Narin Güran davası: Baba Arif Güran da telefon kayıtlarını silmiş

img

AMED -  Narin Güran davası duruşmasında konuşan Avukat Nahit Eren,  "Baba Arif Güran aynı zamanda telefondaki kayıtlarını silenlerden biri. Google'da 'geçmişi sil' diye arama yapılmış. Ben bunlardan şüphe duymayayım da kimden duyayım?" dedi. 

Amed’in Rezan (Bağlar) ilçesine bağlı Çulî kırsal mahallesinde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran’ın ölümüne dair açılan davanın 2'nci duruşması verilen ara ardından devam ediyor. Diyarbakır 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, anne Yüksel Güran, amca Salim Güran, ağabey Enes Güran ile ailenin komşusu Nevzat Bahtiyar tutuklu olarak yargılanıyor. Duruşma salonunda haklarında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanıklar ve avukatları hazır bulundu.
 
Duruşmayı Meclis İnsan Hakları İnceleme Komisyonu, Amed Barosu avukatları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatlarının yanı sıra çok sayıda siyasetçi, çocuk ve kadın örgütü temsilcisi de izliyor. 
 
Savcı, duruşmada verilen aranın ardından, mütalaanın özetini sundu.
 
Savcı, her 4 sanığın da ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti. 
 
Ardından mütalaaya karşı savunma yapıldı. 
 
İlk olarak konuşan Narin’in babası Arif Güran, olay günü Êlih’te olduğunu söyleyerek, akşamüstü gittiği komşu mahallede, komşusunun kendisini arayarak, Narin’in kayıp olduğunu söylediğini belirtti. Narin’in kendisi ve eşi Yüksel Güran için farklı ve önemli olduğunu anlatan Güran, “Bir anneyi evladıyla sınıyorlar. Hem evladını aldılar, hem evladıyla sınıyorlar. Eşim beni aradı, ‘Yemeğe gelecek misin?’ dedi. Yetişemeyeceğimi söyledim. Sesi bana tedirgin geliyordu” dedi. 
 
Köye vardığında kalabalığı gördüğünü ve fenalık geçirdiğini anlatan Güran, “Bu kalabalık hepsi buradaysa kızımın başına bir şey geldi diye düşündüm. Aramalara katıldım. ‘Herkes aramalara katılsın’ dedim. Köyde köpekler vardı. ‘Bu köpekler kızıma saldırmış, Mısır tarlasına girmiş’ diye düşündüm. Ben kimseyi savunmuyorum. Kızım için canımı veririm” diye konuştu. 
 
BABA YİNE BAHTİYAR'I SUÇLADI
 
Ardından yaşanan olayları, gözaltı ve tutuklama süreçlerini anlatan Güran, Bahtiyar’a işaret ederek, “Benim 8 yaşındaki kızımdan ne istedin? Eğer öldürmek istiyorsan ben buradaydım, beni öldürseydin. Beni neden öldürmediler de, beni kızımla sınadılar. Bu adam eli bile titremeden yanımda duruyordu. Eğer Salim senin başına silah dayadıysa, senin evladın varsa, Narin benim evladım değil miydi? Senin başına silah dayadıktan sonra, gelip söyleseydin. ‘Salim’in korkusundan bu cenazeyi çıkaramadım, cenaze burada’ deseydin. ‘İtirafçı’ diyorlar. Neyin itirafçısı? Bu dünyada da senin imanına, dinine davacıyım. Bunun üstünde kalkıp, Narin’in annesinin namusu üzerinden konuşuyor. Bir insan kalkıp önce kendi namusuna, şerefine baksın. Ben eşimi tanıyorum. Eşimin iffetine laf atanlar kendisinden utansın. Herkes kendi ailesinden, çocuklarından sorumludur. Kimse kimsenin iffetine laf söyleyemez” diye konuştu. 
 
Güran, “Bu ne acımasızlıktır. İddianamede kızımı kim katletmiş belli değil. Ben adalet istiyorum. Buradakiler benim canımdır, ruhumdur. Birileri koltuğundan olmasın diye, bir aileyi yok ediyorlar burada. Sizin vicdanınız nerede? Kimse Narin için bir şey yapmamış. Kızım için bir şeyler yapan sadece devlettir. Devlet benim kızımı bulmuş, mezarını yapmış”  dedi.
 
Arif Güran'ın konuşması sırasında ağlaması üzerine sanık Enes Güran sinir krizi geçirdi. Sanık yakınları arasında yaşanan sözlü gerginlik ardından mahkeme duruşmaya ara verdi.  Duruşma salonu boşaltılıyor.
 
SANIK YAKINLARI HAKKINDA KARAR
 
Aranın ardından duruşmaya devam edildi. Sanık yakınları duruşmaya alınmazken, mahkeme başkanı bundan sonraki süreçte sanık yakınlarını duruşmalara almayacağını aktardı. 
 
Sanık avukatları sadece bir kişinin sorun çıkardığını, diğer aile üyelerinin sorun çıkarmadığını belirterek, sanık yakınlarının duruşmaya alınmamasına itiraz etti. Avukatlar, aile üyelerinin alınmaması durumunda mahkemenin kapalı devam etmesi talebinde bulundu. Mahkeme talebi reddetti. 
 
Duruşma, savunmalarla devam etti.
 
