Gazeteci Ammar: Özerk Yönetim, Şam’ı yönetmeye hazır

img

ANKARA - ABD Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack’ın "tekçi" söylemlerinin Suriye'de herhangi bir karşılığının olmadığını söyleyen gazeteci Ali Ammar, “Özerk Yönetim Şam’ı yönetmeye hazır. Bu konuda da iddialılar” dedi.

Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Ebdî ile Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara arasında 10 Mart'ta imzalanan 8 maddelik anlaşmanın hayata geçirilmesi noktasında çalışmalar devam ediyor. 
Antlaşma sonrası kimi komisyonlar kurulurken, birçok maddenin gereklilikleri henüz hayata geçirilmedi. 
 
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim temsilcileri ile Suriye geçiş hükümeti yetkilileri, 9 Temmuz'da Şam'da toplandı. Ebdî ve Şara'nın yanı sıra ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack da toplantıda yer aldı. Barrack'ın  QSD’de aleyhine ifadeleri ile “tek millet, tek halk, tek ordu, tek Suriye" yönündeki açıklamaları tepki çekti. 
 
Gazeteci Ali Ammar, bölgedeki son gelişmeleri değerlendirdi. 
 
Anlaşma öncesi Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’dan "Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı" gelmişti. Bu çağrının anlaşmada etkili olduğu ve dengeleri etkilediği belirtiliyor. Çağrının oradaki gelişmeleri nasıl etkiledi? 
 
Suriye’deki son gelişmeler İmralı’da başlayan süreçten bağımsız yürümüyor. İmralı’dan başlayan sürecin Suriye’de doğrudan etkisi var. Bu süreç ile birlikte görüşmeler oldu. Görüşmeler sonrası yeni Şam yönetimi ve Türkiye ile mutabakatlar oldu. Son 14-15 yıllın en büyük adımları arasında bunları saymak mümkün. Suriye genelinde bir ateşkes durumu gelişti. Öcalan'ın sunduğu çözüm önerileri ve ortaya koyduğu perspektif Suriye’de ilgiyle karşılanıyor. Şu an Dürziler, Kürtler, Asuriler, Ermeniler, Hristiyanlar, Aleviler... Toplumun tümü İmralı’dan çıkacak gelişmelere odaklanmış durumda. Özellikle Halep ve Şam’da çok ciddi biçimde tartışılıyor. Önümüzdeki Suriye’yi de bu süreç belirleyecek.
 
* Özerk Yönetim ile Şam arasında üst düzey önemli bir toplantı yapıldı. Tom Barrack ve Fransa’nın temsilcileri de toplantıya katıldı. Hangi konular gündeme geldi? 
 
10 Mart’ta yapılan anlaşma sonrasında komisyonlar kuruldu. Üst komisyon Şam’da bir araya geldi. Esas olarak gelişmeler ABD, Şam ve Özerk Yönetim arasında yürüyor. ABD koalisyonu temsilen yer alıyor. Koalisyon ile Özerk Yönetim arasında 10 yıldan fazladır süren müttefiklik devam ediyor. Fakat son toplantıda yeni Şam rejiminin tekrardan ulus-devlet kodlarına dönme, merkeziyetçi, tekçi bir yönetim dayatma durumu oldu. Farklılıkları gözeten bir anlayıştan uzak, daha çok cihadist, radikal ve İslamcı bir çizgi esas alan, BAAS’ın sağ versiyonu olarak da tanımlayabileceğimiz bir anlayışla hareket etme durumları vardı. Bu yaklaşım ilişkileri kısıtladı. Süreci tıkatma aşamasına getirdi. Komisyon görüşmelerini sürdürüyor ama net bir sonuç çıktığını söylemek zor.
 
Görüşme sonrasında Barrack’ın yaptığı açıklamalar tepki çekti. Neden?
 
Tekçiliğin en feci sonuçlarının yaşandığı yerlerin başında Suriye geliyor. Ondan dolayı Barrack'ın açıklaması şok etkisi yarattı. Bu politika süreci daha da krize sokacak. 
 
Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Ortadoğu’da geliştirilen ulus-devletler, tek millet, tek devlet, tek bayrak ve tek dil üzerinden bir paradigmayı esas aldı. Bunun kaos ve krizi yaşanıyor. Ortadoğu’nun şu anda yaşadığı durumun ana nedeni bu paradigma. Bu kriz ve kaos sadece ekonomik veya siyasi de değil. Milyonların ölümüne yol açan kanlı bir süreç yaşandı. İnsanlar hala bu tekçi uygulamalardan ötürü büyük acılar, bedeller veriyor. ‘Tek din, dil, millet, bayrak' diye devam eden olgular bugün var olan sorunların kaynağı. Tekçiliğin en feci sonuçlarının yaşandığı yerlerin başında Suriye geliyor. Burada hem Müslümanlar hem Hristiyanlar var. Hem Alevi-Şiiler hem de Sünniler var. Arap, Kürt, Dürzi, Asuri, Ermeni, Türkmen ve çok millet var. Ondan dolayı Barrack’ın açıklaması tam şok etkisi yarattı. Bu politika süreci daha da krize sokacak. Daha da geriye götürecek. Bu nedenden dolayı Suriye’de büyük bir tepki topladı.
 
Bu sözlerin sahada bir karşılığı var mı?
 
Hiçbir karşılığı yok. Ne Adem-i Merkeziyetçi bir sistemin ne de tekçi bir sistemin karşılığı var. İlk günden beri Kürtler, Dürziler, Araplar bu politikayı bütünüyle reddediyor. Aleviler ve Hristiyanlar reddediyor. Her zaman da beyan ettiler. Bugün de aynı noktadalar. Bu nedenle Barrack’ın açıklaması yoğun bir tepki aldı.
 
Bu tutum yeni mi yoksa bu duruma neden olan yeni gelişmeler mi söz konusu? 
 
ABD, bugüne kadar askeri varlığına dayanak politika geliştiriyordu. Şimdi ise Barrack üzerinden doğrudan siyasi olarak müdahil oldu. Barrack’ın pek çok karanlık yönü var. Kriminal bir isim. Daha önce Birleşik Arap Emirlikleri, Türkiye ve Katar adına lobi yürütmek ve gizli belgeleri yayınlanmaktan ötürü ABD’de yargılanmış bir isim. Büyük bir meblağ kefalet ile serbest bırakıldı. Kendisi bir iş insanı, tüccar. Lübnanlı bir Hristiyan. Fakat ABD’de doğmuş ve orada ticaret yapıyor. Parasına dayanarak siyaset yapıyor. Yaptığı siyasi çalışmaları ile lobicilik yapıyor. Bundan dolayı da tartışmalı bir isim. Bu son çıkışı da teslimiyeti dayatıyor, çıkışı böyle anlaşılıyor. Fakat bunun Suriye’de bir karşılığı olmayacak. Ne Özerk Yönetim üzerinde ne Dürziler ne de Aleviler üzerinde bir karşılığı olmaz. Ayrıca Suriye’nin kendine göre bir özelliği var. Dıştan müdahalelere gelmez bu gerçeklik. Barrack dedi ve öyle olacak  diye bir gerçeklik yok. Kürtlerin şu anda geldiği pozisyon, Barrack’ı ‘istenmeyen kişi’ olarak ilan edebilecek güce ve etkiye sahip bir pozisyon.
 
Bu politikada ısrar edilmesi ne tür sonuçlar doğurur?
 
 ABD’nin bu mevcut politikası, demokratik anlayışa ters. Kaosu ve krizi derinleştirir. Çatışmayı derinleştirir. Suriye’nin yeni bir kanlı sürece girmesine neden olur.
 
