Türkoğlu: Barış ‘jin, jiyan, azadî’ felsefesi ile yüzleşmekle olur

ANKARA - Kürt sorununun demokratik çözümün PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılmasıyla mümkün olduğunu belirten DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, “Kadınlara, gençlere ve insanlığa karşı işlenen suçlar karşısında ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesi ile yüzleşmekle barış olur” dedi. 

 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, yeni dönem politik mücadele hattını tartışmak için partilerinin genel merkezinde toplandı. Meclis Sözcüsü Halide Türkoğlu, toplantının açılış konuşmasını yaptı. Sözlerine toplumsal barış için PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması gerektiğini belirterek başlayan Türkoğlu, toplantıda ülke ve kadın gündemine ilişkin planlamalar yapacaklarını söyledi.
 
‘İKTİDAR BAŞ ŞÜPHELİDİR’
 
Cenazesi kaybolduktan 18 gün sonra Wan Gölü’nün Molla Kasım sahilinde bulunan Rojin Kabaiş’i anan Türkoğlu, “Bunun hesabını sormak gerekiyor. Akıbetinin ne olduğu soruşturulması gerekiyor. Bu cinayetin aydınlatılması gerekiyor. Evet, Rojin ‘in cenazesine 18 gün sonra ulaşıldı. Kürdistan’ın her kentine, her mahallesine mobeseler kurarak neredeyse insanların evlerinin içini izleyen bu iktidar Rojin’i 18’inci günün sonunda buldu. Rojin’in kaybettirildiği ilk günden beri arama ve kurtarma çalışmalarının genişletilmesi gerektiğine yönelik defalarca çağrıda bulunduk. Wan Barosu Kadın Merkezi ve hak örgütleri günlerce çağrılarda bulundu. Bu çağrılara sessiz kalan, olay yerine bir hafta sonra termal kamera getiren, arama kurtarma çalışmalarını genişletmeyen bu iktidar Rojin’in ölümünde baş şüphelidir. Bu cinayet tüm yönleriyle soruşturulmadan, failler açığa çıkıp yargılanmadan bu davanın peşini bırakmayacağız. Tıpkı 23 Ağustos’ta katledilen ve 8 Eylül’de cansız bedeni bulunan Narin Güran’ın katliamından sorumlu olduğu gibi” diye belirtti. 
 
‘ERKEK YARGI SORUMLUDUR’
 
Narin Güran’ın katledilmesinin üzerinden neredeyse iki ay geçtiğini ve katliama dair her gün yeni bir iddianın ortaya atıldığını dile getiren Türkoğlu, Narin’e ne olduğuna dair hala somut bir bilgi olmadığını söyledi. Türkoğlu, “Bu ülkede kadınlar sokak ortasında katledilirken, bedenleri parçalanırken, bizler bu cinayetlerin üçüncü sayfa haberi olarak kalmasına asla izin vermedik, vermeyeceğiz. Sadece Eylül ayında 34 kadın katledilirken, çıkıp katledilen kadınlar için ‘Öldüren kadar ölenler de suçludur’ diyen zihniyet bu cinayetlerden sorumludur. Ayşenur Halil ve İkbal Uzuner’i katleden fail için ‘sabıka kaydı yok’ diyerek meseleyi psikolojik tanımlarla açıklamaya çalışan zihniyet bu katliamlardan sorumludur. Tüm bunlar bir kez daha göstermiştir ki kadın cinayetleri politiktir ve fail tek bir kişiden ibaret değildir. Kadınları koruyan kollayan yasaları uygulamayanlar, İstanbul Sözleşmesi’ne saldıranlar, ‘Kadın katliamlarının İstanbul Sözleşmesi’nin uygulanmaması ile alakası yok’ diyenler, bu zihniyeti besleyenler ve faillere beraat veren erkek yargı kadın katliamlarının sorumlusudur” ifadelerini kullandı. 
 
