HABER MERKEZİ - Kayıp yakınları Amed, Êlih ve Colemêrg’te düzenledikleri eylemlerde Ömer Söğüt, Ahmet Tekin akıbeti sorarken, 2019'da katledilen Sertip Şen'in dosyasındaki cezasızlık politikasına dikkat çekti.
İnsan Hakları Derneği (İHD) ve kayıp yakınları, Amed, Êlih ve Colemêrg’te, "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" eylemlerini gerçekleştirdi.
AMED
İHD Amed Şubesi ile kayıp yakınlarının eylemi 847’nci haftasında devam etti. Koşuyolu Parkı Yaşam Hakkı Anıtı önünde gerçekleştirilen eyleme, çok sayıda İHD üyesi ile kayıp yakını katıldı. Eylemde, gözaltında kaybettirilenlerin fotoğrafları taşındı.
Bu haftaki eylemde, 20 Mayıs 1995’te askerlerce gözaltına alınıp bir daha kendisinden haber alınamayan Ömer Söğüt’ün hikayesi okundu. İnsan Hakları aktivisti Fırat Mercan tarafından okunan Söğüt’ün hikayesi şöyle: “47 yaşındaki 8 çocuk babası Söğüt ve ailesi Licê’nin Derxust köyünde yaşıyordu. Güvenlik güçleri tarafından köylerinin yakılması nedeniyle göç etmek zorunda kalmışlardı. Ancak Söğüt, tek geçim kaynakları olan köy civarındaki bağlarına çalışmak üzere gidiyordu. Bu gidiş gelişlerde askerlere rastlarsa darp edilmiş halde eve dönüyordu. 20 Mayıs 1995 sabahı asmaları budamak için eşeği ile birlikte bağa gitti. Ancak akşam eve dönmedi. Sabah eşine bakmak için bağa giden Meyase Söğüt, onun eşyalarını gördü. Eşek ağaca bağlı haldeydi. Toprakta da bir noktaya kadar devam eden ayak izleri ve o noktadan sonra araç izleri vardı. Etrafa eşini sordu. Civarda binlerce askerin katıldığı askeri bir operasyon yapıldığını, bu askerlerin eşini bahçeden alıp götürdüklerini öğrendi.
Eşi serbest bırakılır diye bekleyen Meyase Söğüt bir yandan da onu kendi imkanlarıyla karakollarda ve jandarma merkezlerinde arıyordu. Meyase Söğüt, Sadet Jandarma Merkezi’ne gidip eşini sorduğunda Şahabettin isimli rütbeli subay tarafından hakaretlere maruz kalıp, darp edildi. Savcılığa başvurduğunda ise ancak üçüncü dilekçesi kabul edilip işleme alındı. Aradan 30 yıl geçmesine rağmen Söğüt’ün akıbeti hakkında bir bilgi edinilemedi.”
Açıklama oturma eylemiyle son buldu.
ÊLIH
Êlih’te de İHD ve kayıp yakınları, eylemlerinin 683’üncü haftasında Gülistan Caddesi’ndeki İnsan Hakları Anıtı önünde bir araya geldi. "Kayıplar bulunsun, failler yargılansın" pankartının açıldığı eyleme çok sayıda kişi katıldı. Bu hafta Amed'in Licê ilçesinde Mayıs 1994’te İlçe Jandarma Komutanlığı’na bağlı askerlerin yol kontrolü sırasında gözaltına aldığı ve bir daha kendisinden haber alınamayan Ahmet Tekin’in akıbeti soruldu. İHD Êlih Şube Yöneticisi Hüseyin Elçi tarafından Tekin’in hikayesi okundu.
“Amed’ten Licê’ye giden ve içerisinde Tekin’in bulunduğu minibüsün Sarnığ köyü civarında yol kontrolü yapan askerler tarafından durduruldu. Askerler araç sürücüsüne ve yolculara ‘Siz gidin Ahmet bizim misafirimizdir’ diyerek, Tekin’i gözaltına aldı. O günden sonra Tekin’den haber alamayan aile, Lice Savcılığı’na başvurdu. Görevsizlik kararı verilen dosya Diyarbakır 7'nci Kolordu Komutanlığı'na gönderildi.”
ANNESİ ASKERLERİN ARASINDA GÖRDÜ
Tekin’in kardeşi Bedri Tekin, o dönem yaşadıklarına İHD’ye yaptığı başvuruda şunları anlattı: “Ağabeyim gözaltına alındıktan sonra onu Lice Jandarma Komutanlığı’nda gören görgü tanıkları var. Annem de ağabeyimin durumunu sormak için gittiği komutanlıkta Ahmet’i gözleri bağlı bir şekilde askerlerin arasında sorguya götürülürken görmüş. Bu sırada annem bağırarak, ağlamaya başlıyor. Annem feryat edince, adının Şahabettin olduğunu sandığımız yüzbaşı annemi darp etti. Annemin gözü aldığı darbeler sonucu şişip morarmıştı. Ancak tüm girişimlerimiz sonuçsuz kaldı. Ağabeyimden o tarihten itibaren bir daha haber alamadık.”
Eylem, oturma eylemiyle sona erdi.
COLEMÊRG
İHD Colemêrg Şubesi ve kayıp yakınları, eylemlerinin 173’üncü haftasında Gever (Yüksekova) ilçesindeki Sanat Sokağı'nda bir araya geldi. Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme çok sayıda kişi katıldı. Bu haftaki eylemde, Gever’in Hirmîn köyünde 2 Mayıs 2019'da koyunlarını otlattığı sırada askeri bölgeden açılan ateş sonucu katledilen ve davası cezasızlık politikası ile kapatılmak istenilen Sertip Şen için bir araya gelindi.
İHD Colemêrg Şube Eşbaşkanı Sibel Çapraz, “Merkez Jandarma Karakol Komutanlığı’nca yürütülen soruşturma neticesinde, şüpheli uzman çavuş Murat Toprak gözaltına alındı. Şüpheli Murat Toprak ilk ifadesinde söz konusu bölgenin ‘teröre müzahir bölge’ olması nedeni ile uyarıldıklarını ve Zirvin Üs Bölgesi’nde bir patlamanın olduğu bilgisinin kendisine ulaştığını bunun üzerine bölgede yaptıkları keşif faaliyetleri neticesinde herhangi bir hareketliliğe rastlamadıklarını söyledi. Uzman çavuş Toprak, Hüdaverdi Aslan’a ait HK33 piyade tüfeği ile bir el ateş ettiğini, söz konusu bölgenin ‘teröre müzahir bölge’ olmasından kaynaklı tedbir amaçlı olarak bunu yaptığını ifade etti. Ama cezasızlık politikası devreye girerek, askeri personel tutuklanmadı” dedi.
Ardından konuşan Şen’in avukatı Ramazan Kurt, Şen’in on yıllardır katledilen hikayesi olan diğer tüm Kürtlerin sadece bir tanesi olduğunu belirterek, “Sertip Şen’in faillerine göstermelik 2-3 yıl gibi bir ceza verecektir. Bir Kürt’ü katletmenin cezası en fazla 2 yıldır. Onların hukukuna ve din anlayışına göre Kürtlerin katledilmesi helaldir. Hak ve hukuk mücadelesi veren herkese Şen'in davasına takip etmeye davet ediyoruz” diye vurguladı.
Eylem oturma eylemiyle son buldu.