Eski DAİŞ’lilerin kurduğu HTŞ, Şam’a getirildi ve eski DAİŞ emiri Colani de başkan yapıldı. Uluslararası güçler Suriye’de büyük bir operasyon yürüttü. Bu operasyonlar devam ediyor. ABD, İngiltere ve İsrail ortaklığında yürüyor. Bunun içine Türkiye’yi, Suudi Arabistan’ı ve Ürdün’ü de dahil ediyorlar. Hem bölgesel hem de küresel güçler, şu an yeniden eski formatla bir inşaya girişmek istiyorlar. Esad rejiminin yıkılmasının en büyük nedeni olan politikaları bugün yeni bir versiyonla, yani BAAS’ın sağ versiyonu ile yeniden yürürlüğe koymak istiyorlar. Bu durum sorunları çözmez, buna dair zemin bile oluşturamaz. Çünkü Aleviler, Dürziler, Hristiyanlar, Kürtler ve diğer halklar ve inançlar bu politikayı reddediyor. Bu redde rağmen bu politikalar karşılık bulmaz. ABD’nin bu mevcut politikası, demokratik anlayışa ters. Kabul edilmesi mümkün değil. Kaosu ve krizi derinleştirir. Yeni bir savaş sürecine yol açar. Çatışmayı derinleştirir. Suriye’nin yeni bir kanlı sürece girmesine neden olur.
 
Kürtler dışındaki halklar ve inançlar son gelişmeleri nasıl yorumluyor? 
 
Metanetlerini koruyor. Suriye'de çözüm, ancak iç dinamiklerin ortak yaşam perspektifiyle sağlanabilir. Buna örnek olarak Özerk Yönetim’in modeli var. Kürtler, Asuriler, Araplar, Ermeniler, Türkmenler ve Hristiyanlar ortak bir sistem inşa etmişler. Bu ortak sistem 13 yıldır sıkıntısız, büyük bir tecrübeyle devam ediyor. Yani kısaca Suriye çözümsüz değil. Özerk Yönetim tüm Suriye için de çözümünü ortaya koymuş. Bundan ötürü ABD şu anki ısrarından vazgeçecektir. 
 
Türkiye ile olan ilişkiler bunda etkili oldu mu? 
 
ABD, kendini bölgenin hamisi olarak görüyor. ABD’nin Türkiye ile ilişkileri bu son duruma yol açtı. ABD, Türkiye’yi tatmin etmek istiyor. Aynı zamanda İsrail’i tatmin etmek istiyor. Türkiye şu anda hem ABD üzerinden hem İsrail hem de Colani üzerinden Kürtler en az kazanımla çıksın diye çabalıyor. Suriye’de demokratik bir gelişmenin ya da Kürtlerin kendi ulusal kimliğini koruyarak, yönetimde yer almasının kendisini etkileyeceğini biliyor. En çok Türkiye etkilenir. Irak’taki Başur deneyimi hem Irak’ı hem İran’ı hem de Türkiye’yi etkiledi. Rojava deneyimi de buraları etkiliyor şu an. Türkiye bunları görüyor ve bölgede etkinliğini artırmak istiyor. Bunun için ABD ile ortaklaşmaya çalışıyor. ABD üzerinden lobi yürütüyor. ABD’ye tavizler vererek, “Suriye’de Kürtler herhangi bir statüye ve yahut kendi kimlikleri ile süreçte yer almasın” diye çabalıyor. ABD’nin bu son tutumunu da destekliyor ve kendisinden bağımsız da değil.
 
Şam’ın nasıl bir noktada duruyor?
 
Aslında Şam’da kim var, önce onu bilmek gerekiyor. Rejim El Kaide çıkışlı, DAİŞ’in güncel bir versiyonu. Bünyesinde 30’a yakın örgüt var. Bunlar ilkin Afganistan’a oradan Irak’a ve şimdi ise DAİŞ saflarında savaşmış isimler. Bu yapı yıllarca İngiltere ve Türkiye’den destek aldı. Bunlar şeriata dayalı bir sistem istiyor. ABD, Türkiye ve Şam politikaları birbirine uyuyor. Fakat bu politikalar Suriye gerçekliğine uymuyor. Suriye zemini seküler bir zemin. Az önce saydığımız halklar, inanç grupları ve kadın öncülüğünde gelişen Özerk Yönetim, şeriat sistemini reddediyor. Bu nedenle ne ABD’nin ne Şam’ın ne de Türkiye’nin politikaları Suriye’de karşılık bulmaz. 
 
İsrail’in bölgeye dönük müdahaleleri ve Dürziler ile ilişki kurduğu biliniyor. İsrail son gelişmelerde nasıl bir tutum takınıyor? 
 
