KONYA - Avukat Eylül Yaylacı, devletin adım atması halinde hızlı bir çözümün gelişeceğine işaret ederek, "Kürtlerin hakları verilirse Türkiye her alanda kazanmış olacak” dedi.
İmralı F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nde 26 yıldır tecrit koşullarında tutulan Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, 27 Şubat’ta İmralı Heyeti ve 3 tutsak arkadaşıyla birlikte "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" yaptı.
Tüm dünyada yankı uyandıran tarihi çağrı sonrası PKK de ateşkes kararı aldı.
'DEVLET ADIM ATARSA HIZLA SONUCA GİDER'
Avukat Eylül Yaylacı, Öcalan'ın yaptığı çağrının "çok kıymetli ve anlamlı" olduğunu vurguladı. PKK'nin yaptığı açıklamayla ateşkes ilan ettiğini hatırlatan Eylül Yaylacı, PKK’nin kongresini gerçekleştirebilmesi için iktidarın "güvenlik zemini" oluşturması gerektiğini vurguladı.
Eylül Yaylacı, sürecin hızlı ilerlediğini ve önceki süreçlere bezemediğine işaret ederek, "Devlet kendi üzerine düşeni ve gerekli adımları atarsa her şeyin çok hızlı bir şekilde sonuca kavuşacağını söyleyebilirim" dedi. Çağrıya desteğin büyük olduğuna dikkati çeken Eylül Yaylacı, "Bu süreç önceki döneme nazaran destekleyeni daha fazla olan bir süreç 2013-2015 yılları arasında yaşanan çözüm sürecinde milliyetçilerin desteği yoktu. Türkiye'deki milliyetçi akım, şimdi sürecin öncülüğünü yapıyor. Onun dışında muhalefet partilerinin çoğu bu sürece destek veriyor. Bu destek, devletin de gerçekten kararlı ve samimi adımlarla yaklaşması halinde olumlu bir sonuca gidecek" diye kaydetti.
‘SİYASETİN ÖNÜ AÇILMALI'
Siyasetin önünün açılmasının gerektiğini vurgulayan Eylül Yaylacı, "Sayın Abdullah Öcalan’ın özellikle belirtilmesini istediği ve Sırrı Süreyya Önder'in paylaştığı 'siyasi ve hukuki zemininin hazırlanması' yönündeki cümle de bunu ortaya koymakta. Yani sivil siyasetin önü açıldığı zaman iklim kendiliğinden rahatlayacaktır. Kayyım ve gözaltılar... bunların ortadan kalkması lazım. Çünkü bunlar bu sürecin ilerlemesini engellemekte" dedi.
Yasal ve anayasal düzenlemelerin yapılması gerektiğini vurgulayan Eylül Yaylacı, "Düzenlemeler özelikle siyasi tutsakların çıkması için çok önemli. Diğer tarafta kongrenin feshi kararı alması halinde bu örgütteki insanların geleceği çok önemli. Yani bu insanlar ne olacak? Bu insanlar için siyasi ve hukuki zeminin hazırlanması lazım" şeklinde konuştu.
‘KÜRTLER KAYBEDEN OLMAZ’
İktidarın süreç içinde adım atmaması halinde bile Kürtlerin kaybetmeyeceğini vurgulayan Eylül Yaylacı, "Küçük hesap peşinde olurlarsa bu Türkiye’ye çok büyük kaybettirir. Baktığımızda herhangi bir demokratik atılım yok. Yani saha gerçekliğini bilen bir halktan bahsediyoruz. Örgütlü ve politik bir halk gerçekliğinden bahsediyoruz. Yani PKK’nin bu kadar büyük bir örgüt olmasının sebebi, 50 yıldır demokratik kanalların tıkalı olması, kimlik inkarıdır. PKK’ye geniş bir toplumsal destek var. Kürtlerin hakları verilirse Türkiye ve Kürtler her alanda kazanmış olacak” dedi.
21’inci yüzyılın "Kürtlerin yüzyılı" olacağını söyleyen Eylül Yaylacı, şunları söyledi: "Kürtler uluslararası ilişkilerde başarılı bir pozisyonda. HEP'ten tutun bugüne kadar farklı farklı isimler altında farklı yapılanmalar oluştu. YPG'ye bakın; YPG sadece 13-14 yıldır var olan bir yapı. Ancak bugün 100 binin üzerinde silahlı gücü olan bir yapı. Yani Kürtler bu konuda başarılılar. Niye? Çünkü örgütlü ve politik bir halk var. Haklarına, kimliğine dönük muazzam bir sahiplenme var. Bu saatten sonra Kürtlerin önü açık ve çok güzel günler Kürtleri bekliyor."