‘KADINLARIN CAN GÜVENLİĞİ YOK’
 
Türkoğlu, devamında ise şunları belirtti: “Siirt’te kayınpederi tarafından 15 yaşından beri sistematik bir şekilde istismara uğrayan Z.Ç.’nin 2003 yılından bugüne adalet haykırışı bunun en açık göstergesidir. Kayınpederi tarafından istismara uğruyor, hamile kalıyor, şayet konuşursa katledileceği söyleniyor ve kayıtlara geçen bu olayda tecavüz eden erkek beraat ediyor. Her şey alenen ortadayken faili beraat ettiren yargı, kadın cinayetlerini meşrulaştırmıştır. Yine Manisa’da Sudenaz Atak’a şiddet uygulayan ve 18 suç kaydı bulunan fail Yılmaz Akman’ın ilk duruşmada adli kontrolle serbest bırakılması, kadın cinayetlerine açık davetiye çıkarmaktan başka bir şey değildir. Yine Karabük’te katledilen Gabonlu üniversite öğrencisi Dina’nın 18 Ekim’de görülen davasında tek bir gelişme olmaması bu ülkede kadınların can güvenliğinin olmadığının göstergesidir.
 
ÜNİVERSİTELERDE YAŞANANLAR
 
Bugün özellikle Kürdistan’da genç kadınlar üzerinden yürütülen bu politikalar sonucunda onlarca kadın cinayeti yaşanmıştır. Musa Orhan ve onun gibiler hala elini kolunu sallayarak bu toplumda dolaşırken hiçbir kadının can güvenliği yoktur. Hakkâri’de genç kadınları tehdit ederek cinsel birlikteliğe zorlayan, uyuşturucuya sürükleyen, içerisinde üniformalıların olduğu çete elini kolunu sağlayarak dolaşmaya devam ediyorken kadınların can güvenliği yoktur. Harran Üniversitesi’nde, Munzur Üniversitesi’nde yaşanan istismar olayları bunun en açık göstergesidir. Harran Üniversitesi’nde genç kadınlar çeteler eliyle istismar edilmiştir. Özel evler tutulduğu iddia edilmiştir. İddia edilen olayın içerisinde kimler yok ki? Akademisyenler, şube müdürleri, daire başkanları…  Üniversite yönetimi bu iddialara karşı detaylı araştırma istemek yerine bunun üniversiteyi karalama kampanyası olduğunu söylemiştir. Kim niye üniversiteyi karalasın? Bu olayın üzerinin örtülmesine izin vermeyiz. Bu çetenin üyeleri derhal bulunmalı ve yargılanmalıdır.
 
Sizler Fatma Akbaş’ın çığlığını duymak, onun yaşamını korumak zorundasınız. Fatma Akbaş daha 19 yaşında bir üniversite öğrencisi. Başına gelenleri sosyal medya platformundan anlatıyor. Nasıl bir çetenin eline düşürüldüğünü, bir yıldır nasıl tehdit edildiğini anlatıyor. Anlatırken yaşadığı kaygı bedenine, sesine ve gözlerine yansıyor. Fatma’yı tehdit eden, genç kadınları tuzağa düşüren bu çete üyeleri hakkında derhal işlem başlatılmalıdır. Yaşanan bu olay tüm detaylarıyla araştırılmalı, bu çete üyeleri cezalandırılmalıdır. Fatma Akbaş’ın başına gelebilecek en küçük şeyden bu iktidar sorumludur. Genç kadınlarla dayanışmayı büyüterek Fatma’nın başına bir şey gelmesine asla izin vermeyeceğiz.
 
