AMED - PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın CPT’nin Eylül 2022 tarihinde İmralı Adası’na yaptığı ziyarette görüşmeye çıkmamasına ilişkin açıklama yapan DBP, “Sayın Öcalan bu tavrıyla halkları sorumluluk almaya davet etmiştir” dedi.
Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Merkez Yürütme Kurulu (MYK), 20 aydır haber alınmayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın CPT’nin Eylül 2022 tarihinde İmralı Adası’na yaptığı ziyarette görüşmeye çıkmamasına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
‘ÇIKAR İLİŞKİLERİNDEN BAĞIMSIZ DEĞİLDİR’
Tecride değinilen açıklamada, “3 Mart 2020 tarihinden sonra Sayın Abdullah Öcalan’la hiçbir fiziki temas kurulmamış, 25 Mart 2021 tarihinde ise kardeşi Mehmet Öcalan ile yaptığı telefon görüşmesi yarıda kesilmiştir ve Sayın Abdullah Öcalan’dan 20 aydır hiçbir haber alınamamaktadır. Asrın Hukuk Bürosunun yaptığı açıklamaya göre CPT’nin Eylül 2022 tarihinde İmralı Ada Hapishanesine yaptığı ziyarette, Sayın Abdullah Öcalan’ın görüşe çıkmaması duyumu, tecridin daha vahim hale geldiğini göstermektedir. İmralı’daki ağırlaştırılmış tecride dair bugüne kadar yapılan çağrılara rağmen başta CPT olmak üzere, uluslararası insan hakları kurumları bu işkenceye yönelik kararlı bir tutum sergilemedikleri gibi, herhangi bir yaptırım uygulama yoluna da gitmemiştir. Dolayısıyla söz konusu kurumların ortaya koyduğu tutum uluslararası güçlerin siyasi, ekonomik ve çıkar ilişkilerinden bağımsız değildir. Tecrit rejiminin derinleşmesinde uluslararası kurumların rolü elbette yadsınamaz. CPT Uluslararası hukuku değil, egemenlerin hukukunu ve çıkarlarını korumaya yönelik bir tutum içerisindedir. CPT Uluslararası işlevini yitirdiği için bugün Sayın Öcalan tarafından reddedilmiştir. Dolayısıyla Sayın Öcalan bu tavrıyla halkları sorumluluk almaya davet etmiştir” denildi.
MÜCADELE İÇİN ÇAĞRI
Ortadoğu, Kurdistan ve Türkiye’deki halkların özgürlüğü, demokrasisi ve barışı için Öcalan üzerindeki İmralı işkence ve tecrit sisteminin bir an önce lağvedilmesi gerektiği belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi: “Başta Kürt halkı olmak üzere Türkiye ve Ortadoğu halklarının bu tecrit sistemiyle yaşamaya tahammülü kalmamıştır. DBP olarak; başta CPT olmak üzere, uluslararası kurumların esas sorumluluklarını yerine getirmeye, Kurdistan ve Türkiye halklarını, demokrasi güçlerini bir yönetim bicimi haline gelmiş olan İmralı tecrit sistemine karşı, Sayın Öcalan’ın başta fiziki özgürlüğü olmak üzere, bölgesel sorunların demokratik çözümünde etkin rol alması için tüm kesimleri birlikte mücadele etmeye ve sorumluluk almaya çağırıyoruz.”