Şu anda Suriye zemininde en aktif devlet İsrail. Zaten HTŞ, İsrail’in desteği ile İdlip’ten Şam’a yürüdü. İsrail, hem Lübnan’da hem Gazze’de Hizbullah’a ağır darbeler vurdu. Eski Suriye rejimini ayakta tutan komutanlarını vurdu. Colani’nin önünü açtı, yol temizliği yaptı. Bu çerçevede Colani, Şam’a getirildi. İsrail’in onayı olmadan bunlar Şam’a gelmesi kesinlikle mümkün değil. İsrail, şu anda Şam’ın üzerinde büyük bir etkiye de sahip. Son olarak Trump’ın Colani ile yaptığı görüşme de İsrail’in onayı ile oldu. Yoksa bu görüşmenin olması mümkün değildi. Zaten görüşmede Colani’nin İbrahim Antlaşmalarını kabul ettiği, edeceği bilgisini de aldık. Colani son olarak Azerbaycan’a gitti. Azerbeycan şu anda İsrail’in arka bahçesi konumunda. Orada İsrail ile görüşme yapacağı biliniyordu. Ardından görüşmenin olduğu da netleşti. Öngörüm şu; Şam yakın zamanda antlaşmaları resmi olarak da kabul edecek.
 
İsrail'in anlaşmaların ardından Colani'yi tasfiye edeceğine dair görüşler de var. Buna dair emareler var mı? 
 
Emin değilim. Fakat şöyle bir durum da var; Colani’nin durumunun yarın ne olacağı çok belirsiz. Şu anda Suriye zemininde 30-40 tane güç var. Bu güçlerin içinde ciddi radikal, cihadist güçler de var. Alevilerin bir örgütlenmesi var, Dürziler var.  Pek çok güç daha var. Bunların hepsini bir çatı altında toplayabilecek mi? Hepsine yanıt olabilecek mi? Bunu zaman gösterecek. Şu anda uluslararası güçlerin, BM’nin ve bölgesel güçlerin desteği ile ayakta duruyor. Yarın ne olacak bilemiyorum ama onun dışında da alternatifler yok değil. Suriye alternatifsiz değil. Birçok etkili güç var. Şam’ın geleceğini kim belirler? Şu an buna dair öngörüde bulunmak biraz zor ama fakat tabii Özerk Yönetim de Şam’ı yönetmeye hazır. Bu konuda da iddialılar. Şu anda hem Dürzilere hem Alevlere dönük ciddi bir politika yürütüyor.
 
İsrail’in nasıl bir hedefi var?
 
Suriye’de kendisine göre bir sistem yaratmak istiyor. Sadece Suriye ile yetinmiyor. Bu durum hem İran’ı hem Türkiye’yi kapsıyor. Netenyahu, Trump ile görüşmeye gitmeden önce Ortadoğu’da yeni bir sürecin başlayacağını söyledi. Sınır değişimleri dahil sistemsel değişimleri sağlayacaklarını söylediler. Yeni bir süreç başlatmış durumdalar. Filistin, Lübnan, Suriye ve şu İran ile devam ettiriyor. Tahminimce akabinde Kıbrıs ve Türkiye ile devam edecek bu süreç.
 
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın sunduğu perspektif dışında sorunların çözümü mümkün değil. İsrail’in politikaları Ortadoğu’da en fazla bir "aspirin" rolü oynayabilir.
 
İsrail'in gücü ve etkisi reddedilemez. Küresel güçler de arkasında duruyor. Sadece politik, diplomatik anlamda da değil, askeri ve ekonomik olarak da İsrail’i destekliyorlar. İsrail’in Arap temelli yürüttüğü güvenlik politikası, bölgede birçok soruna da yol açtı. Askeri açı, son 5 bin yılda başarılı olamadı. Bunun yerine özgürlükçü yöntemler ile sorunlar çözülür. İsrail bunun tam tersini yapıyor. Var olan sistemlere diz çöktürüp, kendisine dönük var olduğunu ileri sürdüğü 'Arap tehlikesini' tasfiye etmeye çalışıyor. Bu da sorunları daha da derinleştiriyor. Özerk Yönetim gibi ortak yaşam perspektifi ile yaklaşırsa sorunlar çözülür. Çünkü Ortadoğu’da tek bir dinin, milletin, dilin, rengin olduğu bir ortam yok. Böyle bir köy bile yok. Bu nedenle Demokratik Ulus perspektifi dışında, yani Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın sunduğu perspektif dışında sorunların çözümü mümkün değil. Şu anda İsrail’in bu politikaları Ortadoğu’da en fazla bir "aspirin" rolü oynayabilir.
 