ARİF GÜRAN’IN AVUKATI: MADDİ GERÇEĞE ULAŞILMALI

Müvekkili Arif Güran’ın adalet için duruşma salonunda olduğunu dile getiren avukatı Kocakaya, “Herkesin anlayışla karşılaması gerektiğini düşünüyorum. Bizim tanıklıkla yaşadığımız acıyla, Arif Güran’ın yaşadığı acı bir değil. O yüzden söylediklerindeki şeyleri es geçmememiz gerekiyor. Biz neden bir yargılama yapıyoruz? Yargılama sonucunda birinin ceza alması mı önemli, yoksa adaletin tecelli etmesi önemli? Eğer adaletin tecelli etmesi için bu ağır yükün altına giriyorsak, hukukun dışına çıkmamız gerekiyor. Arif Güran kızının ölümüne dahil olan herkesin cezalandırılmasını istiyor. Ama bu 4’ü ceza alsın değil, istenen bu değil. Bu adalette değil. Narin Güran’ın kim katletti? Bu olayın arkasında ne var? Bu olay nasıl gerçekleşti? Buradaki sanıkları bu olayın failleri mi, bunu öğrenmemiz lazım adaletin tecelli etmesi lazım” dedi. 

 
Güran ailesinin cinayetle ilgisi olmadığını öne süren Kocakaya, “Bir annenin kendi çocuğuna kıyması, bir ağabeyin kardeşine kıyması, bir amcanın yeğenine kıyması gibi şeyler olacak, Arif Güran’da sessiz kalacak… Adam, ‘Benim kızım katledildi’ diyor ama yine de ‘Arif sen içindesin’ deniyor. Sanal medyada, ağlayan görüntülerine, ‘Arif yine manipüle ediyor’ deniyor. ‘Narin senin kızın değil, benim kızım, ben senden daha çok üzüldüm’ deniyor. Bu nasıl dene bilinir? İnternette, ‘Karar belli’ dendi. Bizler eğer burada yargılama yapıyorsak, herkesin bu yargılamaya saygı duyması gerekiyor. Biz hukukçular peşin yargı veremeyiz. Arif Güran acılı bir baba. Adalet arayışını çok görmeyin. Bu dosya öyle yabana atılır bir dosya değil” ifadelerini kullandı. 
 
Ardından söz alan Amed Baro Başkanı Abdulkadir Güleç, mütalaayla ilgili kimi tespitlere değindi. Müşterek faillikle ilgili sanıkların ortak hâkimiyet kurduğu noktasındaki tespitin çok yerinde olduğunu ifade eden Güleç, ulusal kriminalin raporuna da dikkat çekti. Raporda yer alan ev civarındaki hareketliliğe işaret eden Güleç, 4 sanık hakkında mütalaada
cezalandırma talep edildiğini hatırlatarak, talebe iştirak ettiklerini belirtti. Güleç, “Hepimizin temel amacı Narin’in katillerinin bulunmasıdır. Katillerin bulunması için mücadele ederken, aslında Arif Güran’la aynı noktada gidiyoruz. Cinayet aydınlatıldığında, gerçek, hakikat ortaya çıktığında eminin Arif Bey’inde bizim de kamuoyunun da vicdanını rahatlayacaktır” şeklinde konuştu. Güleç, yazılı sundukları savunmayı da tekrar ettiklerini sözüne ekledi.
 
ARKAŞ: KOLLUK DELİLLERİN YOK OLMASINA SEBEP OLMUŞTUR
 
Duruşma Amed Barosu avukatlarından Metin Arkaş’ın savunmasıyla sürdü. Çocuğa karşı işlenmiş suçların, topluma karşı işlenmiş bir suç olduğunu söyleyen Arkaş, “ Narin kendi ailesi içerisinde kaybedildiği için bütün toplum hatırası içinde birleşti. Bugün Sıla bebeğin faillerinin de  yargılaması yapıldı. En temel hak olan yaşam hakkı ihlalinin ihlal edildiği bir dönemden geçmekteyiz. Çocukların yaşam hakkını korumak bireylerin ve devletlerin en temel görevidir. Kayıp çocuk vakalarının önlenmesi ve aydınlatılması devletin görevidir. Ama bu vaka ve diğer vakalarda da gözlemlediğimiz kolluğun ve devlet kurumlarının işleyişinin iyi olmadığıdır” ifadelerini kullandı. 
 
“Narin gibi kaybedilen diğer çocuklar için aynı sorumlulukla yaklaşmamız gerekmektedir” diyen Arkaş, “ 2016’dan beri Türkiye’de kaç çocuğun kaybolduğuna dair bir veri yoktur. Narin’in katledilmesindeki süreçlerde Türkiye’de kayıp çocuklarla ilgili yapısal sorunların bulunduğu görülmektedir. Devletin faillerin tespitini yapması ve yargılaması, yükümlülüğünün devamıdır” diye belirtti. 
 
Narin’in katledilmesine dair arama faaliyetleri sürdüğü süreçte aileden şüphenilmemesinin delillerin karartılmasına neden olduğuna dikkat çeken Arkaş,  “Delillerin zamanında toplanması halinde muhtemel diğer sanıklar da tespit edilecekti ve cinayet saiki tam olarak ortaya konulabilenecekti. 19 günlük süreç içinde kolluk kuvvetleri delillerin yok olmasına ve ihmallere neden olmuştur” diyerek, mütalaaya iştirak ettiğini belirtti.
 
