WAN - Wan'da asker kurşunuyla katledilen Erhan Görür'ün ölümüne dair açılan davada yarın karar çıkması bekleniyor. Avukat Ebru Demirtepe, dosyanın cezasızlıkla kapatılmak istendiğini belirtti.  

 

Wan’ın Elbak (Başkale) ilçesine bağlı Qaşqol Mahallesi'nde 14 Haziran 2020 tarihinde asker kurşunuyla hayatını kaybeden Erhan Görür’ün (20) ölümüne dair Üsteğmen Yasin Erkoç hakkında “taksirle öldürmek” suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması yarın Van 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Son görülen duruşmada savcı, sanık askerin işlediği suçun "meşru müdafaa" kapsamında değerlendirmesini ve bu nedenle "ceza verilmesine yer olmadığına dair hüküm" kurulmasını talep etti. Katledilen Görür'ün aile avukatı Ebru Demirtepe ise, sanığın “kasten öldürme” suçundan cezalandırılmasını talep etti. Av. Demirtepe, dava sürecini Mezopotamya Ajansı’na (MA) değerlendirdi.

 

Ebru Demirtepe

 

BÜTÜN TALEPLERE RET  

 

Olaya dair birçok şüphelinin yargılanması gerekirken sadece bir asker hakkında dava açıldığını belirten Demirtepe, "İddianamede, sanık askerin cezasız kalması için, taksirle ve haklı bir gerekçeyle maktul Erhan’ı öldürdüğü savunulmuştu. Dava aşamasında da olay yeri inceleme talebimiz başta olmak üzere öldürme olayının kasıtlı olarak gerçekleştiğini ortaya çıkaracak bütün esaslı taleplerimiz reddedildi. Mahkemenin bu tutumundan sanık askerin cezasız bırakılmak istendiği ortada" dedi. 

 

Demirtepe, dosyada birçok eksiklik bulunduğunu ve dosyanın cezasızlıkla kapatılmak istendiğini söyledi. Demirtepe, Göngür'ün vücuduna isabet eden 5 kurşundan 2'sinin öldürücü noktalara geldiğini ve toplamda 12 mermi çekirdeğinin bulunduğunu ifade etti. Demirtepe, "Sanık, ifadelerinde 'dur' ihtarı yaptıktan sonra rastgele ateş ettiğini beyan ediyor. Sanığın yıllardır askerlik mesleğini yapan ve bölgede çalışan biri olması hususu göz önünde bulundurulduğunda olayda olası kast unsuru olduğunu bizlere gösteriyor. Bu tür durumlarda silah kullanmak son çare olmalı. Kişiyi yakalamak amacıyla olmalı ve yakalanmasını sağlayacak ölçüde kullanılmalıdır. Ancak elverişli araçlarla dur ihtarı yapılmadan ve gece görüş dürbünü kullanımına rağmen rastgele ateş açarak, kişileri durdurmaya çalışmak veya doğrudan öldürücü nitelikte hedef almak bu ilkelerle bağdaşmamaktadır" diye konuştu. 

 

'CEZASIZLIK ÖLÜMLERİ ARTIRIYOR'

 

Askerlerin bölgeye "kaçakçılık" üzerine gittiğini kaydeden Demirtepe, "Sanık bu durumu hiç gözetmeden doğrudan ve kasıtlı olarak Erhan’a öldürücü atışlar yapmış ve ölümüne neden olmuştur. Erhan’ın öldürüldüğü yıl içinde Van sınırı bölgelerinde askerler tarafından kaçakçılara yönelik müdahalelerde 12’si ölüm, 9’u yaralanma ile sonuçlanan olay gerçekleşmiştir. Bu sonuçtan da anlaşıldığı üzere aslında Kürt illerinin sınırlarında kaçakçılık yapan şahıslara karşı yakalamak amacıyla değil, öldürmek amacıyla müdahaleler gerçekleştirilmektedir. Bu olaylar münferit olaylar değil, esasen bir politikanın ürünüdür. Tıpkı Roboskî'de gördüğümüz gibi. Tabi bu müdahalelerin ölümle sonuçlanmasının en temel nedeni yargıdaki cezasızlık politikalarıdır. Zira bu suçları işleyen üniformalılar ya hiç yargılanmıyor ya da yargılanıyorlarmış gibi yapılarak "meşru savunma" sayılıyor. Sanıklar cezasızlıkla ödüllendiriliyorlar. Oysa sanık asker veya polislere yargı tarafından caydırıcı cezalar verilseydi, kolluk görevlileri silah kullanırken birkaç kez düşünmek zorunda olurlardı" şeklinde konuştu. 