Özerk Yönetim nasıl bir politika izliyor? 
 
En krizli, kritik dönemleri direk sahada takip ettim. Savaş sürecinin tümünde bölgedeydim. Özerk Yönetim’in deneyimi çatışma ortamı arasında çölün içinde bir vaha gibi duruyor. 13 yıldır da Ortadoğu’da ortak yaşamın mümkün olduğunu gösterdi. Özerk Yönetim’in oturmuş bir politikası var. Beşer Esad’a da ortak yaşam politikasını anlattı. Irak’a, Ürdün’e, Suudi Arabistan’da aynı şekilde anlatıyor. İsrail ile yapılan görüşmelerde de bunu paylaşıyor. Özerk Yönetim bugün bütün bölgesel ve küresel güçler ile görüşüyor. Türkiye ile de görüşüyor. Bu görüşmelerde sorunları diyalog yolu ile çözmek istediğini söylüyor. Bu modeli tüm Ortadoğu’ya yaymak, Suriye geneline yayma gibi kapsayıcı bir girişimi var. Bu da sonuç alıyor. Halklar görüyor. Dürziler, Aleviler, Hristiyanlar ile çok ciddi ilişkileri var. Büyük bir alternatif olarak ortada duruyor. 
 
Son yaşanan gelişmeleri de göz önünde bulundurursak, sahada bizleri neler bekliyor? 
 
Ortadoğu çok tarihi bir eşikte. Çok daha ağır süreçlere de evrilebilir. Bugün Kürtler açısından büyük kazanımların olacağı bir süreç yaşanıyor. Aynı zamanda riskleri de olan bir süreç. Bu bütün halklar açısından da geçerli. Yarın ne olacağını kestirmek çok zor. Büyük bir silahlanma yarışı var. Hem İsrail hem Suudi Arabistan hem de Türkiye ciddi bir silah yarışına girişmiş durumda. Ancak net olarak şunu belirtebilirim; Ortadoğu’da hegemonik iktidar değişti. Yüzyıllık İran, Türkiye merkezli hegemonik oluşum değişti. Şu anda bir eksen kayması var. Hegemonik merkez artık İsrail ve Suudi Arabistan. Çözüm olur mu? Hayır. Geçmişin tekrarı, denemesi durumu var.  
 
Şu anda iki çizgi var; uluslararası güçlerin dayattığı iktidarcı, egemenlikçi çizgi. Bir de bunun karşısında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın sunduğu Demokratik Ulus çözümü çizgisi. 
 
Dediğim gibi bu nedenden ötürü bölge çok daha ağır çatışmalara sürüklenebilir. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı süreç, gerilimi ve tansiyonu düşürmüş durumda. Süreç Şam’ı etkiliyor, Tahran’ı etkiliyor. Çözüm önerileri ne kadar artarsa tansiyonun düşmesine büyük katkı sunacaktır. Şu anda iki çizgi var; bir, uluslararası güçlerin dayattığı iktidarcı, egemenlikçi çizgi. Bir de bunun karşısında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın sunduğu Demokratik Ulus çözümü çizgisi. Önümüzdeki dönemde bölgenin bu her iki çizginin mücadelesine sahne olacağını düşünüyorum.
 
