Seyit Rıza'nın idam edilmesinin 87'nci yılı: Sizin yalan ve hilelerinizle baş edeceğiz

img
DÊRSIM - Seyit Rıza ve arkadaşlarının idam edilmesinin üzerinden 87 yıl geçse de Kürtlerin hala aynı biçimde tehdit edildiğini dile getiren DAD Eş Genel Başkanı Zeynel Kete, Kürtlerin o dönemden farklı olarak örgütlü olduklarını belirterek, “Artık sizin yalanlarınızla ve hilelerinizle baş edeceğiz” dedi. 
 
Seyit Rıza ve arkadaşlarının 15 Kasım 1937’de idam edilişlerinin üzerinden 87 yıl geçti. 1915 yılında Ermeni Katliamı’nda Dêrsim’e sığınan Ermenilere sahip çıkan Seyit Rıza, Koçgiri Katliamı (1920-1921) sırasında hükümete bir mektup yazdı. Mektupta Koçgiri Katliamı’nın durdurulmasını isteyen Seyit Rıza, Koçgiri’den Dêrsim’e sığınan Nuri Dêrsimî, Alişêr, Alişan beyleri ve taraftarlarını da himayesinde korumaya aldı. Ankara hükümeti Seyit Rıza’dan Dêrsimî’yi, Alişêr ve Alişan beyleri teslim etmesini istese de bunu kabul etmedi. Daha sonra 1925 Şeyh Said direnişinden hemen sonra Dêrsim’e karşı başlatılan harekât sürerken Seyid Rıza hükümet tarafından Erzingan'a davet edildi ve 5 Eylül 1937 günü yolda gözaltına alınıp tutuklandı. 
 
Seyit Rıza, 15 Kasım 1937 yılında Ankara'dan özel görevle gönderilen İhsan Sabri Çağlayangil'in denetiminde yapılan yasadışı bir mahkeme neticesinde Xarpêt Buğday Meydanı'nda arkadaşları Uşenê Seydi, Aliyê Mirzî Silî, Hesenê İvaîmê Qıjî, Hesen Ağa, Fındık Ağa, Resik Uşen ile birlikte 87 yıl önce 15 Kasım1937’de idam edildi. İdam edilen Seyit Rıza ve arkadaşları, kimsenin bilmediği bir yere defnedildi. Seyit Rıza ve arkadaşlarını idama götüren ise Kürtleri kırımdan geçirmek isteyen anlayışa karşı dik duruşu oldu. 
 
'AYIPTIR, ZULÜMDÜR, CİNAYETTİR'
 
Dönemin Emniyet Müdürü İhsan Sabri Çağlayangil “Anılarım” kitabında, mahkemeyi nasıl kurduklarını ve öncesini şöyle anlatır: "Biz Seyit Rıza'yı aldık. Otomobilde benimle Polis Müdürü İbrahim'in arasına oturdu. Jeep jandarma karakolunun yanındaki meydanda durdu. Seyit Rıza sehpaları görünce durumu anladı. 'Asacaksınız' dedi ve bana döndü. 'Sen Ankara'dan beni asmak için mi geldin?' Bakıştık. İlk kez idam edilecek bir insanla yüz yüze geliyorum. Bana güldü. Savcı namaz kılıp, kılmayacağını sordu. İstemedi. Son sözünü sorduk, 'Kırk liram ve saatim var. Oğluma verirsiniz' dedi.(...) Seyit Rıza'yı meydana çıkardık. Hava soğuktu ve etrafta kimseler yoktu. Ama Seyit Rıza meydan insan doluymuş gibi sessizliğe ve boşluğa hitap etti. 'Evladı Kerbelayıh. Bı hatayıh. Ayıptır. Zulümdür. Cinayettir' dedi. Benim tüylerim diken diken oldu. Bu yaşlı adam ra-rap yürüdü. Çingeneyi itti. İpi boynuna geçirdi. Sandalyeye ayağı ile tekme vurdu, infazını gerçekleştirdi." 
 
YAŞI BÜYÜTÜLEREK, ASILDI
 
O dönemin kaynaklarında, 18 yaşından küçükler ve 65 yaşından büyüklerin ölüm cezası infaz edilmediği belirtilirken, 74 yaşında olan Seyit Rıza yaşı küçültülerek, 16 yaşındaki oğlu Resik Hüseyin ise yaşı büyültülerek idam edildi. "Beni oğlumdan önce asın" diyen Seyit Rıza’nın talebine rağmen Resik Hüseyin gözleri önünde asıldı. 
 