Amed Barosu avukatlarından Asya Cemre Işık da, “21 Ağustos’a kadar hiç birimiz Narin’den haberdar değildik, 8 Ağustos’a kadar Narin’in nerede olduğunu bilmiyorduk. Güran ailesinden, Çûlî Mahallesi’nden haberdar değildik. Biz adalet için buradayız. Biz neden buradayız? Bu çok önemli. Sanık kürsüsünde kimin oturduğunun bizim açımızdan kişisel olarak bir önemi yok. Tabi ki bir ailenin sanık koltuğunda oturması vicdan açısından kötü bir şey. Ama biz bunlara çok şahitlik ettik. Takip ettiğimiz dosyalarda failler genelde aile içindendi. O yüzden bizler açısından evet çok üzücü ama şaşırtıcı değil” diye kaydetti.  
 
Konuşmasının devamında Müşterek faillikten bahseden Asya Cemre Işık, “Sanıkların olay saatinde, olay yerinde bir arada oldukları sabit. Olay saatlerinde ahırda hareketlilik olduğu yönündeki rapor, dosya arasına girdi. Sanıklar ve tanıklar sık sık beyan değiştirdi. İşin içinde nasıl çıkacağımızı bilemedik. Bu bize tanıkların yönlendirilmiş olduğu üzerine büyük bir izlenim uyandırdı. Bu değişiklikler hem tanık hem sanık beyanlarındaki çelişkiler ve değişiklikler, organizasyonunun devam ettiğini açık net bir şekilde ortaya çıkarıyor” diyerek, bu nedenle mütalaaya iştirak ettiklerini ve sanıkların cezalandırılmasını istediklerini söyledi.
Amed Barosu avukatlarından Behlül Barlık da, daraltılmış baz istasyonuna dair konuştu.
 
‘ENES GÜRAN OLAYDAN UZAK TUTULMAYA ÇALIŞILDI’
 
Amed Barosu avukatlarından Aydın Özdemir, dosyanın geneline bakıldığında, soruşturmanın belli bir aşamadan sonra, üst bir aklın soruşturmayı yönlendirdiğinin açık olduğunu kaydetti. Özdemir, “Belli bir aşamadan sonra sanıkların tanıkların konuşmalarını silmesi, ‘hatırlamıyorum, bilmiyorum’ gibi ortak beyanlarda bulunması… Biz burada organize bir şekilde bu soruşturmanın yönlendirildiğini düşünüyoruz. Enes toplamda 8 ayrı beyanda bulunmuş. Enes Güran saatlerle ilgili çok bariz çelişkiye düşmüştür. Neden bir anda beyanlarını değiştirdi? Bize göre bu değişiklik basit bir yanılgıdan ibaret değil” diyerek, çelişkileri açıkladı. 
 
Enes Güran’la ilgili bir diğer hususun gözündeki morluk, vücudundaki izler olduğunu dile getiren Özdemir, bu durumla ilgili de ifadelerinde çelişkiler olduğunu hatırlattı. Özellikle Enes Güran’ın bu olaydan uzaklaştırılmaya çalışıldığına dikkat çeken Özdemir, Enes’in uyduğunu söyleyen Hediye Güran’ın tanıklığına güvenmediklerini ve “kurgulanmış” bir ifade olduğunu söyledi. Enes Güran’ın en baştan en sona girdiği çelişkili cümleleri hatırlatan Özdemir, bahsi geçen aile toplantısında ismi en çok geçenin Enes Güran olduğuna da dikkat çekti. Özdemir, “Tüm bu nedenle Enes Güran’ın bu cinayette müşterek fail olduğunu düşünüyoruz” dedi. 
 
‘NEVZAT’IN EN UFAK BİR PİŞMANLIĞI YOKTUR’
 
Özdemir, Bahtiyar’a ilişkin ise şu ifadeleri kullandı: “Nevzat Bahtiyar, ‘Salim tarafından tehdit edildim ve cesedi götürdüm’ diyor. Nevzat bu işin içinde olmasa, yolun yarısında vicdanına yenik düşerdi. Eylemini sonuna kadar gerçekleştiriyor. Nevzat bu eylemde mağdur mudur, masum mudur? Kamuoyunda mağdurmuş  gibi bir algı var. Nevzat Bahtiyar cesedi oraya götüren kişidir. Bahtiyar bu eylemden sonra evine geri dönüyor yemek yiyor, namaz kıldığın söylüyor. İnançlı bir insan Allah’ın huzuruna nasıl çıkar aklım almıyor. Dolayısıyla Nevzat bu olayın masumu değil, iştirak halinde hareket eden kişidir. Nevzat ne pişmanlık duymuştur ne de itirafçıdır. Nevzat kaçış yolu bulamadığı için beyanda bulunmak zorunda kalmıştır. Bize göre Nevzat’ın en ufak bir pişmanlığı yoktur. Nevzat bütün gerçekleri anlattığını düşünmüyoruz. Bir çok çelişkili beyanlarda bulundu. Narin’in cansız bedeni bulunmamış olsaydı, Nevzat’ın aracı kameraya yansımamış olsaydı belki biz bugün bu yargılamayı yapamazdık. Kimsenin umurunda olmayacaktı ve olayın üstü kapatılacaktı.”
 
Bütün sanıkların eylemi birlikte gerçekleştirdiği kanaatinde olduklarını belirten Özdemir, bu nedenle hepsinin cezalandırılmasını talebinde bulundu.
 
