MERSİN/İSTANBUL - SES Mersin ve İstanbul Şubesi, İl Sağlık Müdürlüğü’nün promosyon ihalesini sendikalardan gizlenerek yapılmasına tepki gösterdi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi, Mersin İl Sağlık Müdürlüğü’nde yapılan promosyon ihalesinin sendikalardan gizli biçimde gerçekleştirildiğini belirterek durumu protesto etti. Sendika binasında yapılan açıklamada konuşan SES Şube Eşbaşkanı Sevgi Başkavak, taleplerine rağmen İl Sağlık Müdürlüğü’nün, sendikaya herhangi bir bilgilendirme yapmadan ihale düzenlediğini, tekliflerin ise 20 bin TL’den başlayıp 90 bin TL’de kaldığını ifade etti.
Sevgi Başkavak, ihale süreçlerinde şeffaflık çağrısında bulunarak, “Kapalı kapılar ardında yapılan anlaşmalarla haklarımızı kaybetmeyeceğiz” dedi.
İSTANBUL
SES İstanbul Şubesi de İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü personeline yönelik banka promosyon ihalesine karşı basın toplantısı gerçekleştirdi. SES Aksaray Şubesi’nde gerçekleştirilen toplantıya çok sayıda SES üyesi katıldı. Basın toplantısının metnini SES İstanbul şubeleri adına, SES Anadolu Şube Eşbaşkanı Hatice Yayla okudu.
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü’nün 17 Ekim 2025 tarihinde yaptığı banka promosyon ihalesi, sağlık emekçilerinin değil, bankaların çıkarına göre kurgulanmış bir oyuna dönüştüğünü vurgulayan Hatice Yayla, “İhaleye az sayıda bankanın katılması, bazı bankaların 80 bin TL olan alt limitin dahi altında teklif vermesi, ihaleye yalnızca iki bankanın devam etmesi; serbest rekabetin değil, kapalı kapılar ardında yürütülen bir sürecin göstergesidir. 17 Ekim’de gerçekleştirilen ve 2026–2028 yıllarını kapsayan maaş promosyon ihalesi, 102.000 TL bedelle Ziraat Bankasında kalmıştır. Bu sonuç, sağlık emekçilerinin alın teriyle kazandığı hakların, banka lobilerinin ve bürokratik masaların arasında yok sayıldığını göstermektedir. Ziraat Bankası sağlık emekçisinin maaşını 2 gün elinde tutarak dahi milyarlarca TL’lik faiz geliri elde ediyor” diye belirtti.
‘TALEPLERİMİZ NET’
Sağlık emekçileri olarak, bu sürece giderken ülkenin ekonomik koşullarını ve yüksek enflasyonu dikkate alarak taleplerini açıkça ifade ettiklerini dile getiren Hatice Yayla, “İktidarın kamu çalışanlarına yaptığı maaş artışlarında olduğu gibi, 6 aylık enflasyon farkı promosyon sözleşmesine de yansıtılmalıdır. Enflasyonun belli bir oranı aşması ya da olağanüstü bir ekonomik dalgalanma yaşanması durumunda, promosyon sözleşmeleri süre dolmadan güncellenmelidir. Enflasyonist dönemlerde, cezai şart olmaksızın sözleşmeler revize edilebilmelidir. Bu talepler, yalnızca ekonomik bir gereklilik değil; aynı zamanda adalet, hakkaniyet ve emeğe saygının gereğidir” ifadelerini kullandı.
‘HAK GASPLARI KABUL EDİLEMEZ’
Teknik şartnamenin hazırlanması ve ihale süreci boyunca sağlık meslek örgütleri, sendikalar ve doğrudan etkilenecek olan sağlık emekçilerinin sürece dahil edilmediğini kaydeden Hatice Yayla, “Ne yazık ki yetkili sendika konumundaki Sağlık-Sen süreç boyunca sessiz kalmış, sağlık emekçilerinin iradesini temsil etmekten uzak durmuştur.İki bankanın keyfine göre belirlenen bu göstermelik ihale, hiçbir meşruiyete sahip değildir. Bu açık bir hak gaspıdır ve emeğin değeri bankaların insafına bırakılamaz. İhale süreçleri şeffaf yürütülmeli, alt limitler bağlayıcı hale getirilmeli, rekabet artırılmalıdır. Çağrımız Açık ve Kesindir Bu ihale iptal edilmelidir. Tüm tekliflerin, komisyon tutanaklarının ve sürece ilişkin belgelerin kamuoyuna açıklanmasını, ihalenin yeniden, şeffaf ve emekçiden yana koşullarda yapılmasını istiyoruz. Bu ihaleyi ve hak gaspını kabul etmiyoruz” dedi.