ADANA - Özgürlük mücadelesinde 2 kardeşini yitiren AYKAY-DER Eşbaşkanı Mustafa Yıldız, Abdullah Öcalan'ın çağrısına destek verdiklerini belirterek, "Şimdi top devlette" dedi.
Adana Akdeniz Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (AYKAY-DER) Eşbaşkanı Mustafa Yıldız ile Özgür Kadın Hareketi (TJA) aktivisti Suzan Yıldırım, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın 27 Şubat'ta yaptığı "Barış ve Demokratik Toplum" çağrısını değerlendirdi.
Kürt özgürlük mücadelesinde 2 kardeşini yitiren Yıldız, Öcalan'ın çağrısına desteğin tam olduğunu vurguladı. Yıldız, Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla cumhuriyetin ikinci yüzyılında sorunların diyalog ve siyasetle çözüme kavuşacağını vurguladı. Abdullah Öcalan'ın çağrısının önemli olduğunu ve dünya tarafından kabul gördüğünü dile getiren Yıldız, devletin buna karşı adım atması gerektiğine vurgu yaptı. Yıldız, "Eğer savaşın bitmesini istiyorlarsa devletin de artık operasyon yapmaması gerekiyor. Ama 'sen silahı bırak, ben de seni vurayım' demek doğru bir yaklaşım değildir. Şimdi top devlette, yani iktidardaki yönetimde. Artık bundan sonra yol haritası belirlenip, ona göre hareket etmeleri gerekiyor" diye belirtti.
'ÇÖZÜMÜ BAŞKASINA HAVALE ETMEYELİM'
Abdullah Öcalan'ın süreci sağlıkli bir şekilde yürütebilmesi için fiziki özgürlüğüne kavuşması ve Kürtlerin haklarının anayasal güvenceye alınması gerektiğinin altını çizen Yıldız, Türk ve Kürt annelerinin de el ele vererek sürecin arkasında durmasını istedi. Yıldız, Türkiye'nin kendi iç sorunlarını çözmemesi halinde Suriye'de yaşanan benzer bir durumla karşı karşıya kalabileceğini ifade etti. Yıldız, "Bizi yok saymaları, inkar etmeleri doğru değildir. Bu kavgayı bitirelim. Anneler ağlamasın. Ocaklara ateş düşmesin, kendi iç barışımızı kendimiz sağlayalım. Bir başkasına havale etmeyelim. Yani hegemonik güçlere havale etmeyelim. Eğer bugün Türkiye kendi iç barışını sağlamazsa yarın daha farklı şeyler olacaktır. Bugün hegemonik güçler Ortadoğu'yu ne hale getirecekse Türkiye'yi de aynı duruma getirecek. Çatışmalı süreçte benim de 2 kardeşim şehit olmuştur. Birinin akıbeti belli, birinin akıbeti 40 yıldır hiç belli bile olmadı. Yani mezar taşı bile yok. Barışın bir an önce hayata geçmesini talep edip onun arkasında duracağımızı vurguluyoruz" diye konuştu.
'BARIŞ TOPLUMSALLAŞTIRILMALI'
TJA aktivisti Suzan Yıldırım ise, devletin bir an önce Kürt sorununun çözümü için adım atması gerektiğini belirtti. Suzan Yıldırım, "Yapılan açıklama tabi ki tarihsel önemde ve çok değerlidir. Ancak kabul etmemiz gereken şey bunun sadece bir başlangıç olduğudur. Sürecin sağlıklı ve başarılı olması için barışın toplumsallaşması gerekir. Kadınlar bunun örgütleyicisi, öncüsü olması lazım. Hayatın her alanına dair sözümüzü kurmalıyız. Örneğin direnen işçiler, ekolojistler, Aleviler, yoksulluk, işsizlik, ekonomik kriz, yolsuzluklar gibi sistemden etkilenen ona karşı direnen herkes doğal müttefikimizdir. Bu kesimlerle ortaklaşmazsak barışı toplumsallaştıramayız. Demokratik bir toplum inşa etmek çok mümkün olmaz. En önemlisi sokağa inip kadın ve halkla ilişkilenerek, örgütlenmeye çalışmaktır" diye belirtti.