İran’ın başkenti Tahran’da 16 Eylül 2022 tarihinde katledilen Jîna Emînî ile Amed’de kaybolduktan sonra 19 Ağustos’ta katledilmiş halde bulunan Narin Güran’ın (8) fotoğrafları "örgüt propagandasına" gerekçe yapıldı. Şirnex'in Silopiya (Silopi) ilçesinde Özgür Kadın Hareketi (Tevgera Jinên Azad-TJA) öncülüğünde bir araya gelen kadınlar, Emînî’nin katledildiği tarih olan 16 Eylül’de üst geçitlere Emînî ve Güran'ın fotoğraflarını astı. Eylemin yapıldığı gün kadınlar hakkında "örgüt propagandası yapmak" iddiasıyla soruşturma açıldı.  

 

EMNİYETTE 5 SAAT İFADE VERDİLER

 

TJA aktivisti Özlem Fındık ile Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İlçe Eşbaşkanları Elif Oruç ve Adnan Kaplan, savcılık talimatıyla ifade için emniyete çağrıldı. 3 isim, emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Emniyette 5 saat ifade verdiklerini belirten TJA aktivisti Özlem Fındık, “Fotoğrafları neden ve kimin talimatıyla astığımızı sordular. TJA’yı kriminalize etmeye çalıştılar. Eril zihniyet tarafından katledilen bir kadın ve çocuğu anmamıza bile tahammül etmiyorlar. Kadınların mücadelesinden korkan eril zihniyet, kadınların sokağa çıkmaması ve seslerini çıkarmaması için her şeyi yapıyor. Fotoğrafları astığımız gece jet hızıyla bir soruşturma başlatıldı. Çünkü korkuyorlar. Kadınların mücadele etmesinden, boyun eğmemesinden korkuyorlar. Onlar, kadınların sadece evde oturmalarını istiyorlar. Asıl amaçları kadınların örgütlü mücadelesini bastırmak” ifadelerini kullandı. 

 

‘KATİLLERDEN HESAP SORSUNLAR’

 

Küçük bir çocuğu koruyamayan zihniyetin onu sahiplenenleri cezalandırmaya çalıştığını dile getiren Fındık, şöyle devam etti: “Devlet, vahşice katledilen ve günlerce cansız bedenine ulaşılamayan Narin Güran’ın katillerinden hesap soracağına biz kadınlara jet hızıyla soruşturma açıyor ve gecenin bir yarısı ifadelerimizi alıyor. Bu çevikliği neden Narin’in katillerini bulmada kullanmadılar? Bu durum bile mücadelemizin haklılığını gözler önüne seriyor. Örgütlü mücadelemizle dünyanın dört bir yanında kadınların, çocukların ve toplumun sesi olmaya devam edeceğiz. İran’da katledilen bir kadın sesini buradan yükselteceğiz. Burada katledilen başka bir kadının sesi dünyanın diğer ucunda yükselecek. Erkek egemen zihniyete karşı örgütlü mücadelemizi büyüteceğiz.”