Seyit Rıza’nın idam edilişi, mezar yerinin tespit edilmeyişini ve bir kez daha hedef tahtasına konulmasını torunu Zeliha Polat ve Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Eş Genel Başkanı Zeynel Kete değerlendirdi. 
 
MEZAR YERİ MÜCADELESİ
 
Aile olarak 87 yıldır Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerlerinin açıklanması için mücadele ettiklerini dile getiren Zeliha Polat, “Dedemin amacı bir milletin hakkını savunmaktır. Zulmedenlere karşı tabi ki kalkacaksın ve tepkini göstereceksin. Ama öbür taraftan da acılarımız, sorunlarımız devam ediyor. Bu sorunların çözülmesini istiyoruz. Maalesef yeni yeni savaşlar başlıyor. İnsanlık adına bu utançtır. Bizim mezarlarımızın yerleri halen belli değil. Bunu binlerce kez söyledik ancak hala söylemiyorlar” dedi. 
 
Polat, Pilvank’te bulunan dedelerinin mezarlarının olduğu yerlerde askeri kuleye su götürmek için yol açıldığını ve bunun da mezarlara zarar verdiğini belirtti. Polat, dedelerinin mezar yerlerinin açıklanmasını da talep etti. 
 
ETNODİNSEL ARINDIRMA PROJELERİ
 
Zeynel Kete, Dêrsim olayının Cumhuriyet modernitesinin Osmanlı’dan devraldığı bir miras olduğunu ifade etti. Etnodinsel arındırma ve Türk-İslamlaştırma projesinde Dêrsim’in bir pilot bölge olarak seçildiğini anımsatan Kete, “Osmanlı İmparatorluğu döneminde de buna yönelik raporlar oluşturulmuştu ve baskılar vardı. Hiçbir zaman Cumhuriyet dönemi kadar planlı-programlı etnodinsel arındırma projeleri bir devletin resmi projesi haline gelmedi. İmparatorluklar döneminde baskılar vardı ama Alevi toplumunun özellikle Rea Haq kültürel olarak, dinsel olarak zaman ve mekândaki izinin yok edilmesi anlayışı en fazla Cumhuriyet döneminde meydana geldi. Mehmet Bayrak’ın ‘Bir siyaset tarzı olarak Alevi katliamları’ kitabında devletin raporlarında Dêrsim’e yönelik şöyle bir cümle vardı: ‘Eğer Yavuz’ın garazı Dêrsim’in yalçın dağlarına girmiş olsaydı herhalde Dêrsim’in de bugün maddi, manevi başka bir yol üzerinde görürdük’ şeklindedir. Dêrsim’in inancı ve etnik yapısından kaynaklı sürekli akınlar olmuş ama kalıcı olmamıştır” dedi. 
 
PİLOT BÖLGE
 
Dêrsim’in pilot bölge seçilmesinin nedenlerinden birinin de ulus devlet anlayışının 1924’te devletin resmi anlayışı haline geldiğinde bahsedilen “Müdevver vatandaşlık” tanımında bulunduğunu belirten Kete, bu vatandaşlık tanımının “Türk’tür, Türkçe konuşuyor, Hanifidir, laiktir ve eril bir zihniyeti temsil ediyor” dedi. Dêrsim’in etnik olarak Kürt olduğunu ve ulus devlet anlayışının teklik yapısına uymadığını belirten Kete,“İnanç bakımında Rea Haq’tır, inanç olarak da uymuyor. Dil olarak da Kürtçenin lehçeleri olan Kurmancî, Kirmanckî konuşuluyor. Bu çerçevede düşünüldüğünde ulus devlet anlayışı Dêrsim katliamına karar vermiştir” diye belirtti.  
 
1921 Anayasa sürecine gelene kadar karşılıklı protokollerin imzalandığını hatırlatan Kete, Sêwaz Kongresi’nde ağırlıklı olarak Alevi Önderleri, Erzirom Kongresi’nde ise Sünni önderlerle görüşmeler alındığını söyledi. Atarürk’ün aşiret beylerine gönderdiği mektuplarda da Cumhuriyet’in beraber kurulmasına dönük sözlerin olduğunu ifade eden Kete, 1924’ten sonra Koçgirî ile başlayan süreç Şêx Sêîd Efendi, Şark Islahat Planı, Takrir-i Sükün Yasası, Zîlan, Agirî katliamlarıyla sürüp bugünlere kadar geldiğini ifade etti. 
 
