyet karinesini bu devlet ya da iktidar yok sayamaz. Hiç kimse hakkında bir yargı kararı olmadan hüküm verilemez. Ama KHK ile insanlar işinden atılırken ve sivil toplum örgütlerinin kapısına kilit vurulurken de bu ilke ihlal edildi. Bu kez belediyeler ve diğer örgütlenmeler tarafından bu haklar ihlal ediliyor. Belediyelerin, iktidarın bu hukuk dışı politikalarına uyması kabul edilemez. Belediyeler bunun altından kalkamaz. Bu yüzden hukuk dışı ve keyfi tutumlardan vazgeçilmelidir.”
‘HEP BİRLİKTE DİRENİŞİ ÖRGÜTLEYELİM’
HDP İstanbul Milletvekili Oya Ersoy da, nöbet eylemini desteklediklerini ve işçilerin yanında olduklarını ifade etti. 20 yıldır emek ve demokrasi mücadelesi yürüttüklerini aktaran Ersoy, AKP iktidarının ülkede yaptığı yıkıma karşı her kesimde bir direniş sergilendiğini aktardı. Ersoy,” Bu direnişi Gezide, Koban’de gördük. Biz eşitlik ve barış istiyoruz. Biz bu iktidarı göndereceğiz. Yerine halkın umutlarının satılmadığı bir ülke kuracağız. Böyle bir ülke kurulacaksa eğer kadınlar özgür olmadan olmaz. Kürt halkının eşit yurttaşlık hakkı verilmeden olmaz. Bu beşli çetinin ülkeyi daha fazla sömürmesine izin vermeyeceğiz. Bu yüzden bizim mücadelemiz eşitlik, özgürlük ve sömürüye karşı hep birlikte direnişi örgütlemektir” şeklinde konuştu.
Daha sonra tek tek söz alan siyasi parti temsilcileri de İBB’nin işten çıkarılan işçilerin yanında olduklarını belirterek, direnişe destek ziyaretlerine devam edeceklerini aktardı.
Eylem konuşmaların ardından slogan ve alkışlarla devam etti.