Sonrasında söz alan Amed Barosu avukatlarından Erdem Kaya, dosyadaki en önemli delilin Salim Güran'ın arabasında bulunan DNA örneği olduğunu söyledi. Narin'e ait DNA örneğinin bile Salim Güran’ın ceza almasına yeterli bir delil olduğuna dikkat çeken Kaya, sanık Salim Güran’ın cinayetin işlendiği sıralarda evde olduğunun açık olduğunu belirtti. Salim Güran’ın ifadelerindeki çelişkilerine ve ifadelerdeki değişikliklerin, yeni delillere göre ifade değiştirdiğinin göstergesi olduğunu sözlerine ekleyen Kaya, Salim Güran’a yönelik verilen ifadelere dair, hal ve hareketlere yönelik bir çok hatırlatmada bulunarak, “Salim Güran’ın cinayet sırasında olay yerinde olduğu açıktır” dedi.   
 
Mehmet Selim Atasoy ve oğlu R.A.’nın Narin'in bedeni gömülürken gözcülük yapmış olabileceğini düşündüklerini belirten Kaya, “Salim'in öldürme eylemi sırasında olay yerinde olduğu da açıktır. Maddi gerçek el birliği ile gizlendi. Narin'in 17.40'ta Maşallah Güran'ın evine geldiği iddiası da tamamen yalandır” ifadelerini kullandı.
 
SANIKLARIN CEZALANDIRILMASI İSTENDİ 

Aranın ardından savunmalara devam edildi. Savunmasına devam eden Kaya, Yüksel Güran’ın şu ana kadar 7 ifade verdiğini hatırlatarak, yanıltıcı beyanlarda bulunduğunu kaydetti. Yüksel Güran’ın yanıltıcı beyanlarını anımsatan Kaya, “Cinayetin olduğu saatler sanığın olay yerinde olduğu görülmektedir. Sanığın oğlunu savunması iştirakı açıkça ortaya koymuştur. Anne Yüksel Güran’ın oğlunu korumaya çalıştığı tespit edilmiştir. Yine sanık mor eşarba ilişkin yanıltıcı beyanlarda bulunmuştur. Kızı için baba Arif Güran’ı aramaması cinayetin gizlenmeye çalıştığını açıkça göstermektedir. Suça iştirak ettiğini düşünüyoruz ve mütalaaya iştirak ediyoruz” diyerek, sanıkların cezalandırılmasını istedi.

 
Amed Barosu adına söz alan Avukat Nahit Eren, “Bizim bu dosyada en çok tartışmamız gereken şey ne? Delillerin sosyal medyada, televizyonlarda tartışıldığını, televizyonda suçlamalar yapıldığına tanıklık etmedim daha önce. Sosyal medyada neyin amaçlandığını da hissettim. Bir avukatlar kamuoyunda oluşturacağımız algıya göre mi yargıçlar karar veriyor? Güran ailesi ortaya koyduğumuz delillere göre, ‘Bizler iştirak halinde değiliz’ diyorlarsa hükmü yine siz kuracaksınız” dedi. İşkence iddialarına dair konuşan Eren, “Eğer suçun mağduru kendisine yönelik işkenceye, herhangi bir başvuruya dökmüyorsa, suç duyurusunu nasıl yapabilirim. ‘İşkence görmedim, Amed Barosu’ndan böyle bir talep yok’ derse… Mağdurun ya da mağdur yakınlarının kabul etmediği bir pozisyonda o suç duyurusunu da yapamam” şeklinde konuştu.  
 
Baran Güran’ın kendilerine vekalet verdiğini hatırlatan Eren, “Eğer ben işkence iddiasına ses çıkarmayan bir baro başkanıysam neden bana vekalet çıkarırsın? 23 Eylül’de bir kez daha arandım. Bu defa kalabalık bir grup geldi. Bu görüşmede ne oldu? Bu ailenin ağır itam altında kalmaması noktasında, bütün ailenin şüpheli olduğunu, zan altında olduğunu söyledim. Ne konuştuysak sonuca varamadık. Cezaevinde akrabalarına işkence yapılıyor dendi. Bu defa cezaevine gittik. Kolluk aşamasında anlattınız ama cezaevinde bu çok zor. Çünkü ‘Enes cezaevinden götürülmüş, dişleri çekilmiş, ayak tırnakları çekilmiş’ dendi. 16 Eylül’de görüştükten sonra 17 Eylül itibariyle avukatlarla anlaşma sağlanmıştı. Geldiklerinde kendilerinden öğrendim ve ‘Cezaevinde böyle bir iddia varsa, özel avukatlarınız var. Bir görüşme gerçekleştirsin, eğer gerçekse bizde dahil olacağız’ dedik. Avukatlar bize dönmedi, görüşmelerden ne çıktı bilmiyoruz. 23’ündeki görüşmeden sonra Baran beni aradı. ‘Babam ve ben bir kez daha sizinle görüşmek istiyoruz’ dediler. Arif ve Baran Güran’la bir kez daha görüştük. 16, 23 ve 24 Eylül’de görüştük. Vekalet bende. Beni ne zaman azlettiler biliyor musunuz? 21 Ekim’de. Maalesef bu dosyaya küçük çocukların yanlış ifadelerle olaya alet edildiği cümlesini kurdum. Baran gerkeçesinde bunu yazmış. Çıktı televizyon programda, ‘Aileme kötü ithamlarda bulunduğu için’ diyerek azlettiğini söyledi” ifadelerini kullandı. 
 
