AMED - Öğretmen Özgür Ekinci'yi öldürdükleri suçlamasıyla haklarında yakalama kararı çıkartılan AKP’li Halit Ağaçhanlı'nın oğulları, 13 gün geçmesine rağmen yakalanmadı. Ekinci ailesi, kardeşlerin korunduğunu söyledi. 

 

Amed'in Çermûg (Çermik) ilçesinde Hakan Bahçeci Lisesi Felsefe öğretmeni olarak görev yapan 2 çocuk babası Özgür Ekinci (44), 19 Eylül'de Ağaçhan kırsal mahallesinde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi. Ekinci’nin cenazesi, terk edilmiş bir evin bahçe duvarında vurulmuş halde bulundu. Ekinci'nin vurulduğu yerin, 1999'da Fazilet Partisi'nden Çermûg Belediye Başkanı seçilen, 2004'te ise AKP Çermûg Belediye Başkan adayı Halit Ağaçhanlı'ya ait olduğu öğrenildi.

 

Ağaçhanlı'nın oğulları Ramazan ve Cengiz Ağaçhanlı hakkında Ekinci'yi katlettiği şüphesiyle "kasten öldürme" suçundan yakalama kararı çıkartıldı. Çermik Sulh Ceza Hakimliği’nin "kaçma şüphesi" nedeniyle hakkında yakalama kararı çıkardığı Ağaçhanlı kardeşler, 13 gündür kayıplara karışmış durumda. Ramazan Ağaçhanlı'nın olay günü kiraladığı araç ise Riha'nın Curnê Reş (Hilvan) ilçesi Kepirkucak mevkiinde park edilmiş halde bulundu.

 

TEHDİT EDİLMİŞ

 

Ekinci’nin eşi Halime Ekinci, eşinin 2023’ten beri Ramazan Ağaçhanlı ile birlikte sanal ortamdan bir yatırım hesabına para yatırdıklarını aktardı. Ağaçhanlı ile birlikte para yatırmasının riskli olduğu yönünde eşini uyardığını aktaran Ekinci, "Eşimin katledildiği günden önceki gece çantasında bir not buldum. Orada, 'Ramazan Ağaçhanlı: Alınan ve ödenen' şeklinde notlar vardı. Alınan orada bin, bin 300 civarı yazıyordu, ama geri ödeme de yapılmış. Durmadan eşimi tehdit edip duruyormuş. 'Sen zararımı karşılayacaksın. Bana para kazandıracaksın' şeklinde baskı yapıyormuş. Oğlum bir arkadaşını ararken babasının telefonuna, 'Sen bu zararımı kapatmazsan seni, çocuklarını ve aileni yok edeceğim' şeklinde tehdit mesajı geldiğini söyledi" diye konuştu. 

 

Ekinci, çevreden Ağaçhanlı'nın hiçbir iş yapmadığına, tefecilikle uğraştığına ve haraç kestiğine dair duyumlar aldığını da belirtti. 

 

'AĞAÇHANLI'YLA SÊWEREG'E GİTTİĞİNİ SÖYLEDİ'

 

Eşinin katledilmeden bir gece önce Ağaçhanlı'nın kuzeni olduğu öğrenilen Cihat isminde biri tarafından telefonla arandığını aktaran Ekinci, "Eşim Cihat denilen kişiye de kendini çok güzel ifade etti. Cihat'a, 'Bakın böyle bir duruma girdik, ama o da beni o parayı yatıracaksın, bana kazandıracaksın şeklinde tehdit ediyor. Ben kendisine bu işin riskli olduğunu söylemiştim. O ne kadar kaybettiyse ben de o kadar kaybettim. Ben bunu kabul ediyorsam, sizler de bunu kabul edin' dedi. O da eşime, 'Hoca ya sen Sêwereg'e (Siverek) gel ya da biz oraya gelelim konuşalım' dedi. Eşime gitmemesi gerektiğini söyledim. Olay günü saat 14.00-13.00 arasında eşimle görüştüm. Ramazan Ağaçhanlı'yla birlikte Sêwereg'e gittiğini söyledi. Yani ben Sêwereg'e gittiğini biliyorum. Ondan sonra eşim bir süre sonra bana fotoğraf göndermeye başladı. Hatta ona, 'Niye bu fotoğrafları atıyorsun' dedim, 'Biz hala buradayız' dedi. 3-4 fotoğraf attı, son fotoğrafı 16.31'de attı" ifadelerini kullandı.

 

"Benim anlayamadığım hala hiç kimsenin tutuklanmamış olması" diyen Ekinci, "Bu demek oluyor ki sırtları çok sağlam. Akla bu geliyor. Eşimin telefonu yok ortada. Telefonu yok etmek, zaten delilleri yok etmektir. Ne olura olsun bu iş yanlarına kalmamalı" diye belirtti. 

 

'DELİL KARARTMA' ŞÜPHESİ

 

İsminin yazılmasının haberde yer almasını istemeyen Ekinci'nin bir yakını ise, evden çıkarken burnunda yara olmadığını, fakat morgda gördüğünde Ekinci'nin burnunda yara olduğunu söyledi. Ekinci'nin bir başka yakını ise, olay günü Gürüz Jandarma Karakolu Komutanı’nın kendisini arayarak, Halime Ekinci’nin telefonunun kendilerine verilmesi gerektiğini söylediğini aktardı. Komutana telefonu savcılık talimatıyla alabileceklerini söylediğini belirten Ekinci’nin yakını, "Sonrasında karakol komutanı beni tekrar aradı, yine telefonu istedi. 'Eşi vermiyor, savcı geldikten sonra telefonu size teslim edebiliriz' dedim. Vermemek için direttik. Sonrasında 'Seni gözaltına alırım. Telefonu vermen gerekiyor. Vermiyorsan ben almasını bilirim' tarzında konuştu. 'Beni gözaltına alacağınıza katliamı gerçekleştirenleri gözaltına alın' dedim. Muhtemelen delil karatmak istediler. Çünkü savcılık ya da kriminal araştırma dururken neden bir karakol komutanı telefonu istesin ki? Karakola vermedik, telefonu, savcıya teslim ettik" şeklinde konuştu. 

 

'OLAYIN ÜSTÜ KAPATILMAYA ÇALIŞILIYOR'

 

Olayın detaylı bir şekilde araştırılmasını isteyen Ekinci'nin yakını, "Olayın kimlere kadar uzandığının araştırılmasını istiyoruz. Bu şahısların belli bir yere kadar korunduğu belli. Olay gizlenmeye, üstü kapatılmaya çalışılıyor. Biz olayın duyulmasını istiyoruz. Bir öğretmenin güpegündüz öldürülmesine devletin göz yumması insanın zoruna gidiyor" diye belirtti.