‘ETKİ AJANLIĞI' TEKLİFİ ÇEKİLMELİ
 
Bu çetele gücünü cezasızlık politikalarından alıyor. Bu çeteler erkek egemen iktidarın kadın düşmanı politikalarından alıyor. Bugün bu politikalarla ülke adeta bir çete-mafya devleti haline gelmiştir. Bakın çıkardıkları yasalarda bu çete-mafya-devlet anlayışını ortaya koyuyor. Bu ülkede yedisinden yetmişe adalet haykırışına kulaklarını kapatan Adalet Bakanlığı tepkiler üzerine kadınların evlendikten sonra da kendi soyadını kullanma hakkını gasp etme üzerinden hazırlanan 9. Yargı Paketi’nden çıkarmak zorunda kaldığı ‘Etki Ajanlığı’ düzenlemesini yeniden Meclis gündemine getirdi. Evet devletin güvenliği veya iç ya da dış siyasi yararları aleyhine hareket edenler ‘Etki Ajanı’ olarak suçlanacak. Bu kavramın alt metni sivil toplum örgütlerini, uluslararası kuruluşlarla çalışmalar yapan kadın kurumlarını, derneklerini, hak örgütlerini yani muhalifleri susturmak sindirmektir. İşledikleri suçları, adaletsizliklerinin duyulmasını önlemektir. Biz kadınlar buna izin vermeyiz. Bu teklif derhal geri çekilmelidir.
 
 YENİDOĞAN ÇETESİ
 
“Yenidoğan Çetesi” bu ülkenin nasıl bir cehennem haline geldiğinin son örneğidir. Yeni doğan bebeklerin yaşamlarının nasıl hedef alındığının göstergesidir. Toplumun çöküşü için her gün yeni bir çete ortaya çıkıyor. Rant ve talan düzeni bebeklerin yaşamlarına kastetmiştir. Sağlık sisteminin nasıl çökertildiği bir kez daha ortaya çıkmıştır. Kamu kaynaklarını sömürmek için bebeklerin yaşamına kıyan bu çete üyelerinin siyasi-devlet uzantıları derhal açığa çıkarmalı ve hak ettikleri cezaya çarptırılmalıdır. Kadınların nasıl doğum yapacağına kadar söz kuran Sağlık Bakanı derhal bu konuya dair açıklama yapmalıdır, hatta istifa etmelidir. Kadınların, bebeklerin, toplumun sağlığını bozmalarına izin vermeyeceğiz.
 
ONURLU BARIŞIN ÖNCÜSÜ KADINLAR
 
Yaşadığımız coğrafyada Kürt halkına ve kadınlara düşmanlık üzerinden uygulanan savaş politikalarını iliklerimize kadar hissediyoruz. Ortadoğu’da halkları birbirine kırdırarak savaşı körükleyen kapitalist erkek egemen iktidarların savaşlarına karşı, halkların bir arada özgür ve eşit yaşamasına dönük en güçlü paradigmayı ortaya koyan Sayın Öcalan bu yüzden tecrit altındadır. Bugün kadına yönelik şiddet, katliamlar, kadın yoksulluğu tecridin derinleşmesinden bağımsız değildir. Bakın, daha 3 gün önce bu ülkenin 2025 yılı bütçesi açıklandı. Açıklanan bütçede savaşa ayrılan miktar 1 trilyon 608 milyar. Savunma harcamaları için 913,9 milyar lira, iç güvenlik için 694,5 milyar lira ödenek ön gördüklerini söylüyorlar. Açıkça söylüyoruz savaşa ayrılan bu bütçeyle öngördükleri şey tecridi derinleştirerek kadın katliamlarını meşrulaştırmaktır. Öngördükleri şey, kadına yönelik şiddeti ve kadın yoksulluğunu artırmaktır, kadın emeğinden daha fazla çalınmasının önünü açmaktır. Bu bütçeyi asla kabul etmeyeceğiz. Kadınların yaşamlarından çalınan bu bütçeye karşı bulunduğumuz her yerde en güçlü kadın muhalefetini yapacağız. Tarlalarda, fabrikalarda, evlerde, işyerlerinde, mahallelerde kadınlarla en güçlü birlikteliği oluşturarak bu bütçeyi reddedeceğiz. Savaş ve şiddet politikaları karşısında onurlu barışı savunacak, bunu öreceğiz. ‘Özgür ve Eşit Yaşamda Israrcıyız, Savaşa Karşıyız’ şiarıyla hazırladığımız deklarasyonu tüm kamuoyuyla paylaşmıştık. Bu ülkeye gelecek onurlu barışın öncüsü biz kadınlar olacağız.
 
