HABER MERKEZİ - Son günlerde Suriye’de Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan saldırılara ilişkin açıklama yapan Özerk Yönetim, “Uzun yıllar bileşenlerin katkı esasına dayalı birliğini sağlayan demokratik ulus projesi sayesinde savaş ve çatışma olmadan bu toprakları savunduk” vurgusu yaptı.
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi, Suriye'deki son gelişmelere ilişkin yazılı açıklama yayımladı. Açıklamada Alevilerin yaşadığı bölgelerde yaşanan saldırılara dikkat çekilerek, Suriye halkının dayanışma ve birlik içinde olması tarihi bir gereklilik olduğu belirtildi.
MODERN BİR SURİYE
Suriye'de BAAS rejiminin devrilmesinden sonra yaşanan hızlı gelişmeler nedeniyle modern bir Suriye inşa etme arzusuna doğru ilerlemenin daha doğru olacağının belirtildiği açıklamada “Adalet ve eşitliğe dayalı bir ulusal yönetim modelinin geliştirilmesinde Suriye halkının dayanışma ve birlik içinde olması tarihi bir gerekliliktir. Ülkemiz Suriye'de tarihi bir zenginlik olan ve ulusal toplumsal değere sahip olan çeşitlilikler var. Baas Partisi'nin yok ettiği bu zenginlik, Suriye'nin gerçekliğini ve gerçek kimliğini ortaya koyacaktır. Suriye sahillerinde Alevilere yönelik yapılan eylemler, Hama ve Humus'ta Noel ağaçlarının yakılması, Suriye'nin ve geleceğinin çıkarlarına hizmet etmemektedir. Suriye'nin çeşitliliğini ve ulusal zenginliğini korumak, güçlü bir Suriye inşa etmenin önemli bir temelidir” denildi.
DEMOKRATİK ULUS VURGUSU
Kuzey ve Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi olarak, Suriye'de çeşitliliğin korunmasının, sembol, gelenek ve göreneklerin ihlal edilmemesinin acil bir gereklilik olduğunu teyit edildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: “Bileşenlerin hak ve kutsal değerlerini korumak ulusal bir görevdir. Suriye'nin herhangi bir bölgesine yönelik yanlış yaklaşımlar olumsuz sonuçlar doğuracak ve Suriye’ye hiçbir fayda sağlamayacaktır. Daha fazlası savaş ve çatışmalara yol açacak ve Suriye'nin birliğini zedeleyecektir. Uzun yıllar bileşenlerin katkı esasına dayalı birliğini sağlayan demokratik ulus projesi sayesinde savaş ve çatışma olmadan bu toprakları savunduk.”