AMED – Amed’te Dr. Tarık Ziya Ekinci için yapılan anmada söz alan isimler, Kürt sorununun çözümü yürüttüğü mücadeleye dikkat çekti. 

 

Türk Tabipler Birliği (TTB), Amed Tabip Odası ve İstanbul Tabip Odası, Dr. Tarık Ziya Ekinci için Çand Amed Kongre ve Kültür Merkezi'nde anma etkinliği düzenledi. 

 

Çok sayıda sağlıkçı ile sivil toplum örgütü temsilcisinin yanı sıra Ekinci’nin ailesinin de katıldığı anmanın yapıldığı salona, Dr. Mahmut Ortakaya’nın, “Jı tenduristiyê û azadiyê sexberî nabe. Jı tenduristiyê sexberî mirin, jı azadiyê sexberî bindestî tîne/ Sağlıktan ve özgürlükten tasarruf edilemez. Sağlıktan tasarruf ölüm, özgürlükten tasarruf sömürü getirir” sözünün yazılı olduğu pankart asıldı.

 

Anmada konuşan Amed Tabip Odası Başkanı Veysi Ülgen, hafızanın önemine vurgu yaparak, “Biz aydınlar, muhalifler, ötekilerin sesi olarak gerçek tarihi ortaya çıkarmaya çalışırız. Bu yüz yılda faili meçhul cinayetler, işkenceler, katliamalar olmuş. Bunlara şahitlik etmiş. Bu yüzyılda yaşamış olan herkes bizim için kıymetlidir. Tarık abi bu süreci aktivist olarak yaşamış. Tarık abinin yaşadığı dönemler her yerde Kürtçenin yasak olduğu yıllar, hekimlerin az olduğu yıllar. Kürt meselesine duyarlı olan herkes o dönem sosyalisttir. Tarık abi de o dönemin sosyalistlerinden. Sınıf mücadelesini benimsemiştir ve bir hekim olarak bu mücadelede yer almıştır” dedi.  

 

ÇÖZÜM İÇİN MÜCADELE ETTİ

 

 

TTB Merkez Konseyi 2’nci Başkanı Dr. Pınar Saip, Ekinci’nin kendileri için örnek bir insan olduğunu belirtti. Savaşların olduğu, insanların öldüğü, adalet ve demokrasinin olmadığı bir süreçten geçildiğinin altını çizen Saip,“ Tek adam rejimiyle yönetilen, haksız tutuklamaların olduğu, hukuksuz işten atmaların yaşandığı, kayyım atamalarının olduğu, her alanda hüküm süren şiddetin olduğu bir süreç yaşanıyor. Anadilde sağlık hakkı ve demokrasi mücadelesine çok katkıları olan bir insandı. Kürt meselesinin demokratik çözümü için mücadele etti ve son nefesine kadar bu mücadeleye devam etti. İlkeli yaşamı hepimize örnek oldu” diye kaydetti.  

 

İstanbul Tabip Odası Başkanı Osman Küçükosmanoğlu da söz alarak, İstanbul’da da çalışma yürüten Ekinci’nin daha çok Amed’de mücadele yürüttüğünü, bu nedenle Amed’de olmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.

 

‘EKİNCİ’NİN SON SÖZÜ’

 

Ekinci’nin kızı Dr. Zelal Ekinci de babasını “Yaşamının her alanında sözünü esirgemeyen, disiplinli ve düzenli bir insandı. ‘İyi yapamayacağınız bir işi hiç yapmayın’ derdi. Bu özellikleriyle meslek ve siyasi ananda özveriyle çalıştı, çalışkan bir insandı” sözleriyle anlattı. 

 

Babasının çalışmalarına dair aktarımlarda bulunan Ekinci, “Barış mücadelesi vefatına kadar sürdü. Kürt sorunu ve demokrasi sorunu ağırlaşarak devam ediyor. Babam bu karamsarlık içinde aydınlık Türkiye’yi göremeden aramızdan ayrıldı. Hayatını Kürt sorununun çözümüne adayan Ekinci’nin gözü arkada kaldı ama her türlü koşulda umudunu kaybetmeyen, pes etmeyen, teslim olmayan bir insandı. Babamın hastanedeki son sözü, ‘Türkiye’de Kürtler ve Türkler birlikte yaşamanın yollunu bulmalılar’ oldu” ifadelerini kullandı.  

 

Son olarak Ekinci’nin kardeşi Tahir Ekinci söz alarak, ağabeyinin yaptığı çalışmalara ve mücadeleye dair aktarımlarda bulundu. Ekinci, “Tüm yaşamı boyunca Kürt sorunun çözümü için yürüttüğü mücadeleden geri adım atmadı. Türkiye’ye huzurun, demokrasinin yerleşmesi, Kürt sorunun çözümüyle kalıcı barışın gelmesi son arzusuydu. Maalesef göremedi” diye kaydetti.