‘6 DAKİKA İLERİ ALINCA DURUM DEĞİŞİYOR’
 
Salim Güran’ın avukatının sanal medya hesabı üzerinden paylaştığı bir görüntüyü izlettiren Eren, "Ulusal Kriminal de meslektaşımın düştüğü hataya düşmüş. Ulusal Kriminal, 15.34 diyor, ancak 6 dakika ileri alınca durum değişiyor. Önceki araç bir traktör. Ruhi Kaya, kamera görüntülerinden geçiyor ve oradan 1 dakika sonra gelen bir otomobil var.  Buna niye değindim? Nevzat’ın aracının yukarıdan aşağıya indiğini göremiyoruz. Ama iddiası doğruysa, Salim’in aracının geldiğini görebiliriz. Göremeyeceğimiz bir yol da var. Salim’in aracı, 16.18’de köyde. 16.13’te burada, kavşakta şu an devam ediyor. 16.10’da Arif’in evinden ayrılıyor. Baz verisi hepimizin önünde" şeklinde belirtti.
 
‘GERİYE DÖNÜK ARAMA KAYITLARI SİLİNİYOR’
 
Salim Güran’ın geri getirilen WhattsAap ve telefon görüşmelerinin dosyada yer aldığını dile getiren Eren, “22 Ağustos’ta telefondaki ses kaydı kapatılıyor. Geriye dönük bütün arama kayıtları siliniyor. Bütün WhattsAap görüşmeleri siliniyor. Bize, ‘Eskortlarla görüşüyorum, bu yüzden sildim’ diyor. Sonrasında ‘Evde bulunan silahlardan dolayı sildim’ dedi. Bunların açığa çıkma ihtimali ne? Şüphelendiğim bir olgu varsa bu kayıtları silerim. Narin’in kaybolmasıyla ilgili bir bağın ya da kaygın yoksa niye bu kaydı silersin? Demek ki gözaltına alınacağından şüpheleniyorsun” şeklinde konuştu.
 
POLİSİN İNCELEMEDİĞİ GÖRÜNTÜLERİ ANLATTI 
 
Eren, konuşmasına şöyle devam etti: “Salim Güran okul görevlisi Sabri ile görüşüyor. ‘Okula gelme, kapıyı aç jandarma gelecek, görüntüleri izleyecek’ demiş. Bir kez daha aramış. Bu görüntüler 20.39'da izleniyor. Jandarmanın gelişi 20.53'te oluyor. Bu hoca imam mı diye şüphelendim. Kamerada dört dakikalık bir kararma var. Elektrik kesintisi olsa diğer kamera da karardı ama diğerlerinde kesinti yok. Bu hocayı bir daha Hediye Güran'ın ifadesinde gördüm. ‘İlk defa o görüntüleri Samet hoca izletti’ diyor. Bu ayrıntı ile savunma yapması, Hediye'nin evde Enes'in olduğu algısı oluşturmak amacıyla yaptığını gösterir. Hediye evinin önündeki kocaman aracı bile görmediğini söyledi. Ben bu tanığa nasıl inanacağım? Hocanın tam olarak kim olduğunu da bilmiyoruz. Salim Güran Şakir başçavuşu arıyor. Başçavuş izinli olduğu için yarım saat sonra diğer komutanı arayarak, Narin'in kaybolduğunu söylüyor. Muhtar kolluğa kaybolma saati vermesine rağmen, kolluk o saate göre arama yapmıyor. Kolluk bunu nasıl yapabiliyor? Dara kameralarının dışında 360 derece dönen bir kamera daha var. O kamera çevreden ziyade zemini çeken bir programa sahip. Ama o kamera Eğertutmaz Deresi’ni görüyor. Kolluk o kamerayı da incelememiş.”
 
‘HALIDAN SADECE 2 DNA ÇIKIYOR’
 
Deliller ve ifadeler üzerinden dosyadaki birçok çelişkiye ve şüphe uyandırıcı durumlara işaret eden Eren, “Halılardan onlarca sürüntü örneği alınıyor. Sadece 2 insana DNA örneği çıkıyor. Evinizdeki bir yolluğun üzerinde bana göre evinizde olan herkesin DNA örneği olur” dedi.  Eren, “Acılarını anlayabiliyorum ancak baba Arif Güran da aynı zamanda telefondaki kayıtlarını silenlerden biri. Google'da 'geçmişi sil' diye arama yapılmış. Ben bunlardan şüphe duymayayım da kimden duyayım?” diye sordu.  
 
'HEPSİ TELEFON KAYITLARINI SİLMİŞ'
 
Eren, “Devran, Kurtuluş, Fuat, hepsi telefon kayıtlarını silmiş. Diyorlar ki, ‘Biz hep siliyoruz.’ Bu dosyada beni en çok yoran şey, Salim’in kullandığı araçta Narin’in DNA kaydının bulunması. Devran’ın DNA’sı çıkıyor. Muhammet Kaya’nın DNA kaydı var. Salim’in biyolojik incelemedeki karşılaştırması neden yok? Salim’in DNA örneği yok. Peki, bu DNA bize neyi ifade ediyor? Bir şekilde bulaşmış DNA. Salim, önceden binmiş diyor ve bir cinayet işleniyor, yarım saat sonra araç hareket ediyor. Cinayet mahallinden bulaşma, arabaya bulaşması daha mantıklı” diye belirtti. 
 
'NARİN'İN ELBİSESİ NEDEN BU ARAÇTA?'
 