BARIŞ TECRİDİN KALDIRILMASIYLA OLUR
 
İyi bilinsin ki; Rojava Kadın Devrimi’ne saldırarak, Federe Kürdistan Bölgesi’nde işbirlikçiler eliyle ilhak ve işgal politikalarını hayata geçirerek barış olmaz. Kadın katillerini cezasızlık politikaları ile ödüllendirerek, kadınların haklarını ve kazanımlarını gasp ederek, İstanbul Sözleşmesi’nden geri çekilerek, kadın yoksulluğunu gidermek yerine tecritte ısrar ederek, bu yoksulluğu derinleştirerek barış olmaz. Özgürlükten, barıştan yoksun olduğumuz sürece yoksul olacağız. Barış, Kürt sorununda demokratik çözümün en önemli muhatabı olan Sayın Öcalan üzerindeki tecridi kaldırılmasıyla olur. Sayın Öcalan’ın toplumla koparılmak istenen bağının önündeki engelleri kaldırmakla, İmralı kapılarının açılmasıyla olur. Kadınlara, gençlere ve insanlığa karşı işlenen suçlar karşısında ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesiyle yüzleşmekle barış olur.
 
 Bu toprakların en onurlu mücadelesini yürüten ve her türlü zulme rağmen onurlu barış demekten vazgeçmeyen Barış Anneleri’ne saldırmakla bu ülkede hiçbir şey inşa edemezsiniz. Bizler ‘Jin, jiyan, azadî’ felsefesini yaşamsal kılarak bu topraklarda onurlu barışı inşa edeceğiz. Afganistan’da Taliban rejimine karşı direnen kadınlarla, İsrail’in soykırımına karşı Filistin’de direnen kadınlarla, İran faşist molla rejiminin kadın düşmanı politikalarına karşı cezaevlerinde direnen kadınlarla, Rojava Kadın Devrimi’nin öncüsü kadınlarla dayanışmayı büyüterek bu topraklarda onurlu barışı inşa edeceğiz.
 
EĞİTİM POLİTİKALARI
 
Yapılan bu saldırılar aynı zamanda kadın özgürlük mücadelemizden ne kadar korktuklarının da göstergesidir. Çünkü kadın özgürlük mücadelemiz büyüdükçe erkek egemen iktidarları sarsılıyor. Şunu çok iyi bilin ki kadın özgürlük mücadelemiz devam edecek. Kazanımlarımıza saldırıları bu yüzdendir. İktidarları sarsılmasın, kadınlar toplumun öznesi olmasın diye cinsiyetçi kodlarıyla, medyasıyla, yargısıyla, eğitim modeliyle saldırmaya devam ediyorlar. Özellikle cinsiyetçiliği derinleştiren eğitim politikalarıyla toplumu dizayn etme çabalarına bir yenisi daha eklendi.  Öğretmenlerin nasıl giyineceği. Evet, bu ülkede eğitimdeki fırsat eşitsizliği, kız öğrencilerin okumasının önündeki engelleri her geçen gün artırırken, yoksulluktan dolayı eğitimler yarıda bırakılırken ve binlerce öğretmenin ataması yapılmazken bu iktidarın derdi öğretmenlerin nasıl giyineceği. Milli Eğitim Bakanı bir yandan Maarif Eğitim Modeli ile cinsiyetçi eğitim modelini hayata geçirmek isterken, diğer yandan öğretmenlere ‘Etkili Öğretmenlik için Dış Görünüm ve Giyim Kodları’ dersleri vereceklerini açıkladı. Tüm bu uygulamaların cinsiyetçi ve militarist politikalarla toplumu dizayn etme çabaları olduğunu çok iyi biliyoruz. Bu uygulamanın hayata geçmesi demek kadınların daha fazla baskı altına alınması demektir. Eğitim emekçisi kadınların daha fazla mobbinge uğraması demektir. Milli Eğitim Bakanını uyarıyoruz; Haddinizi bilin. Eğitim emekçisi kadınların ne giyeceğine, nasıl giyineceğine karar vermek sizin işiniz değildir. Sizin işiniz; eğitimde bilimsel eğitim politikalarını hayata geçirmektir, kız çocuklarının okumasının önündeki engelleri kaldırmaktır, ataması yapılmayan binlerce genç kadın öğretmenin atamasını yapmaktır, özel okul öğretmenlerinin talebini yerine getirmektir. Tekrar ediyoruz bu uygulamanın hayata geçmesine izin vermeyiz. Eğitim emekçisi kadınlarla sonuna kadar dayanışma içerisinde olacak ve cinsiyetçi eğitim modeline karşı sonuna kadar mücadele edeceğiz.
 