 

SELÇUK MIZRAKLI'DAN MESAJ

 

Amed Büyükşehir Belediye eski Eşbaşkanı tutsak doktor Selçuk Mızraklı’nın anma için gönderdiği mesajı okundu. Mızraklı’nın mesajı şöyle: “Sevgili meslektaşlarım, cesur yürek arkadaşlarım merhaba. Duydum ki; merkez konseyinden mücadele arkadaşlarımız demokrasi, özgürlük, adalet ve onur kavgasının başkenti Amed’e gelip bir kez daha paylaşım, dayanışma, sahiplenme ve dostluklarına hayat veriyorlar. 1700 kilometre uzakta da olsak yaratılan enerjiyi, gücü hissediyoruz. Bu tarz buluşmalarımızın geçmişi maalesef çoğu kez acıların, sancıların ertesinde olmuş. Ülkenin ve bölgenin tarihinin, yaşadıklarının özeti gibi... 

 

Ama aynı zamanda TTB mücadele geleneğinin yaratmış olduğu değerler kadar, bu değerleri kendisinde billurlaştırmış ustaların, neferlerin sahiplenilmesi de buluşmalarımızın gerekçesi olmuş. Bazen sürgünler, bazen cezaevleri ve bazen de acılarını ve anılarını sürekli yaşadığımız arkadaşlarımız, büyüklerimiz için. Üç ay önce 15 Ağustos‘ta ebediyete uğurladığımız Dr. Tarık Ziya Ekinci ağabeyimiz de yeri çok zor doldurulabilir meslek büyüklerimizden biriydi. Hekim, demokrat, düşünür, siyasetçi, sosyalist ve içinden geldiği Kürt halkının, hak ve özgürlük mücadelesinin neferi. 

 

 

Yazdıkları kadar yaptıklarıyla konuşulan, her meselenin hem bütüncül hem de öznel yanlarının soyutlamalarını yapan, ödüllere değil bedellere talip olan, insan, hekim, demokrat olmanın duyarlılıklarını asla kaybetmeyen büyük bir kişilik. 12 Mart’ın da, 12 Eylül’ün de hedefinde olup zindana konulan ama duruşundan ödün vermeyen, Paris’de sürgündeyken bile hem hekimlik yapan hem de ülkedeki mücadeleye destek veren yılmaz bir insan Tarık Ziya ağabeyimiz. Tarık Ziya ağabeyimizi anlatmak, anlamlandırmak, anılarımızı dile getirmek çok uzun bir mesai ister. Gerçek şu ki bu ülkede, bu şehirdeki hepimizin üzerinde emeği var, bıraktığı değerler, eserler var. Daha da ötesi onun bayrağını devralmış binlerce, on binlerce meslektaşı, yoldaşı Tarık Ziya’lar var. Tarık amca rahat uyusun. Kavgasını verdiği ilkelerin, değerlerin ve hakikatlerin bu ülkede yaşam bulacağının sözünü veriyoruz.

 

KÖTÜLÜĞÜN ENGELLERİNİ AŞACAĞIZ

 

Değerli dostlar, bilirsiniz ne kadar çok isterdim, isterdik ki şimdi sizlerle yan yana olalım özlem giderelim, paylaşarak acıları azaltıp sevinçleri, mutlulukları çoğaltalım. O günlerin mayası yüreklerimizde, zihinlerimizde, etkinliklerimizde, mücadelemizde yer buluyor. Birlikte güçlüyüz, birlikte kötülüğün, zorbalığın engellerini aşacağız. Merak etmeyin, ben ve sevgili Selahattin başkan Tarık amcaya da söz verdiğimiz gibi iyi ve güçlüyüz. Sizlerin varlığı güvencemiz, yaşam kaynaklarımızdan biri. Buluşacağız, muhteşem olacak diyerek ben ve Demirtaş sizleri kucaklıyoruz. Bizden dostlara yürek dolusu selamlar. Hûn her bijîn!”

 

SİNEVİZYON GÖSTERİMİ YAPILDI

 

Anmada, Ekinci’yi tanıyanların anlatımlarının yer aldığı sinevizyon gösterimi yapıldı. Ekinci’nin yaşamından, mücadelesinden bahsedilen gösterimi büyük bir ilgiyle seyredildi. 

 

 

Sinevizyon gösteriminin ardından “Serbest Kürsü” kuruldu. 

 

Burada söz alan Dr. Mahmut Ortakaya, salondaki kişilere işaret ederek, “Kürt meselesi ancak dostlarla birlikte hal olabilecek bir meseledir. Bu bakımdan bu dostluklar bizim için önemlidir” dedi. Ortakaya, Ekinci’nin toplumsal meselelerle ilgilendiğini ve bir takım çözümler ürettiğini söyleyerek, Kürt meselesinin çözümü noktasında da bir takım çözüm önerileri olduğunu kaydetti. Ortakaya, Ekinci’nin tercihinin her zaman emekten ve emekçiden yana olduğunu da sözlerine ekledi.

 

Ortakaya’nın ardından söz alanlarda yine Ekinci’den, mücadelesinden ve karakteristik özelliklerinden bahsederek, kendilerine örnek olduğunu belirtti. 

  

Anma, kapanış konuşmasıyla sona erdi.