Eren, Enes’e “ Narin herhangi bir eşyasına dokundun mu?” diye sorduğunu söyleyerek, ekledi: “Narin’in başka bir araçta daha DNA’sı çıktı. O araç, Muhammet Kaya’nın aracı. Terlik meselesinde kullanılıyor. Araçtaki pembe kıyafette Narin’in DNA’sı var. Elbise neden bu araçta? O elbisede leke olarak kimin DNA’sı çıkıyor? Enes’in. Peki, o elbise nerede? Baran’ın ifadesine göre, ‘Ben elbiseyi aldım, babamın arabasına koydum, belki jandarma koku için ister’ dedi. Jandarmaya sorduk, beyaz elbise aldıklarını, ancak pembe elbiseden bahsedilmediğini söylediler” diye belirtti. 
 
'VALİLİK NEYE GÖRE AÇIKLAMA YAPTI?'
 
Eren, olay mahallinden alınan sürüntü örneklerine de dikkat çekerek, şunları söyledi: “Bu örnekler üzerinden biyolojik inceleme yapıldı. Neredeyse yarısında kan pozitif çıktı. Başka pozitif sonuç veren ne var? Arif Güran’ın ahırının zemininden alan insan kanı. Biri merdiven, biri ahır zemininden. Diğeri de kayaların üzerinde bulundu. Hepsi insan kanı. Peki ne demek istiyorum? O zaman olay mahalinde bir boğuşmaya işaret ediyor bu veriler. Taşların üzerinde bulunan kan örnekleri haber olunca Valilik hemen açıklama yaptı köyde burnu kanayan birine ait diye. Rapor mu geldi diye sordum savcıya, hayır dedi. Neye ve kime göre açıklama yaptı valilik?” diye sordu. 
 
BAKANLIK AVUKATLARININ BEYANLARI
 
Sanıkların fikir ve birlik içinde hareket ettiğini söyleyen bakanlık avukatlarından Elif Aslı Şahin, savcının mütalaasına iştirak ettiğini belirtti. Elif Aslı Şahin, “Sanık ve tanıklara ait tüm çelişkili beyanların, raporlar, kamera görüntüleri, cezaevi görüşmeleri, ses kayıtları dikkate alındığında özetle sanıkların müşterek fail oldukları açıktır. İştirak halinde çocuğu öldürme suçunu işledikleri sabittir” diyerek, her birinin ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmaları ve tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi. Bakanlık avukatlarından Abdullah Yılmaz da sanık ve tanık ifadelerindeki çelişkiler ile tutarsızlıklara dikkat çekti. Var olan 36 tanık arasında çelişkiler olduğunu belirten Yılmaz, aynı çelişkiler tanıklar arasında da olduğunu kaydetti. Sanıkların olayı gizleme çabalarının, ifadelerdeki çelişkilerin müşterek failliği oluşturduğunu söyleyen Yılmaz, “Tüm somut delillerle birlikte değerlendirildiğinde sanıkların suça iştirak etmeden kaynaklı fail oldukları açık. Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmalarını ve tutukluluk hallerinin devamını talep ediyoruz” dedi. Son olarak söz alan bakanlığa bağlı avukat Özge Aydiş Toy, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasını isteyerek, mütalaadaki sevk maddeleri doğrultusunda tüm sanıkların cezalandırılması talebinde bulundu.
 
Duruşma yarın sanık ve sanık avukatlarının savunmasıyla saat 09.00’da devam edecek.
 

