HABER MERKEZİ - Hedeflerine ulaşana kadar her alanda direneceklerini belirten Adalet Nöbeti eylemcileri, “Biz kadınlar Önderimizi özgürleştireceğiz” dedi. 

 

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü ve Kürt sorununa demokratik çözüm talebiyle birçok kentte başlatılan Adalet Nöbeti devam ediyor. 

 

 WAN

 

TUHAY-DER öncülüğünde Wan'da başlatılan Adalet Nöbeti, 52'nci gününde devam ediyor. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) İl Örgütü binasında süren nöbeti, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Tevgera Jinên Azad (TJA), Barış Anneleri Meclisi, Serhat bölgesi DEM Parti Milletvekilleri, parti meclisi üyeleri, Gevaş ilçe yönetimi ve çok sayıda kişi ziyaret etti. 

 

'ÖCALAN'IN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ SAĞLAYANA KADAR MÜCADELE EDECEĞİZ'

 

Nöbette konuşan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, “Biz size minnettarız. 10 yıldır durmadan bu zulüm ve baskılara karşı mücadele ediyorsunuz. Ne kadar gücümüz varsa annelerimizin yanında duracağız. Bizler, Sayın Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için mücadeleyi yalnızca siyasi tutsaklara bırakmayacağız. Tarihi ve büyük bir görev bizlerin omuzlarında ve bütün annelerin huzurunda bu yükü omuzlayacağımıza söz veriyoruz. Sayın Öcalan özgürlüğüne kavuşana kadar bu mücadelemizi büyütmeye devam edeceğiz. Kürt sorununa çözüm bulana kadar mücadelemizi büyütüp genişleteceğiz. 10 yıldır bu zulme karşı iradeli durduk, bu iradenin gücü ile Sayın Öcalan’ın özgürlüğünü sağlayıp, Kürt sorununu çözeceğiz. Biz siyasetçilerin üzerine ne görev düşüyorsa yapmaya hazırız” şeklinde konuştu.

 

Nöbet “Bijî berxwedana zindana” sloganları ile devam etti.

 

MERSİN 

 

Çukurova Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği’nin (Çukurova TUAY-DER) başlattığı Adalet Nöbeti, 53’üncü gününde derneği Mersin binasında devam ediyor. Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Nevroz Uysal, DEM Parti Akdeniz Belediyesi Eşbaşkan adayları Hoşyar Sarıyıldız ve Nuriye Arslan, Barış Anneleri Meclisi üyeleri ve DEM Parti yöneticilerinin katılım sağladığı nöbette sloganlar atıldı.

Adalet Nöbeti’nde konuşan Barış Anneleri Meclisi üyesi Emine Eren, eylemlerinin 2 aydır devam ettiğini belirterek, “Bu fiziki tecrit Önderimiz üzerinden kalkmadığı sürece bu nöbeti sürdüreceğiz. İnanıyorum ki, önderimiz ile bir görüşme sağlanırsa Türkiye’ye barış gelecek, bu savaş tamamen duracak” diye konuştu.   

 

TALEP NET: ÖZGÜRLÜK 

 

DEM Parti Milletvekili Uysal ise Amed zindanında başlatılan ölüm oruçlarını anımsatarak, “Tutuklular iyi biliyor ki, bu kanuni bir durum değil. Bu Kürt sorununda çözüme yaklaşımdır. İmralı’ya yaklaşım nasılsa Kürt sorununa çözümün yaklaşımı öyledir. Sayın Öcalan’ın özgürlüğü ısrarlı ve net bir şeklide talep ediliyor.”

 

Nöbet eylemcileri daha sonra Şah  Düğün Salonu’nda gerçekleştirilecek olan "Kadın Özgürlük Paneline" katılım sağladı. 

 

Adana’da ise Akdeniz Adana Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AATUHAY-DER) öncülüğünde 53 gündür Adalet Nöbeti tutan kadınlar da Mersin'de düzenlenen "Kadın Özgürlük Paneli”ne katılarak eylemlerini sürdürdü. 

 

MÊRDÎN

 

Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Mêrdîn il binasında tutuklu yakınları ve Barış Anneleri tarafından sürdürülen Adalet Nöbeti’ni çok sayıda kişi ziyaret etti. Eylemde şarkılar seslendirilirken, Barış Annesi Şükriye Çetin, Öcalan ile birlikte bütün tutukluların cezaevinden çıkmasını istediklerini dile getirdi. Torununun cezaevinde olduğunu ifade eden Çetin, “Sağ olduğumuz sürece çocuklarımızın arkasındayız. Çekmediğimiz dert kalmadı. Kimsenin bize bu eziyeti çektirmeye hakkı yok. Onurlu bir barış sağlansın, bu savaş durdurulsun. Başkanın özgürlüğünü istiyoruz” dedi.

 

Adalet Nöbeti şarkılar eşliğinde sürdürüldü.

 

AMED 

 

Amed’de Tutuklu Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (TUAY-DER) öncülüğünde DEM Parti Rezan ilçe binasında başlatılan Adalet Nöbeti 52'inci gününde devam ediyor. Nöbete katılanlar üzerinde Kürtçe ve Türkçe yazılı “Tecrit insanlık suçudur” önlükleri giydi. Nöbete DEM Parti Hezro ilçe yöneticileri ile Hezro Belediye Eşbaşkan adayları Hasibe Yazdık, Erhan Güven ve tutsak yakınları katıldı. Nöbette katılanlar direniş şarkıları ve şiirler okudu. 

