Mersin Tabip Odası: Sağlık çalışanları tükendi

img
MERSİN - Kentteki pandemi durumuna ilişkin açıklama yapan Mersin Tabip Odası, sürecin kötü yönetilmesinden dolayı sağlık çalışanlarının tükendiğini söyledi. 
 
Mersin Tabip Odası, kentteki pandemi durumuna ilişkin basın toplantısı düzenledi. “Alkışlar 3 gün ölümler sürekli” pankartının açıldığı açıklamaya, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Mersin Şubesi Eşbaşkanı Zeki Sinan Doğan, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Mersin Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Mahmut Sümbül’ün yanı sıra çok sayıda hekim ve oda temsilcisi katıldı.
 
Mersin Tabip Odası Başkanı Mehmet Antmen, bugüne dek seslerini ne merkezi yönetime ne de yerel yöneticilere duyuramadıklarını söyledi. Tükendiklerini ve öldüklerini belirten Antmen, Mersin’de 3 hekim olmak üzere toplam 5 sağlık çalışanın yaşamını yitirdiğini dile getirdi. 15 Aralık’ta Dr. Nezih Aydoğan’ın hiçbir kronik hastalığı olmamasına rağmen virüsten yaşamın yitirdiğini aktaran Antmen, “Mersin, aktif çalışan sağlık çalışanları açısından da ciddi sıkıntıları bünyesinde barındırmaktadır. Şu an hastanede ve yoğun bakımda tedavi görmekte olan 10’u hekim olmak üzere 20’nin üzerinde sağlık çalışanı bulunmaktadır” dedi.
 
Mersin'de pandemiden dolayı kötü günler geçirdiklerini anlatan Antmen, “Hastanelerde günde minimum 20 vatandaşımızın öldüğü, bin 500 civarında yeni vakanın olduğu bir dönemi yaşıyoruz. Her ne kadar Sağlık Bakanı yoğun bakım ve servis doluluk oranlarını yüzde 70’ler civarında söylüyorsa da Koronavirüslü (Kovid-19) hastalara özellikle kamu hastanelerinde ayrılan servis ve yoğun bakım yatakları doludur. Doluluk oranlarının yüzde yüz olduğunu çok rahat söyleyebiliriz” diye konuştu.
 
Hem TTB ve hem de Mersin Tabip Odası olarak sürecin başından bu yana bu hastalığın Sağlık Bakanlığı tarafından iyi yönetilmediğini dile getirdiklerini anlattı. Antmen, “Kentimizde bugüne değin salgın nedeniyle oluşan ölümleri incelediğimizde Kovid-19 ölümüne yol açan bireysel arasında sınıf-yoksulluk üzerinden analiz edildiğinde yoksulların daha çok hastalandığı ve öldüğü görülmektedir" dedi. 
 
Antmen, pandemi sürecinde alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı;
 
“ * Ülkemizde dokuz ayı geçen bir süredir devam eden Covid-19 salgınının ikinci ve üçüncü basamak sağlık kurumları olan hastanelerde karşılanmasından vazgeçilmeli, toplumsal bulaşıcılığın önlenmesine yönelik tedbirler yaşama geçirilmelidir.
 
* Salgınla mücadelenin tedavi ve bakım hizmetlerine sıkıştırılamayacağı, salgının sadece yataklı tedavi kurumlarında karşılanması durumunda sağlık altyapısı buna yetmeyecektir. Önümüzdeki günlerde hastalığın seyrinin ağırlaşacağı, yatak ve yoğun bakımlarda yer bulmanın daha da güçleşeceği öngörüsü ile talep ve uyarılarımız dikkate alınmalı, TTB’nin açıkladığı tedbir paketi bir an önce uygulanmalıdır.
 
* Yoğun bakım verileri sağlık çalışanları ve toplum ile şeffaf bir şekilde paylaşılmalı Covid-19 hastalarına uygun, yeterli donanım ve sağlık çalışanına sahip erişkin ve çocuk yoğun bakım yatak sayısı kamu ve özel-vakıf hastaneleri için ayrı ayrı açıklanmalıdır.
 
* Sağlık Bakanlığı özel ve vakıf hastanelerinin olanaklarını kamu iradesi ile yurttaşların hizmetine sunmalıdır. 
 
* KHK’larla haksız-hukuksuz biçimde işlerine son verilen sağlık emekçileri görevlerine iade edilmeli, göreve atanmayı bekleyen sağlık çalışanları da göreve başlatılmalıdır.
 
* Sağlık Bakanlığı şimdiye kadar yürüttüğü politikalardan vazgeçerek salgınla mücadelede başarılı olmanın ön koşulu olan şeffaflık, akıl ve bilimin kılavuzluğunda belirlenmiş politikaları toplum ve sağlık meslek örgütlerinin katılımı sağlanarak yaşama geçirmelidir.
 
* İlimizde sekiz aydır toplanmayan İl Pandemi Kurulu bir an önce toplanmalı ve İl Hıfzıssıhha Kurulu da sadece içişleri bakanlığının genelgelerini onaylamamalı, ilimize özel önlemlere yönelik kararlar almalıdır.