ANKARA - HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, savaşa ayrılan kaynakların engelliler bütçesinde ve diğer hakları gasp edilmiş milyonlara aktarılmasını mümkün kılacaklarını söyledi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Engelliler Komisyonu, 3 Aralık Engelliler Günü kapsamında “Engelliler için yeni bir yaşam mümkün” şiarıyla Dünya Ticaret Merkezi Konferans Salonu’nda bir panel düzenledi. Panel girişinde HDP'nin hazırladığı "Engellilik Manifestosu" ve "Engellilere Yönelik Ayrımcı Tabirler Raporu" başlıklı kitapçıklar dağıtıldı. Panel, Panel HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar’ın konuşmasıyla başladı.
‘YOKSULLUK EN ÇOK ENGELLİLERİ ETKİLİYOR’
Engellilerin toplumsal hayatın her yerinde sorunlar ile karşılaştığını söyleyen Sancar, engelliler ve engellilik meselesi toplumsal ve siyasal mesellerin tümüyle bağlantılı olduğunu belirtti. Yaşanan ağır şartlardan en çok engellilerin yaşadığını vurgulayan Sancar, “Yoksulluk ve açlık derinleştikçe sorunlar ağırlaşıyor ve çözümler daha acil hale geliyor. Bu yoksullaşma ve açlık sürecini en ağır yaşayan toplum kesimleri başında engelliler geliyor. Hayat pahalılığı dolayısıyla alım güçleri düştüğü için zaten çok zor durumdalar. Ayrıca büyük bir kısmı yaşamlarını sürdürmek için ihtiyaç duydukları araçları temin etmede artık güçlük değil imkânsızlık yaşıyor. Çünkü kur artışları özellikle ve öncelikle bu toplum kesimini engelli yurttaşlarımızı etkiliyor” dedi.
EŞİT YURTTAŞLIK TALEBİ
Engellilerin yaşadığı sorunlara rağmen bütçede engellilere ayrılan payın yüzde 2’nin altında olduğunu söyleyen Sancar, engellilerin sayısının ise 10 milyonun üstünde olduğunun tahmin edildiğini belirtti. Toplumun 4’te birine tekabül eden engellilerin temel meselesinin eşit yurttaşlık olduğunun altını çizen Sancar, “Biz eşit yurttaşlığı hayatın her alanı için, inançlar için, engelliler için, halklar için, kadınlar için eşit yurttaşlığı hedefliyoruz. Eşit yurttaşlık bu ülkede en çok yok sayılan temel ilkedir. Engelliler açısından bunun temel yansımaları oluyor. En tipik yansıması kendilerine sadece yardım inayet ve lütufla bir hayat sürülebileceğinin düşünülmesidir. Engellilere yönelik yardımlar bunun üzerine kurulmuştur. Bu engellileri bağımlı kılma, toplumsal hayatın dışına itiliyor. Biz yeni bir yaşam mümkün derken eşit yurttaşlık ilkesiyle yeni bir hayatı hedefliyoruz. Eşit yurttaşlık ilkesini yerleştirebilirsek bunun engelliler için somut anlamı toplumsal hayatın her alanına eşit bir özne olarak katılmak anlamına gelir. Bugün tam tersi uygulamalar kalıcılaştırılmaktadır” şeklinde konuştu.
‘MÜCADELEYİ SÜRDÜRÜYORUZ’
Ayrımcı politikalarla engellilerin toplumsal yaşamdan dışlandığını belirten Sancar, “Bu iktidar ve sistemin kendisi engellileri kapatarak görünmez kılarak engellilik sorununu gündemden çıkarmayı hedefliyor. Biz de tam bunun tersini yapmak istiyoruz. Bu iktidarın bu politikasını durdurmak, değiştirmek bizim görevimizdir. İktidara karşı her alanda yürüttüğümüz mücadeleyi engelliler politikası konusunda kararlılık ile sürdürüyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ENGELLİ MESELESİNDE SORUN MERKEZİ YÖNETİM’
Engelliler meselesinde sorunun merkezi yönetimi bu alanı kendi kontrolünde tutmasından kaynaklandığını belirten Sancar, şunları söyledi: “Merkeziyetçilik bu ülkede birçok sorunun temel kaynağıdır. Merkeziyetçilikten kurtulmak da çözümün önemli bir yoludur. Kürt sorununda da böyledir, inanç sorununda da böyledir, toplumsal cinsiyet meselesinde de böyledir, eğitimde de sağlıkta da engelliler konusunda da böyledir. Dolayısıyla yerel demokrasi ilkesinin her alanda hayata güçlü bir şekilde geçirilmesi gerekiyor. Çözüm yolunun en önemli kapısı buradadır, bizler bu kapıyı ortak mücadele ile açacağımıza inanıyoruz. Engellilerle ilgili politikaların belirlenmesinde ve hayata geçirilmesinde yerel yönetimlerin yetkili olması gerekiyor. Yerel yönetimlerin sorumluluğunu üstlenecek bir anayasal ve yasal statü içinde olmalıdır. Gerekli kaynak ve güvencelerin sağlanması gerekiyor. Eğer böyle olursa sorunlar yerinde ve yerelde çok daha kolay çözülecektir. Siyasal katılım da böylece mümkün olacaktır. Engelliler için taleplerimizin ve hedeflerimizin en önemli noktalarından biri de yerel yönetimlerin bu alanda söz yetki ve kaynak sahibi olmalarını sağlamaktır.
‘ENGELLİLERİN BÜTÇESİ GASP EDİLMİŞTİR’
Bu iktidar varlığını sürdürmek için en çok savaş politikalarından medet umuyor. Sayısız edebiyat ve şiir var, bu konuda savaşların yarattığı tahribatı anlatan savaşlardan geriye büyük bir engelliler topluluğu kalır. Sadece canlarımızı almaz, ülkenin kaynakları gider ve yüzbinlerce engelli ortaya çıkar. O nedenle savaş karşıtlığı aynı zamanda yeni bir yaşam, eşit yurttaşlık temelinde demokratik bir sistem kurmanın en önemli alanı görülmelidir. Savaş karşıtlığı soyut bir mesele değildir. Kaynakların aktarımı konusunda politikaları değiştirmek de çok belirleyicidir. Savaşa ayrılan kaynakların, burada mesela engelliler bütçesinde ve diğer hakları gasp edilmiş, yaşamdan dışlanmış, yoksul, aç bırakılmış milyonlara aktarılmasını mümkün kılacaktır.”