 

DURUŞMAYA KATILIM ÇAĞRISI

 

Yargının suça karışan asker ve polisleri koruduğunu dile getiren Demirtepe, şunları söyledi: "Mahkemenin tutumundan ve dosyanın gidişatından bu dosyada da cezasızlık politikasının devam ettirilmek istendiği mesajını alıyoruz. Ancak yargının bu tutumuna rağmen ÖHD’li avukatlar olarak kolluk kuvvetlerinin üniformalarına güvenerek işledikleri suçlarda ceza almaları için elemimizden geleni yapacağız. Sanık asker bu dosyada hak ettiği cezayı alana kadar mücadele edeceğiz. Bu dosya ÖHD, İHD, Van Barosu, Hafıza Merkezi ve benzeri birçok ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşu tarafından takip ediliyor. Dosyanın karar duruşması 18 Nisan saat 09.15’te görülecek. Demokratik kitle örgütlerini ve duyarlı kamuoyunu dayanışmaya ve dosyayı izlemeye davet ediyoruz."

 

OLAYA DAİR 

 

Wan’ın Başkale ilçesine bağlı Qaşqol (Kaşkol) kırsal mahallesinde 14 Haziran 2020'de askerler tarafından açılan ateş sonucu Erhan Görür (20) vücuduna isabet eden beş kurşunla katledildi. Sami Yılmaz isimli yurttaş ise yaralandı. Görür’ün ailesi, 18 Haziran’da İnsan Hakları  Derneği (İHD) Wan Şubesine başvurarak, hukuki destek talebinde bulundu.

 

Ağır yaralanması sonucu 5 gün boyunca Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yoğun bakımda kalan yaralı Yılmaz, 19 Mayıs’ta yoğun bakımdan çıktı. Yılmaz, Görür’ün askerlerce gözlerinin önünde katledildiğini ve askerlerin kendisine yaralı olmasına rağmen “işkence” yaptıklarını söyledi. Yılmaz, askerlerin kendi aralarındaki konuşmalarında, “Ben bu gece rahat yatacağım çünkü 2 terörist öldürdüm” dediklerini aktardı.

 

Olay günü Eşmerpınar Jandarma Karakol Komutanlığı ve Başkale Sulh Ceza Hakimliği tarafından ifadesi alınan Üsteğmen Yasin Erkoç, sadece kendisinin ateş ettiğini söyleyerek, Görür’ü vurduğunu kabul etti. İfadesine rağmen fail Erkoç, yurt dışı yasağı verilerek serbest bırakıldı.

 

25 Haziran’da, olaydan saatler sonra Eşmerpınar Karakolu’nda ifadeleri alınan fail Erkoç ve olay sırasında orada görevde olan 5 Piyade Uzman Çavuş ile 5 Piyade Uzman Onbaşı’nın ifadelerinin noktasından virgülüne aynı olduğu ortaya çıktı. 

 

Görür’ü öldüren asker Erkoç hakkında 22 Mayıs 2021'de tek sayfalık iddianame hazırlandı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kabul edilen iddianamede, fail Erkoç hakkında “taksirli öldürmek” suçundan dava açıldı. 

 

Davanın ilk duruşması 31 Mayıs 2022’de Van 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Fail Erkoç, duruşmaya SEGBİS üzerinden katıldı. Erkoç, 4 el ateş açtığını ileri sürdü ancak Görür’ün otopsi raporunda 5 mermi çekirdeğinin bulunduğu belirlendi. Mahkeme, tutuklama talebini reddetti. 

 

Davanın son duruşması 11 Nisan'da görüldü. İddia makamı, sanık asker Erkoç’un işlediği suçun “meşru müdafaa” kapsamında değerlendirilmesi ve ceza verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmasını istedi.

 

MA / Cengiz Özbasar