KAMPANYA KAPSAMINDAKİ ÇALIŞMALAR
 
Örgütlülüğümüzü büyüterek AKP-MHP faşizmini geriletmeye devam ediyoruz. ‘Özgür ve Eşit Yaşamda Israrcıyız, Örgütleniyoruz’ şiarıyla başlattığımız kampanya kapsamında yaptığımız çalışmalar temel motivasyon kaynağımızdır. Bir yandan örgütlenme mekanizmamızı hayata geçirecek, diğer yandan kampanyamızın her bir başlığında güçlü planlamalarla sahada olacağız. Nitekim kampanyamızın başlıklarından biri olan ‘Özgür ve Eşit Yaşamda Israrcıyız, Kadın Yoksulluğuna Karşıyız’ şiarıyla Muğla’da ev eksenli çalışanlar, kadın emeği pazarında çalışanlar ve kadın platformları ile bir araya geldik. Denizli’de tekstil işçisi kadınlarla bir araya geldik. Geçim sıkıntısını ve emek sömürüsünü konuştuk.  Dayanışmamızı büyüterek emek sömürüsüne karşı en güçlü örgütlülüğü oluşturacağımızın sözünü yineledik.
 
‘Özgür ve eşit yaşamda ısrarcıyız kayyıma karşıyız’ şiarıyla 31 Ekim’de Adana’da 2 Kasım’da Mersin’de paneller, buluşmalar gerçekleştireceğiz. Bir yandan kayyım gerçekliği ile mücadele ederken Van ve Mardin Büyükşehir belediyemizi de kutluyoruz. Her gün yeni bir kadın yaşam merkezini açarak kadına yönelik şiddetle mücadelede kadın özgürlük mücadelemize güç katmaya devam ediyorlar. Bugün gerçekleştireceğimiz Kadın Meclisi toplantısını da işte bu moral ve motivasyonla 25 Kasım kadına yönelik şiddetle mücadele etkinliklerini en güçlü şekilde planlayacağımıza inancımızla biz kazanacağız, kadınlar kazanacak. Yaşasın kadın mücadelesi, jin, jiyan, azadî.”
 
 

