'Saray'ın bütçesine karşı halkın bütçesini sunacağız'

img
AĞRI - Halkın bütçesini Meclis'e sunacaklarını belirten HDP’li Garo Paylan,"Soygun düzenini bitirmek için iktidarın gitmesini beklemeyelim. Birlikte saraylara, savaşlara giden kaynakları durduralım" dedi. 
 
Halkların Demokratik Partisi'nin (HDP), 23 Ekim tarihine kadar sürecek olan “Bütçe Buluşmaları”nın startı dün Ağrı’da verildi. Ağrı’daki buluşma ve temaslarına ilişkin değerlendirmelerde bulunan HDP’nin Ekonomi Komisyonu’ndan Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Garo Paylan, halkın bütçesini Meclis'e taşıyacaklarını söyledi. 
 
HALKIN BÜTÇESİ 
 
Bütçe hakkının bir demokrasi için olmazsa olmaz olduğunu belirten Paylan, ancak Meclis’e karşı bir darbe yapıldığı için artık bütçenin Saray'da yapıldığını söyledi. Bütçenin halkın taleplerini içermediği ve halkın denetiminden geçmediği için, sarayların ve yandaşların çıkarlarının gözetildiğini dile getiren Paylan, “Erdoğan tek adam rejimi, yıllardır sarayların, savaşların ve yandaşların bütçesini yapıyor ve bu ülkedeki yüzde 1’lik kesimin bütçesini yapıyor. Oysa halkın çok ciddi talepleri var. Meclis’te halkın taleplerini yıllardır dillendiriyoruz ama bakıyorsunuz AKP-MHP’nin çoğunluğu, çok inanmasalar da, saraydan gelen bütçelere el kaldırıp, indiriyorlar. Bütçe tartışmasını, daha bütçe Meclis’e gelmeden biz bütçeyi sahaya taşıyalım istedik. Halkın taleplerini sahadan toplayalım ve bütçe hakkına birlikte sahip çıkma çağrısı yapalım dedik. Ağrı, İstanbul, Mardin ve Ankara’da ‘Bütçe buluşmaları’nı gerçekleştireceğiz. Toplumsal kesimlerle buluşacağız ve o talepleri ‘Halkın bütçesi politikası’ metni olarak Meclis’e sunacağız. Yani sarayın bütçesine karşı halkın bütçesini önereceğiz” dedi. 
 
BÜTÇE SAVAŞA AYRILIYOR
 
Halk bütçesinin savaşa, silaha, top ve tüfeğe harcandığını belirten Paylan şöyle devam etti: “Halkın talepleri neler? Mesela, emeklilikte yaşa takılan milyonlarca yurttaşlarımız var ve emekli olamıyor. ‘Kaynak yok’ diyorlar. Kaynak var, yalnızca saraydan ve şatafattan vazgeçseler milyonlarca yurttaşımız emekli olabilir. Atanamayan öğretmenler var, onlara da ‘kaynak yok’ diyorlar. Yalnızca yandaşlara aktarılan paranın 10’da birinden vazgeçseler, 200 bin öğretmenin ataması derhal yapılır. ‘Yeter ki savaş politikalarından vazgeçin, silaha, tanka, topa, tüfeğe para harcamayın, o zaman tüm talepler gerçekleşir’ diyoruz. İşte bütün bunların olması için bir barış iklimine ihtiyacımız var. Bu bütçenin bir barış bütçesi, barışın bütçesi olmasını istiyoruz. Barışın bütçesi olursa, savaşlara aktarılan kaynaklar yerine, halkın talepleri gerçekleşir. Bütçenin ekoloji temelli bir bütçe olması için öneride bulunacağız. Termik santrallerde enerji üretilmesin, doğamızı kirleten, yok eden politikalardan vazgeçilsin, nükleer santrale kaynak ayrılmasın, kanal İstanbul gibi yıkım projelerinden vazgeçilsin, diyeceğiz. Bütçenin kadınların bütçesi olmasını, toplumsal cinsiyet temelli bir bütçe olmasını önereceğiz. Tüm bunlarla ilgili de halkın taleplerini topluyoruz.”
 