Diğer başlıklar

13/01/2025
22:54 DEM Parti'den 'Beşiktaş' tepkisi
22:48 Tişrîn Barajı’nda nöbet 6’ncı gününde
21:42 Akdeniz'de yüzlerce genç kayyıma karşı direnişte
21:14 Coşkulu Serê Salê kutlamaları
20:34 ‘Yenidoğan çetesi’ davası: Sağlık Bakanlığı da ölümlerden sorumludur
19:43 Akdeniz'de kayyım protestosuna polis saldırısı: Kitle ablukayı kırdı
19:38 Adana’da tutsaklara para gönderildi
18:57 Rapor: Wan’daki kadınların yüzde 84’ü eşitsizliğe karşı mücadele ediyor
18:48 Amed ilçelerinde Serê Salê etkinlikleri
18:13 Mazlum Abdî, Mesûd Barzanî’nin temsilcisini kabul etti
18:06 Birçok kentte kayyım protestosu: Bu irade karşısında kaybedeceksiniz
17:55 Mersin Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde kayyım tepkisi
17:16 Peyas Belediyesi Eşbaşkanı Cengiz Dündar hakkında tahliye kararı
17:11 Gözaltına alınan Akpolat: Ne olduğunu bilmiyoruz
17:05 30 barodan ortak açıklama: Kayyım hukuk ve demokrasi ihlalidir
16:49 Kayyıma karşı işçiler nöbette: Geri adım atmayacağız
16:02 Özel: Erdoğan CHP’li belediye başkanını çağırıp AKP’ye davet etti
15:46 Sırrı Süreyya Önder MA'ya konuştu: Öcalan Kürtlerin özgürlüğü kadar güvenliğini de önceliyor
15:21 2024 son 53 yılın en sıcak yılı oldu
15:04 Aydın'da şüpheli kadın ölümü
14:43 8 cezaevi raporu: Tecrit en üst seviyede
14:29 Tatos'ta saldırılara karşı yürüyüş
14:07 Akdeniz'de polis engelini aşan kitle belediyeye yürüdü: Teslim olmayacağız, vazgeçin
13:46 Tutsaklara işkenceye karşı suç duyurusu
13:32 Leyla Güven: Sürece amasız fakatsız katkı sunmaya hazırız
13:09 Akdeniz'de kayyım protestosunda direniş mesajı
13:07 HDP'li eşbaşkana 15 yıl hapis istemi
12:59 Beşiktaş Belediyesi'nde açıklama: Algı operasyonu yürütülüyor
12:45 Tutsak Yalçın'ın tahliyesine 4'üncü engel
12:31 İş bırakan emekçilerden 11 talep
12:21 2024’te en az bin 897 iş cinayeti
12:06 İzmir Büyükşehir Belediyesi 103 taşınmazı satışa çıkardı
12:00 DEM Parti: Kayyımla çözüm ihtimali sabote ediliyor
11:52 Kayyımın ilk icraatı Erdoğan'ın fotoğrafını asmak oldu
11:12 Almanya: Kürtler Suriye’deki siyasi geçiş sürecinde rol almalı
11:04 Özgür Özel'den 'kumpas' tepkisi
10:56 Hızlı tren biletlerine zam
10:53 Gever kırsalında askeri operasyon
10:39 Beşiktaş Belediyesi polis ablukasında
10:30 Balıkesir'de işçi servisi devrildi: 26 yaralı
10:04 7'si DEM Partili 9 belediyeye kayyım
09:47 Tişrîn Barajı neden hedefte?
09:18 Hatimoğulları ve Bakırhan'dan Akdeniz tepkisi: Kayyım darbedir
09:11 Mahkeme kararını hiçe sayan kayyım 190 kişiyi işten çıkardı
09:10 Balatçık 44 yıl sonra yeniden kadınlara emanet!
09:08 EHP Genel Başkanı Öztürk: Öcalan'ın yol haritasını doğru buluyoruz
09:00 13 OCAK 2025 GÜNDEMİ
08:38 Beşiktaş Belediye Başkanı Akpolat gözaltına alındı
08:10 Akdeniz Belediyesi'ne kayyım atandı
03:39 Akdeniz Belediyesi eşbaşkanları tutuklandı: Kararı tanımıyoruz
12/01/2025
23:58 Annalena Baerbock: Suriye siyasi geçiş surecinde Kürtler rol almalı
23:29 Riyad toplantısı sona erdi: Türkiye’nin saldırılarına değinilmedi
23:20 Mersin Adliyesi önünde direniş Kürtçe klamlarla sürüyor
23:11 Biden ve Netanyahu'dan Gazze’de ateşkes için görüşme
22:18 Birçok kentte coşkulu Serê Salê etkinlikleri
21:12 Figen Yüksekdağ: Barış için tüm toplumsal dinamikler inisiyatif almalı
20:37 Mersin Adliyesi önünde direniş ateşi yakıldı
20:22 SOHR: DAİŞ’in Suriye çölünde hareketliliği arttı
20:18 Xarpêt’te bir işçi hayatını kaybetti
20:05 30 yıllık tutsaklığın ardından kitlesel karşılandı
20:00 Amasya’da toprak altında kalan iki işçi hayatını kaybetti
19:20 MED-DER ilk pedagojik eğitim belgelerini verdi
19:05 Mersin Adliyesi önünden seçilmişlere çağrı: Bu suça ortak olmayın
18:37 Gençlik Örgütleri: Baskılara yenilmeyeceğiz, biz kazanacağız
18:21 Amedspor, Ankaragücü'nü 1-0 yendi
18:03 Akdeniz'de eşbaşkanlar tutuklamaya sevk edildi
17:33 Mersin Adliyesi önünde direniş şarkıları yükseliyor
17:16 68 örgütten Pexşan Ezîzî için çağrı
16:35 Amed Kent Konseyi Kadın Meclisi yönetimi belirlendi
15:54 14 Temmuz'un tanıkları: Kayyıma karşı zindan ruhuyla direnelim
15:49 Erkek kavgasında kadın yaralandı
15:35 İzmir'de Serê Salê kutlaması
15:19 Adliye önünde protesto sürüyor: İddialar uyduruk
14:57 Pîran'da fidan dikme etkinliği
14:33 Meksika'da 6.6 büyüklüğünde deprem
14:33 Direnişin sürdüğü Tişrîn’de şiddetli çatışmalar