Diğer başlıklar

23/10/2024
20:28 Demirtaş’tan TUSAŞ saldırısı açıklaması
19:49 Lübnan tezkeresi uzatıldı
19:38 Erdoğan Putin ile görüştü
19:26 DEM Parti MYK: Barışa her zamankinden daha fazla sahip çıkmalıyız
19:21 KHK eylemi 302'nci haftada: Hakkımızdan vazgeçmiyoruz
18:37 TUSAŞ saldırısı sonrası sanal medyaya kısıtlama
18:35 Ankara'daki saldırı sonrası CHP Amed’de toplandı
18:15 Hizbullah, Safiyuddin'in öldüğünü doğruladı
17:59 Dün tahliye edilmişti: Hukukçu Dilek Ekmekçi yeniden tutuklandı
17:56 Özel: Saldırının zamanlaması dikkat çekici
17:43 TUSAŞ’a dönük saldırıya yayın yasağı
17:37 DEM Parti: Saldırı zamanlaması manidar
17:29 PEN Norveç’ten Müftüoğlu iddianamesine yorum: İkinci kez yargılanamaz
17:02 Bahçeli, İYİ Parti'yi ipe astı
16:42 Özel'den Amedspor’a ziyaret
16:17 TUSAŞ önünde patlama: 5 kişi yaşamını yitirdi
16:00 IMF'den Türkiye'ye asgari ücret uyarısı
15:18 Narin Güran cinayeti iddianamesi kabul edildi
14:59 Temiz Eller Komisyonu Başkanı görevden alındı
14:41 Maltepe Belediyesi’nde TİS'te ilerleme sağlanmadı
14:06 5 kişinin öldürülmesi davasında ağırlaştırılmış müebbet talebi
13:33 ‘Türkiye’de sağlık ticarileştirildi’
13:31 Eğitim Sen'in 'bütçe' talepleri
13:27 Kentsel Geleceğin İnşası: Belediyeler arasında güçlü köprüler kurulmalı
13:25 Amedspor forması nedeniyle saldırıya uğrayan işçi tahliye edildi
13:01 Wan Depremi'nde yaşamını yitirenler anıldı
12:53 Özel: Toplumsal barışı savunuyoruz
12:50 Bucak: Dayanışma ağları kurmanın yerinde ve zamanındayız
12:27 Bayındır: Çözüm yolunu 'özgürlük’ mitinginde gösterdik
12:21 Siyasetçilerin davası savunmaların tamamlanması için ertelendi
10:46 Özel: Kürtler 'sorunum kalmadı' diyene kadar sorun vardır, çözülmesi gerekir
10:32 Remzi Kartal: Açıklamaların arkasında tehlikeli bir plan olabilir
10:23 3 kentte ev baskınları
10:11 EMEP Genel Başkanı Aslan: Çözüm için herkes elini taşın altına koymalı
09:45 Amedliler çözüm ve barış için ne diyor?
09:16 Elkê'de ne hastane var ne doktor!
09:10 İtirafçı Ümit Akbıyık’ın avukatı aynı dakikalarda hem emniyette hem de adliyedeymiş!
09:09 Tutsak Karak Sincan YGC’deki uygulamaları anlattı
09:08 Kadın odaklı belediyecilik: Amacımız yaşama dokunmak
09:05 Birdal: Çözümün birinci muhatabı Abdullah Öcalan'dır
09:03 15 kadın tutsağın tahliyesi 1'er yıl uzatıldı
09:01 Bedlîs'te Kürtçenin adresi: MEDYA-DER
09:00 23 EKİM 2024 GÜNDEMİ
22/10/2024
23:53 392 kişi daha Şengal’e döndü
23:49 Federe Kürdistan'da seçim sonuçlarına itiraz edildi
21:40 Öldürülen bebekler için araştırma komisyonu kuruldu
20:56 Bayındır: Bahçeli’nin söylemleri Kürtlerin haklı mücadelesinin sonucudur
19:26 Casusluk düzenlemesinin yer aldığı kanun teklifi komisyonda
19:16 Katliamları protesto eden kadınlar: Yeter artık
17:14 Erdoğan’dan ‘süreç’ açıklaması