Hem Kürt halkının hem Dêrsim halkının soykırım eşiğinde bir halk olarak yaşadığını belirten Kete, 10 Şubat 1922’de yapılan gizli oturum ile özerkliğin kabul edildiğini hatırlattı. 
 
‘OCAK SİSTEMİ HEDEF OLDU’
 
“Ortak yaşamda eşit olarak yaşamak” ve özerk bir vatana gerek olmadığı şekilde tanımlamaların geliştiğini belirten Kete, o dönemin Bedlis Milletvekili Yusuf Ziya Bey ile Dêrsim Milletvekili Hasan Hayri Bey’in Lozan sürecinde mecliste İngilizlere karşı Türkiye Cumhuriyeti ile beraber hareket edecekleri tartışmalarının olduğunu ifade etti. Hasan Hayri Bey ve diğer milletvekilleri, Alevi ve Kürt önderlerinin bundan sonra birer birer idam edildiğini söyleyen Kete, “Dara götürdüler. Süreç Dêrsim’e geldi. Şunu açık ve net söylüyoruz; Dêrsim’de bir isyan yoktu. Resmi tarih Dêrsim’de bir isyan olduğunu söyleyerek; burada yapacağı katliama bir meşruiyet sağladı. Temel neden dediğimiz gibi kendisine vaat edilen talep kârlık, 1924’teki tekçi anlayış kültüründen Dêrsim’in farklı olması, en önemlisi Ocak (Alevilikte bir inanç) Sistemi’nin Dêrsim’de olması. Çünkü Ocak Sistemi bir özerk sistemdir, üst akla, devletçi, iktidarcı yapılanmaya ihtiyaç duymadan ahlak ve politik bir şekilde ikrara ve rızalığı esas alarak, ‘el ele, el hakka’ diyerek halkın kendisi için oluşturduğu inanç ve düşünce düzeyi, bu ideolojisi Ocak ile kurumsallaşmış. Ocak sistemi tekçiliği kabul etmez” diye konuştu. 
 
KATLİAM HAZIRLIKLARI YAPILDI
 
Cumhuriyet modernitesinin kurucu kodlarına uymayan bir Dêrsim gerçekliğinin olduğunu belirten Kete, onlara göre, “Dêrsim bir çıbandı ve ortadan kaldırılmalıydı” dedi. Fevzi Çakmak, İsmet İnönü’nün Dêrsim için hazırladığı raporları, Mahmut Esat Bozkurt’un demeçleri, hazırlanan misyoner raporları ile 1938 Dêrsim katliamı öncesinde yapılan köprüler, yolları, altyapı hazırlıkları başlatıldığını anımsattı. Kete, “Bu altyapı hazırlıklarından katliamın yapılacağı netti” dedi. 
 
‘HALEN YASAKLAR SÜRÜYOR’
 
Dêrsim Katliamı’nın yol haritasının 1934 yılında 2510 sayılı iskan yasası ile, Dêrsim dört nolu bölge adıyla yasak bölge ilan edildiğini ve yasak bölgelerin halen devam ettiğini söyleyen Kete, “Dêrsim ve birçok Kürt coğrafyasında halen yasaklar sürüyor. Değişen bir şey yok” dedi. Demenan ve Haydaran aşiretlerinin bölgelerinde yapılan karakol süreçlerinde bir atış tacizine maruz kaldığını belirten Kete, 1937 katliamına giden sürecin ilk oluşumları olduğunu, 1937 yılının 21-22 Mart gecesi Demenan ve Haydaran aşiretlerinin Pax nahiyeleri aralarında yapılan köprüyü yıktıklarını, o tarihte 6 uçaklı bir savaş filosunun Dêrsim’e geldiğini anlattı. 24 Nisan 1937’de Seyit Rıza’nın evinin bulunduğu mıntıkanın bombalandığını, küçük oğlu Şah Hüseyin’in oğlunun kolunun koptuğunu ifade eden Kete, “Buğday Meydanı’nda idam edilirken ki fotoğrafta kolunun sargılı olması buradan gelmektedir” dedi. 
 