14:26 Yüksekdağ: Omuzumuza ne düşerse yerine getiririz
14:07 DBP'nin eş genel başkanları değişmedi
14:04 Barış Anneleri adliye önünde oturma eyleminde
12:31 İmralı Heyeti ile Figen Yüksekdağ görüşmesi başladı
12:24 Binler adliye önünde: Kırtasiye malzemesi suç sayılmış
12:14 30 yıllık tutsak Eren tahliye oldu
11:45 Bakırhan: Asıl güvenlik sorunu Kürt'ü yok sayan anlayıştır
11:16 Bayındır: Gün direniş ve örgütlenme günüdür
Kılıçgün Uçar: Herkes çözüm için sorumluluk almalı
11:08 Vekiller ve aileler adliyeye alınmadı
10:40 Tuzla'da palet imalathanesinde yangın
10:26 DBP kongresi: Çözümün yolu Öcalan'ın özgürlüğü
10:20 Gözaltındaki eşbaşkanlar adliyeye sevk edildi
10:12 Los Angeles'da ölü sayısı 16'ya çıktı
09:52 Jin dergi yeni sayısı yayında
09:45 Yüzde 80 engelli tutsağın oğlu: Hayatından endişeliyiz
09:42 DEM Partiler: Çözüm için samimi adımlar atılmalı
09:14 Tecride karşı bedenini ateşe vermişti: Başkana sahip çıkalım
09:11 'MESEM’ler tarikatların ucuz işgücü merkezlerine dönüştü'
09:10 Amed'de ‘Kadın Eserleri Kütüphanesi’ açılıyor
09:09 Termik santral Elbistan’ı zehirliyor
09:07 Akbıyık'ın 'iftiraları' tek tek beraatla sonuçlanıyor
09:06 Kayyım girişimine direnen anneler: Bu politikayla çözüm olmaz
09:05 Kazakistanlı Saipnazarova Kürtçeye başladı
09:03 Daştan '73' belgeseliyle Şengal'e ışık tuttu: Hayalleri yarım kalmayacak
09:02 Serê Salê etkinlikleri başlıyor
09:01 Estukyan: 'Teröristan' söylemleriyle diyalog sürdürmek mümkün değil
09:00 12 OCAK 2025 GÜNDEMİ
11/01/2025
23:07 Kocaeli'de kadın cinayeti
22:24 Sevda Karaca: Kürt halkının elini boş bırakırsanız siz kaybedersiniz
22:18 Akdeniz’de gençlerden eylem: Zafere kadar direniş
21:05 Türkiye Sirrin’e saldırdı: 2’si çocuk 3 kişi katledildi
20:54 Erdoğan'ın Riha'da da gündeminde demokratikleşme yok
20:25 Akdeniz'de binler yürüdü: İrademizi kimse gasp edemez
19:18 Eşbaşkanların gözaltına alınması protesto edildi
19:10 Gözaltındaki eşbaskanların ifade işlemlerine başlandı
18:35 Kömür ocağında göçük: Bir kişi yaşamını yitirdi
18:22 Türkiye Kobanê’nin güneyini bombaladı
18:16 Bakırhan: İmralı savaş değil onurlu bir barış istiyor
18:15 Ankaragücü’nden Amedspor’a maç öncesi 'özür' ziyareti
18:12 Özerk Yönetim’den uluslararası topluma ‘Tişrîn Barajı’ çağrısı
18:06 SİHA saldırısında yaşamını yitirenlerin isimleri açıklandı
18:04 Paris’te kitlesel eylem: Abdullah Öcalan’ın arkasında yürüyerek sonuç alacağız
17:24 Kadınlardan ‘Rojin Kabaiş soruşturması etkin yürütülsün’ çağrısı
16:47 Mûş’ta saldırılar protesto edildi: Kürtlerin statüsü tanınmalıdır
16:43 Erdoğan Amed’te bir kez daha 'çözüm' yerine ‘tasfiye’ dedi
16:30 Demirtaş: Güven verici somut adımlar hızlıca atılmalı
16:24 İmralı Heyeti’nin Demirtaş ile görüşmesi sona erdi: Sürece destekleri tam
16:02 Gözaltındaki eşbaskanlar: Halkın iradesine sahip çıkacağız
15:58 Katledilen gazeteciler Qamişlo’da son yolculuğuna uğurlandı
15:50 Pexşan Ezîzî’nin dosyası Ceza İnfaz Dairesi’ne gönderildi
15:36 31 yıllık tutsaklığın ardından Pirsûs’ta kitlesel karşılandı
15:31 QSD’den ‘bomba yüklü araç’ iddialarına dair açıklama
15:20 Nergis Muhammedi’den Pexşan Ezîzî için çağrı
15:17 Qereqozaq’ta köy bombalandı: 2 çocuk yaralı
15:08 Üç kentte hasta tutsaklar için eylem
15:01 Emekliler: 2025 yılını bu iktidarın gidiş yılı ilan edeceğiz
14:58 Cizîr, kayyım girişimine karşı yürüdü
14:56 KESK’ten iş bırakma eylemi öncesi açıklama
14:52 Qoser’deki kazada 2 kişi hayatını kaybetti
14:28 Amed ve Êlih'ten Akdeniz tepkisi: Çözüm isteniyorsa ciddiyetle yaklaşılmalı
14:24 Wan EKO-DER: Ekolojik talana karşı mücadele edeceğiz
14:22 KHK eylemi: Arkadaşlarımızı göreve iade edin
14:21 Kayıp yakınları: Çözüm için diyaloğu ve müzakereyi esas alın
14:04 Akdeniz'den tepki: Halklar kazanacak
13:59 İmralı Heyeti’nin Demirtaş ziyareti başladı
13:49 ‘Bir yandan çözüm derken bir yandan da kayyım olmaz’
13:37 Barış Anneleri Meclisi: Çözümün kaynağı Abdullah Öcalan’dır
13:36 Tişrîn Barajı’nın çevresi bombalanıyor
13:02 Cumartesi Anneleri Güçlükonak Katliamı için adalet istedi
12:44 İdam cezalarına karşı çağrı: Suça ortak olmayın
12:39 Xelfetî Belediye Eşbaşkanları'ndan Akdeniz için çağrı
12:20 CHP'li Belediye Meclis üyeleri: Hukuksuzluktan vazgeçin
12:17 DEM Parti Kadın Meclisi’den Pexşan Ezîzî için eylem
11:20 Akdeniz Belediyesi önündeki direniş 2'nci gününde