İSTANBUL - ESP Eş Genel Başkanı Deniz Aktaş, "Jin, jiyan, azadî"nin 2024'ün sloganı olduğunu vurgularken, Eş Genel Başkan Murat Çepni ise, Kürtlerin statüsünün tanınması gerektiğini vurguladı.
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) Eş Genel Başkanları Deniz Aktaş ve Murat Çepni, 2024 yılında yaşanan gelişmelere dair Beyoğlu'nda bulunan Taksim Hill otelde basın toplantısı düzenledi.
Eş Genel Başkan Deniz Aktaş, Türkiye'nin hava saldırısında katledilen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin’i andı. Deniz Aktaş, iktidarın kadın kazanımlarına dönük saldırılarını her geçen gün arttırdığına işaret ederek, dünyada ve Türkiye'de "erkek egemen sermaye krizi" yaşandığını vurguladı. İktidarın "aileyi güçlendirme" politikalarıyla kadın bedeni üzerinde tahakküm kurmaya çalıştığını söyleyen Aktaş, "Erkek şiddeti artık bir infiale dönüşmüş durumda” dedi.
'JIN, JIYAN, AZADÎ 2024'ÜN SLOGANI OLDU'
Filistin'deki direnişe değinen Deniz Aktaş, "Tüm dünyada ‘Filistin için 24 saat’ çağrısıyla dayanışma eylemleri gerçekleştirildi. FHKC lideri Halide Cerrar ağır tecrit koşullarında tutulmaya devam ederken, Aksa Tufanı hamlesinin yıldönümünde kadınlar Filistin ve Lübnan'a ses olmak için sokaklardaydı. İsrail askerleri tarafından başından vurularak katledilen Filistin direnişi aktivisti Ayşenur Ezgi direnişin simgelerinden biri oldu. İran'da öğrenci olan Ahoo Deryaei ‘ahlak polisi’ tarafından uygunsuz başörtüsü taktığı gerekçesi ile baskıya maruz kaldı. Yaşadığı baskıyı soyunarak protesto etti. Taliban rejimi kadınların toplum içinde şarkı söylemesini ve yüksek sesle konuşmasını yasakladı. Kadınlar yasaklanan şarkılarını, bedenlerini, sloganlarını direnişin simgesi haline getirdiler. Kadınlara yasaklanan sokaklar kadın isyanı ile doldu. Yasaklanan 'jin, jiyan, azadî' sloganı 2024‘ün isyan sloganı oldu. "Jin, jiyan, azadî" ve "Yaşasın kadın devrimi" şiarları ile mücadeleyi büyüten kadınlar, yürümekte kararlı oldukları yolu bir kez daha gösterdi” ifadelerini kullandı.
ASGARİ ÜCRETE TEPKİ
Eş Genel Başkan Murat Çepni, yeni asgari ücret rakamlarına tepki göstererek, yeni ücreti "emekli ve işçilere açılan bir savaş" olarak nitelendirdi.
'KÜRTLERİN STATÜSÜ TANINMALI'
Çepni, Ortadoğu'da yaşanan gelişmelere işaret ederek, "Burjuva blok arasında yaşanan bu kapışmada halklar ölüyor ve birbirine karşı düşmanlaştırılıyor. Biz de karşı karşıya getirilen halklarımızın ihtiyaçlarından meselelere bakmamız gerektiğini söylüyoruz. Ortadoğu'yu konuşurken; Kürt sorununu emperyalist ve sömürgeci güçlerin dışında ele alma şansımız yok. Kürt sorunu, ‘Kürt kardeşlerim de var. Kürtleri çok seviyoruz’ meselesi değildi. Kürtlerin kimseden bir sevgi ve şefkat beklediği yok. Çünkü halkların birbiriyle paylaşmadığı hiçbir şey yok. Mesele işgalci ve halkların iradesini yok sayan siyasettin kendisidir. Sorunun çözümü bu yaklaşımların aşılmasıyla mümkündür. Dört parça Kürdistan’da Kürt halkının statüsü tanınmalıdır" diye kaydetti.
'ÖCALAN İLE GÖRÜŞME YENİ BİR SÜRECE KAPI ARALAYABİLİR’
DEM Parti heyetinin bugün Abdullah Öcalan ile görüşmek için İmralı Adası'na gitmesine de değinen Çepni, yapılan görüşmeyle yeni bir sürecin kapısının aralanabileceğini ifade etti. Çepni, "Suriye'de yaşanan gelişmelerin AKP-MHP iktidarının tarafından düşünülen riskler var. Bu riskleri çözmek için de Kürt halkının örgütsüzleştirmeye çalışıyor. Kürt halkının örgütlü gücü kendileri açısından tehdit olmaktan çıkarılmaya çalışılıyor. İktidar 'çözmek' adı altında Kürt halkının çözülmesini dayatıyor. Kürt sorunun kabulü, Abdullah Öcalan’ın bu sürecin temel aktörlerinden biri olduğunun kabulü ve İmralı mutlak tecrit sisteminin kabul edilmesi, Kürt hareketi ve tüm demokrasi güçlerini yürüttüğü mücadeleni bir kazanım olarak yazılmalıdır. Bundan sonra da halkların mücadelesiyle sonuçlanacaktır. Savaştan başka hiçbir çözümü olmayanlardan bir şey beklemek gerçekçi değildir. Buradan Türkiye işçi sınıfına çağrı yapmak istiyoruz. İşçi sınıfı bu sürecin bir parçası olmadığı sürece buradan hiç kimseye bir kazanım çıkmayacağını ifade etmek isterim” ifadelerini kullandı.