Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), “Özgürlük örgütlenme ile başlar” şiarıyla Amed İl Örgütü binasında “Örgütlenme ve örgütleme” çalıştayı düzenledi. “Bi hêza xwe ya rêxıistinkirî ve em ê tecrîdê bişkînin û jiyana azad ava bikin (Örgütlü gücümüzle tecridi kıracağız ve özgür bir yaşam kuracağız)” ile “Rêxistinbûyîn serkeftin/ Örgütlülük başarıdır” pankartlarının asıldığı çalıştaya, DBP Eş Genel Başkanları Çiğdem Kılıçgün Uçar ve Keskin Bayındır, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Cengiz Çiçek, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri ile çok sayıda kurum temsilcisi katıldı. 

 

UÇAR: PANZEHİR ÖRGÜTLÜLÜK 

 

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, devletin oluşturduğu ittifaklarla Kurdistan’ı yeniden dizayn etme çabasında olduğunu belirtti. İktidarın tüm bu saldırılarının panzehrinin örgütlülük olduğunu söyleyen Uçar, “Devlet aklının sarıldığı belli başlı kavramlar var. Bunlardan biri milliyetçiliktir. Bizler buna karşı demokratik ulus paradigması etrafında örgütleneceğiz. İktidarın inanç istismarı var. Yine buna karşı örgütleneceğiz. Yine cinsiyetçilik bu ulus devletin hiç vazgeçmediği başlıklardan biridir. Tüm dünyada karşılık bulan ‘jin, jiyan azadî’ felsefesini geliştirmek gerektiğinin bilincindeyiz. Hem Güney’deki DAİŞ-KDP-ÖSO’nun iş birliği hem de buradaki Hizbullah işbirliği bize şunu gösteriyor; iktidar yine bir tıkanma yaşıyor. Ortadoğu’da Kürt halkının özgürlük mücadelesi bu kadar evrensel hale gelmişken bize düşen bu değerleri Kürt halkının yaşadığı her yerde güçlü kılmak. Kürt halkının yaşadığı, demokrasi güçlerinin var olduğu her noktada, her yerde örgütlü gücümüzü kurmak zorundayız. 21’inci yüzyılda ya inkarcı devletin dediği hayat bulacak, ya da 3’üncü yol ve demokratik cumhuriyet hayat bulacak” ifadelerini kullandı. 

 

‘ÖZGÜRLÜK KAZANMAKTIR’

 

Ardından konuşan DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır da, şunları belirtti: “Bugün bütün dünya 3’üncü Dünya Savaşı’ndan bahsediyor. Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan, 1999’da 3’üncü Dünya Savaşı’ndan bahsediyordu. Egemen güçler bu savaşın hazırlıklarını tüm güçleriyle yapıyordu. Bugün hem Kurdistan’da hem dünyada hem de Ortadoğu’da bu savaşın sonuçlarını görüyoruz. Bunun için bu çalışmanın adını ‘özgürlük örgütlenmektir, özgürlük kazanmadır’ koyduk. Çünkü devletin ve egemen güçlerin, güçlü ve sert bir örgütlülüğü var. Ulus devletlerin oluşumundan bu yana örgütlenme hali var. Çünkü ulus devletler özgürlük isteyen, başarı isteyen halkın örgütlenmesini kendilerine tehlike olarak görüyor. 

 

BAYINDIR: HEDEFİMİZ ÖRGÜTLÜ TOPLUM 

 

Kapitalist güçler liberalizmin etkisiyle birlikte son 35 yılda bireysel özgürlüğü yaymaya ve geliştirmeye çalışıyor. Bugün Kurdistan’da hem kurumlarımız hem de mücadelemiz açısından yaşanan zulme, baskıya ve yok saymaya karşı bireysel özgürlük yerine halkların özgürlüğünün ne kadar önemli olduğu bir kez daha sonuçlarıyla ortaya çıkıyor. Biz de demokratik bir siyasi parti olarak kurumlarımızla bu sonuçları esas alarak, ulus devletlerin zulmüne karşı kendimizi ve toplumumuzu örgütlülükle özgürleştireceğiz. Kurdistan’da AKP-MHP iktidarı öncülüğünde ulus devlet adım adım büyüyor, adım adım sertleşiyor. Ancak buna karşı büyük bir itiraz çıkmıyor. Bunun sebebi de örgütlenmedeki zayıflıklardan kaynaklanıyor. Toplum içerisinde bu zulme, düşmanlığa karşı örgütlenmenin zayıf olduğunu görüyoruz. Biz de siyasi parti olarak bu zulme, düşmanlığa karşı kurumlarımız, yoldaşlarımızla birlikte toplumun örgütlenmesinden kendimizi sorumlu görüyoruz. O sorumluluktan, ihtiyaçtan kaynaklı iki gün tartışma yürüteceğiz. Kendimizi, zihniyetimizi, buna karşı örgütleyeceğiz. Geniş bir mücadele yürüteceğiz. Bu mücadelemiz sadece kurumlarımız içerisinden olmayacak. Sokak sokak, köy köy, mahalle mahalle 7’den 70’e örgütlü bir zihin, özgür bir zihin oluşturmak için mücadele edeceğiz. Önce kendimizi örgütleyeceğiz, sonrasında toplumumuzu örgütleyeceğiz. Hedefimiz hakları, davası için mücadele eden, özgür bir ülkede yaşamak için mücadele eden bir toplum yaratmaktır. Bu çalışmalara dahil olan tüm arkadaşlarımız Kürt halkının özgürlüğü için mücadele eden arkadaşlarımızdır. Güçlü bir örgütlenme hedefi ve amacıyla iki gün boyunca tartışma yürüteceğiz.” 

 

Eş genel başkanların konuşmalarının ardından çalıştay basına kapalı devam etti.