İDAMA GİDEN SÜREÇ 
 
TBMM’de 4 Mayıs 1937’de Bakanlar Kurulu’nun “Dêrsim Tenkil Kararları” ismiyle özel bir kararname çıkardığını vurgulayan Kete,“8 Mayıs 1937’de ise Genel Kurmay, kararı 4’üncü Genel Müfettişliğe bildirir. Köyler boşaltılır. Halk mağaralara sığınır. Köy yakmaları, baskılar, takipler, tacirler derken 8 Haziran’da İnönü özel törenle Dêrsim’e gider. Hareketi yerinde inceler. Geri döndüğünde Meclis’e bilgi verir. Bu şekilde başlayan süreç 10 Eylül 1937 tarihinde Seyit Rıza’nın Erzingan’da tutuklanmasına kadar dayanır. Mahkeme başlar. Düzmece bir mahkeme kurulur. Yargılama bu tarihte başlar 17-22 Ekim’den 6 Kasım’da devam eder. Aynı mantık halen devam ediyor. Kendini savunma hakkı yok ediliyor. 11 kişi hakkında idam kararı verilir. 33 kişi hakkında ağır hapis veriliyor. 14 kişi beraat ediyor. İdam cezası verilenlerden 4 kişinin çok yaşlı olmasından dolayı cezaları 30 yıla çevriliyor. Diğerleri de sürgüne gönderilirler. Seyit Rıza’nın idamını gerçekleştirmek için ise Meletî’de Emniyet Müdürü olan İhsan Çağlayangil görevlendirilir. Daha sonra anılarında Kılıçdaroğlu’na  ‘ordu zehirli gaz kullandı’ der. Mağaraların kapıları içinde bunları fare gibi zehirledik. Dêrsim katliamında kimyasal kullanmıştır. O dönemde Malatya Emniyet Müdürü olan devletin kendi ağzı söylemiştir. Kimyasal kullanmak demek planlı, programlı bir katliam demektir” ifadelerini kullandı. 
 
‘MEZAR TOPLUMUN KİMLİĞİDİR’ 
 
15-16 Kasım’a bağlayan gecede Seyit Rıza ve yarenlerinin idam edildiğini hatırlatan Kete, Seyit Rıza ve onun gibi hakikat ve özgürlük için hakka yürüyen canların birçoğunun mezarlarına ulaşılmasının engellendiğini belirtti. Kete, “Bir mezara sahip olmak demek bir kültüre sahip olmak demektir. Mezar bir toplumun kimliğidir. Öyle rastgele mezar vermiyoruz demek sıradan bir şey değildir. Bir mezara sahip olduğunuzda bir anıya, bir kimliğe, bir tarihe de sahip oluyorsunuz. Mezarları verilmiyor. Çünkü o mezara gelen bir anıya, bir kültüre, bir direnişe sahip olacak. Mezara sahip olmak tarihle bütünleşmektir. Mezar yerlerinin söylenmemesi hiçbir hukuka uymuyor. Kabul edilecek bir şey değildir” dedi. 
 
‘SOYKIRIM DİNAMİĞİ SÜRÜYOR’  
 
Son dönemlerde DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan’ın sözleri ardından Seyit Rıza’nın hedef alınmasına dair de Kete, “Aynı zihniyet devam ediyor. Ama süreç eski süreç değildir. Artık eskisi gibi Kürtler dağınık değildir. Birbirlerini çok iyi bilen, ortak vatanda eşit yurttaşlık talep eden, birbirleri ile ruhen ve bedenen idraklaşan halk gerçekliği vardır. Şu anda da soykırım ve katliam dinamiği halen devam ediyor. Son dönemlerde ‘Şêx Sêid ve Seyit Rıza’nın başına gelenleri tekrar başınıza getiririz’ denilen söze karşı en büyük miras, Seyit Rıza’nın darağacını miraç bildiğinde, darağacında söylediği son sözlerdir. Biz artık sizin yalanlarınızla, hilelerinizle baş edeceğiz. Bu da size dert olsun diyorum” şeklinde konuştu. 
 
