İSTANBUL - Aylardır Adalet Nöbeti tutan Fince Akman, tutuklu yakınlarına, “Çocuklarınızın cenazesini ATK’den almak istemiyorsanız, Adalet Nöbeti’ne katılıp, onların sesi olun" çağrısı yaptı.  

 

İstanbul Pendik’te 2019 yılında Aydos Ormanı’nda çıkan yangının ardından itfaiye ve polis ekiplerini arayarak haber veren, ancak sonrasında yangını çıkarttığı iddiasıyla tutuklanıp müebbet hapis cezası verilen Yakup Akman’ın annesi Fince Akman, “adalet” talebiyle başlatılan Adalet Nöbeti’nde yerini alan annelerden biri. Oğlunun ve diğer tutukluların hukuksuz bir şekilde cezaevinde tutulduğunu belirten Akman, oğlu için açlık grevi de dahil olmak üzere birçok sivil eyleme katıldı. 11 aydır diğer tutuklu yakınlarıyla eylemini sürdüren Akman, cezaevindeki uygulamalara tepki gösterdi. 

 

‘KÜRTLERİ BİTİREMEZSİNİZ’ 

 

Mêrdînli olduğunu ancak 20 yıla yakındır İstanbul’da yaşadıklarını aktaran anne Akman, nöbet eylemlerine hangi amaçla başladıklarını anlattı. Cezaevlerinde ölümlerin önceki yıllarda da yaşandığını belirten Akman, “Ama özellikle son bir yıldır bu ölümler arttı. Hemen hemen ayın her haftasında cezaevlerinden tutukluların cenazeleri çıkıyordu. Biz bu ölümlerin önünü almak için Adalet Nöbeti’ne başladık. Ancak, nöbetimiz ilk günden beri engelleniyor. Henüz konuşmaya başlamadan bize saldırıyorlar” dedi. 

 

Siyasi tutukluların cezaevinde bir çok hak ihlaline maruz bırakıldıklarını belirten Akman, bu ihlallere karşı yeteri kadar tepkilerin yükselmediğini belirtti. Dünyanın Kürtlerin yaşadığı zulme karşı gözlerini kapattığını vurgulayan Akman, “Kürtlerin günahı nedir? Resmen ‘Kürtleri bitireceğiz’ diyorlar. Vallahi Kürtleri bitiremezsiniz” diyerek, tepkisini dile getirdi. 

 

‘KİMYASAL SİLAH KULLANIMINA TEPKİ’ 

 

11 aydır yürütülen Adalet Nöbeti’nde İstanbul’un bir çok sokağını dolaştıklarını ifade eden Akman, nöbete dahil olmayan tutuklu yakınlarına seslendi. Adalet Nöbeti’nin sadece tutuklular için değil, demokrasi için olduğunu ekleyen Akman, “Bu nöbetler ölüme karşı, kimyasal silah kullanımına karşı, sivil mi, değil mi diye sormadan yapılıyor. Kimyasala maruz kalanlar için yapılıyor. Kimyasal silah tüm dünyada yasak olmasına rağmen bir tek Kürtlere karşı mı serbest?” diye sordu. Akman, şöyle devam etti: “Bugün bu görüntüleri izleyip de ses çıkarmayanlar bilsin ki yarın sıra bize de gelecektir. Bu görüntüler ortaya çıktığı an insanların sokaklara çıkıp ‘biz bunu kabul etmiyoruz’ demeleri gerekirdi” ifadelerini kullandı.

 

FARELİ NEZARETLERDE TUTULDULAR

 

Şiddeti göze alarak nöbeti sürdürdüklerini ifade eden Akman, “Bizi gözaltı aracına koyduktan sonra farklı bir şekilde davranıyorlar. Cemile Karakaş 75 yaşında. Ona ters kelepçe yaptılar. Polislere Karakaş’a yaşından dolayı böyle yapmamalarını söylediğimizde, ‘Bir şey olmaz, eğer o kadar yaşlı ise buralara gelmeseydi, evinde otursaydı’ diyorlar. Gözaltına alındıktan sonra nezarethanede tutulduklarını söyleyen Akman, kaldıkları nezarethane koşullarının da çok kötü olduğuna dikkat çekerek, “Bizi nezarete koyduklarında nezarette fareler dolaşıyordu. Bize katil, hırsız gibi davranıyorlar. Uyuşturucuya, tecavüze, hırsızlığa bulaşanlar dışarıda iken bizi gözaltına alıyorlar” şeklinde konuştu. 

 

‘BİZDEN KORKUYORLAR’ 

 

Hak, hukuk istedikleri ve mücadele ettikleri için devletin kendilerinden korktuğunu belirten Akman, şöyle devam etti: “Bizden korkmalarının bir diğer nedeni de sayımızın artması. Bizim annelerden isteğimiz kendilerine, çocuklarına sahip çıksınlar. Çocuklarının cenazelerini Adli Tıp Kurumu’ndan (ATK) almamak için bizim gibi Çağlayan’da bulunan Adalet Sarayı’nın önüne gelsinler. Çocuklarımız nasıl ki içeri sağlıklı girdiyse sağ ve sağlıklı geri almak için eyleme katılsınlar.”