MA / Mehmet Aslan

Diğer başlıklar

18:09 Gazi Yaşargil Hastanesi’nde bir haftadır klimalar bozuk
18:01 Eskişehir'de maden yasasına karşı yaşam nöbeti
17:56 3 tutsak idam edilme riskiyle karşı karşıya
17:38 Süveyda’da 116 kişi yaşamını yitirdi
16:49 Çiğdem Kılıçgün Uçar: Aleviler bu sürecin kalbindedir
16:38 Ayşegül Doğan: Muhalefet de iktidar da sürece sorumlulukla yaklaşmalı
16:04 Bekaa bombalandı
15:56 TTB'den sürece dair 4 acil talep
15:26 İsrail'den Süveyda'ya hava saldırısı
14:43 Yangınlar nedeniyle Gediz Elektrik hakkında suç duyurusu
14:40 Keprê Yaylası’nda ‘Demokratik Toplum’ buluşması
13:34 Şam'dan Süveyda açıklaması: Ateşkes ilan edildi
13:27 Kürtçe müzik dinleyen ailenin darp edilmesine ilişkin Meclis Araştırması istemi
13:23 Dürzi Ruhani lider: Adımıza yapılan açıklama irademizi yansıtmıyor
12:39 Sudan’da bir köye dönük saldırıda 48 sivil katledildi
12:37 Kürtçe müzik dinleyen ailenin darp edilmesi protesto edildi
12:12 Şam güçleri Süveyda’ya girmeye başladı: Yasak ilan edildi
11:17 Meteorolojiden sağanak yağış ve fırtına uyarısı
11:12 DEM Parti tarihi tören gündemiyle toplandı
10:53 Manisa ve Balıkesir'deki yangınlar söndürüldü
10:50 İsviçreli siyasetçi Pagani: Süreç için uluslararası kamuoyu sorumluluk almalı
10:48 RTÜK'ten ceza gerekçesi: Güvenlik ve kamu düzeni
10:26 Semsûr'da orman yangını
10:02 İki ayrı soruşturma kapsamında 69 ilde gözaltılar
09:34 Hastaneden tıbbi malzemenin çalınma görüntülerine MA ulaştı
09:28 Ekolojistler: Doğaya saldırıların durması için bu süreç bir fırsat
09:23 SOLDEP, Barış ve Demokrasi Komisyonu kuracak
09:21 Wan Baro Başkanı Özaraz: Adalet Bakanlığı’na Öcalan’la görüşme talebimiz olacak
09:19 Kürtçe müzik dinlediği için darp edildi: Polisler ‘teröristsiniz’ diye bağırdı
09:18 Hasta tutsağın koğuş talebine 'temsilci' engeli
09:15 Gazeteci Ammar: Özerk Yönetim, Şam’ı yönetmeye hazır
09:11 ÖHD’li Nagehan Avçil: ‘Umut hakkı’nın tanınması sürece katkı sağlar
09:10 Newala Qesaba betona gömülmek isteniyor
09:09 Hukukçu Margaret Owen: Öcalan'ın özgürlüğü şart
09:08 Sit alanındaki sanayi inşaatı itirazlara rağmen sürüyor
09:07 Töreni takip eden Mızrak: Yasal düzenlemeler hızla hayata geçmeli
09:04 Barrack'ın açıklaması ABD, İngiltere, İsrail'in Ortadoğu planını deşifre ediyor
09:03 PJAK görüşmesini anlattı: Özgürlük ulusal birlikle mümkün
09:00 15 TEMMUZ 2025 GÜNDEMİ
14/07/2025
23:20 'Demokratik Toplum Buluşmaları’ sürüyor
22:40 ODTÜ’de '33 Düş Yolcusu' yürüyüşü: 33’ler yaşıyor
22:07 Tülay Hatimoğulları’ndan ‘ittifak’ iddialarına yanıt: Kesinlikle böyle bir şey yok
20:15 BM raporu: Türkiye'nin yüzde 88'i çölleşme riskiyle karşı karşıya
19:21 Kürtçe müzik nedeniyle darp edilenler için açıklama
18:29 İsrail ordusu Süveyde’de Suriye tanklarını bombaladı
18:13 KDP-YNK toplantısı sona erdi
18:04 KESK’ten işten atılan işçilere ziyaret
17:42 DEM Parti İmralı Heyeti Adalet Bakanı ile görüşecek