15:48 TTB: ‘Yenidoğan Çetesi' olayı sağlıkta piyasacı dönüşümün sonucudur
15:38 Ataşehir Belediyesi işçilerinden grev uyarısı
15:26 DEM Parti MYK toplandı
15:05 Özel: Bu iş bütün partilerin olduğu masada konuşulmalı
14:53 Av. Dilek Ekmekçi hakkında tahliye kararı
14:50 ‘Yenidoğan Çetesi, sağlıkta dönüşümün sonucudur’
14:02 Okul müdürünün öğrenci ve öğretmenlere mobingi protesto edildi
13:59 Hatimoğulları: Abdullah Öcalan'ın ‘umut hakkı’ uygulanmalı
13:51 Abdullah Öcalan’ın avukatı: Önceliğimiz görüşlerin sağlanmasıdır
13:23 Annelerden Bahçeli'ye yanıt: Çözüm istiyorsanız savaşı sonlandırın
13:22 Soma maden ocağında göçük: 1 işçi yaşamını yitirdi
13:02 7 yıl sonra taziyesi kuruldu
12:54 Bahçeli'nin bahsettiği 'umut hakkı' nedir?
12:44 Hatimoğulları: Barışın muhatabı Öcalan'dır, çözüm yeri Meclis'tir
12:41 Evin Cezaevi’ndeki 5 kadın tutsağa yeni ceza
12:07 Tecridi kabul eden Bahçeli 'umut hakkı' için şart koştu
11:55 DEM Partili Demir tahliye edildi
11:37 Küba'da tropikal fırtına: En az 6 ölü
11:08 Gazeteci Gök hakkında yeni bir soruşturma açıldı
11:02 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından İmralı’ya gitmek için başvuru
10:57 Karadeniz'de kar ve heyelan köy yollarını kapattı
10:56 13 yıl geçmesine rağmen yeterli önlemler alınmadı
10:45 2 yıl ömür biçilen tutsaktan mektup: Sesimize kulak verin
10:41 Kürdistan Bölgesi’ndeki seçimler için 3 komisyon kuruldu
10:38 DEM Parti Kadın Meclisi: Şiddete karşı birleşik mücadele elzemdir
10:24 Licê'de katledilenlerin yakınları 31 yıldır adalet arıyor
10:22 Evde çıkan yangında 3 çocuk yaşamını yitirdi
10:11 Türkdoğan: Özel'in açıklamaları önemli, tecride karşı da söz kurulmalı
09:11 DAİŞ'in çocuk yaşta alıkoyduğu Êzidî Asya'nın hikayesi
09:10 Partilerin ne kadar Hazine yardımı alacağı belli oldu
09:08 40 yıl önce hayatını kaybeden Cegerxwîn kimdir?
09:02 Tecritle birlikte açlık sınırı 19 kat arttı
09:02 Halka ait kaplıcaların kapısına kilit vurdular
09:02 Pûrant sakinleri yıllar sonra gelen hizmetten memnun
09:01 Wan sokakları: Sebep iktidarsa çözüm de onun değişmesidir
09:00 22 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:15 Adana'da şiddet: 3 ölü, 2 yaralı
08:04 Serhed Bölgesi için kar yağışı uyarısı
21/10/2024
23:17 Narin soruşturmasında 4 kişiye ağırlaştırılmış müebbet istemi
21:29 Cizîr’de şüpheli ölüm
21:04 Lübnan’dan İsrail'e roket saldırısı
20:26 Cigerxwîn 40'ıncı yıl dönümünde anıldı
19:40 Federe Kürdistan Bölgesi Parlamento seçim sonuçları açıklandı
19:32 Bayındır: Kürtler büyük direniyor
19:08 ‘Sağlığın piyasallaşması bebek ölümlerine neden oldu’
18:24 Adana’da 3 kadın katledildi
17:10 Kuşçu'yu katleden Erat’a ağırlaştırılmış müebbet
16:13 Hezex'te arazi kavgası: 1 ölü
15:25 ‘Özgürlük’ mitingi engeline dair suç duyurusu
15:24 Asistan hekimler iş bıraktı