MA / Müjdat Can 

Diğer başlıklar

07/03/2025
11:06 Zarok TV, 10’uncu yılını kutlayacak
11:05 Abdullah Öcalan’ın aile ve vasisinden görüşme başvurusu
10:54 Özerk Yönetim çatışmalara karşı diyalog çağrısı yaptı
10:32 DEM Parti’den Qoçgiri açıklaması: Adalet mücadelesini sürdüreceğiz
10:07 Hînker’de fotoğrafları olduğu için gözaltına alındılar
09:58 Leyla Güven: Yeni sürece kadınlar öncülük edecek
09:44 Umumi müfettişlerden kayyımlara: Hedef kadınlar
09:27 Qersliler: Tek taraflı ateşkesle barış olmaz
09:26 Ünsal: Top devlette, yasal ve anayasal adımlar atılmalı
09:25 Ece Gürel'in cenazesi ATK’ye getirildi
09:21 Bir kayıp ve 31 yıllık adalet mücadelesi
09:19 8 Mart’a giderken: Erkeğin arkasında iktidar var
09:17 Av. Eylül Yaylacı: Haklar tanınırsa Türkiye her alanda kazanır
09:16 Emekli savaş pilotu Altan: Kongrenin toplanması için saldırılar durdurulmalıdır
09:15 'Rojin Kabaiş için alanlarda olalım' çağrısı
09:12 Mexmûr Kampı’nda kadın öncülüğünde yeni bir yaşam inşası
09:12 İHD Wan Eşbaşkanı Coşkun: Sürecin hızlı ilerlemesi için TMK'de değişikliğe gidilmeli
09:11 Ekoloji mücadelesinde kadın gücü: Toprağın kadınla bir özdeşliği var
09:10 Köyleri 32 yıldır yasaklı: Baraj değil, yeniden inşa istiyoruz
09:09 İmralı görüşmesini anlattı: Siyasi-hukuki çözüm Türkiye'de paradigma değişimine yol açar
09:00 07 MART 2025 GÜNDEMİ
06/03/2025
23:48 BM raporu: Her 10 dakikada bir kadın ya da kız çocuğu katlediliyor
23:35 Kadınlardan Mêrdîn’de gece yürüyüşü
22:22 İran rejiminden Kürt şaire 8 Mart tehdidi
22:17 Lazkiye'de çatışma: 16 ölü
21:23 Erdoğan’dan tarihi çağrı açıklaması: Türkiye için en doğrusunu yapmak istiyoruz
20:17 İzmir'de gözaltına alınan 5 memur tutuklandı
20:12 YRK: Türk devleti Asos bölgesini 2 defa bombaladı
20:02 Zorunlu başörtüsünü eleştiren sanatçı 74 kez kırbaçlandı
19:54 Kuzey ve Doğu Suriye'de kitlesel 'Barış ve Demokratik Toplum' çağrısı toplantıları
19:17 Eskişehir İl Hayvanları Koruma Kurulu’nun kararına tepki
19:12 AKP'li Belediye'den kadın çalışanlara cinsiyetçi 8 Mart mesajı
19:03 Ukraynalı büyükelçiden Trump'a: Dünya düzenini yok ediyor
18:36 Arnavutluk, TikTok'u yasakladı
18:16 Kobanê Üniversitesi öğrencileri 8 Mart'ı kutladı
17:57 Hamas'tan Trump'ın tehditlerine yanıt
17:55 AKP’li eski milletvekilinden Demirtaş’a ziyaret
17:47 'Mutlak Koruma Alanı'na maden ruhsatı
17:40 Trump'ı eleştiren büyükelçi görevden alındı
17:29 Tişrîn Barajı'nın çevresi bombalanıyor
17:27 ‘Hînker’ soruşturmasında iki kişi serbest
17:22 Tişrîn'de direniş nöbeti 57'nci gününde
17:02 Mêrdîn'de bir kadın katledildi
16:58 78’liler Hareketi’nden ‘Toplumsal Barış ve Demokratik Toplum’ çağrısına destek açıklaması
16:40 8 Mart etkinlikleri: Kadınlar Abdullah Öcalan'a mektup gönderdi
16:00 6 yıl sonra cenazesi verilen Çelik’in taziyesine kitlesel ziyaret
15:45 Barolardan ‘Hînker’ soruşturmasına tepki
15:26 Gazeteciler mezarları başında anıldı
15:07 Gazeteci Öznur Değer tahliye edilmedi