17:19 Muhittin Böcek hastaneye kaldırıldı
16:53 Licê kırsalında yangın
16:48 14 Temmuz direnişçileri birçok kentte anıldı
16:40 Adliye nezaretinde tutsağa asker şiddeti
16:38 DEM Parti İmralı Heyeti’nden ‘görüşme notu’ açıklaması
16:29 Kürtçe şarkı gerekçesiyle şiddet uygulayan polisler hakkında İHİK’e başvuru
16:05 DBP: Kürtçe şarkı dinleyen aileyi darp eden polisler açığa alınmalı
15:57 Kongra Star: Suriye’nin teminatı demokratik adem-i merkeziyetçiliktir
15:36 Polis şiddetine maruz kalan avukattan suç duyurusu
15:19 Ahmet Özer’e ‘kent uzlaşısı’ davasından tahliye
15:12 Metro Merkezi: 6 ayda 100 kişi gözaltına alındı
14:34 Kürtçe şarkı dinledikleri için darp edilen 3 kişiye tutuklama talebi
14:17 KESK 30 ilde sahaya iniyor
14:05 MEBYA-DER Şirnex’te yeni yönetimini belirledi
13:31 Türkiye 'kötü enflasyon' sıralamasında dünya 6’ncısı
13:14 595 bin genç eğitim ve iş bulma umuduyla göç etti
12:50 QSD: Süveyda'da derhal ateşkes sağlanmalı
12:18 Kanser tedavisi gören gazeteci hayatını kaybetti
12:05 KDP ve YNK arasında üst düzey toplantı
11:57 Şebnem Korur Fincancı: Meclis'te kurulacak komisyonda STÖ'ler de olmalı
11:33 Ölen asker için verilen tazminat HPG’lilerin ailelerinden istendi
10:35 Süveyda’da çatışma: 37 ölü
10:32 İngiltere'de Palestine Action'a yasak: Haksız bir yasa çıkarıldı
10:19 Endonezya'da 6.7 büyükliğünde deprem
09:14 İzmir'de yangın karayoluna ulaştı
09:02 Cilbiya ve Biliga'da günde 270 ton ağaç kesiliyor
09:01 Pirsûs’ta yaralandı, adalet mücadelesinde tutuklandı
09:01 DBP, DEVA, SAADET: Komisyon ve hukuki adım süreci uzatılmamalı
09:00 Wanlılardan devlete çağrı: Söz değil resmiyet bekliyoruz
09:00 14 TEMMUZ 2025 GÜNDEMİ
09:00 İmralı Heyeti'nin Özel ve Bahçeli ile görüşme tarihi belli oldu
08:18 ‘Demokratik Toplum’ buluşmasında halkın önerileri alındı
08:10 Şile Belediye Başkanı tutuklandı
13/07/2025
22:17 DEM Parti’den 4 kentte halk buluşmaları
21:38 14 Temmuz direnişçileri anıldı: Mücadele devam ediyor
21:08 Alçiçek 16 yıl sonra memleketinde karşılandı
20:37 Dîlok'ta Pirsûs anması
20:27 Özerk Yönetim’den Şam yönetimi ile görüşmelere ilişkin açıklama
19:47 TJA ve DEM Parti’den İzmir’de kadın atölyesi
19:39 İzmir Urla’da ormanlık alanda yangın
19:25 Meteorolojiden ‘sıcak hava dalgası’ uyarısı
18:41 İsrail’in saldırılarında 24 saatte 139 Filistinli ölü
18:02 Erdoğan: Yeni dönem tüm siyasi aktörlere mesuliyetler yüklüyor
17:42 Mêzgêr’de orman yangını
17:32 MHP’li Yıldız’dan ‘Kürt-Türk kardeşliği’ vurgusu
17:26 ‘14 Temmuz Demokratik toplumun kıvılcımı oldu’
17:01 Kadınlar doğalarını korumak için kepçelerin önünü kesti
16:50 Hesendîn’de madene karşı direniş sürüyor
16:16 İspanya Ahmet Dikmen’i tutukladı: Türkiye’ye iade riski var
16:08 Pirsûs Katliamı’nda yaşamını yitirenler anılacak
15:48 ‘Aleviler ve Kürtler inkara karşı direndi’
15:48 Zîlan’da katledilenler anıldı
