ANKARA - Tecrit boyutunun iktidarların Kürt sorununa bakış açılarına göre dönemsel olarak değiştiğini ifade eden HDP MYK Üyesi Cihan Aydın, tecrit politikasından vazgeçilmediği sürece kaos ve kargaşa atmosferinin devam edeceğini söyledi.
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde ağır tecrit koşulları altında tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan 20 aydır haber alınamıyor. Abdullah Öcalan’ın avukatları, 22 Kasım 2021 tarihinde Bursa Ceza İnfaz Hakimliği’ne “derhal görüşme” talebinde bulunurken, hakimlik 12 Ekim 2021’de verilen 6 aylık avukat görüş yasağı ile 18 Ağustos 2021’de verilen 3 aylık aile görüş yasağı kararını gerekçe göstererek başvuruyu reddetti. Yasağın 18 Kasım 2021 tarihinde son bulmasına rağmen “disiplin” cezaları gerekçe gösterilerek ile ailesiyle görüşmesi de engellenen Abdullah Öcalan’ın avukatları, 12 Mayıs’ta aile ziyaretlerinin “hukuksuz” disiplin cezalarıyla engellenmesini Anayasa Mahkemesi'ne (AYM) taşıdı.
Abdullah Öcalan ile son görüşme ise, 25 Mart 2021’de kardeşi Mehmet Öcalan’la yapılan telefon görüşmesi oldu. Mehmet Öcalan, bu görüşmenin yarıda kesildiğini duyurdu.
CPT’NİN İMRALI ZİYARETİ
20-29 Eylül tarihleri arasında Türkiye’ye gelen CPT heyeti, İmralı’yı ziyaret ederek Abdullah Öcalan ve diğer 3 tutukluyla görüştüğünü açıkladı. CPT heyeti ile 13 Ekim 2022 tarihinde yüz yüze bir görüşme gerçekleştiren Asrın Hukuk Bürosu avukatları, CPT yetkililerinin Abdullah Öcalan’ın koşullarına dair bilgi vermediğini belirtti. Açıklamada, CPT’nin ziyareti sırasında Abdullah Öcalan’ın görüşmeye çıkmadığı duyumuna sahip olunduğu belirtildi.
BAŞVURULAR CEVAPSIZ
Bu görüşmeden sonra İmralı’dan 20 aydır haber alınamaması üzerine Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar ile Parti Sözcüsü Ebru Günay ve Abdullah Öcalan’ın yeğeni HDP Merkez Yürütme Kurulu üyesi Ömer Öcalan, görüşme talebiyle Adalet Bakanlığı’na başvurdu. Başvuruya yanıt vermeyen Adalet Bakanlığı’na, benzer başvuruyu 30 Kasım’da Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz ile HDP milletvekilleri Gülistan Kılıç Koçyiğit, Nuran İmir ve Erdal Aydemir de yaptı.
HUKUKSAL ALTYAPI YOK
Başvuruların cevapsız bırakılmasının hiçbir hukuksal bir altyapısının olmadığını belirten HDP Merkez Yürütme Kurulu Üyesi (MYK) Cihan Aydın, Türkiye’deki hukuksal mekanizmayı, siyasi gelişmelere göre şekillenen bir alan olarak tarifledi. Aydın, Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin uluslararası hukuka aykırı olduğunu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ile uluslararası hukuk örgütlerinin bütün temkinlerine ve kararlarına rağmen “ısrarlı bir şekilde” sürdüğünü vurguladı. Aydın, “İmralı tecridi kurulduğundan beri Türkiye’de siyaseti dizayn aracı olarak kullanıyor” dedi.
BİR DEVLET POLİTİKASI
Tecrit boyutunun, iktidarların Kürt sorununa bakış açılarına göre dönemsel olarak değiştiğini ifade eden Aydın, “Daha önce de defalarca avukatların bu konuda talepleri oldu. Yüzlerce, binlerce avukatın imzasıyla bu tecrit politikasının sona ermesi konusunda ısrarcı talepler oldu ama maalesef hükümet de bu konudaki katı tecrit politikasını sürdürme konusunda ısrarcı. Başvuruların cevapsız bırakılmasının hiçbir hukuksal bir altyapısı yok. Bu bir devlet politikası” sözlerine yer verdi.
TOPLUMDA KAOS ORTAMI
Devletin bu politikadan vazgeçmediği sürece toplumdaki kaos ve kargaşa atmosferinin devam edeceğine işaret eden Aydın, “Nitekim daha önceki dönemlerde de hem Kürtler hem de Türkiye toplumu bu durumu bir bütün olarak yaşadı. Dolayısıyla bu tecrit politikasının derhal en kısa zamanda sona erdirilmesi, Sayın Öcalan’ın avukatları ve ailesiyle görüşme konusundaki bütün kısıtlamanın kaldırılması elzemdir” ifadelerini kullandı.
‘CPT İÇİN SKANDAL’
Asrın Hukuk Bürosu’nun yaptığı açıklamada yer alan “Öcalan’ın CPT ile görüşmeye çıkmadığı” bilgisinin CPT için “skandal” olduğunu söyleyen Aydın, şöyle devam etti: “Uluslararası işkenceye karşı bir insan hakları örgütünün böyle kritik bir meselede, yanıltıcı bir bilgi vermiş olması, kurumun inandırıcılığını önemli ölçüde sarsan bir durumdur. Biz CPT’nin hazırladığı raporların kamuoyuna taşınmasının ön koşulları olduğunu biliyoruz ama bu görüşme eğer gerçekleşmemişse, sebeplerini bir bütün olarak doğru, şeffaf ve açık bir şekilde kamuoyu ile paylaşması gerekiyor.”
TÜRKİYE’YE YAPTIRIMLAR DOĞURTACAK MI?
Abdullah Öcalan üzerindeki tecride dair uluslararası hukuk nezdinde kimi sonuçlar elde edildiğini aktaran Aydın, Türkiye’nin AİHM kararlarını uygulaması konusunda zorluklar çıkardığını dile getirdi. Aydın, bu yaklaşımın Türkiye açısından belirli yaptırımlara neden olacağına vurgu yaparak, “Bakanlar Komitesi’nin önce uyarması ve Türkiye’den bir yol haritası istemesi lazım. Bunları yerine getirmez ise, konsey üyeliğinin askıya alınması ve üyelikten çıkarılması söz konusu. Avrupa Konseyi’nin böyle bir prosedür işletip işletmeyeceğini hepimiz izleyip göreceğiz” dedi.
MA / Fırat Can Arslan