ANKARA - Kürtçeye statü ve eğitim hakkı talebi ile Eğitim Bakanlığı önünde açıklama yapan ANKA DER, “Barış için öncelikli adım Kürt halkının temel ve hukuki haklarının tanınmasıdır" dedi.
Anka Dil Kültür Sanat Derneği (ANKA DER), “Kürtçe Statü ve Eğitim Hakkı” çağırısı ve talebiyle Kızılay’da bulunan Menekşe Sokak’taki dernek binası önünden Eğitim Bakanlığı’na yürüdü. Sık sık, “Zimanê me rumeta me ye” ve “Bê ziman jiyan nabe” sloganlarının atıldığı yürüyüşte üzerinde “Zimanê Kurdî xeta me ya sor e, destên xwe jê vekişînin” yazılı pankart taşındı. Eğitim Bakanlığı önünde sona eren yürüyüşün ardından ANKA DER yöneticisi Emine Oğuz açıklama yaptı.
Anadilinde eğitimin nasıl ki diğer herkes için doğal ve ulusal bir hak ise Kürtler için de doğal ve ulusal bir hak olması gerektiğini belirten Emine Oğuz, “Anadili hakkının engellenmesi aynı zamanda Kürt halkının kimliğinin tanınmamasıdır. Bu önemli süreçte de görüyoruz ki, barışın önündeki en önemli engel Kürtlerin anadilinin tanınmamasıdır. Komisyon toplantısında Anadilinde konuşan annelerin susturulmasında da aynı zihniyeti gördük. Eğer bu zihniyet kırılmadığı sürece barış ve kardeşlik inşa edilemez. Bu şekilde kalıcı bir barıştan söz edemeyiz. Öncelikle Kürt halkının Anadili hakkı güvence altına alınmalı ve anadilinde eğitim hakkının önü açılmalı” diye konuştu.
‘OKULLARDA KİMLİĞİMİZİ KAYBETMEK İSTEMİYORUZ’
Kürdistan ve Türkiye’de yeni eğitim ve öğretim yılının 8 Eylül tarihinde başladığına dikkati çeken Emine Oğuz, “Kürtler için bu eğitim, eğitim değildir, asimilasyon politikaları ve kültürün yol edilmesidir. Bizler artık okullarda kimliğimizi kaybetmek istemiyoruz. Biz kendi dilimizde eğitim istiyoruz. Kürtçeye yönelik bütün yasakların kaldırılması gerekir ve Kürtçenin statüsünün ve güvencesinin sağlanması gerekir. Başka bir çözüm yoktur” ifadelerini kullandı.
‘KÜRTÇEYİ YASAKLAMAK KALICI BARIŞ ÖNÜNDE ENGELDİR’
Numan Kurtulmuş’un “Anadilinde eğitim için herhangi bir talep gelmedi” sözlerini hatırlatan Emine Oğuz, “Bu büyük bir yalandır. Bizler yıllardır Anadilinde eğitim hakkımızı istiyoruz. Yüz yıllık asimilasyon ve yasakçı anlayış bundan sonra da her zaman ki gibi devam edemez. Barış için öncelikli adım, Kürt halkının temel ve hukuki haklarının tanınmasıdır. Kürtçe eğitim hakkı insanların en öncelikli hakkıdır. Bu nedenle bu hak ve talep geri atılamaz. Bu hakkın bir an önce yerine getirilmesi gerekir. Anadilinde eğitim sadece bugün için değil geleceğimiz için de önemlidir. Hatırlatmak isteriz ki Kürt halkının statüsünü tanımamak ve Kürtçeyi yasaklamak kalıcı bir barışın önündeki en büyük engeldir. Asimilasyon politikalarını asla kabul etmediğimizi bir kez daha hatırlatıyoruz. Kimliğimizin kolektif mücadelesini yürütüyoruz. Taleplerimiz kabul edilmeden bizler bu dil ve kimlik mücadelesini bırakmayacağız” dedi.