15:03 Demirtaş: Temel sorunların çözümünde siyaset rol üstlenmeli
14:51 Şems Seçim İzleme Ağı: Oy gizliliği ihlal edildi
14:45 500 isimden gazetecilere verilen cezanın iptali için mektup
14:32 Özel: Sorunu çözeceksek tüm aktörler kıymetlidir
14:12 Êzidîlerin başlattığı ‘özgürlük’ kampanyası 1 yılını doldurdu
14:05 Kırşehir Cezaevi’ndeki ihlaller Meclis gündeminde
14:02 Tarlabaşı Toplum Merkezi’nin kapatma davası ertelendi
13:31 Emeklilerden hükümete: Geçinemiyoruz haberiniz var mı?
13:26 Güzeldere geçidinde kar yağışı
13:25 TJA’dan ‘Yenidoğan Çetesi’ açıklaması
11:57 Demirtaş'tan çağrı metni: Kadınların çığlığını duyuyoruz
11:44 Temizer’in ön otopsi raporu belli oldu
11:40 Basın örgütlerinden DFG Eşbaşkanı Müftüoğlu’nun karar duruşmasına çağrı
11:35 Mêrdîn'de gözaltına alınanlar serbest
11:12 AK’ye mektup kampanyası: İmralı’daki işkence için adım atın
11:05 Tarımsal girdi fiyatları 1 yılda yüzde 33,25 arttı
10:19 Federe Kürdistan Bölgesi seçim sonuçları
10:09 DEM Parti: Sağlık Bakanı derhal istifa etmeli
09:48 ‘Alimler, Analar ve Pirler’ buluşması: Çürümeye dur demeli
09:44 Ölmüş hayvanları barınağa bırakanlar hakkında suç duyurusu
09:43 'Bombalı kumpas' soruşturmasında takipsizlik kararı
09:13 ‘Tarafsızlara’ geçmeyi reddeden 30 yıllık tutsağın tahliyesine engel
09:02 Wan’daki yurttaşlar: Muhatap Abdullah Öcalan’dır
09:02 'Samimi bir çözüm isteniyorsa İmralı'nın kapıları açılmalı'
09:02 Miks 6 ay süren kışa hazırlanıyor
09:00 Birçok kent için kuvvetli yağış uyarısı
09:00 21 EKİM 2024 GÜNDEMİ
08:33 Fethullah Gülen öldü
08:32 Xwebûn 'Çözüm İmralı'da' manşetiyle çıktı
20/10/2024
23:20 İsrail'in Lübnan'a saldırılarında 2 bin 464 kişi öldü
22:40 Ömer Öcalan: İmralı için neden hukuk uygulanmıyor?
21:21 Federe Kürdistan'da seçime katılım oranı yüzde 64
21:13 Hilar Tarih Kültür ve Gastronomi Şöleni konserle son buldu
20:53 Mêrdîn’de mahsere şenliği
19:49 Baroların seçim sonuçları
19:41 Tahliye edilen Karataş'tan tutsaklar için mücadele çağrısı
19:31 ‘İnançları kullanan iktidara karşı birlikteliğe ihtiyaç var’
19:14 Demirtaş, ziyaret öncesi Özel'e çağrı metni verecek
19:00 Fernas direnişinde anlaşma sağlandı
18:52 Adana'da Öz ve Demir aileleri barıştırıldı
18:33 İstanbul Barosu'da 22 yılın ardından değişim: Yeni başkan Kaboğlu
18:27 Pirsûs Belediyesi'nden istismar semineri
18:15 Federe Kürdistan'da oy verme işlemi tamamlandı
18:07 Kürtçe Kitap fuarı sona erdi
17:14 Cegerxwîn, şiirleri ile anıldı
17:07 Pîran'da madenin yarattığı tahribat incelendi
17:00 Kadınlar Rojin Kabaiş için yürüdü
16:46 Aileleri polis tarafından aranan öğrenciler: ‘Suç’ işlemeye devam edeceğiz
16:29 İşçi Emekçi Birliği’nden miting: Gücümüzü örgütleyelim, direnişi büyütelim
15:59 Mêrdîn’deki sokağa çıkma yasağı sonlandırıldı: 4 gözaltı