14:49 Savunma Bakanlığı’ndan ‘süreç’ açıklaması!
14:45 Gerekçeli karar: Haber ‘kamu yararına uygun’
14:27 ‘Hînker’ soruşturmasında 2 kişi daha gözaltına alındı
14:10 Kayyımlardan 8 Mart afişlerinin asılmasına engel
14:03 Pirsûs anmasına katılan gençlerin duruşması ertelendi
14:01 Zilan Katliamı paylaşımına verilen ceza onandı
13:56 Emekliler taleplerini açıkladı
13:39 Gazetecinin yurt dışı çıkış yasağının kaldırılması talebine 7'nci yılında da ret
13:34 ‘Kent Uzlaşısı’ soruşturmasında iddianame hazırlandı
13:11 Gazeteci Oruç’a beraat ettiği suçlamalardan yeni dava
13:08 30 yıl sonra tahliye edildi
13:06 Mûş'ta Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü kuruldu
13:05 Şirnex’te 'fuhuş çetesi’ haberimiz Meclis gündeminde
12:34 Kurtulmuş: İmralı'dan gelen çağrıyı fevkalade görüyoruz
12:33 Ateşkese rağmen 828 saldırı düzenlendi
11:46 MKG, tutsak kadın gazetecilere kart gönderdi
11:38 DBP: İktidar somut çözüm adımları atmalı
11:26 Abdullah Öcalan’ın avukatlarından görüşme başvurusu
11:11 Kayyımdan burs için adli sicil şartı
11:00 Çayırlı'da asker korumasında ağaç kesimi
09:49 Êlih 8 Mart’a hazır: Öcalan’ın özgürlüğünü haykıracağız
09:26 'Ailesine kavuşturuldu' denilen D.D.'ye müebbet hapis
09:16 Gazeteci Diren Yurtsever'e dava
09:15 Tutsaklara kitap engelinin gerekçesinde yok yok!
09:12 ‘Büyük Kadın Buluşması’na çağrı
09:11 ‘Aile sizin, isyan bizim’ şiarıyla Feminist Gece Yürüyüşü’nde olacaklar
09:11 Anadolu Üniversitesi öğrencinin cebine göz dikti!
09:10 Kadın belediyeciliği: 122 kurum açıldı, 25 bin kadına ulaşıldı
09:09 Siyasetçi Erdoğmuş: Öcalan üzerine düşeni yaptı, muhatap iktidar
09:08 Kürdistan'da kadın gazeteciler zorluklara rağmen tarihi kaydediyor
09:07 Botanlı Barış Anneleri: Barış süreci tek taraflı yürümez
09:07 ‘Türkiye'deki çözüm özerk yönetim halklarını da etkileyecek’
09:06 Avukat Özdemir: Sürecin yürümesi için ‘umut hakkı’ düzenlemesi yapılmalı
09:05 ‘Sığınma evi’ değil özgür yaşam alanı: Jinwar
09:03 Cezaevinden 8 Mart mesajı: Özgürlük zihinlerde başlar
09:00 06 MART 2025 GÜNDEMİ
05/03/2025
23:47 İsrail, Suriye’nin birçok beldesine girdi
23:13 Şam iktidarı Lazkiye’de 4 kişiyi katletti
23:09 Beyaz Saray doğruladı: Hamas’la görüştük
21:56 Jineolojî Dergisi’nin 10’uncu yılı kutlandı
21:31 Çiğdem Doğu: Önder Apo kongreyi direk yürütebilmeli
Têkoşîn Ozan: Sürece en fazla kadınlar öncülük etmeli
21:27 Tişrîn Barajı’nın çevresi bombalanıyor
20:59 Bagok'ta askeri noktalar oluşturuluyor
20:53 Suriye’de çatışma: Ölü ve yaralılar var
20:48 CIA: Ukrayna’ya istihbarat ve askeri desteği durdurduk
20:39 KHK eyleminin 321'inci haftasında 8 Mart'a katılım çağrısı
20:32 İzmir'de gözaltılara tepki
20:29 Çandar: Önümüzde bir iç barış döneminin kapısı açılıyor, zarar vermeyelim
20:20 Kadınlar BM önünde: Özgürlük mücadelemizle demokratik toplum temelini atıyoruz
20:11 CHP’li Alp'ten Öcalan'ın çağrısına yönelik öneri: Çerçeve kanun çıkarılsın