15:43 Balıkesir'de orman yangını
15:31 Tiloran Yaylası’nda ‘Demokratik Toplum’ buluşması
15:26 Qazî Mihemed Müze ve Kültür Evi açıldı
15:03 AATUHAY-DER kongresini gerçekleştirdi
14:32 Çelik Erdoğan’ın sözlerine açıklık getirdi
14:07 Tetwan Belediye Eşbaşkanları: Kürt kültürü çalışmalarımız sürecek
13:34 Gimgim’de aşure pay edildi
13:03 İran medyası: Pezeşkiyan İsrail saldırısında yaralandı
12:23 Zilan Katliamı ile yüzleşme çağrısı
12:20 TRT yönetimine yeni atamalar
12:07 Ankara’da yangın: Biri bebek 3 kişi öldü
12:01 Kartalkaya davasında 4 kişi hakkında karar
11:43 Şile Belediyesi soruşturmasında gözaltındakiler adliyeye sevk edildi
11:22 Zwanenberg’den Öcalan’ın çağrısına destek
11:03 Töreni izleyen Agirî Baro Başkanı: Bundan sonra devlet sorumluluk almalı
09:31 Jin derginin 124’üncü sayısı çıktı
09:30 Gülistan Kılıç Koçyiğit: Barışı inşa etme görevi hepimizde
09:25 Hesendîn’de maden arayan şirketin ‘ÇED’ raporu ortada yok!
09:22 ‘Sayın Öcalan'ın çizdiği yol haritasına güveniyoruz’
09:21 İki çocuğu PKK'ye katıldı: Hepimizin omuzlarına büyük yük düşüyor
09:19 Êlih'te 25 bin kişiye 'Barış ve Demokratik Toplum Süreci' anlatıldı
09:18 Amedli yurttaşlar: Özgürlük ve eşitlik istiyoruz
09:17 14 Temmuz direnişinin tanıkları: O dönemin ruhu bugünleri belirledi
09:15 Tutuklu gazeteci: Halkın haber alma hakkını savunacağız
09:13 12 yıl sonra törende kızını gören anne: Barış istiyoruz
09:09 Kardeşi Ali Çiçek’i anlattı: ‘Başaracağız’ diyordu
09:08 Silah envanterinin teslim edildiği hak savunucuları rapor hazırlayacak
09:07 Korucular köylülerin arazisine el koydu iddiası
09:06 DEM Parti vekiller: Meclis çözümde etkin rol almalı
09:05 Töreni takip eden İHD Eş Genel Başkanı: Devletin bahanesi kalmadı
09:04 Besta ve Biliga'da orman kıyımının görüntüleri
09:03 Kadınlar ulusal birlik için mücadele veriyor: Hedef ulusal kongre
09:00 13 TEMMUZ 2025 GÜNDEMİ
08:42 Şirnex'te 13 yaşındaki çocuğa cinsel taciz
08:41 Tetwan Festivali 16’ncı günde konserle son buldu
08:28 TJA’dan Türkmen kadınlarla süreç toplantısı
12/07/2025
23:45 Halk buluşmaları: Devlet somut adım atmalı
22:25 Leyla Zana Bafil Talabani ile bir araya geldi
21:48 Kadın Kurtuluş İdeolojisi atölyeleri sürüyor
21:33 Besê Hozat’ın annesi: Kızım barışın gelmesi için mücadele ediyor
20:19 TJA ve DEM Parti’den çocuk atölyesi
20:12 Irak Cumhurbaşkanlığı: Silah yakma töreni tarihi bir adımdır
20:09 PSAKD Amed Şubesi Aşure dağıttı: Zulme rıza zulümdür
20:07 İTÜ mezuniyetinde protesto: Kayyımlar gidecek
20:00 Kırklareli’de orman yangını
19:33 Sardes Antik Kenti ve Bin Tepeler Lidya Tümülüsleri UNESCO listesinde
18:49 33 Düş Yolcusu anıldı
18:40 15 yıl sonra tahliye edilen Kaçar: Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü Kürtlerin özgürlüğüdür
18:24 Şirnex’te Hakkari Bulvarı'nın adı ''Devlet Bahçeli Bulvarı'' olarak değiştirildi
18:11 Gazze’de can kaybı 57 bin 882’ye yükseldi