İSTANBUL - Kürtçe çocuk tiyatrosu “Nisko” minik seyircileriyle buluşmaya hazırlanıyor. Oyunun yönetmeni Rewşan Apaydın oyuna dair, “Amaç asimilasyonun önüne geçmek” ifadelerini kullandı.
Verili işleyişin dayattığı kültür ve sanat anlayışına karşı alternatif olma iddiasıyla 2009’da İstanbul’un Esenyurt ilçesinde bir grup sanatçı öncülüğünde ve yurttaşların desteğiyle temelleri atılan Gölge Kültür Sanat Merkezi (GKSM), çalışmalarını sürdüyor. Merkez, kurulduktan sonra Gölgedekiler Müzik Grubu, Gölge Tiyatro Topluluğu ve Gölge Halk Dansları gibi birçok grup ve topluluk kurdu.
GKSM, bu gruplar ve topluluklar bünyesinde birçok çalışmaya imza attı. GKSM bünyesinde kurulan Sî Tiyatro, Aziz Nesin’in ironili öyküsü “Sen Gara Değilsin” adlı oyununu “Tu Ne Gara yî” adıyla çevirerek, birçok kente sahneledi. Üretimlerini sürdüren GKSM ve Yönetim Kurulu üyesi Rewşan Apaydın’ın yeni Kürtçe çocuk tiyatrosu “Nisko (Mercimek)” minik seyircileriyle buluşmaya hazırlanıyor.
ÇOCUK TİYATROSU: NİSKO
Bir çocuk tiyatrosu olan Nisko’nun yönetmeni Rewşan Apaydın ve oyuncuları Gülan Tura, Kaddafi Ünal ve Mustafa Alordek ile Kürtçe çocuk oyunu Nisko’ya dair konuştuk.
Apaydın, Nisko’nun Andersen Masalları’nda geçen “parmak çocuk” a benzediğini belirtti. Apaydın, “Nisko ismi mercimekten geliyor. Nisko da mercimek tanesi kadar küçük bir çocuğun serüvenini anlatıyor. Babası ile birlikte tarlaya gitmek isteyen ve tarlaya gittiğinde de aslında doğayla baş başa kalan ve küçüklüğünü fark eden bir çocuğun hikayesi” diye belirtti.
‘ASİMİLASYONUN ÖNÜNE GEÇMEK’
Kürtçe çocuk tiyatrosunun çok az olduğuna vurgu yapan Apaydın, “Yaptığımız bu tiyatro oyunuyla hem asimilasyonun önüne geçmek, hem de çocukların kendi anadillerinde bir çocuk oyununu, kendi yaş grubuna uygun bir tarzda izlemeleri ve izlerken keyif almalarını istedik” şeklinde konuştu.
‘KÜRTÇE OLMASI DEĞERLİ’
Oyunda Nisko’nun annesini oynayan Gülan Tura, anadili olan Kürtçe de oynadığı için çok mutlu ve heyecanlı olduğunu dile getirdi. Oyunda Nisko’nun annesi rolünde olan Tura, “Bu oyunda zorlanmadım, çünkü anadilimde oynuyorum. Tiyatronun çocuklar üzerinde pozitif etkisi var. Her şeyden önce çocuklar için kaliteli vakit geçirecekleri bir zaman olacak. Oyunun Kürtçe olması çok değerli ve anlamlı. Bu yüzden çocuklar için anadillerinde bir oyun izleme olanağı olacak” dedi.
‘KÜRT ÇOCUKLARINI YANSITAN BİR KARAKTER’
Arkadaşlarının teklifi üzerine Nisko oyununda yer aldığını ifade eden tiyatro oyuncusu Mustafa Alordek, “Anadilimde olduğu için çok mutlu oldum. Bana hem samimi geldi hem çok güzel yazılmıştı. Nisko karakteri Kurdistan bölgesindeki çocukları yansıtan bir figür. Oyun genel itibariyle hem çocuk oyunu olması hem de anadilde bir oyun olması çok iyi bir şey. Çocuklara hitap etmesinin yanında bir yetişkinde rahatlıkla gelip izleyebilir” ifadelerini kullandı.
Nisko oyununda Rovî karakterini canlandıran Kaddafi Ünal, “Çocuklara hem Kürtçe’yi hem de doğayı renkleri bu şekilde anlatmaya çalışıyoruz. Ayrıca çocukların cesaretini besleyebilecek bir oyun” dedi. Kürt çocuklarının anadilinde konuşma noktasında çeşitli engellerle karşılaştıklarını ifade eden Ünal, sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha önce Çirok Mirok gecesinde çocuklara Kürtçe masal anlatmıştık dinlemeye gelen çocuklardan bir tanesi gidip ailesine ‘siz bana neden Kürtçe öğretmiyorsunuz’ diye sormuş. Oyunları Kürtçe yapmamızın nedenlerinden biri çocukların zihninde kendi anadilinde sorular yaratmak ve bu sorularla kendi yaşamlarında onlara yeni bir seçenek yeni bir yol açmak.”