AĞRI’DA EKONOMİK YIKIM VAR
 
Ağrı’da yapılan ilk buluşmayı ve gözlemlerini aktaran Paylan,“Ağrı’yı neden seçtik? Çünkü Ağrı Türkiye’nin en yoksul illerinden birisi. Türkiye’nin her yerinde yoksulluk var ama Ağrı’da derin yoksulluk var. Türkiye’nin her yerinde işsizlik var ama mesela Türkiye’nin batısında her 3-4 yurttaşımızdan biri işsizken, Ağrı’da üç yurttaşımızdan ikisi işsiz. İşsizlik oranı yüzde 70’lere vurmuş durumda. Bu yüzden de Ağrı ciddi bir göç veriyor. İşsizlik ve yoksulluğun derinliğini bugün maalesef gördük ve bir kez daha sahada teyit etmiş olduk. Ağrı’nın bir fabrikası yok. Ağrı’nın fabrikası, hayvan üretimi çiftçilik ve tarım. Ama yem fiyatlarına, samana yüzde yüz zam gelirken, baktık ki hayvan üreticisi hayvanına yem veremeyecek, saman alamayacak durumda. Hayvan üreticisi hayvan üretiminden zarar ettiği için bu üretimden çıkıyor ve batıya doğru göç etmeye çalışıyor. Çiftçiler gübreye yüzde 200 zam geldiğini söylüyorlar. Çiftçiler tarlaya gübre atamadığı zaman da ne olacak? Daha az verim alacak ve gelecek yıl zaten borçlu olan çiftçi daha da borçlanıp iflasla yüz yüze kalacak. Tek adam rejimi ise, gözlerini kapatarak ‘Türkiye uçuyor’ diyor ama Türkiye şu anda batıyor. Ağrı’da daha büyük bir ekonomik yıkım var işte biz bu yıkımı durdurmak için sahadayız” diye konuştu.
 
'HALKIN ÖFKESİ GÖTÜRECEK ONLARI'
 
Paylan, “Ağrı’dan gençler göç ediyor, çünkü doğdukları yerde doyamıyor. Doğdukları yerde iş ve aş bulamıyorlar. Ağrı’nın gençleri, ‘Biz iş bulamıyoruz. Yıllardır iş arıyoruz. Gelsinler bize iş göstersinler, çalışmazsak o zaman laf etsinler’ diyorlar. Ağrı kaderine terk edilmiş durumda. Ağrı’nın can damarı olan hayvancılık ve çiftçilik bitiriliyor. Ağrı’yı çok daha yoksul bir kış bekliyor. Cebinde beş kuruşu olmayan Ağrılılar, kömür alamıyor. Ağrı’da kışın hava eksi 40 dereceleri görecek. Yoksullukla, yoksunlukla Ağrılı yurttaşlarımızı karşı karşıya bırakan bu iktidarı bir kez daha vicdana davet ediyorum. Eğer onlar vicdana gelmezlerse, bu halkın öfkesi, onları bu iktidardan çok yakında götürecek” diye konuştu. 
 
HALKIN BÜTÇESİ
 
HDP olarak sahaya çıkarak halka hazırlanan bütçenin kendilerinin bütçesi olmadığını, halkın vergileriyle saraylar yapıldığını ve yandaşlara aktarıldığını anlattıklarını dile getiren Paylan, “Soygun düzenine son vermek için de mücadele etmek gerekiyor. Mücadeleyi de yalnızca Meclis’teki vekillere bırakılmaması gerekiyor. Meclis’te AKP-MHP’nin çoğunluğu var ve onların çoğunluğu el kaldırıp, indirip sarayın bütçesine onay verecekler ve soygun düzeni devam edecek. Ama eğer ki yoksullar itiraz ederse, eğer o itirazlarını büyütürlerse ve örgütlenirlerse ya da sendikalar harekete geçerse, bu soygun düzenini bitiririz. Soygun düzenini bitirmek için iktidarın gitmesini beklemeyelim. Mesela en düşük emekli maaşı 3 bin TL olsun, KYK’ya borçlu gençlerimizin borçları silinsin ve her gencimize en az bin 500 TL- 2 bin TL karşılıksız burs sağlansın. Çiftçilere doğrudan gelir desteklerini 3 kat arttırabiliriz. Bütün bunlar mümkün. Yeter ki saraylara, savaşlara, yandaşlara ve faize giden kaynakları durdurabilelim. Bunu durdurursak, tüm yurttaşlarımıza iş, aş sağlayacak ve tüm yurttaşlarımızı faturalardan kurtaracak kaynak bu bütçede var. O açıdan ben tüm yurttaşlarımızı HDP ile birlikte halkın bütçesini gerçekleştirmek için ortak mücadeleye çağırıyorum” diye belirtti. 
 
MA / Dindar Karataş