 

Nöbet eylemine katılanlar   “Biji berxwedana zindanan” ve "Bê serok jiyan nabe", "Jin, Jîyan, Azadi" sloganları ile nöbeti sonlandırdı.

 

İSTANBUL 

 

Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER) öncülüğünde tutsak yakınlarının İstanbul’da devam ettirdiği Adalet Nöbeti eylemi 44’üncü gününde DEM Parti Sancaktepe ilçe binasında  devam etti. Eylemin gerçekleştiği salonun duvarlarına Kürtçe ve Türkçe, “Özgür yaşamın inşası için tecridi kıralım zindanlara ses olalım” ve “Adalet için tecridi kıralım toplumsal barış için zindanlara ses olalım” pankartları asıldı. Nöbete destek veren kadınlar, Kürtçe Türkçe “Tecrit insanlık suçudur” yazılı beyaz önlükler giyerek, sık sık, “Jin jiyan azadî”, “Bijî berxwedana zindanan”ve “Bijî Serok Apo”  sloganları attı. 

 

Adalet Nöbeti eylemine bugün DEM Parti Ataşehir İlçe Örgütü ve çok sayıda kadın destek ziyaretinde bulundu.

 

‘PARADİGMADAN KORKUYORLAR’

 

Katılımın yoğun olduğu eylemde yer alan yurttaşlar, mücadeleye dikkat çekerek, buna karşı  devletin yürüttüğü politikalara işaret etti. “Devlet kadınlardan korkuyor” diyen yurttaşlar, “Önderimiz olan Abdullah Öcalan’ın kadın paradigmasından korkuyorlar. Sömürge ve işgalci devlet, kadınların gücünden ve Önderimizden korkuyor. Kadınlar devlete karşı mücadelesini her zaman göstermiştir. Çünkü kadınların iradesi güçlü bir iradedir. Onun için korkuyorlar. Kadınlar özgürleşmeden de hiçbirimiz özgürleşmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

 

'DEVLET DE TEK ÇÖZÜMÜN İMRALI OLDUĞUNU BİLİYOR’

 

Eyleme destek veren çok sayıda kadın da, “Bizi inkar eden devlete karşı her gün daha fazla mücadele etmeliyiz. Kürt halkının çocukları çok fazla bedel verdi. Bizler de onların verdiği mücadele ve yürüttükleri direnişe layık olmalıyız. Devlet tarafından yürütülen savaş hepimize sirayet etmiştir. Önderimizden haber yok. Devlet de çok iyi biliyor tek çözümün İmralı olduğunu. Biz kadınlar olarak önderimizi özgürleştireceğiz. Hedefimize ulaşana kadar da yaşamımızın her alanında direneceğiz ve mücadelemizi sonuçlandıracağız” diye belirtti. 

 

İZMİR 

 

İzmir'de Ege Tutuklu ve Hükümlü Aileleri ile Yardımlaşma Derneği (EGE TUHAYDER) ve Tevgera Jinên Azad (TJA) başlatılan Adalet Nöbeti 14'ncü gününde devam etti. DBP Ege Bölge Temsilciliği'nde süren Adalet Nöbeti'nde "Li dijî tecride berxwedan", "Ji bo edeletê tecrîdê bişkînin", "Ji bo aşitiya civakî em bibin denge zindanan", "Adalet için tecridi kaldıralım barış için zindanlara ses olalım"  pankartları asıldı. Sık sık, “Bijî berxwedana zindanan” sloganları atıldı.

 

Nöbet eylemini DEM Parti İzmir Milletvekili Burcu Gül Çubuk, DEM Parti yöneticileri ve çok sayıda yurttaş ziyaret etti.

 

'İMRALI POLİTİKASINA KARŞI SES ÇIKARMALIYIZ'

 

Burada konuşan milletvekili Burcu Gül Çubuk, tutsak yakınlarının yağmur, çamur, soğuk demeden mücadelelerini sürdürdüklerini söyledi. Birçok yerde açlık grevi eylemlerine verilen destekleri anımsatan Çubuk, "Ancak AKP-MHP faşizmi kendi doğasına uygun olarak mutlak bir sessizlik içerisinde. AKP-MHP faşizmi cezaevlerinde, baskı, tecrit ve sürgünleri artırdığı bir planı uygulamaya koymuş durumda. Açlık grevi başladığından bu yana Menemen Cezaevi’nde ailelere görüş cezaları veriliyor, tutsaklara ceza veriliyor. Bugün devam eden sessizliği yıkmamız gerekiyor. İmralı Cezaevi'ndeki tecrit politikasına karşı ses çıkarmak gerekiyor" dedi. 

 

'TECRİT KALDIRILSIN'

 

Daha sonra söz alan Barış Annesi Nüfusa Ataç, defalarca adalet talebiyle nöbet eylemi düzenlediklerini anımsatarak, “Adaleti kendilerine göre ayarlıyorlar. Biz önderliğimiz üzerindeki tecridin kaldırılması için buradayız. Önderliğimiz ne ailesi ne avukatları ile görüştürülüyor. Bu insanlık değildir. 40 milyon Kürt var. Onun üzerinde tecrit kaldırılana kadar eylemler devam edecek. CPT, Avrupa neden sesini çıkarmıyor? Biz artık herkesin ses çıkarmasını ve tecridin kaldırılmasını sağlamasını istiyoruz” şeklinde ifade etti.

 

Ardından konuşan DEM Parti Menemen İlçe Eşbaşkanı Ekrem Karakoç ise Kürt halkı özgür olmadan Türk halkının özgür olamayacağını söyledi.