Toplumsal cinsiyet eşitsizliği, baskı, şiddet, cezasızlık ve farklı biçimlerde kendisini gösteren sömürü politikalarının hedefinde olan kadınlar, her yıl 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde seslerini meydanlardan yükselterek, mücadele kararlılığını vurguluyor. 8 Mart’a sayılı saatler kalırken Amed’de mikrofonu erkeklere uzattık. 

 

‘HANGİ VİCDANLA UYUYABİLİYORSUN?’

 

Artan kadın katliamların nedeninin adalet sistemi ve işletilmeyen yasalar olduğunu belirten Mehmet Kılıç, “Kadın cinayetleri, çocuk istismarı konusunda yaşananlar herkesi tedirgin ediyor. Nedeni ise adaletin sağlanmıyor oluşu. Umarım adalet sistemi düzelir ve caydırıcı cezalar verilir. Kadın ve çocuklara yönelik suçlardan cezaevine girenler aynı hızla salıveriliyorlar. Bunun birçok örneği var. Toplum güçlü bir ses çıkarmadığı sürece de bu sorunları yaşamaya devam edeceğiz. İktidar zaten sıkıntılı, ama hepimiz de 3 maymunu oynuyoruz. Şiddete uğrayan kadın 10 defa gidip dilekçe veriyor bir de bakıyorsun 3 ay sonra katlediliyor. Peki, hangi vicdanla rahat uyuyabiliyorsun?” diye sordu.

 

Kadınların yaşadığı sorunların sorunlu erkeklerden kaynaklandığını savunan Ali Demir, “Kadınları katledenler cezasız kalmamalı. Örneğin, bugün bir kadın öldürülüyor ancak aradan bir ay geçtikten sonra denetimli serbestlikle ya da başka bir şekilde soluğu dışarda alıyor fail. Kadına uygulanan şiddet, taciz, tecavüz ne olursa iğne ucu kadar bir şey yapıldıysa cezasız kalmamalı” ifadelerini kullandı. 

 

 Her canlının yaşama hakkının olduğunu söyleyen Ali Oğuz Atay, yaşanan sorunların temel nedeninin eğitimsizlik olduğunu savundu.

 

‘ADALET YOK’

 

Toplum değerlerinde yaşanan aşınma nedeniyle kadına yönelik şiddette bir artış söz konusu olduğunu belirten Yasir Aksoy, şöyle devam etti: “Saygı, empati yok, değerlerden uzaklaşma söz konusu. Kadınların kendi kendine yetebileceği iş imkanları olabilmelidir.  Verilen cezalar caydırıcı değil. Sosyal medyada duruma göre tepki gösterip, kahraman kesiliyoruz ama gerçekte hiçbir şey yapmıyoruz.”

 

Kürt kültüründe kadına çok değer verildiğini ancak günümüzde bunun olmadığını dile getiren Serhat Eser, “Kadınlar yaşamın her alanında olmalı. Kadın cinayetlerinin nedeni iktidardır. Tüm alanları erkeklere tahsis edip, kadınları eve kapatıyor. 20 yıldır iktidardalar bu ülkede güzel olan ne var? Herkes için özgürlük olmalı. Adliyelere gidiyoruz adalet yok” diye belirtti. 

 

‘SORUN SİSTEMDE’

 

Bir insana bile isteye zarar veren herkesin cezalandırılması gerektiğini söyleyen Ali Sevilmez, ülkedeki yasaların sorunlu olduğunu vurguladı.  Sevilmez, “Yeni doğan Çetesi gibi bir suç örgütü bile yasalardaki boşluktan yararlanıp dışarı çıkabiliyor. Tutuklu bulunan 4 sanık o kadar bebeğin ölümüne neden oldu. Bu ölümler cinayet değil miydi? Bir insanı öldürdükten 6 yıl sonra dışarı çıkabiliyorsam burada sorun var demektir” dedi.   

 

MA / Şirvan Şilan Çlil - Heval Önkol