20:02 Baş: Süreç hukuki güvenceye alınmalı ve Meclis zemininde sürdürülmeli
19:56 DEM Parti: Kürt yazarlar derhal serbest bırakılmalı
18:16 Kürt yazarların gözaltı gerekçesi: Kürtçe ders kitabı Hînker!
17:15 Basın Özgürlüğü Raporu: Gazeteciler en az 45 kez hakim karşısına çıktı
17:04 Kürt yazarlar gözaltına alındı
17:03 PYD’den Abdullah Öcalan'ın mesajına ilişkin toplantılar
16:04 Birçok kentte 8 Mart etkinlikeri
15:31 Eşbaşkan Amak'ın duruşması ertelendi
15:15 Çocuk parkına yapılan trafoya tepki
15:03 Bilkent Üniversitesi'nde 8 Mart afişleri toplatıldı
15:02 Sosyalist partiler: Demokratikleşme adımları atılsın
14:36 Akdeniz'de kayyıma karşı nöbet
14:34 DEM Parti heyeti CHP'yi ziyaret edecek
13:59 Öcalan'ın çağrısına Din Alimleri Platformu'ndan destek
13:55 Çayırlı'da ağaç kesimi sürüyor
13:31 DFG ve Kaboğlu'na 'Barış, Demokrasi ve Dostluk' ödülü
12:00 Xelfetî’de 8 Mart şöleni: Öcalan’ın özgürlüğü sağlansın
11:57 Pakistan’da saldırı: En az 12 ölü
11:12 DEM Partili vekil ve belediye eşbaşkanları toplandı
10:34 Bayındır: Sürecin ilerleyebilmesi için Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü sağlanmalı
10:08 Dîlok’ta işçilerin eylemi ikinci gününde
09:41 Aliağa Termik Santrali mühürlendi
09:10 Amedliler: Adım atma sırası devlet ve Meclis'tedir
09:09 Erkekler Jineolojî atölyeleri ile kadın hakikatini keşfediyor
09:09 Sanatçılar: Adımlar karşılıklı olmalı, herkes destek vermeli
09:07 170 ortaklı kooperatif: Kadınlar üretiyor, kazanıyor, güçleniyor
09:06 Fabrika önünde hakları için direniyor: Birleşirsek kazanırız
09:05 Hamzaoğlu: Demokratik Türkiye için ödev hepimize düşüyor
09:05 Bir yandan saldırı bir yandan görüşmeler sürüyor
09:03 Çocuklar da hakları da yasal güvencede
09:02 ‘Kürt kadınlar perspektifiyle yol gösteriyor’
09:00 05 MART 2025 GÜNDEMİ
04/03/2025
23:59 Tişrîn Barajı çevresi bombalanıyor
23:40 Zelenskiy savaşı sonlandırmak için atılabilecek adımları açıkladı
22:40 Amedspor stadyumu mora boyandı
22:11 Mêrdîn’de halklar iftarda bir araya geldi
21:12 Mustafa Karasu: Ateşkese uyulmalı, ‘Umut Hakkı’ yerine getirilmeli
21:00 ABD, Husileri ‘terör örgütleri’ listesine ekledi
20:56 BM Genel Sekreteri Guterres: Filistinliler büyük bir yıkım tehdidiyle karşı karşıya
20:51 DEM Partili Funda Akbulut'un ev hapsi kaldırıldı
19:54 Sigaraya zam
19:38 470 kişi Erîş Kampı’ndan ayrıldı
19:22 CHP İstanbul İl Kongresine soruşturma açıldı
19:13 MKM’den 8 Mart konseri
18:44 DİSK’li kadınlar 7 Mart’ta greve gidiyor: Birlikte ses yükseltelim
18:11 İnsan hakları örgütleri: Werîşe ve Pexşan’ın hayatları tehlikede
18:09 Tutsak HDK’li kadınlar: Baskıya yanıtımız eşit özgür yaşam mücadelemizdir
17:56 İstanbul Barosu Başkanı Kaboğlu: Dava siyasal operasyondur
17:23 Edirne’de Yunanistan sınırına duvar yapılacak
17:14 Eş Genel Başkanlar: Devletin rol alması gerekiyor ki yol haritası belli olsun
17:06 HPG’li Oğuz Çelik’in cenazesi 6 yıldan sonra ailesine verildi